mould - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

mould

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Sens de "mould" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 96 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
mould n. kalıp
mould n. yaradılış
mould n. yapı
mould n. şekil
mould n. küf
mould v. kalıba dökmek
mould v. küflenmek
mould v. biçimlendirmek
mould v. şekil vermek
mould v. küflendirmek
General
mould n. gübreli toprak
mould n. yapı
mould n. şekil
mould n. yaradılış
mould n. humus
mould n. kalıp
mould n. prekast yapım kalıbı
mould n. hazır kalıp
mould n. küf
mould n. bahçe toprağı
mould n. kalıpla verilen şekil
mould n. bıngıldak
mould n. fikrin türediği prototip
mould n. insanın örnek alarak yetiştiği model
mould n. ayırt edilen yaratılış
mould n. karakter
mould n. tip
mould n. (akıllardaki) kalıp
mould n. küf tabakası
mould n. steryotip
mould v. küflendirmek
mould v. şekil vermek
mould v. küflenmek
mould v. kalıba dökmek
mould v. küf bağlamak
mould v. biçimlendirmek
mould v. kalıp yapmak
mould v. kalıplamak
mould v. çürümek
mould v. ufalanmak
mould v. dökülmek
mould v. döküm kalıbı yapmak
mould v. nüfuz kullanmak
mould v. bir şeyin nihai durumunu belirlemek
mould v. kenarından geçmek
mould v. sarmak
mould v. malzemeyi kalıba dökerek veya oyarak süslemek
mould v. şekillenmek
mould v. biçim almak
mould v. bir şeye uymak
mould v. uyum sağlamak
mould v. (karakterini) şekillendirmek
mould v. şekillendirmek
mould v. yapışarak şeklini almak
mould v. yapışmak
mould v. yetiştirmek
Trade/Economic
mould n. küf
Technical
mould n. beton deney öğesi kalıbı
mould n. dökme kalıp
mould n. hazır kalıp
mould n. kalıp
mould n. kokil kalıbı
mould n. küf
mould n. prekast yapım kalıbı
mould n. şablon
mould n. yaklaşık 900 parçadan oluşan altıncı derisi paketi
mould n. fosilleşmiş kabuk gibi organik oluşumun dış kısmının toprak veya kayada bıraktığı iz
mould n. organik oluşumun iç yüzeyinin kalıbı
mould n. üzerinde jelatin şekil bulunan damarlı bakırdan yapılmış fotogravür plakası
mould v. biçimlendirmek
mould v. gabarilemek
mould v. kalıp çıkarmak
mould v. kalıba dökmek
Mechanic
mould n. döküm kalıbı
mould n. kalıp dökme
Construction
mould n. numune kalıbı
mould n. kalıba dökülmüş nesne
mould n. kalıplanmış nesne
mould n. silme
mould n. silme grubu
mould n. (bir şeyi) inşa etmeye yardımcı olan şablon
mould n. geminin yapım aşamasında kullanılan ince ahşap veya karton şablon
Automotive
mould n. kalıp
Parasitology
mould n. küf
Food Engineering
mould n. kalıp
mould n. küf
Biology
mould n. küf
Agriculture
mould n. çürüntüler
Archaeology
mould n. alçı kalıp
Geography
mould n. galler'de yerleşim yeri
Geology
mould n. bitki yetiştirmeye uygun yumuşak ve ufalanabilen toprak
mould n. humusça zengin toprak
mould n. çoğunlukla çürümüş yapraklardan oluşan toprak
Archaic
mould n. kafanın üstü
mould n. insanoğlunun yaratıldığı toprak
mould v. (hamuru) istenilen kıvama veya şekle gelinceye kadar yoğurmak

Sens de "mould" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 280 résultat(s)

Anglais Turc
General
blue mould n. mavi yiyecek küfü
bread mould n. ekmek küfü
green mould n. yeşil küf
mould [dialect] [uk] n. yeryüzü
mould [dialect] [uk] n. zemin
mould [dialect] [uk] n. toprak
mould [dialect] [uk] n. kabristan toprağı
mould [obsolete] n. yararlanılan örnek
mould [obsolete] n. moda olan stil
mold/mould n. kalıp
take a mould of v. kalıbını almak
take a mould v. kalıp almak
