kentsel - Turc Anglais Dictionnaire

kentsel

Sens de "kentsel" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 9 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
kentsel urban adj.
Crime rates have gone down, especially in urban areas.
Suç oranları düştü, özellikle de kentsel alanlarda.

More Sentences
General
kentsel civic adj.
kentsel municipal adj.
kentsel nonrural adj.
kentsel muni adj.
kentsel mun (municipal) abrev.
kentsel munic. abrev.
Social Sciences
kentsel urbicolous adj.
Environment
kentsel oppidan adj.

Sens de "kentsel" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 177 résultat(s)

Turc Anglais
General
kentsel alan urban area n.
This is in nobody's interests in either rural or urban areas.
Bu ne kırsal ne de kentsel alanlarda kimsenin çıkarına değildir.

More Sentences
kentsel nüfus urban population n.
In France, there is a national debate on the issue of risks to the urban population.
Fransa'da kentsel nüfusa yönelik riskler konusunda ulusal bir tartışma yürütülmektedir.

More Sentences
kentsel gelişim urban development n.
In this way, we can develop the European view on urban development.
Bu şekilde, kentsel gelişime ilişkin Avrupa görüşünü geliştirebiliriz.

More Sentences
kentsel bölge urban district n.
One urban district post office after another is being closed down.
Kentsel bölge postaneleri birbiri ardına kapatılıyor.

More Sentences
kentsel kirlilik urban pollution n.
We therefore urgently need to adopt measures o combat industrial and urban pollution in the Mediterranean.
Bu nedenle Akdeniz'deki endüstriyel ve kentsel kirlilikle mücadele için acilen tedbirler almamız gerekmektedir.

More Sentences
kentsel mekan urban space n.
Explain the concept of publicness of urban space in all dimensions.
Kentsel mekanın kamusallığı kavramını tüm boyutlarıyla açıklar.

More Sentences
Trade/Economic
kentsel yayılma urban sprawl n.
Urban sprawl and chaos create many planning problems.
Kentsel yayılma ve kaos birçok planlama sorunu yaratır.

More Sentences
Politics
kentsel atık municipal waste n.
With regard to municipal waste, I have several comments to make.
Kentsel atıklarla ilgili olarak birkaç yorumda bulunacağım.

More Sentences
Architecture
kentsel yayılma urban sprawl n.
Urban sprawl is environmentally damaging.
Kentsel yayılma çevreye zarar verir.

More Sentences
Construction
kentsel alan urban area n.
In our countries it goes without saying that projects in rural and urban areas are developed by the stakeholders.
Ülkelerimizde kırsal ve kentsel alanlardaki projelerin paydaşlar tarafından geliştirildiğini söylemeye gerek yoktur.

More Sentences
Automotive
kentsel alan urban area n.
I welcome this report, which calls for action to guard against industrial accidents in urban areas.
Kentsel alanlarda endüstriyel kazalara karşı önlem alınması çağrısında bulunan bu raporu memnuniyetle karşılıyorum.

More Sentences
Geography
kentsel nüfus urban population n.
The urban population in most developing countries is increasing very fast.
Çoğu gelişmekte olan ülkelerde kentsel nüfus çok hızlı artıyor.

