Turc | Anglais | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | kadar çıkmak | edge up v. |
Turc | Anglais | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | (birinin/bir şeyin) üzerine kadar çıkmak/uzamak | jut out over (someone or something) v. |
Phrasals | -e kadar çıkmak | project into v. |
Phrasals | (belli bir zamana) kadar sahip çıkmak | keep until (some point in time) v. |
Phrasals | (bir şeye) kadar çıkmak | get up to (something) v. |
Phrasals | (birini bir şeyden/bir yerden) çıkmak zorunda kalana kadar aç bırakmak | starve (one) out of (something or some place) v. |
Phrasals | dışarı çıkmak zorunda kalana kadar aç bırakmak | starve out v. |
Colloquial | ||
Colloquial | (bir şeyi) yapana kadar canı çıkmak | have a job v. |
Colloquial | (bir şeyi) yapana kadar canı çıkmak | have a (hard/difficult) job doing/to do something v. |
Idioms | ||
Idioms | (bir şeyi) yapana kadar canı çıkmak | have a job doing/to do something v. |
Idioms | belli bir hıza kadar çıkmak | reach speeds of v. |
Idioms | (belli bir hıza) kadar çıkmak | reach speeds of (up to) (some amount) v. |