be covered with mould v. küfle kaplanmak
be covered in mould v. küfle kaplanmak
mould [obsolete] v. (bir şeyin) parçası olmak
mould [obsolete] v. inşa etmeye yardımcı olmak
mould [obsolete] v. inşa etmeyi sağlamak
mould [obsolete] v. kullanılmadığı için bozulmak
Idioms
be cast in the same mould v. aynı hamurdan yoğrulmuş olmak
be cast in the same mould v. aynı hamurla yoğrulmuş olmak
be cast in the same mould v. birbirlerine aşırı benzemek
break the mould v. geleneği bozmak/yıkmak
break the mould v. ezberi bozmak/yıkmak
break the mould v. ezber bozmak
be cast in the same mould v. tıpa tıp benzer olmak
be cast in a different mould v. taban tabana zıt olmak
be cast in the same mould v. taban tabana aynı olmak
be cast in a ... mould v. aynı, benzer hamurla/hamurdan yoğrulmuş olmak
be cast in a ... mould v. birbirinin aynısı, benzeri olmak
be cast in a ... mould v. taban tabana benzemek, aynı olmak
be cast in a ... mould v. (belirtilen türde) olmak
break the mould v. kalıpları kırmak
break the mould v. kalıpların dışına çıkmak
Speaking
they broke the mould when they made somebody expr. eşi benzeri olmayan
they broke the mould when they made something expr. eşi benzeri olmayan
Technical
treacle mould n. derin kesilmiş kalıp
mould polishing n. kalıp parlatma
mould polishing n. kalıp polisajı
emergency mould n. acil durum kalıbı
open-top ingot mould n. açık başlı tomruk kalıbı
open mould casting n. açık kalıba döküm
open bottom big-end-up ingot mould n. açık tabanlı geniş başlı tomruk kalıbı
open-face mould n. açık yüzlü kalıp
plaster mould casting n. alçı kalıba döküm
plaster mould n. alçı kalıp
gypsum mould n. alçıtaşı kalıp
block mould n. ana kalıp
positive flash mould n. aralıklı plastik kalıbı
stem mould n. ayak kalıbı
copper mould n. bakır kalıp
press mould n. baskı kalıbı
printing mould n. baskı bloğu
neck mould n. boyun kalıbı
combination mould n. birleşik kalıp
scratched mould n. çizik kalıp
multi-tapered mould n. çok eğimli kalıp
double cavity mould n. çift boşluklu kalıp
glass blowing mould n. cam üfleme kalıbı
multi-use mould n. çok kullanımlı kalıp
double cavity mould process n. çift boşluklu kalıp süreci
contact mould processes n. değmeli kalıp süreçleri
big-end-up ingot mould n. dar tabanlı tomruk kalıbı
big-end-up mould n. dar tabanlı kalıp
plug bottom ingot mould n. dibi tapalı tomruk kalıbı
mould clamps n. derece kelepçeleri
iron mould n. demir kalıp
big-end-up ingot mould n. dar tabanlı ingot kalıbı
low-carbon mould steels n. düşük karbonlu kalıp çelikleri
full-mould casting n. dolu kalıp dökümü
rotational mould blowing n. döner kalıp içine üfleme
turn mould blowing n. döner kalıba üfleme
low pressure permanent mould casting n. düşük basınçlı kokil dökümü
casting mould n. döküm kalıbı
fly-ash based mould powders n. duman külü temelli kalıp tozları
rotational mould n. döner kalıp
mould plate n. döküm levhası
full-mould process n. dolu kalıp süreci
hand mould n. el kalıbı
diamond mould n. elmas kalıp
curved mould n. eğri kalıp
flexible mould n. esnek kalıp
printing mould n. el baskı kalıbı
electroformed mould n. elektrikli biçimlenmiş kalıp
male mould n. erkek kalıp
mould table n. finisör tablası
blow mould n. finisör (cam)
leaf mould n. funda toprağı
expendable graphite mould n. genleşen grafit kalıp
graphite mould n. grafit kalıp
open mould n. gövdede kaba kalıp izi
expendable mould n. genleşen kalıp
expendable mould casting n. genleşen kalıba döküm
body mould n. gövde kalıbı
