|
Catégorie |
Turc |
Anglais |
|
General |
|
1 |
General |
psikolojik testler |
psychological tests n.
|
|
Those selected will have to face extensive medical and psychological tests.
Seçilenlerin kapsamlı tıbbi ve psikolojik testlerden geçmesi gerekecek.
More Sentences
|
2 |
General |
psikolojik savaş |
psychological warfare n.
|
|
Dan was an expert at psychological warfare.
Dan psikolojik savaş konusunda uzmandı.
More Sentences
|
3 |
General |
psikolojik rahatsızlıklar |
psychological disorders n.
|
|
Psychological disorders and suicide are very common, and the average life expectancy is around 52.
Psikolojik rahatsızlıklar ve intihar çok yaygındır ve ortalama yaşam süresi 52 civarındadır.
More Sentences
|
4 |
General |
psikolojik sorun |
psychological issue n.
|
|
Tom has some psychological issues.
Tom'un bazı psikolojik sorunları var.
More Sentences
|
5 |
General |
psikolojik sorun |
psychological problem n.
|
|
We must treat these before we can discuss the cultural and psychological problems.
Kültürel ve psikolojik sorunları tartışmaya başlamadan önce bunları tedavi etmemiz gerekiyor.
More Sentences
|
6 |
General |
psikolojik olarak |
psychologically adv.
|
|
And when the client insists and expresses disagreement, they break down psychologically.
Müşteri ısrarcı olduğunda ve aynı fikirde olmadığını ifade ettiğinde psikolojik olarak dağılır.
More Sentences
|
Medical |
|
7 |
Medical |
psikolojik travma |
psychological trauma n.
|
|
This accident has caused him psychological trauma.
Bu kaza onda psikolojik travmaya neden oldu.
More Sentences
|
Psychology |
|
8 |
Psychology |
psikolojik testler |
psychological tests n.
|
|
Those selected will have to face extensive medical and psychological tests.
Seçilenlerin kapsamlı tıbbi ve psikolojik testlerden geçmesi gerekecek.
More Sentences
|
General |
|
9 |
General |
psikolojik savaş |
pyschological warfare n.
|
|
10 |
General |
psikolojik yardım hizmeti |
psychological services n.
|
|
11 |
General |
psikolojik baskı |
repression n.
|
|
12 |
General |
psikolojik yönler |
psychological aspects n.
|
|
13 |
General |
ingilizce psikolojik roman |
english psychological fiction n.
|
|
14 |
General |
savaş sonrası yaşanan psikolojik bozuluk |
combat fatigue n.
|
|
15 |
General |
psikolojik roman |
psychological fiction n.
|
|
|
16 |
General |
psikolojik danışma |
psychology consulting n.
|
|
17 |
General |
psikolojik açıdan mimari |
psychological aspects architecture n.
|
|
18 |
General |
psikolojik etki |
psychological effect n.
|
|
19 |
General |
grupla psikolojik danışma |
group counseling n.
|
|
20 |
General |
psikolojik engel |
hangup n.
|
|
21 |
General |
psikolojik problem |
psychological problem n.
|
|
22 |
General |
psikolojik tedavi |
psychological treatment n.
|
|
23 |
General |
psikolojik danışma ve rehberlik |
psychological counseling and guidance n.
|
|
24 |
General |
psikolojik tepki |
psychological reaction n.
|
|
25 |
General |
psikolojik uyum |
psychological adaptation n.
|
|
26 |
General |
psikolojik destek |
psychological support n.
|
|
27 |
General |
psikolojik danışmanlık |
psychological guidance n.
|
|
28 |
General |
psikolojik danışmanlık |
psychological counseling n.
|
|
29 |
General |
psikolojik-kültürel antropoloji |
psychology-culture anthropology n.
|
|
30 |
General |
psikolojik etkiler |
psychological influences n.
|
|
31 |
General |
psikolojik yıpranma |
psychological fatigue n.
|
|
32 |
General |
psikolojik yıpranma |
psychological exhaustion n.
|
|
33 |
General |
psikolojik durum |
mental state n.
|
|
34 |
General |
psikolojik durum |
psychological state n.
|
|
35 |
General |
psikolojik engeller |
psychological obstacles n.
|
|
|
36 |
General |
psikolojik engeller |
psychological barriers n.
|
|
37 |
General |
psikolojik engel |
psychological barrier n.
