maroon - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

maroon

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Sens de "maroon" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 19 résultat(s)

Anglais Turc
General
maroon n. maron
maroon n. kestanerengi
maroon n. kestane rengi
maroon n. vişne çürüğü rengi
maroon n. bordo
maroon n. ıssız adada tek başına bırakılan kimse
maroon n. kısa gezinti
maroon n. uzun süren piknik
maroon n. kamp gezisi
maroon v. ıssız bir adaya bırakmak
maroon v. bir kişiyi bir yerde, özellikle de bir adada tek başına bırakmak
maroon v. ıssız adada bırakmak
maroon v. mahsur kalmak
maroon v. kaçma ihtimalinin olmadığı ıssız bir yere bırakmak
maroon v. kölelikten kaçmak
maroon adj. kestane
History
maroon n. (17. ve 18. yüzyıllarda batı hint adaları ve guyana'da) kaçak siyahi köle
maroon n. jamaika'nın dağları'nda, guyana'da ve özellikle surinam'da yaşayan ve kaçak siyahi bir kölenin soyundan gelen kimse
Theatre
maroon n. patlama etmeni

Sens de "maroon" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 15 résultat(s)

Anglais Turc
General
dark maroon n. koyu kestane
maroon passport n. bordo pasaport
maroon someone on an island v. bir kişiyi ıssız bir adada tek başına bırakmak
maroon-spotted adj. bordo benekli
Idioms
maroon (one) on an island v. (birini) ıssız bir adada tek başına bırakmak
maroon on an island v. adada bırakmak
maroon on an island v. ıssız bir adada tek başına bırakmak
Dyeing
aztec maroon n. grimsi, morumsu kırmızı bir renk tonu
maroon-purple adj. mora çalan bordo
Medical
liver maroon n. karaciğer rengi
Botanic
maroon cucumber n. dikenli meyve veren bir tür kornişon
Geography
maroon bells n. batı-orta colorado'da bulunan elk dağları'nda yan yana olan iki dağ
maroon lake n. şeffaflığı, koyuluğu ve dayanıklılığı ile ön plana çıkan ve boya kökünden hazırlanan kırmızı bir boya maddesi
Military
maroon beret n. bordo bereli
maroon berets n. bordo bereliler