kazı - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

kazı



Sens de "kazı" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 12 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
kazı excavation n.
General
kazı engraving n.
kazı dig n.
kazı diggings n.
kazı carving n.
kazı digging n.
kazı cutting n.
Technical
kazı excavation n.
kazı digging n.
Construction
kazı excavation n.
Military
kazı grubbing n.
kazı berry n.

Sens de "kazı" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 305 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
kazı yapmak excavate v.
General
kar kazı wavey n.
kanada kazı canada goose n.
kazı yapma excavating n.
kazı makinesi steam shovel n.
kazı yeri excavation n.
kazı yapan kimse excavator n.
kanada kazı canadian goose n.
yarma kazı cut excavation n.
yosun kazı brent goose n.
fazla kazı over excavation n.
kazı yeri excavation site n.
kazı yeri dig n.
kazı yeri diggings n.
dolgulu kazı cut and fill sloping n.
yaban kazı graylag n.
tarla kazı bean goose n.
darbeli yatay kazı impact moling n.
kazı (arkeolojik) dig n.
kazı makinesi excavator n.
mekanik kazı mechanical mining n.
nil kazı egyptian goose n.
arkeolojik kazı yeri archaeological site n.
kazı kazan scratchcard n.
kazı işi excavation n.
arkeolojik kazı archaeological excavation n.
kazı kazan bileti scratch tickets n.
kazı kazan scratch tickets n.
ek kazı back cutting n.
kazı çalışması excavation work n.
kazı çalışması digging n.
adi kazı common excavation n.
arkeolojik kazı archaeological dig n.
derin kazı deep excavation n.
ıslak kazı etching n.
kazı kazan scratch-off ticket n.
kazı kazan bileti scratch-off ticket n.
küçük tarla kazı pink-footed goose n.
geniş kazı çalışması large-scale excavation work n.
yaban kazı avı wild goose hunt n.
arkeolojik kazı yerleri archaeological sites n.
kazı operatörü excavation operator n.
kazı kazan kartı scratch card n.
kazı kazan scratch game n.
kazı kazan kartı scratch game n.
kazı kazan scratch-and-win n.
kazı kazan scratch-it n.
kazı kazan kartı scratcher n.
kazı kazan scratchie n.
kazı kazan kartı scratch-it n.
kazı kazan kartı scratch off n.
kazı kazan kartı scratch-and-win n.
kazı kazan kartı scratchcard n.
kazı kazan scratcher n.
kazı kazan kartı scratchie n.
kazı kazan kartı scratch ticket n.
kazı kazan scratch ticket n.
kazı kazan bileti scratch game n.
kazı kazan bileti scratchie n.
kazı kazan bileti scratch off n.
kazı kazan bileti scratchcard n.
kazı kazan bileti scratch-and-win n.
kazı kazan bileti scratch ticket n.
kazı kazan bileti scratcher n.
kazı kazan bileti scratch-it n.
kazı-kokla kartı scratch and sniff card n.
yaban kazı greylag n.
geçici kazı temporary excavation n.
kazı küreği digging shovel n.
(cevherin geçici saklanması veya kirin temizlenmesi için) kazı alanı çevresindeki bölge paddock n.
kazı yapma pioning n.
(kazı esnasında) küreğin ulaştığı derinlik spade n.
kazı işleri yapan kimse spademan n.
kazı işleri yapan kimse spader n.
kazı işleri yapan kimse spadesman n.
altın yumurtlayan kazı kesmek kill the goose that lays the golden eggs v.
kazı yapmak dig v.
kazı yapmak excave v.
kazı veya maden kazısı sırasında çıkan (yumuşak toprak, killi toprak, çakıl, taş) malzemeyi temizlemek muck v.
(cevheri) geçici olarak kazı alanı çevresinde saklamak paddock v.
kazı yapılmamış undug adj.
kazı ile ilişkili fodient adj.
yaban kazı barnacle n.
Colloquial
büyük kazı (boston trafiğini düzenleyecek inşaat projesinin takma adı) big dig n.
kazı kazan kazımak scratch off v.
