merkezli - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

merkezli



Sens de "merkezli" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 5 résultat(s)

Turc Anglais
General
merkezli based adj.
merkezli centered adj.
merkezli centric adj.
merkezli headquartered adj.
merkezli centred adj.

Sens de "merkezli" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 245 résultat(s)

Turc Anglais
General
ben merkezli kimse swellhead n.
ben merkezli kimse egoist n.
okur merkezli eleştiri reader-response criticism n.
empati merkezli model empathy-centered model n.
kentucky louisville merkezli bir fast food restoran zinciri kentucky fried chicken (kfc) n.
kullanıcı merkezli gelişim user-centered development n.
kullanıcı merkezli gelişme user-centered development n.
delil merkezli değerlendirme tasarımı evidence-centered assessment design n.
kanıt merkezli değerlendirme tasarımı evidence-centered assessment design n.
dünya merkezli evren earth centered universe n.
(avustralya) melbourne merkezli büyük bir piyango tattersall's n.
(avustralya) melbourne merkezli büyük bir piyango tattersall's n.
(avustralya) melbourne merkezli büyük bir piyango tattersall's n.
aile ve ebeveynlik sorunlarına dair öneri ve destek vermek üzere kurulmuş ingiltere merkezli bir internet sitesi mumsnet n.
insan merkezli anthropocentric adj.
eş merkezli homocentric adj.
çok merkezli multicenter adj.
iki merkezli bicentric adj.
dış merkezli eccentric adj.
olay merkezli event-centric adj.
öğrenme merkezli learning centred adj.
öğrenme merkezli learning centered adj.
çocuk merkezli child-centred adj.
anlatım merkezli discourse centred adj.
çocuk merkezli child-centered adj.
tek merkezli monocenter adj.
sunni merkezli sunni centric adj.
ben merkezli self centered adj.
cami merkezli mosque-centered adj.
dış merkezli noncircular adj.
insan merkezli homocentric adj.
eş merkezli concentric adj.
eş merkezli olarak concentrically adv.
aynı merkezli olarak concentrically adv.
-merkezli, -eksenli, -odaklı anlamını veren son ek -centric suf.
Colloquial
(avustralya) melbourne merkezli büyük bir piyango tatt's n.
(avustralya) melbourne merkezli büyük bir piyango tatt's n.
(avustralya) melbourne merkezli büyük bir piyango tatt's n.
Trade/Economic
aksiyon/eylem merkezli liderlik action centred leadership n.
çok merkezli yönetim polycentric management n.
dosya merkezli çalışma casework n.
japonya osaka merkezli bir teknoloji sistemleri firması keyence n.
müşteri merkezli olma customer centricity n.
müşteri merkezli customer-centric adj.
müşteri merkezli customer-driven adj.
müşteri merkezli shopper-driven adj.
dış merkezli bir şirketçe sahip olunan foreign-owned adj.
Law
hukuk mensupları ve öğrencilerine ait londra merkezli dört yapıdan biri inns of court n.
Politics
erkek merkezli yapı malestream n.
proje merkezli project-centred n.
tek merkezli iç içe geçen halkalar concentric circles n.
1989'da kurulan pakistan merkezli sünni bir örgüt markaz-ud-dawa-wal-irshad n.
batı merkezli politika western-oriented policy n.
yemen merkezli bir terör örgütü islamic army of aden n.
yemen merkezli bir terör örgütü islamic army of aden-abyan n.
türkiye merkezli bir terör örgütü islamic great eastern raiders-front n.
özbekistan merkezli bir terör örgütü islamic group of uzbekistan n.
özbekistan merkezli bir terör örgütü islamic party of turkestan n.
avrupa merkezli eurocentric adj.
avrupa merkezli european centred adj.
devlet merkezli state centric adj.
devlet merkezli olmayan non-state centric adj.
yerel merkezli regiocentric adj.
Industry
(kağıt para) bir iş üzerinde çiçekli rozete benzeyen çeşitli eğri çizgiler oluşturmak için döner mandrel ve kesme noktası arasında dış merkezli göreceli hareket yaratmak için kullanılan bir torna aparatı rose engine n.
(international data corporation) abd merkezli bir piyasa araştırma firması idc (international data corporation) abrev.
Technical
aynı merkezli olma durumu concentricity n.
birleşik merkezli yük concentric load n.
çok dönüşlü eş merkezli kondansatör multi-turn concentric capacitor n.
çok merkezli sistem multi-homed system n.
doğru merkezli düzlem eucentric plane n.
doğru merkezli yükseklik eucentric height n.
eş merkezli çember concentric circle n.
eş merkezli bağlayıcı concentric connector n.