More Sentences
General
kentsel afet korunma planı urban disaster prevention plan n.
kentsel kurumlar civic organizations n.
kentsel yoksulluk urban poor n.
kentsel gelişme civic improvement n.
kentsel toplu taşıma urban public transport n.
kentsel patoloji urban pathology n.
kentsel mimari urban architecture n.
kentsel yeniden gelişim urban redevelopment n.
kentsel altyapı urban infrastructure n.
kentsel alanlarda yolcuların yüksek hızla taşınmasına yönelik sistem veya taşıt rapid transit n.
kentsel tesisler urban facilities n.
kentsel ulaşım urban transportation n.
kentsel çeper urban fringe n.
kentsel alanlara odaklanan turizm urban tourism n.
kentsel planlama urban planning n.
kentsel afet urban disaster n.
kentsel yenilenme urban renewal n.
kentsel üstyapı urban superstructure n.
kentsel yenileme urban regeneration n.
kentsel tasarım urban design n.
kentsel devinim urban mobility n.
kentsel mobilite urban mobility n.
kentsel dönüşüm urban transformation n.
kentsel nezihleştirme urban gentrification n.
kentsel nezihleştirme gentrification n.
kentsel iskelet urban skeleton n.
kentsel bölge urban zone n.
kentsel bölge urban region n.
kentsel dönüşüm projesi urban transformation project n.
kentsel niteliklerden arındırma de-urbanization n.
kentsel niteliklerden arındırma de-urbanisation n.
kentsel niteliklerinden mahrum etme deurbanization n.
kentsel niteliklerinden mahrum etme de-urbanisation n.
kentsel niteliklerden arındırma deurbanisation n.
kentsel niteliklerden arındırma deurbanization n.
kentsel niteliklerinden mahrum etme deurbanisation n.
kentsel niteliklerinden mahrum etme de-urbanization n.
kentsel yeniden yapılandırma urban restructuring n.
kentsel alanlar urban areas n.
kentsel gelişim şirketi urban development corporation n.
kentsel ve kırsal alanlar urban and rural areas n.
kentsel gelişme urban improvement n.
avrupa için daha temiz kentsel ulaşım cleaner urban transport for europe n.
kentsel büyüme urban growth n.
kentsel tasarım uzmanı urban design expert n.
kentsel yeniden canlandırma urban revitalization n.
kentsel miras urban heritage n.
kentsel arazi kullanımı urban land use n.
kentsel tehlike urban hazard n.
kentsel donatı urban equipment n.
kentsel kriz urban crisis n.
kentsel bozulma urban decay n.
kentsel çürüme urban decay n.
kentsel siyaset urban politics n.
kentsel yapıların gezildiği eğlence faaliyeti urban exploration n.
kentsel yapıları dolaşma urbex n.
belirli bir etkinliğin merkezi olarak görülen kentsel alan metropolis n.
nüfusu 10,000 ile 50,000 arasında olan küçük kentsel alan micropolis n.
new england ve midwest'te yer alan kentsel bölge rustbelt n.
bazı kentsel özellikler taşıyan bölge semiurban adj.
kentsel olmayan non-urban adj.
yarı kentsel semi-urban adj.
Idioms
evine kentsel kaynaklar bağlı olmadan yaşamak live off the grid v.
evine kentsel kaynaklar bağlı olmamak be off the grid v.
kentsel kaynaklardan bağımsız off the grid adj.
Formal
iskan ve kentsel kalkınma dairesi hud (housing and urban development) abrev.
Trade/Economic
kentsel dönüşüm urban transformation n.
kentsel yoksulluk urban poverty n.
Law
kentsel irtifa hakkı urban servitude n.
Politics
uruguay'da bulunan marksist kentsel gerilla örgütlerine verilen ad tupamaro n.
1980'lerde filipinler'de komünist parti tarafından kurulan kentsel gerilla örgütü alex boncayao brigade (abb) n.
1980'lerde filipinler'de komünist parti tarafından kurulan kentsel gerilla örgütü revolutionary proletarian army (rpa-abb) n.
kentsel kirlenme urban pollution n.
kentsel mutenalaştırma gentrification n.
kentsel değer kazandırma gentrification n.
kentsel mutenalaştırma urban gentrification n.
kentsel dönüşüm projesi kapsamında devletin şehrin fakir ve varoş semtlerindeki binaları yıkması slum clearance n.
kentsel arazi bağları urban land nexus n.
kentsel ve endüstriyel atıklar urban and industrial waste n.
kentsel değer kazandırma urban gentrification n.
iskan ve kentsel kalkınma bakanlığı department of housing and urban development n.
abd iskan ve kentsel kalkınma bakanlık sekreteri secretary of housing and urban development n.
abd iskan ve kentsel kalkınma bakanı secretary of housing and urban development n.
Institutes
altyapı ve kentsel dönüşüm hizmetleri genel müdürlüğü directorate general for infrastructure and urban transformation services n.
deprem risk yönetim ve kentsel iyileştirme daire başkanlığı department of earthquake risk management and urban development n.