|
|
38 |
General |
psikolojik engel |
mental block n.
|
|
39 |
General |
psikolojik farkındalık/yeterlilik |
psychological mindedness n.
|
|
40 |
General |
derin psikolojik izler |
deep psychological scars n.
|
|
41 |
General |
psikolojik danışmanlık bilimi |
science in counseling psychology n.
|
|
42 |
General |
genel olarak öğrenecek kişinin önünde, öğrenmeye engel olabilecek her türlü psikolojik bariyeri kaldırmayı amaçlayan öğretim yöntemi |
desuggestopedia n.
|
|
43 |
General |
insan davranışının yalnızca bireyin genleri ve bir takım psikolojik faktörlerin etkisiyle oluştuğuna ve kontrol edildiğine inanan görüş |
biodeterminism n.
|
|
44 |
General |
psikolojik açı |
psychological aspect n.
|
|
45 |
General |
psikolojik sağlamlık |
resilience n.
|
|
46 |
General |
psikolojik acı |
bale n.
|
|
47 |
General |
psikolojik şok |
jolt n.
|
|
48 |
General |
psikolojik danışman |
counselor n.
|
|
49 |
General |
psikolojik danışma |
counseling n.
|
|
50 |
General |
psikolojik sorun |
hang-up n.
|
|
51 |
General |
ilaç vererek, işkence yaparak veya psikolojik baskı uygulayarak bir kimsenin inanç ve tutumlarını sistematik olarak değiştirme |
menticide n.
|
|
52 |
General |
psikolojik yıpranma |
burnout n.
|
|
53 |
General |
manipüle etmek veya küçümsemek için kullanılan psikolojik taktik |
head game n.
|
|
54 |
General |
düşünce ve davranış bulanıklığı ile karakterize bir psikolojik durum |
muddiness n.
|
|
55 |
General |
özel grupların psikolojik danışmanlık ve rehberlik yoluyla topluma uyum sağlaması için verilen program veya hizmet |
guidance n.
|
|
56 |
General |
insan davranışının yalnızca bireyin genleri ve birtakım psikolojik faktörlerin etkisiyle oluştuğuna ve kontrol edildiğine inanan görüş |
biological determinism n.
|
|
57 |
General |
psikolojik olarak zayıf kimse |
feeble [obsolete] n.
|
|
58 |
General |
danışmanlık hizmeti vermek (psikolojik) |
give counseling v.
|
|
59 |
General |
psikolojik baskı altında olmak |
be under psychological pressure v.
|
|
60 |
General |
psikolojik sorunları olmak |
have psychological problems v.
|
|
61 |
General |
psikolojik sorunlu olmak |
have psychological problems v.
|
|
62 |
General |
derin psikolojik izler bırakmak |
leave deep psychological scars v.
|
|
63 |
General |
psikolojik sorunları olmak |
have psychological issues v.
|
|
64 |
General |
(psikolojik olarak) zayıflamak |
break v.
|
|
65 |
General |
(psikolojik olarak) çökmek |
break v.
|
|
66 |
General |
psikolojik olarak sarsılmış |
jolted adj.
|
|
67 |
General |
psikolojik karışıklık |
messy adj.
|
|
68 |
General |
psikolojik bulanıklık |
messy adj.
|
|
69 |
General |
(edebi veya psikolojik olguyu) kökeni ve nedensel öncülleri ile açıklamaya çalışan |
genetical adj.
|
|
70 |
General |
birden fazla belirleyici psikolojik faktörü bulunan |
overdetermined adj.
|
|
71 |
General |
psikolojik olarak zayıf |
feeble adj.
|
|
72 |
General |
psikolojik bakımdan |
psychologically adv.
|
|
Phrasals |
|
73 |
Phrasals |
psikolojik olarak bir şeye hazırlanmak |
psych up v.
|
|
74 |
Phrasals |
(takımı vb) (psikolojik olarak) (maça vb) hazırlamak |
psych someone up v.
|
|
75 |
Phrasals |
(psikolojik olarak olumsuz bir duruma) girmek/düşmek |
collapse into (something) v.
|
|
|
76 |
Phrasals |
psikolojik olarak hazırlamak |
psych (someone or oneself) up v.
|
|
Colloquial |
|
77 |
Colloquial |
amfetamin gibi uyarıcılara benzer fiziksel ve psikolojik etkileri olan öforik bir uyarıcı |
flakka n.
