liquor - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

liquor

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Sens de "liquor" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 21 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
liquor n. içki
General
liquor n. sert içki
liquor n. alkollü içecek
liquor n. et suyu
liquor n. salgı
liquor n. alkollü içki
liquor n. çözelti
liquor n. banyo
liquor n. sebze/meyve suyu
liquor v. içki içmek
liquor v. sıvı madde ile işlemek
liquor v. (deri) yağa veya yağlı maddeye sokmak
liquor v. yağlı kayganlaştırıcı kaplamak
liquor v. yağlı kayganlaştırıcı sürmek
liquor v. sıvıyla ıslatmak
liquor v. sıvıya sokmak
Technical
liquor n. banyo
liquor n. damıtık içki
Food Engineering
liquor n. yemek sosu
liquor n. istiridye suyu
liquor n. kristalize edilmemiş şeker kamışı özü

Sens de "liquor" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 133 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
liquor store n. içki dükkanı
General
liquor laws n. alkollü içki hukuku
liquor licence n. içki satma ruhsatı
the worse for liquor n. oldukça sarhoş
malt liquor n. bira
sugar liquor n. şeker şerbeti
sorghum liquor n. sorgum pekmezinden yapılan sert bir likör
sorghum liquor n. sorgumun mayalanması ile yapılan sert bir likör
hard liquor n. sert içki
pot liquor n. yemek suyu
beady liquor n. köpüklü içki
liquor store n. içki dükkanı
liquor store n. içki mağazası
liquor thief n. fıçıdan içki numunesi almak için kullanılan tüp
ply someone with liquor v. birine durmadan içki içirmek
rob a liquor store v. içki dükkanı soymak
Phrasals
liquor someone up v. birini sarhoş etmek
Idioms
be in liquor v. sarhoş olmak
hold one's liquor v. ağzıyla/adabıyla içmek
can't hold their liquor v. alkole dayanıklı olmamak
not hold your liquor v. alkole dayanıklı olmamak
not hold your liquor v. çok içememek
can't hold their liquor v. hemen sarhoş olmak
not hold your liquor v. iyi içici olmamak
hold one's liquor v. iyi içmek
liquor up v. içki içmek
hold one's liquor v. sıkı içmek
hold one's liquor v. sapıtmadan içmek
hold liquor v. iyi içmek
hold liquor v. sıkı içmek
hold liquor v. sapıtmadan içmek
hold liquor v. ağzıyla/adabıyla içmek
not hold (one's) liquor v. alkole dayanıklı olmamak
not hold (one's) liquor v. çok içememek
not hold (one's) liquor v. iyi içici olmamak
Trade/Economic
liquor license n. alkollü içki satış ruhsatı
liquor license n. alkollü içki satış izni
liquor taxes n. alkollü içkilerden alınan vergiler
liquor taxes n. içki vergisi
Law
intoxicating liquor n. alkollü içki
corn liquor n. kaçak içki
Politics
liquor legislation n. alkollü içki kanunları
Technical
stock liquor n. ana boya
mother liquor n. anasıvı
feeding liquor n. besleme çözeltisi
liquor pickup n. banyo alışı
circulation of liquor n. banyo sirkülasyonu
liquor ratio n. banyo oranı
liquor flow n. banyo akışı
initial liquor n. başlangıç banyosu
dye liquor n. boya banyosu
pickle liquor n. dekapaj çözeltisi
dipping liquor n. daldırma çözeltisi
liquor spray nozzle n. çözelti püskürtme memesi
padding liquor n. emdirme banyosu
padding liquor n. fularlama banyosu
sizing liquor n. haşıl banyosu
wetting liquor n. ıslatma banyosu
crabbing liquor n. krablama çözeltisi
spent liquor n. kullanık sıvı
