olduğunu düşünmek - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

olduğunu düşünmek



Sens de "olduğunu düşünmek" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 6 résultat(s)

Turc Anglais
General
olduğunu düşünmek hold v.
Phrasals
olduğunu düşünmek cast someone as something v.
olduğunu düşünmek chalk (something or someone) off v.
olduğunu düşünmek peg (one) down as (something) v.
olduğunu düşünmek peg down v.
olduğunu düşünmek peg as v.

Sens de "olduğunu düşünmek" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 52 résultat(s)

Turc Anglais
General
öyle olduğunu düşünmek think so v.
öyle olduğunu düşünmek think likewise v.
kendinin şanslı olduğunu düşünmek consider oneself lucky v.
kendisinin şanslı olduğunu düşünmek consider oneself lucky v.
birinin bir şeye uygun olduğunu düşünmek think someone fit for something v.
(zor/kolay) olduğunu düşünmek call v.
mutlu olduğunu düşünmek congratulate one's self v.
şanslı olduğunu düşünmek congratulate one's self v.
olanaksız olduğunu düşünmek doubt v.
… olduğunu düşünmek find v.
Phrasals
doğru olduğunu düşünmek bend to v.
doğru olduğunu düşünmek bend towards v.
olduğunu düşünmek/sanmak set down v.
(birinin/bir şeyin bir özelliğinden dolayı) çok değerli/kıymetli olduğunu düşünmek trim (something) from (something else) v.
biriyle/bir şeyle bağlantısı olduğunu düşünmek identify (oneself) with someone or something v.
(birinin bir şey) olduğunu düşünmek peg (one) as (something) v.
(birinin bir şey) olduğunu düşünmek peg (one) for (something) v.
(birinin bir şey) olduğunu düşünmek take (one) for (something) v.
(birinin/bir şeyin bir şey) olduğunu düşünmek take (someone or something) as (something) v.
(birinin/bir şeyin bir şey) olduğunu sanmak/düşünmek take (someone or something) for (something) v.
Colloquial
(birinin/bir şeyin, biri/bir şey için) yeterince fit/zinde olduğunu düşünmek think (someone or something) is fit for (someone or something) v.
birinin bir şey için yeterince fit/zinde olduğunu düşünmek think someone fit for something v.
birinin bir şey için yeterince sağlıklı olduğunu düşünmek think someone fit for something v.
birinin bir şey için yeterince formunda olduğunu düşünmek think someone fit for something v.
birinin bir şey için yeterince kondisyonlu olduğunu düşünmek think someone fit for something v.
(nasıl olduğunu, ne olduğunu) düşünmek bile istemiyorum I dread to think (how, what) expr.
(nasıl olduğunu, ne olduğunu ) düşünmek bile tüylerimi diken diken ediyor I dread to think (how, what) expr.
(nasıl olduğunu, ne olduğunu) düşünmek bile istemiyorum I shudder to think (how, what) expr.
(nasıl olduğunu, ne olduğunu ) düşünmek bile tüylerimi diken diken ediyor I shudder to think (how, what) expr.
Idioms
çok büyük/yüksek olasılıkla/ihtimalle (bir şey olacağını veya durumun öyle olduğunu) düşünmek bet (someone) a pound to a penny v.
birisinin mükemmel olduğunu düşünmek think someone hung the moon and stars v.
birisinin mükemmel olduğunu düşünmek think someone is god's own cousin v.
bir şeyin olması gerektiği gibi olduğunu düşünmek take for granted v.
bir şeyin doğru olduğunu düşünmek ama emin olmamak have sneaking suspicion v.
ile bir bağlantısı olduğunu düşünmek identify with v.
çalışmadan rahat ve refah içinde bir yaşamın hakkı olduğunu düşünmek think the world owes (one) a living v.
çalışmadan rahat ve refah içinde bir yaşamın hakkı olduğunu düşünmek think the world owes you a living v.
birinin/bir şeyin sana bakmakla yükümlü olduğunu düşünmek think something/someone owes you a living v.
birinin/bir şeyin sana bakmak zorunda olduğunu düşünmek think something/someone owes you a living v.
öyle olduğunu düşünmek be under the impression that v.
… olduğunu düşünmek be under the impression that... v.
(birinin bir şey) olduğunu düşünmek/sanmak have (got) (one) pegged as (something) v.
birinin/bir şeyin çok önemli/değerli olduğunu düşünmek hold somebody/something dear v.
birisinin kötü olduğunu sanmak/düşünmek put down as bad v.
otomatik olarak (birinin/bir şeyin) belirli bir şekilde olduğunu düşünmek take (someone or something) for granted v.
(birinin) mükemmel olduğunu düşünmek think (one) hung the moon v.
-e uygun olduğunu düşünmek think fit for v.
için yeterince sağlıklı olduğunu düşünmek think fit for v.
için yeterince kondisyonlu olduğunu düşünmek think fit for v.
için yeterince fit/zinde olduğunu düşünmek think fit for v.
mükemmel olduğunu düşünmek think hung the moon v.
birinin kötü olduğunu sanmak/düşünmek put someone down as something bad v.