|
|
78 |
Colloquial |
amfetamin gibi uyarıcılara benzer fiziksel ve psikolojik etkileri olan öforik bir uyarıcı |
gravel n.
|
|
Idioms |
|
79 |
Idioms |
bir şeyi yapmada psikolojik olarak zorluk çekmek |
get a mental block against something v.
|
|
80 |
Idioms |
bir şeyi yapmada psikolojik olarak zorluk çekmek |
have a mental block against something v.
|
|
81 |
Idioms |
daha düşük kademede/pozisyonda olanlara psikolojik şiddet uygulamak |
eat (one's) young v.
|
|
82 |
Idioms |
çok güçlü (psikolojik yönden) |
as tough as nails expr.
|
|
83 |
Idioms |
çok güçlü (psikolojik yönden) |
tough as nails expr.
|
|
84 |
Idioms |
çok güçlü (psikolojik yönden) |
tough as old boots expr.
|
|
85 |
Idioms |
çok güçlü (psikolojik yönden) |
as tough as old boots expr.
|
|
86 |
Idioms |
çok güçlü (psikolojik yönden) |
as tough as leather expr.
|
|
87 |
Idioms |
çok güçlü (psikolojik yönden) |
tough as leather expr.
|
|
88 |
Idioms |
çok güçlü (psikolojik yönden) |
as tough as leather expr.
|
|
Speaking |
|
89 |
Speaking |
tam bir psikolojik muayeneden geçene kadar gözaltında kalacaksınız |
you are remanded until you have undergone a full psychological evaluation expr.
|
|
Trade/Economic |
|
90 |
Trade/Economic |
işyerinde diğer çalışanlar veya işverenler tarafından tekrarlanan saldırılar şeklinde ortaya çıkan psikolojik baskı |
mobbing n.
|
|
91 |
Trade/Economic |
iş yerinde çalışanlar veya işverenler tarafından psikolojik veya sosyal nedenlerle devamlı olarak ya da sistematik şekilde uygulanan psikolojik taciz veya şiddet |
mobbing n.
|
|
92 |
Trade/Economic |
işyerinde psikolojik şiddet |
mobbing n.
|
|
93 |
Trade/Economic |
pozitif psikolojik sermaye |
positive psychological capital n.
|
|
94 |
Trade/Economic |
psikolojik uzaklaşma |
psychological withdrawal n.
|
|
95 |
Trade/Economic |
psikolojik ihtiyaçlar |
psychological needs n.
|
|
96 |
Trade/Economic |
psikolojik fiyatlandırma |
psychological pricing n.
|
|
97 |
Trade/Economic |
psikolojik belirtiler |
psychological signs n.
|
|
98 |
Trade/Economic |
tüketicilerin psikolojik ve sosyolojik özelliklerini tanımlayan bir kavram |
psychographics n.
|
|
Law |
|
99 |
Law |
mahkeme emriyle (psikolojik sorunlu veya alkol/madde bağımlısı) hastanın rızası olmadan hastaneye yatırılması |
involuntary commitment n.
|
|
100 |
Law |
evlilikte psikolojik şiddet |
mental cruelty n.
|
|
Politics |
|
101 |
Politics |
psikolojik operasyon |
psychological operation n.
|
|
102 |
Politics |
psikolojik savaş |
psychological war n.
|
|
103 |
Politics |
psikolojik operasyon |
psy-op n.
|
|
Institutes |
|
104 |
Institutes |
türk psikolojik danışma ve rehberlik derneği |
turkish psychological counseling and guidance association n.
|
|
Tourism |
|
105 |
Tourism |
sosyo-psikolojik seyahat dürtüsü |
socio-psychologic travel motive n.
|
|
Aeronautic |
|
106 |
Aeronautic |
psikolojik test yöntemi |
psychological testing n.
|
|
107 |
Aeronautic |
psikolojik test |
psychological test n.
|
|
Medical |
|
108 |
Medical |
doğum sancısını psikolojik tekniklerle geçirmeyi esas alan doğal yöntem |
read method n.
|
|
109 |
Medical |
doğum sancısını psikolojik tekniklerle geçirmeyi esas alan doğal yöntem |
read method of childbirth n.