embedding mould n. gömme kalıbı
big-end-down mould n. geniş tabanlı kalıp
hydraulic mould oscillator n. hidrolik kalıp salınacı
expendable mould casting n. harcanan kalıba döküm
hydraulic mould n. hidrolik kalıp
junker's mould jurin yasası n. junker kalıbı
double-cavity mould n. ikili kalıp
ingot mould n. ingot kalıbı
split mould n. iki parçalı kalıp
mould cavity n. kalıp boşluğu
mould clip n. kalıp tutturucu
mould release n. kalıp ayırıcı
mould coating n. kalıp kaplama
mould level control system n. kalıp düzeyi denetim dizgesi
mould breath n. kalıp genişliği
mould powders n. kalıp tozları
mould oscillation n. kalıp salınımı
composite mould casting n. karma kalıba döküm
mould pasting n. kalıp boyama
mould lubrication n. kalıp yağlama
mould board n. kalıp plakası
mould dilation n. kalıp büzüşümü
mould oiling n. kalıp yağlama
mould dilation n. kalıp boyut değişimi
shell mould casting n. kabuk kalıba döküm
mould-release agent n. kalıp ayırıcı
mould board n. kalıp tezgahı
mould hardness n. kalıp sertliği
mould configuration n. kalıp yerleşim görünümü
mould level measuring system n. kalıp düzeyi ölçüm dizgesi
mould coating n. kalıp boyama
mould oscillation table n. kalıp salınım levhası
mould stress relief distortion test n. kalıp gerginliğini azaltan bozunma deneyi
mould jacket n. kalıp ceketi
mould facing n. kalıp kaplama
mould drying n. kalıp kurutma
mould washes n. kalıp içi sıvamaları
mould stress relief distortion test n. kalıp gerilimini gideren şekil bozukluğu deneyi
mould frame n. kalıp çerçevesi
finish mould n. kafa kalıbı
shell mould casting n. kabuklu kalıba döküm
mould cooling n. kalıp soğutma
mould shop n. kalıp atölyesi
mould life n. kalıp ömrü
mould manufacturing n. kalıp imalatı
mould crack n. kalıp çatlağı
mould dressing n. kalıp boyama
mould release agent n. kalıp ayırıcı madde
mould facing n. kalıp boyama
mould board n. kalıp altlığı
closed mould process n. kapalı kalıp süreci
mould core n. kalıp maçası
mould shrinkage n. kalıp çekmesi
mould oil n. kalıp yağı
mould cooling jacket n. kalıp soğutma ceketi
mould clamping n. kalıp bağlama
mould material n. kalıp gereci
mould constant n. kalıp değişmezi
mould face n. kalıp içyüzeyi
mould stirrer n. kalıp karıştırıcı
close bottom ingot mould n. kapalı tabanlı tomruk kalıbı
composite mould n. karma kalıp
mould painting n. kalıp boyama
mould blowing n. kalıpla üfleme
mould level control n. kalıp düzeyi denetimi
mould mark n. kalıp izi
mould shift n. kalıp kaçığı
composite ceramic mould n. karma seramik kalıp
mould-core assembly n. kalıp maça düzeneği
mould temperature n. kalıp sıcaklığı
removal from the mould n. kalıptan çıkarma
mould property n. kalıp mülkiyeti
mould drag n. kalıp altderecesi
mould level n. kalıp düzeyi
mold/mould making n. kalıpçılık
mould emptier n. kalıp boşaltıcı
mould cope n. kalıp üst kalıbı
mould surface n. kalıp yüzeyi
mould depth n. kalıp derinliği
mould block n. kalıp bloğu
mould dilation n. kalıp çekmesi
mould shrinkage n. kalıp çekintisi
sand mould n. kum kalıbı
sand mould n. kum kalıp
sand mould strength n. kum kalıp dayancı
semipermanent mould n. kum maçalı kokil kalıp
permanent mould n. kokil kalıp
dry sand mould n. kuru kum kalıp
mould growth n. küf gelişmesi
mould growth n. küflenme
ingot mould n. külçe kalıbı
metal mould reaction n. matal kalıp tepkimesi
rubber mould n. lastik kalıp
cored mould n. maçalı kalıp
neck mould n. müldebağ
centre-gated mould n. merkez yolluklu kalıp