Idioms
agop'un kazı gibi yutmak eat voraciously v.
kazı atmak fob off v.
kazı koz anlamak get hold of the wrong end of the stick v.
kazı atmak foist off v.
altın yumurtlayan kazı kesmek (kill) the golden goose v.
Industry
(ürün) kazı ve kokla özellikli scratch and sniff adj.
(ürün) kazı ve kokla özellikli scratch 'n' sniff adj.
Technical
açık kazı open excavation n.
açık kazı open cut n.
baraj temeli kazı hattı dam foundation line n.
basınçlı sulu kazı hydraulic excavation n.
dengeli kazı balanced excavation n.
darbeli yatay kazı percussive moling n.
fazla kazı overbreak n.
her cins kazı unclassified excavation n.
her tür kazı unclassified excavation n.
iksalı kazı braced excavation n.
ıslak kazı wet cut n.
inşaat ve kazı makineleri tarafından yayılan gürültünün operatör pozisyonunda ölçülmesi measurement at the operator's position of noise emitted by earth-moving machinery n.
kazı makinelerinden yayılan dış gürültünün operatör mahallinde ölçülmesi measurement at the operators position of noise emitted by earth-moving machinery n.
kazı makinesi excavation machine n.
kazı makinesi power shovel n.
kazı makineleri excavation machinery n.
kazı derinliği digging height n.
kazı suyunu boşaltma dewatering of excavation n.
kazı makinesi earthmoving machinery n.
kesit dışı kazı overbreak n.
kazı derinliği depth of excavation n.
kazı yapılan yer digging n.
kazı makineleri excavation machines n.
kazı malzemesi dredgers n.
kazı eğimi cut slope n.
kazı ve dolgulu yapım bölümü cut-and-fill n.
kazı makinelerinden yayılan dış gürültünün ölçülmesi measurement of exterior noise emitted by earth-moving machinery n.
kazı derinliği depth of excavations n.
kazı makineleri tarafından yayılan dış gürültü exterior noise emitted by earth-moving machinery n.
kazı şevi cutting slope n.
kazı makinesi digging machine n.
kuruda kazı dry excavating n.
kuru kazı drypoint n.
makineli kazı işleri earthmoving works n.
su içinde kazı wet cut n.
su altında kazı dredging n.
tarakla kazı dredge cut n.
toprak kazı makinesi earth-moving machine n.
keskin uçlu bir kazı aleti loy n.
geçit veya kanallar aracılığıyla yapılan kazı sistemi gulleting n.
daha büyük bir tünelin başında yapılan nispeten küçük kazı pilot n.
toprak kazı makinesinin kepçesi scoop n.
kepçeli toprak kazı makinesi scoop n.
kazı sürecinde kaplayıcı malzemeleri desteklemesi için tünel veya kanalın sonunda ileri hareket ettirilen destekleyici metal çerçeve shield n.
yapılan sığ kazı sink n.
Construction
kazı ile oluşan baraj tank n.
kazı işinde çalışan vasıfsız işçi navigator [brit] n.
destekli kazı timbered excavation n.
desteklenmiş kazı braced excavation n.
destekli kazı braced excavation n.
destekli kazı braced cut n.
desteklenmiş kazı braced cut n.
inşaat kazı makineleri earth moving machinery n.
kazı enkesidi earthwork cross section n.
kazı makineları earth-moving machinery n.
kazı ekipmanı excavating equipment n.
kazı dinamitlenmesi excavation blasting n.
kazı toprağı taşınması excavated earth hauling n.
kazı makinesine monte hidrolik kırıcı hydraulic breaker mounted to earth moving machine n.
kazı makinesi earth moving machine n.
kazı toprağı excavated soil n.
kazı kovası drilling bucket n.
kazı üstü evleri lake dwelling n.
kazı çukuru excavation n.
kazı makineleri excavating machines n.
kazı işleri excavation works n.
kazı planlaması excavation planning n.
kazı makineleri earth-moving machinery n.
kazı gereci excavated material n.
kazı tabanı excavation bottom n.
kazı alanı excavation site n.