gövde merkezli yapı body-centred structure n.
hacim merkezli kare prizmalı kristal body centred tetragonal crystal n.
hacim merkezli kristal body centred crystal n.
gövde merkezli kare prizmalı body centred tetragonal n.
hacim merkezli kübik metal body-centred cubic metal n.
gövde merkezli küp body centred cube n.
hacim merkezli küp body-centred cube n.
hacim merkezli kübik yapı body-centred cubic structure n.
gövde merkezli küplü metal body centred cubic metal n.
hacim merkezli birim göze body centred unit-cell n.
hacim merkezli küp body centered cube n.
hacim merkezli kare prizmalı yapı body centred tetragonal structure n.
hacim merkezli yapı body centred structure n.
gövde merkezli kafes body centred lattice n.
hacim merkezli kübik kristal body-centred cubic crystal n.
hacim merkezli kare prizmalı body centred tetragonal n.
gövde merkezli kare prizmalı kristal body centred tetragonal crystal n.
hacim merkezli küplü metal body centred cubic metal n.
gövde merkezli kafes body-centred lattice n.
gövde merkezli birim göze body centred unit-cell n.
gövde merkezli küp örüt body centred cubic crystal n.
gövde merkezli kare prizmalı yapı body centred tetragonal structure n.
gövde merkezli yapı body centred structure n.
hacim merkezli kübik body centered cubic (bcc) n.
gövde merkezli örüt body centred crystal n.
gövde merkezli küp body centered cube n.
gövde merkezli küp metal body centred cubic metal n.
ortak merkezli çeneli ayna concentric jaw chuck n.
üç merkezli eğri three centred curve n.
uç merkezli birim hücre end-centered unit cell n.
yüzey merkezli küpsel face- centered cubic n.
yüzey merkezli küp kafes face-centered cubic lattice n.
yüzey merkezli küp face-centred cube n.
yüzey merkezli kübik kristal face-centered cubic crystal n.
yüzey merkezli kübik kristal face-centered cubic crystal n.
yüzey merkezli kübik metal face-centered cubic metal n.
yüzey merkezli kübik yapı face-centered cubic structure n.
yüzey merkezli küp kristal face- centered cubic crystal n.
yüzey merkezli küp face-centered cube n.
yüzey merkezli küp metal face-centered cubic metal n.
yüzey merkezli küp birim göze face- centered cubic unit cell n.
yüzey merkezli kübik kristal face-centred cubic crystal n.
yüzey merkezli küp yapı face-centered cubic structure n.
yüzey merkezli kübik yapı face-centred cubic structure n.
yüzey merkezli kübik metal face-centred cubic metal n.
çin merkezli bir akıllı telefon, blu-ray oynatıcı ve görsel-işitsel donanım üreticisi oppo n.
dış merkezli hale getirmek decenter [us] v.
dış merkezli hale getirmek decentre [uk] v.
eş merkezli olmayan nonconcentric adj.
aynı merkezli concentric adj.
çok merkezli multicentric adj.
doğru merkezli eucentric adj.
dış merkezli eccentric adj.
çok merkezli multicentered adj.
çok merkezli polycentric adj.
genel merkezli concentrically adj.
gövde merkezli body centred adj.
hacim merkezli küplü body centred cubic adj.
hacim merkezli body centred adj.
eş merkezli homocentic adj.
gövde merkezli küplü body centred cubic adj.
ortak merkezli concentrical adj.
ortak merkezli concentric adj.
kaçık merkezli off-center adj.
yüzey merkezli face-centred adj.
yüzey merkezli face-centered adj.
(kristal) gövde merkezli body-centred adj.
Informatics
ağ merkezli bilgi işlem network-centric computing n.
belge merkezli document-centric adj.
Telecom
kanada merkezli bir etkileşimli veri görüntüleme (viewdata) hizmeti telidon® n.
ağ merkezli bilgi işlem network-centric computing n.
mobil istasyon merkezli çağrı başlatma mobil station originated call n.
mobil istasyon merkezli çağrı sonlandırma mobil station terminated call n.
mobil merkezli mobile originated adj.
yer merkezli ekvatorsal geocentric-equatorial adj.
Electric
aynı merkezli çoknakilli kablo concentric cable n.
Mechanic
dış merkezli torna aynası eccentric chuck n.
eş merkezli concentric adj.
dış merkezli olarak eccentrically adv.
Architecture
dört merkezli kemer four-centered arch n.
Construction
hacim merkezli body centered adj.
Automotive
bijon merkezli jant lug centric n.
çift ana fren merkezli düzen dual master cylinder n.
düşük merkezli aks drop center axle n.
eş merkezli yardımcı silindir concentric slave cylinder n.
göbek merkezli jant hub centric n.
medya merkezli iletişim protokolü media oriented system transport n.
eş merkezli concentric adj.