Tourism
akşam yeniden kentsel alana dönülen yolculuk reverse commute n.
akşam yeniden kentsel alana dönmek reverse-commute v.
Technical
kentsel toprak ground lot n.
kentsel toprak building land n.
kentsel atıksu municipal sewage n.
kentsel doku urban texture n.
kentsel aydınlatma urban lighting n.
Architecture
kentsel tasarım urban design n.
kentsel peyzaj cityscape n.
kentsel peyzaj townscape n.
kentsel dönüşüm gentrification n.
kentsel kimlik urban identity n.
Construction
binaların yıkılıp tekrar inşa edildiği kentsel alan redevelopment area n.
yanmış ya da yıkılmış kentsel alanların yenilenmesinden sorumlu idari birim redevelopment authority n.
kentsel tasarımda çevre dostu alışkanlıkları teşvik eden ve insan hayatını kolaylaştıran uygulamalara dayalı bir akım new urbanism n.
kentsel altyapı urban infrastructure n.
kentsel yenilenme urban renewal n.
kentsel donanım community facilities n.
kentsel ulaşım urban transportation n.
kentsel boşalma counter-urbanization n.
kentsel alan urban sphere n.
kentsel gelişme urban development n.
kentsel yenileme urban renewal n.
kentsel boşalma urban sprawl n.
kentsel tasarçizim city design n.
kentsel planlama yüksek lisansı masters in urban planning n.
kentsel dönüşüm urban renewal n.
kentsel alan düzenlemesi urban area design n.
kentsel bütün urban complex n.
kentsel çevre urban environment n.
uygunsuz kentsel gelişme urban sprawl n.
kentsel yapılaşma urban development n.
kentsel tasarım yaklaşımları urban design approaches n.
kentsel tasarım yaklaşımları urban planning approaches n.
Automotive
kentsel aktivite aracı urban activity vehicle n.
Transportation
yeraltı veya yükseltilmiş demiryolu taşıtlarını kullanan kentsel bir toplu taşıma sistemi mass rapid transit n.
Traffic
kentsel ulaşım urban transport n.
Psychology
kentsel yaşam tarzını ve teknolojik araçları tutkuyla seven narsist kimse technosexual n.
kentsel aşırı yüklenme hipotezi urban-overload hypothesis n.
Agriculture
kentsel tarım urban agriculture n.
kentsel tarım odaklı bir yerleşim alanı agrihood n.
Social Sciences
kırsal-kentsel dönüşüm rural-urban-transformation n.
kentsel süzülme gentrification n.
kentsel tabanlı urban-based adj.
Education
geniş bir kentsel bölgeden öğrenci çekerek yenilikçi ve uzmanlaşmaya dayalı eğitim veren parasız okul magnet school n.
History
geçmişte güney afrika'da siyahilere ayrılan planlı kentsel yerleşim township n.
Environment
ikincil arıtılmış kentsel atıksu secondary treated urban wastewater n.
kentsel arıtma tesisi municipal treatment plant n.
kentsel saçılma urban sprawl n.
kentsel gelişim planı development plan n.
kentsel atıksu arıtmaya dair concerning urban wastewater treatment n.
kentsel atıksu toplama sistemleri urban wastewater collecting systems n.
kentsel katı atık yönetimi urban solid waste management n.
kentsel atık urban waste n.
kentsel altyapı hizmetleri urban infrastructure facilities n.
kentsel doku urban fabric n.
kentsel yüzeysel akış urban runoff n.
kentsel altyapı hizmetleri urban infrastructure services n.
kentsel atıksu arıtma tesisleri urban wastewater treatment plants n.
kentsel katı atık municipal solid waste n.
kentsel çevrede sürdürülebilirlik urban environmental sustainability n.
mevcut kentsel alan existing urban area n.
kentsel alanda bulunan küçük park minipark n.
kentsel alan düzenlemesi urban land readjustment n.
geniş kentsel alan supercity n.
kentsel dönüşüm karşıtı anticity adj.
kentsel hayata karşı olan antiurban adj.
Geography
kentsel kesimlerden uzak bölge hinterland n.
ingiltere'de bir kentsel bölge (1973'e kadar) camborne-redruth n.
ingiltere'de eski bir kentsel bölge hendon n.
kanada'nın toronto şehrini çevreleyen kentsel ve tarımsal arazi golden horseshoe [canada] n.
(bir şehrin kırsal kesime genişlemesi ile şekillenen) kentsel alan sprawl n.
Meteorology
kentsel ısı adası heat-island n.
Music
kentsel blues urban blues n.
Abbreviation
kentsel bölge kurulu udc (urban district council) n.
Ornithology
tüm dünyada özellikle kentsel ve tarımsal alanlarda bulunan bir ev serçesi twit-twat n.
tüm dünyada özellikle kentsel ve tarımsal alanlarda bulunan bir ev serçesi house sparrow n.
tüm dünyada özellikle kentsel ve tarımsal alanlarda bulunan bir ev serçesi english sparrow n.
tüm dünyada özellikle kentsel ve tarımsal alanlarda bulunan bir ev serçesi indian sparrow n.
tüm dünyada özellikle kentsel ve tarımsal alanlarda bulunan bir ev serçesi indian house sparrow n.