örtülü kazı (oyma) covered excavation n.
sualtında kazı underwater cutting n.
toprak kazı makineleri earth-moving machinery n.
yer kazı excavation n.
kazı boşluğu deblai n.
(kazı alanında) toprak birikintisi ditch [ireland] n.
kazı yapmaya yarayan earth-moving adj.
Marine
temel için kazı excavation for foundation n.
yapay kazı çalışmaları artificial excavated works n.
Mining
ağır kazı makinesi dragline n.
alttan kazı underhand stoping n.
çalma kazı gophering n.
dolgulu kazı cut-and-fill stoping n.
dolgulu kazı mining with stowing n.
hareketli/mobil kazı makinesi mobile extracting machine n.
istismarlı kazı gophering n.
kazı kovası sinking bucket n.
kazı işleri excavation works n.
mekanik kazı mechanical mining n.
rambleli kazı mining with stowing n.
sulu kazı hydraulic mining n.
tünellerde aynada kazı yapmadan önce ayna üstüne sürülen çubuklar props n.
üstten dişli kazı overhand stope n.
yeniden kazı rehandle n.
kazı işi earthwork n.
kazı işleri earthworks n.
madendeki kazı sisteminin tamamı working n.
kazı sırasında çıkarılan malzeme muck n.
sulu kazı sırasında çıkarılan malzeme muck n.
kömür çıkarıldıktan sonra kazı yerinde bırakılan atık gobbing n.
kömür çıkarıldıktan sonra kazı yerinde bırakılan atık gob stuff n.
kazı kazması poll pick n.
kazı faaliyetlerini kolaylaştırmak için yapılan bilinçli yakma işlemi fire setting n.
örtü kazı oranı stripping ratio n.
maden çalışmasında normalden küçük ve daha ileride yapılan kazı sump n.
(terk edilmiş kazı alanlarında, nehirlerde) altın/maden avına çıkmak fossick v.
Gastronomy
dinamitli kazı drill and blast excavation n.
Zoology
bir tür yaban kazı acorn-shell n.
bir tür yaban kazı barnacle n.
hawaii'ye özgü yaban kazı nene n.
kanada kazı canada goose n.
kanada kazı branta canadensis n.
küçük sakarca kazı anser erythropus n.
mısır kazı alopochen aegyptiacus n.
sakarca kazı anser albifrons n.
pufla kazı somateria mollissima n.
sakarca kazı greater white-fronted goose n.
sakarca kazı white-fronted goose n.
sibirya kazı branta ruficollis n.
sibirya kazı red-breasted goose n.
tarla kazı bean goose n.
tarla kazı anser fabalis n.
yaban kazı anser anser n.
yosun kazı branta bernicla n.
yosun kazı brent n.
yosun kazı brent goose n.
yosun kazı brant n.
yosun kazı common brant goose n.
yosun kazı brant goose n.
yosun kazı barnacle goose (branta bernicla) n.
yosun kazı rout [dialect] n.
Archaeology
arkeolojik kazı yeri archaeological sit n.
kazı profili excavation profile n.
kazı başkanı site director n.
kazı alanı excavation area n.
mısır'da kale yapımındaki bir kazı sırasında rastlantı eseri bir fransız askeri tarafından bulunmuş olan yazıt rosetta stone n.
serbest kazı free excavation n.
arkeolojik kazı alanlarında bulunan bitki kalıntılarının analizi ve yorumlanması archaeobotany n.
arkeolojik kazı alanlarında bulunan bitki kalıntılarının analizi ve yorumlanması archeobotany n.
kanada'da bir arkeolojik kazı yeri l'anse aux meadows n.
kazı alanında iki hendek arasındaki kazılmamış alan balk n.
kazı çukurları arasında bırakılan kazılmamış arazi şeridi baulk n.
tünelde yukarı doğru yapılan bir kazı breakup n.
kazı sonrasında tırnak altında biriken toprak hyponychial dirt n.
(mısır'ın el minye şehrinin doğusunda yer alan) arkeolojik kazı alanı oxyrhynchus n.
kazı alanındaki iki açma arasında bulunan kazılmamış toprak şeridi bauk n.
kazı alanındaki iki açma arasında bulunan kazılmamış toprak şeridi baulk n.
arkeolojik kazı öncesi toprağa açılan sondaj sondage n.