corrugated mould n. ondüleli kalıp
corrugated mould n. oluklu kalıp
automatic mould making n. otomatik kalıp yapımı
automatic mould n. otomatik kalıp
iron mould n. pik kalıp
plastic mould n. plastik kalıbı
split-ring mould n. parçalı halka kalıp
iron mould n. pas lekesi
ladle-to-mould vacuum degassing n. potadan kalıba vakumlu gaz giderme
ladle-to-mould degassing n. potadan kalıba gaz giderme
mould plate n. profil şablonu
spiral mould cooling n. sarmal kalıp soğutması
oscillating mould n. sarsak kalıp
permanent mould casting n. sabit kalıp döküm
permanent mould n. sabit kalıp
hot mould n. sıcak kalıp
ceramic mould casting n. seramik kalıba döküm
permanent mould n. sereğen kalıp
junker's mould n. su soğutmalı demirdışı kalıbı
fireclay mould n. şamot kalıp
permanent mould n. sürekli döküm kalıbı
ingot mould n. tomruk kalıbı
block mould n. tek parça kalıp
green mould n. taze kalıp
combination mould n. toplu kalıp
wooden mould n. tahta kalıp
vacuum permanent mould casting n. vakumda kokil döküm
blow mould n. üfleme kalıbı
triple-cavity mould n. üçlü kalıp
suction mould n. vakumlu kalıp
mould cover n. üst kalıp
green-sand mould n. yaş kum kalıbı
block mould n. yekpare kalıp
leaf mould n. yaprak gübresi
high-pressure mould n. yüksek basınç kalıbı
skin-dried mould n. yüzeyi kurutulmuş kalıp
fluted ingot mould n. yivli ingot kalıbı
fluted ingot mould n. yivli tomruk kalıbı
jelly mould n. jöle kalıbı
make a mould v. kalıp çıkarmak
mould pressed adj. kalıp preste biçimlendirilmiş
mould-pressed adj. kalıp preste biçimlendirilmiş
mould coated adj. kalıp preste kaplanmış
Telecom
mould growth n. küf oluşumu
Textile
printing mould n. baskı bloğu
printing mould n. el baskı kalıbı
mould maker n. kalıpçı
iron mould n. pas lekesi
Architecture
drip mould n. pervaz altındaki alanı yağmur suyundan koruyan çıkıntı
Construction
external mould n. dış kalıp
hood mould n. damlalık
hood mould n. kapı iç saçağı
hood mould n. kemer pervazı kenarı
brick mould n. tuğla kalıbı
Woodworking
wood mould n. ahşap kalıp
Marine
female mould n. dişi kalıp
female mould plate n. dişi kalıp plakası
Pathology
blue mould n. mavi küf hastalığı
Food Engineering
howard mould count n. howard küf sayısı
mould cavity n. kalıp boşluğu
mould growth n. küf üremesi
enumeration of yeast and mould n. maya ve küf sayımı
ability to resist mould growth n. küf üremesine karşı direnç yeteneği
Gastronomy
cake mould n. kek kalıbı
blue mould cheese n. küflü peynir
oil a mould v. (tencereyi, tavayı) yağlamak
Biology
slime mould n. cıvık mantar
black mould n. siyah küf
bread mould n. siyah küf
Botanic
jelly mould n. jöle mantarı
sooty mould n. bağ küllemesi
sooty mould n. küllenme
sooty mould n. bazı bitkilerde mantarların yol açtığı bir hastalık
sooty mould n. bağ küllemesine yol açan bir mantar
Agriculture
reversible mould-board plough n. döner kulaklı pulluk
leaf mould n. çoğunlukla çürümüş yapraklardan oluşan toprak
Apiculture
bees mould n. balmumu küfü
mould bee wax n. balmumu küfü
pollen mould n. polen kalıbı
Tobacco
anti mould n. küf önleyici maddeler
Environment
growth of mould n. küflenme
mould spores n. küf sporları
growth of mould n. küf gelişimi
mould growth n. küf gelişimi
mould growth n. küflenme
Geology
external mould n. dış kalıp
internal mould n. iç kalıp
hood mould n. sarkıt ve dikit şeklindeki kalsiyum karbonat
Printery
cylinder mould n. karton makinesi yuvarlak eleği
Slang
taters in the mould expr. soğuk
taters in the mould expr. buz gibi