|
|
110 |
Medical |
anne adayının doğuma narkoz kullanılmadan, egzersizle psikolojik ve fiziksel olarak hazırlandığı bir doğum yöntemi |
lamaze method n.
|
|
111 |
Medical |
anne adayının doğuma narkoz kullanılmadan, egzersizle psikolojik ve fiziksel olarak hazırlandığı bir doğum yöntemi |
lamaze method of childbirth n.
|
|
112 |
Medical |
anne adayının doğuma narkoz kullanılmadan, egzersizle psikolojik ve fiziksel olarak hazırlandığı bir doğum yöntemi |
lamaze technique n.
|
|
113 |
Medical |
özellikle psikolojik ve sosyal yönleriyle ölüm ve ölmek üzerine düzenlenen çalışma |
thanatology n.
|
|
114 |
Medical |
ağır psikolojik stres |
severe psychological stress n.
|
|
115 |
Medical |
hastanın sosyal psikolojik uyumu |
social-psychological adaptation of the patient n.
|
|
116 |
Medical |
psikolojik durum |
psychological state n.
|
|
117 |
Medical |
psikolojik baskı |
psychological pressure n.
|
|
118 |
Medical |
psikolojik uyum |
psychological adaptation n.
|
|
119 |
Medical |
psikolojik görüşme |
psychological interview n.
|
|
120 |
Medical |
psikolojik destek |
psychological support n.
|
|
121 |
Medical |
psikolojik ilaç |
psychological medicine n.
|
|
122 |
Medical |
psikolojik stres |
psychological stress n.
|
|
123 |
Medical |
psikolojik modeller |
psychological models n.
|
|
124 |
Medical |
psikolojik teori |
psychological theory n.
|
|
125 |
Medical |
psikolojik an |
psychological moment n.
|
|
126 |
Medical |
psikolojik etki |
psychological effect n.
|
|
127 |
Medical |
psikolojik özellik |
psychological feature n.
|
|
128 |
Medical |
uzun süre hastanede tedavi görülmesi sonrası ortaya çıkan psikolojik rahatsızlık (genellikle çocuklarda görülür) |
hospitalism n.
|
|
129 |
Medical |
belirli psikolojik rahatsızlıkların tedavisi için beyinden elektrik akımı geçirme |
electroconvulsive therapy n.
|
|
130 |
Medical |
tıbbi veya psikolojik bir bozukluğun veya bu bozukluğa olan yatkınlığın varlığını gösteren özellik veya hal |
medical marker n.
|
|
131 |
Medical |
psikolojik gebelik |
false pregnancy n.
|
|
132 |
Medical |
fiziksel ve psikolojik özellikler |
constitution n.
|
|
133 |
Medical |
psikolojik tedavi uygulamak |
therapize v.
|
|
134 |
Medical |
bir kimseyi psikolojik tedaviye tabi tutmak |
therapize v.
|
|
135 |
Medical |
anne adayının doğuma narkoz kullanılmadan psikolojik ve fiziksel olarak hazırlandığı doğum yöntemine uygun |
lamaze adj.
|
|
Psychology |
|
136 |
Psychology |
insanın psikolojik tepkilerini inceleyen bilim dalı |
reactology n.
|
|
137 |
Psychology |
psikolojik uyarım deneylerine konu olan denek |
reagent n.
|
|
138 |
Psychology |
kabul edilemez düşünceleri bilinç seviyesine ulaşmadan bastıran psikolojik etken |
censor n.
|
|
139 |
Psychology |
zihinsel enerjinin sonuna kadar kullanılmasından kaynaklanan psikolojik bozukluk |
cerebropathy n.
|
|
140 |
Psychology |
psikolojik güdüyü etkileyen içgüdüsel unsurların analizi |
reduction n.
|
|
141 |
Psychology |
organizmayı bir hedefe yönelmeye iten psikolojik etken |
need n.
|
|
142 |
Psychology |
psikolojik deneylerde kullanılan projeksiyon makinesi |
t-scope n.
|
|
143 |
Psychology |
çocuklar için psikolojik testler |
psychological tests for children n.
|
|
144 |
Psychology |
duyguların psikolojik olarak bir başkasına yönelmesi |
transference n.
|
|
145 |
Psychology |
ilişkide olduğu çevrenin niteliğini belirlemede etkili olduğunu savunan bir psikolojik teori |
niche-picking n.
