Anglais | Turc | |||
---|---|---|---|---|
Geography | ||||
Geography | nara n. | nara | ||
I was born in a small town called Nara. Nara adında küçük bir kasabada doğdum. More Sentences |
||||
Social Sciences | ||||
Social Sciences | nara adj. | japonya'da sekizinci yüzyıl budist rönesansına ait veya ilgili | ||
Social Sciences | nara adj. | japonya'da sekizinci yüzyıl budist rönesans sanatına ait veya ilgili | ||
Geography | ||||
Geography | nara n. | japonya'nın honshu adasında, osaka'nın doğusunda yer alan ve en eski başkenti olan şehir |
Turc | Anglais | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | nara | cry n. | ||
He always cries when he is drunk. İçince hep nara atar. More Sentences |
||||
Geography | ||||
Geography | nara | nara n. | ||
In Japan there are beautiful cities, for example Kyoto and Nara. Japonya'da Kyoto ve Nara gibi güzel şehirler var. More Sentences |
||||
General | ||||
General | nara | loud cry n. | ||
General | nara | yell n. | ||
General | nara | shout n. |
Turc | Anglais | |
---|---|---|
General | ||
General | nara atmak | yell v. |
General | nara atmak | let out a yell v. |
General | nara atmak | crow v. |
General | nara meyvesine benzeyen | baluster adj. |
General | paraşütçü askerlerin uçaktan atlarken attıkları bir nara | geronimo interj. |
Botanic | ||
Botanic | avustralya'ya özgü meyveleri nara benzeyen küçük bir ağaç | native pomegranate (capparis arborea) n. |
Social Sciences | ||
Social Sciences | kızılderililerin düşmanlarının derisini yüzerken attığı nara | scalp yell n. |
Social Sciences | kızılderililerin düşmanlarının derisini yüzerken attığı nara | scalp halloo n. |