spent pickle liquor n. kullanık paklama çözeltisi
mercerizing liquor n. merserizasyon banyosu
pickle liquor n. paklayıcı
scouring liquor n. pişirme çözeltisi
kiering liquor n. pişirme çözeltisi
pickle liquor n. paklama çözeltisi
kier boiling liquor n. pişirme çözeltisi
soapy liquor n. sabun çözeltisi
liquor finish n. sıvılı bitirim
liquor finish n. sıvılı yüzey işlemi
spent pulping liquor n. tüketilmiş kağıt hamuru likörü
feeding liquor n. takviye çözeltisi
replenishing liquor n. takviye banyosu
crabbing liquor n. yaş fiksaj çözeltisi
bleach liquor n. ağartıcı solüsyon
gas liquor n. saflaştırmak amacıyla içinden gaz geçirilen su
Textile
stock liquor n. ana banyo
dye liquor n. boya banyosu
dipping liquor n. daldırma çözeltisi
padding liquor n. emdirme banyosu
padding liquor n. fularlama banyosu
wetting liquor n. ıslatma banyosu
crabbing liquor n. krablama çözeltisi
mercerizing liquor n. merserizasyon banyosu
kier boiling liquor n. pişirme çözeltisi
scouring liquor n. pişirme çözeltisi
kiering liquor n. pişirme çözeltisi
replenishing liquor n. takviye banyosu
crabbing liquor n. yaş fiksaj çözeltisi
crabbing liquor n. yaş fıksaj çözeltisi
Dyeing
red liquor n. renk sabitleyici olarak kullanılan bir alüminyum asetat çözeltisi
tin liquor n. boya ve baskı işlerinde kullanılan kalaylı klorür
Furniture
liquor cabinet n. içki ve kokteyl hazırlığında kullanılan malzemelerin konduğu dolap
Medical
mother liquor n. ana sıvı
liquor cerebrospinalis n. beyin-omurilik sıvısı
piazza liquor n. piazza sıvısı
liq (liquor) n. sıvı
Physiology
liquor sanguinis n. sıvı kan
liquor sanguinis n. kan plazması
Pathology
meconium liquor n. mekonyum sıvı
Pharmaceutics
hoffman's liquor n. hoffman sıvısı
Food Engineering
mother liquor n. ana sıvı
corn steep liquor n. mısır maserasyon sıvısı
refined liquor n. rafine şeker kleresi
raw sugar liquor n. rafineri kleresi
malt liquor n. malt ile yapılan mayalı içecek
Gastronomy
refined liquor n. rafine şeker kleresi
steaming-out liquor n. vakum kazanını yıkama suyu
malt liquor n. alkol oranı yüksek bira
chocolate liquor n. çikolata likörü
chocolate liquor n. çikolatalı likör
Chemistry
labarraque's liquor n. labarraque çözeltisi
labarraque's liquor n. ağartıcı ve dezenfektan olarak kullanılan bir alkalin hipoklorit çözeltisi
mother liquor n. ana çözelti
acid liquor n. asit banyosu
mixed liquor suspended solid n. askıdaki katı maddeye karışan çözelti
mixed liquor suspended solid n. karışık sıvı askıda katı madde
ammonia liquor n. amonyaklı su
ammoniacal liquor n. amonyaklı su
black liquor n. ham demirli asetat çözeltisinden oluşan siyah bir sıvı
iron liquor n. ham demirli asetat çözeltisinden oluşan siyah bir sıvı
mother liquor n. bazı çözünenlerin veya tuzların kristalleşmesinden sonra geriye kalan ve genellikle katışıklar içeren çözelti
liquor of flints n. potas içinde silika veya çakmaktaşı çözeltisi
liquor of flints n. çözünür cam
Tobacco
tobacco liquor n. böcek ilacı olarak kullanılan tütün özü
Printery
white liquor n. beyaz likör
heavy liquor n. kalın likör
black liquor n. siyah likör
green liquor n. yeşil likör
weak black liquor n. zayıf siyah likör
Slang
schwill (of liquor/beer) n. bir fırt
schwill (of liquor/beer) n. bir yudum
Modern Slang
airplane liquor n. numune olarak satılan küçük şişede alkol