|
|
146 |
Psychology |
karşıdaki insana çeşitli oyunlar oynayarak zamanla kendisinden şüphe etmesini sağlamasına yönelik olan bir psikolojik işkence/manipülasyon yöntemi |
gaslighting n.
|
|
147 |
Psychology |
psikolojik sağlamlık |
resilience n.
|
|
148 |
Psychology |
psikolojik eğri |
psychological curve n.
|
|
149 |
Psychology |
psikolojik iyi oluş ölçeği |
psychological well being scale n.
|
|
150 |
Psychology |
psikolojik ölçüm |
psychological measurement n.
|
|
151 |
Psychology |
psikolojik tepkisellik teorisi |
theory of psychological reactance n.
|
|
152 |
Psychology |
psikolojik gerilim |
psychological tension n.
|
|
153 |
Psychology |
psikolojik araştırma |
psychological research n.
|
|
154 |
Psychology |
psikolojik durum |
psychological state n.
|
|
155 |
Psychology |
psikolojik otopsi |
psychological autopsy n.
|
|
156 |
Psychology |
psikolojik determinizm |
psychological determinism n.
|
|
157 |
Psychology |
psikolojik yıkım |
psychological destruction n.
|
|
158 |
Psychology |
psikolojik bozukluk |
psychological disorder n.
|
|
159 |
Psychology |
psikolojik tepki |
psychological reaction n.
|
|
160 |
Psychology |
psikolojik danışma |
psychological consultation n.
|
|
161 |
Psychology |
psikolojik antropoloji |
psychological anthropology n.
|
|
162 |
Psychology |
psikolojik teori |
psychological theory n.
|
|
163 |
Psychology |
psikolojik çöküntü |
psychological breakdown n.
|
|
164 |
Psychology |
psikolojik hasta |
psychologically ill n.
|
|
165 |
Psychology |
psikolojik denge |
psychological balance n.
|
|
166 |
Psychology |
psikolojik istismar |
psychological abuse n.
|
|
167 |
Psychology |
psikolojik roman |
psychological fiction n.
|
|
168 |
Psychology |
psikolojik engel |
psychological barrier n.
|
|
169 |
Psychology |
psikolojik uyum sağlama |
psychological adjustment n.
|
|
170 |
Psychology |
psikolojik uyarıcılar |
psychostimulants n.
|
|
171 |
Psychology |
psikolojik sermaye |
psychological capital (psycap) n.
|
|
172 |
Psychology |
başkalarına olan psikolojik bağımlılık |
anaclisis n.
|
|
173 |
Psychology |
deneyimlerin ve psikolojik durumların temel birimlerden oluştuğu teorisi |
atomism n.
|
|
174 |
Psychology |
psikolojik dayanıklılık |
psychological hardiness n.
|
|
175 |
Psychology |
pek çok ortak psikolojik özelliği olan bir grup birey |
biotype n.
|
|
176 |
Psychology |
ilaca karşı psikolojik bağımlılık |
habituation n.
|
|
177 |
Psychology |
manipüle etmek veya sindirmek için kullanılan bir psikolojik taktik |
mind game n.
|
|
178 |
Psychology |
bireyin mevcut düşüncelerinin benzer görüşlü bireylerle etkileşimle güçlendirildiği bilişsel veya psikolojik tecrit bölgesi |
bubble n.
|
|
179 |
Psychology |
psikolojik istikrar sağlayan inançlar |
mooring n.
|
|
180 |
Psychology |
psikolojik istikrar sağlayan inançlar |
moorings n.
|
|
181 |
Psychology |
(psikolojik test) faktörün performans skoruna oranı |
loading n.
|
|
182 |
Psychology |
hem pozitif hem de negatif duyguları ifade edip bunlarla başa çıkmak için hareket ve dansın kullanıldığı bir psikolojik tedavi yöntemi |
movement therapy n.
|
|
183 |
Psychology |
hem pozitif hem de negatif duyguları ifade edip bunlarla başa çıkmak için hareket ve dansın kullanıldığı bir psikolojik tedavi yöntemi |
dance therapy n.
|
|
184 |
Psychology |
algılanan ve psikolojik tanımlamaya yardımcı olan fiziksel unsur |
object n.
|
|
185 |
Psychology |
(psikolojik) ilaç bağımlılığı |
dependance n.
|
|
186 |
Psychology |
(psikolojik) ilaç bağımlılığı |
dependence n.
