salesman - Turc Anglais Dictionnaire

salesman

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Sens de "salesman" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 12 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
salesman n. satıcı (erkek)
He makes a living as a traveling salesman.
Geçimini gezici satıcılık yaparak sağlıyor.

More Sentences
General
salesman n. tezgahtar
I work as a salesman.
Tezgâhtar olarak çalışıyorum.

More Sentences
Trade/Economic
salesman n. satış elemanı
Tom started out as a salesman.
Tom satış elemanı olarak başladı.

More Sentences
Common Usage
salesman n. satıcı
General
salesman n. satıcı
Trade/Economic
salesman n. menkul değer simsarı
salesman n. satış temsilcisi
salesman n. satış memuru
salesman n. satışçı
salesman n. satıcı
salesman n. tezgahtar
salesman n. toptancı

Sens de "salesman" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 37 résultat(s)

Anglais Turc
General
traveling salesman n. gezici satış temsilcisi
Tom was a traveling salesman.
Tom bir gezici satış temsilcisiydi.

More Sentences
Trade/Economic
insurance salesman n. sigorta satıcısı
Tom is an insurance salesman.
Tom bir sigorta satıcısıdır.

More Sentences
General
door salesman n. ev ev dolaşarak satış yapan satıcı
doorstep salesman n. kapı kapı dolaşarak satış yapan pazarlamacı
doorstep salesman n. kapı kapı dolaşarak satış yapan kimse
paint salesman n. boya satıcısı
threaten the salesman to go elsewhere v. tezgahtarı başka yere gitmekle tehdit etmek
threaten the salesman to go elsewhere v. satıcıyı başka yere gitmekle tehdit etmek
Idioms
a snake-oil salesman n. madrabaz
a snake-oil salesman n. sağlığa yararlı mucizevi ürünler satan sahtekar kimse
a snake-oil salesman n. üçkağıtçı
floor salesman n. satış görevlisi
floor salesman n. mağazada kat görevlisi
floor salesman n. tezgahtar
Speaking
no salesman will call expr. satıcı tacizinde bulunulmayacaktır
are you an insurance salesman? expr. sigorta satıcısı mısın?
Trade/Economic
travelling salesman n. gezici satış temsilcisi
travelling salesman n. gezici satış görevlisi
general salesman n. genel satıcı
door to door salesman n. halk dilinde pazarlamacı
missionary salesman n. imalatçı ile toptancı arasında ilişki sağlayan şahıs
door to door salesman n. kapıdan kapıya satış yapan kimse
door to door salesman n. kapıdan kapıya satış yapan satıcı
door-to-door salesman n. plasiyer
travelling salesman n. seyyar satış memuru
travelling salesman n. seyyar satış görevlisi
wholesale salesman n. toptan satış elemanı
specialty salesman n. uzman satıcı
Automotive
car salesman n. otomobil satıcısı
general line salesman n. satış temsilcisi
Statistics
travelling salesman problem n. gezgin satıcı problemi
Slang
snake oil salesman n. madrabaz
snake oil salesman n. üçkağıtçı
snake oil salesman n. sahte tedaviler/çözümler/ilaçlar satan/pazarlayan kimse
snake oil salesman n. işe yaramaz tedaviler/çözümler/ilaçlar satan/pazarlayan kimse
snake oil salesman n. sahtekar satıcı
snake oil salesman n. dolandırıcı