(kazı alanında) arkeolojik kalıntının bulunduğu katman stratum n.
kazı alanına sahte buluntu koymak salt v.
Geology
basınçlı suyla kazı jet cutting n.
fazla kazı overbreak n.
kaplanmış kazı braced excavation n.
kazı şevleri cut slopes n.
Wagering
kazı kazan bileti scratch-off n.
Art
kuru kazı yöntemiyle yapılan gravür veya baskı drypoint n.
Painting
kabartma kazı relief engraving n.
Latin
sibirya kazı branta ruficollis n.
Ornithology
kanada kazı canada goose (branta canadensis) n.
kanada kazı canadian goose (branta canadensis) n.
avustralya kazı cape barren goose (cereopsis novaehollandiae) n.
kar kazı blue goose (chen caerulescens) n.
nil kazı nile goose (alopochen aegyptiaca) n.
mısır kazı nile goose (alopochen aegyptiaca) n.
birçok yerli ördek ırkının atası olan, avrupa'da yaygın bulunan gri renkli bir yaban kazı greylag goose (anser anser) n.
birçok yerli ördek ırkının atası olan, avrupa'da yaygın bulunan gri renkli bir yaban kazı greylag n.
çin kazı chinese goose (anser cygnoides) n.
asya'nın kuzeydoğusunda bulunan çok iri bir yaban kazı chinese goose (anser cygnoides) n.
çin kazı swan goose n.
asya'nın kuzeydoğusunda bulunan çok iri bir yaban kazı swan goose n.
pufla kazı eider duck n.
emden kazı embden n.
embden kazı embden n.
bering kazı emperor goose (philacte canagica) n.
kar kazı bald brant (chen caerulescens) n.
kutup kazı bald brant (chen caerulescens) n.
deniz kazı bargoose (branta leucopsis) [obsolete] n.
midye kazı bargoose (branta leucopsis) [obsolete] n.
yosun kazı bargoose (branta bernicla) [obsolete] n.
rahibe kazı bernicle (branta leucopsis) n.
rahibe kazı bernicle goose (branta leucopsis) n.
avustralya'ya özgü siyah-beyaz bir yaban kazı magpie goose (anseranas semipalmata) n.
yaban kazı wayz-goose n.
kuzey amerika'da yaygın bir şekilde görülen yaban kazı blackie n.
kuzey amerika'da yaygın bir şekilde görülen yaban kazı canada n.
kuzey amerika'da yaygın bir şekilde görülen yaban kazı branta canadensis n.
kar kazı whitehead n.
kar kazı white-head n.
kar kazı white brand n.
baltık kazı brand goose (branta bernicla) n.
kanada yabani kazı honker [canada] n.
küçük kar kazı galoot n.
küçük kar kazı ross's goose n.
ross kazı chen rossii n.
küçük kar kazı chen rossii n.
kuğu kazı chinese goose (cygnopsis cygnoides) n.
çin kazı chinese goose (cygnopsis cygnoides) n.
kuğu kazı chinese goose n.
çin kazı chinese goose n.
yaban kazı anser cinereus n.
birçok evcil ördek ırkının atası olduğu düşünülen, avrupa'ya özgü gri renkli bir yaban kazı anser cinereus n.
yaban kazı graylag goose n.
birçok evcil ördek ırkının atası olduğu düşünülen, avrupa'ya özgü gri renkli bir yaban kazı graylag goose n.
küçük bir evcil amerikan kazı ırkı pilgrim n.
kar kazı snow goose n.
pufla kazı squam duck n.
yaban kazı sesi çıkarmak yang v.
Entomology
derin kazı yapma becerisi ile öne çıkan bir danaburnu fossor (gryllotalpa fossor) n.
Archeology
arkeolojik kazı alanı excavation n.
arkeolojik kazı alanı dig n.
Star Wars
imparatorluk kazı alanı imperial dig site n.
organa kazı alanı organa dig site n.