|
|
187 |
Psychology |
el yazısını tahlil ederek psikolojik veya duygusal bozukluklara ait belirtilerin tespiti |
graphopathology n.
|
|
188 |
Psychology |
kişinin kendini bir diğer kişi veya grup ile özdeşleştirdiği psikolojik süreç |
identification n.
|
|
189 |
Psychology |
psikolojik dayanıklılık |
psychological resilience n.
|
|
190 |
Psychology |
çocuklukta ortaya çıkıp dil becerisi gibi psikolojik işlevlerin gelişiminde yavaşlama ile karakterize olan rahatsızlık |
developmental disorder n.
|
|
191 |
Psychology |
travmalara karşı geliştirilen psikolojik bir savunma mekanizması |
dissociation n.
|
|
192 |
Psychology |
hakim psikolojik durum |
climate n.
|
|
193 |
Psychology |
(gestalt psikolojisinde) beyin süreciyle psikolojik tezahürünün eş olduğu varsayımsal durum |
isomorphism n.
|
|
194 |
Psychology |
bireyin normal kişiliğinin farklı bir kişilik tarafından ele geçirildiği psikolojik durum |
possession n.
|
|
195 |
Psychology |
sigmund freud'un psikolojik teorileri |
freudian psychology n.
|
|
196 |
Psychology |
çözüm odaklı kısa süreli psikolojik danışma |
solution-focused short-term psychological counseling n.
|
|
197 |
Psychology |
(psikolojik) engelleme yaşamak |
block v.
|
|
198 |
Psychology |
(psikolojik) engelleme sergilemek |
block v.
|
|
199 |
Psychology |
(düşünceleri, duyguları veya anıları) psikolojik bölmelemeye tabi tutmak |
compartmentalise v.
|
|
200 |
Psychology |
(düşünceleri, duyguları veya anıları) psikolojik bölmelemeye tabi tutmak |
compartmentalize v.
|
|
201 |
Psychology |
(düşünceleri, duyguları veya anıları) psikolojik bölmelemeye tabi tutmak |
compartmentalise v.
|
|
202 |
Psychology |
psikolojik açıdan dengeli |
adjusted adj.
|
|
203 |
Psychology |
(psikolojik bozuklukta) iyileşme sürecinde |
in recovery adj.
|
|
204 |
Psychology |
başkalarına olan psikolojik bağımlılıktan |
anaclitic adj.
|
|
205 |
Psychology |
başkalarına olan psikolojik bağımlılıkla ilgili |
anaclitic adj.
|
|
206 |
Psychology |
jung'un psikolojik teorilerini savunan |
jungian adj.
|
|
207 |
Psychology |
yalnızca psikolojik test verilerinden elde edilen |
blind adj.
|
|
208 |
Psychology |
psikolojik olarak engellenmiş |
blocked adj.
|
|
209 |
Psychology |
psikolojik olarak engelleyen |
blocked adj.
|
|
210 |
Psychology |
psikolojik mekanizmaya ait |
mechanistic adj.
|
|
211 |
Psychology |
psikolojik mekanizma ile ilişkili |
mechanistic adj.
|
|
212 |
Psychology |
psikolojik ve davranışsal süreçleri düzensiz olan |
disintegrative adj.
|
|
213 |
Psychology |
(psikolojik deneylerde) iki uyaran arası |
interstimulus adj.
|
|
Mental Health |
|
214 |
Mental Health |
psikolojik olgunluk |
psychological maturity n.
|
|
Pharmaceutics |
|
215 |
Pharmaceutics |
güçlü fiziksel ve psikolojik etkileri olan bağımlılık yapıcı ilaç |
hard drug n.
|
|
Statistics |
|
216 |
Statistics |
psikolojik olasılık |
psychological probability n.
|
|
Chemistry |
|
217 |
Chemistry |
psikolojik bazlı farmakinetik model |
physiologically based pharmacokinetic model n.
|
|
218 |
Chemistry |
psikolojik esaslı farmakinetik model |
physiologically based pharmacokinetic model n.
|
|
Biology |
|
219 |
Biology |
bir türe ait belirli çevresel koşullara uyum sağlayarak davranışsal, yapısal ve psikolojik farklılıklar gösteren bir grup organizma |
ecotype n.
