sıkışıp kalmış - Turc Anglais Dictionnaire

sıkışıp kalmış

Sens de "sıkışıp kalmış" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 3 résultat(s)

Turc Anglais
General
sıkışıp kalmış wedged adj.
Colloquial
sıkışıp kalmış boxed in adj.
Slang
sıkışıp kalmış jammed (up) adj.

Sens de "sıkışıp kalmış" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 7 résultat(s)

Turc Anglais
Colloquial
trafikte sıkışıp kalmış stuck in traffic adj.
Tom is probably stuck in traffic.
Tom muhtemelen trafikte sıkışıp kalmıştır.

More Sentences
Phrasals
sıkışıp kalmış gibi hissettirmek box in v.
Idioms
iki iş arasında sıkışıp kalmış caught between two stools adj.
Politics
sıkışıp kalmış mülteci stranded refugee n.
savaş nedeniyle sıkışıp kalmış mülteciler war stranded refugee n.
Technical
sıkışıp kalmış hava entrapped air n.
Environment
kaya katmanları arasında sıkışıp kalmış yer altı suyu confined aquifer n.