Aeronautic
güdüm merkezli teçhizatı guidance station equipment n.
sabit merkezli operatör alanı fixed-based operator’s area n.
Marine
yarı yer merkezli akış quasi-geostrophic flow n.
loksodrom merkezli yelkencilik loxodromy n.
Medical
aile merkezli bakım family-centered care n.
çok merkezli poliklinik çalışma multicenter outpatient study n.
hasta merkezli tedavi patient-centered care n.
hasta merkezli tedavi patient-centred care n.
iki merkezli çalışma two centered study n.
Psychology
danışan merkezli terapi client-centered therapy n.
fallus merkezli kültür phallocentric culture n.
fallus merkezli phallocentric n.
güneş merkezli paralaks heliocentric parallax n.
müşteri merkezli terapi client-centered therapy n.
danışan merkezli terapi client-centred therapy n.
birey merkezli terapi client-centred therapy n.
diğer merkezli alterocentric adj.
diğer merkezli allocentric adj.
danışan merkezli client centered adj.
ilişki merkezli relationship-centered adj.
nesne merkezli object-centered adj.
Food Engineering
ayrı merkezli eccentric adj.
Geometry
eş merkezli iki dairenin arasında yer alan düzlemsel şekil ring n.
Statistics
simpleks merkezli tasarım simplex centroid design n.
Physics
dış merkezli yörünge eccentric orbit n.
Chemistry
cisim merkezli küp body-centered cube n.
hacim merkezli küp body-centered cube n.
yüzey merkezli birim hücre face-centred unit cell n.
Biology
uç merkezli kromozom acrocentric n.
uç merkezli kromozom acrocentric chromosome n.
uç merkezli acrocentric adj.
Biochemistry
ayrı merkezli eccentric adj.
çift merkezli (molekül) biradical adj.
Astronomy
bir gezegenin güneş ile oluşturduğu yer merkezli boylam farkı angle of commutation n.
dış merkezli anomali eccentric anomaly n.
yer merkezli boylam geocentric longitude n.
yer merkezli paralaks parallax n.
güneş merkezli paralaks parallax n.
gezegen merkezli boylam planetocentric longitude n.
ötegezegen merkezli boylam exoplanetocentric longitude n.
ötegezegen merkezli exoplanetocentric n.
gezegen merkezli planetocentric n.
gezegen merkezli enlem planetocentric latitude n.
ötegezegen merkezli enlem exoplanetocentric latitude n.
dış merkezli jüpiter eccentric jupiter n.
yıldızının yörüngesinde dış merkezli bir şekilde dönen gaz devi gezegenler eccentric jupiter n.
güneş merkezli heliocentric adj.
mars merkezli areocentric adj.
dış merkezli eccentric adj.
satürn merkezli saturnicentric adj.
ay merkezli selenocentric adj.
Botanic
dış merkezli yumurtalık excentric ovary n.
beyaz yapraklı ve sarı merkezli çiçekleri olan küçük bir çalı heketara (olearia rani) n.
dış merkezli excentric adj.
Forestry
dış merkezli özek excentric heart n.
Social Sciences
çift/karı-koca merkezli toplum couple-oriented society n.
ingiltere merkezli anglocentric adj.
ingiliz merkezli anglocentric adj.
Education
öğrenci merkezli eğitim programı student-centered curriculum n.
öğrenci merkezli eğitim anlayışı student-centered education n.
öğrenci merkezli müfredat student-centered curriculum n.
öğretmen merkezli eğitim sage-on-a-stage n.
yüksekokul merkezli olmayan noncollegiate adj.
üniversite merkezli olmayan noncollegiate adj.
üniversite merkezli olmayan nonuniversity adj.
öğrenci merkezli learner-centred adj.
öğrenci merkezli learner-centered adj.
Literature
boş merkezli odaklanma empty-center focalization n.
okur-merkezli (eleştiri) reader-response adj.
Linguistics
durum merkezli dil öğretimi situational language teaching n.
öğrenci merkezli öğretim learner centered instruction n.
öğrenci merkezli eğitim student-centered education n.
öğretmen merkezli öğretim teacher centered instruction n.
öğrenci merkezli öğretim student centred learning n.
budun merkezli ethnocentric adj.
(iç merkezli yapı) tek bir öbek başı olan subordinative adj.
(iç merkezli yapı) tek öbek başlı subordinative adj.
Religious
suriye merkezli arap alevileri alawi n.
Geology
kütle-merkezli kafes body-centered lattice n.
ortak merkezli kıvrım concentric fold n.
Military
ağ merkezli harp network centric warfare n.
yer merkezli enlem geocentric latitude n.
Art
new york okulu'nun ortaya çıkışına kadar şehri dünya sanatının merkezi haline getirmiş olan paris merkezli uluslararası sanatçılar grubu school of paris n.
Abbreviation
abd merkezli bir dövüş sporları organizasyonu ufc (ultimate fighting championship) n.