|
|
Zoology |
|
220 |
Zoology |
mikroskobik hayvanlarla ilgili psikolojik ve patolojik olguları açıklayan bir teori |
animalculism n.
|
|
221 |
Zoology |
mikroskobik hayvanlarla ilgili psikolojik ve patolojik olguları açıklayan teoriyi savunan kimse |
animalculist n.
|
|
Social Sciences |
|
222 |
Social Sciences |
tıbbi veya psikolojik bir bozukluğun varlığını veya bu bozukluğa yatkınlığın olduğunu gösteren bir özellik, durum, gen veya madde |
marker n.
|
|
223 |
Social Sciences |
bireyi etkileyen biyolojik, psikolojik ve sosyo-kültürel etkenler |
situation n.
|
|
224 |
Social Sciences |
sosyal ve psikolojik etmenlere ait |
sociopolitical adj.
|
|
225 |
Social Sciences |
sosyal ve psikolojik etmenler ile ilgili |
sociopolitical adj.
|
|
226 |
Social Sciences |
sosyal ve psikolojik etmenleri birleştiren |
sociopolitical adj.
|
|
Education |
|
227 |
Education |
rehberlik ve psikolojik danışmanlık |
psychological counseling and guidance n.
|
|
228 |
Education |
psikolojik danışman |
psychological counselor n.
|
|
229 |
Education |
okul psikolojik danışmanı |
school counselor n.
|
|
Literature |
|
230 |
Literature |
psikolojik anlatı |
psychonarration n.
|
|
231 |
Literature |
psikolojik anlatı |
psychological narration n.
|
|
Military |
|
232 |
Military |
hedef kitlenin belli psikolojik savaş araçlarına olan savunmasızlığı |
receptivity n.
|
|
233 |
Military |
askeri psikolojik harp |
military psychological warfare n.
|
|
234 |
Military |
birleşik müşterek psikolojik harekat görev kuvveti |
combined joint psychological operations task force n.
|
|
235 |
Military |
istikrar psikolojik harekatı |
consolidation psychological operations n.
|
|
236 |
Military |
muharebe sahası psikolojik harekat |
battlefield psychological activities n.
|
|
237 |
Military |
operasyonel psikolojik harekat |
operational psychological operations n.
|
|
238 |
Military |
nüfuz edilebilirlik (psikolojik harekatta) |
accessibility n.
|
|
239 |
Military |
potansiyel psikolojik harekat yararları |
psyop assets n.
|
|
240 |
Military |
psikolojik faaliyet |
psychological action n.
|
|
241 |
Military |
psikolojik konu |
psychological theme n.
|
|
242 |
Military |
psikolojik hedefler ve temalar |
objectives and themes n.
|
|
243 |
Military |
psikolojik harp özel görevi |
psychological warfare task n.
|
|
244 |
Military |
psikolojik harekat görev kuvveti |
psyop task force n.
|
|
245 |
Military |
psikolojik harp konusu |
psychological warfare theme n.
|
|
246 |
Military |
psikolojik harekat kampanyası kontrol formu |
campaign control sheet n.
|
|
247 |
Military |
psikolojik harekat dağıtım bölüğü |
psyop dissemination company n.
|
|
248 |
Military |
psikolojik harp hedefi |
psychological warfare objective n.
|
|
249 |
Military |
psikolojik harekat analiz süreci |
psyop analysis process n.
|
|
250 |
Military |
psikolojik harbe karşı hareket tarzı |
psywar policy n.
|
|
251 |
Military |
psikolojik harekat kampanyası |
psyop campaign n.
|
|
252 |
Military |
psikolojik harekat kampanyası planlaması |
campaign planning n.
|
|
253 |
Military |
psikolojik vasıtalar |
psychological media n.
|
|
254 |
Military |
psikolojik harekat onay süreci |
psyop approval process n.
|
|
255 |
Military |
psikolojik harekat |
psychological operations n.
|
|
256 |
Military |
psikolojik harp beraberlik ve bütünlüğü |
psychological warfare consolidation n.
|
|
257 |
Military |
psikolojik durum |
psychological situation n.
|
|
258 |
Military |
psikolojik beraberlik ve bütünlük faaliyetleri |
psychological consolidation activities n.
|
|
259 |
Military |
psikolojik ihtiyaç |
psychological requirement n.
|
|
260 |
Military |
psikolojik harekat hedefi |
psyop objective n.
|
|
261 |
Military |
psikolojik faaliyet |
psychological activity n.
|
|
262 |
Military |
psikolojik harekat yaklaşımı |
psychological operations approach n.
|
|
263 |
Military |
psikolojik harp istihbaratı |
intelligence for psychological warfare n.
|
|
264 |
Military |
psikolojik harekat dağıtım taburu |
psyop dissemination battalion n.
|
|
265 |
Military |
psikolojik eylem |
psychological action n.
|
|
266 |
Military |
psikolojik harp teması |
psychological warfare theme n.
|
|
267 |
Military |
psikolojik çevre |
psychological medium n.
|
|
268 |
Military |
psikolojik harp |
psychological warfare n.
|
|
269 |
Military |
psikolojik eylem |
psychological activity n.
|
|
270 |
Military |
psikolojik ortam |
psychological medium n.
|
|
271 |
Military |
psikolojik beraberlik ve bütünlük |
psychological consolidation n.
|
|
272 |
Military |
stratejik psikolojik harp |
strategic psychological warfare n.
|
|
273 |
Military |
stratejik psikolojik faaliyetler |
strategic psychological activities n.
|
|
274 |
Military |
stratejik psikolojik harp istihbaratı |
strategic psychological warfare intelligence n.
|
|
275 |
Military |
stratejik askeri psikolojik harp |
strategic military psychological warfare n.
|
|
276 |
Military |
taktik psikolojik harp |
tactical psychological warfare n.
|
|
277 |
Military |
tugay psikolojik harekat destek ünitesi |
brigade psychological support element n.
|
|
278 |
Military |
takviye edici psikolojik harekat |
consolidation psychological operations n.
|
|
279 |
Military |
tümen psikolojik harekat destek ünitesi |
division psychological support element n.
|
|
280 |
Military |
taktik psikolojik harekat |
tactical psychological operations n.
|
|
281 |
Military |
taktik psikolojik harp faaliyetleri |
tactical psychological warfare activities n.
|
|
282 |
Military |
temel psikolojik harekat etüdü |
basic psychological operations study n.
|
|
283 |
Military |
müşterek psikolojik harekat görev kuvveti |
joint psychological operations task force (jpotf) n.
|
|
284 |
Military |
barış dönemi psikolojik harekat programı |
overt peacetime psychological operations programs n.
|
|
285 |
Military |
savaş harici askeri harekatlar esnasında psikolojik destek sağlamak için uygulanan program |
overt peacetime psychological operations programs n.
|
|
286 |
Military |
psikolojik harp |
psychological warfare (psywar) n.
|
|
287 |
Military |
(abd) askeri değerlendirme sonucu psikolojik yetersizlik veya olumsuz karakter özellikleri nedeniyle ordudan ihraç edime |
section eight n.
|
|
288 |
Military |
hedef kitlenin bazı psikolojik operasyonlara duyarlılığı |
susceptibility n.
|
|
Volleyball |
|
289 |
Volleyball |
psikolojik hazırlık |
psychological preparation n.
|
|
Art |
|
290 |
Art |
(kurgu) özellikle psikolojik deneyimler olmak üzere kişisel ve özel konuları temel alan |
intimist adj.
|
|
Theatre |
|
291 |
Theatre |
psikolojik oyun |
psychological play n.
|
|
Cinema |
|
292 |
Cinema |
psikolojik gerilim |
psychological thriller n.
|
|
Slang |
|
293 |
Slang |
psikolojik olarak yıkmak |
mess up v.
|
|
294 |
Slang |
psikolojik sorunlarla boğuşan |
hung up adj.
|
|
Modern Slang |
|
295 |
Modern Slang |
topluma uyum sağlayamayan, alkol, uyuşturucu kullanan ya da psikolojik problemleri olan sanatçı |
a poète maudit n.
|
|
296 |
Modern Slang |
lsd kullandıktan sonrası yaşanan psikolojik problemler |
acid casualty n.
|
|
297 |
Modern Slang |
karşıdaki insana çeşitli oyunlar oynayarak zamanla kendisinden şüphe etmesini sağlamasına yönelik olan bir psikolojik işkence/manipülasyon yöntemi |
ambient abuse n.
|
|
298 |
Modern Slang |
başkalarına olan psikolojik bağımlılık üzerinden uygulanan bir psikolojik tedavi |
anaclitic therapy n.
|
|