tables - Turc Anglais Dictionnaire

tables

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Sens de "tables" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 4 résultat(s)

Anglais Turc
General
tables n. masalar
As soon as your Committee tables the report, it can be placed on the agenda.
Komiteniz raporu masaya yatırır yatırmaz gündeme alınabilir.

More Sentences
Computer
tables n. tablolar
Let me point out that we have also included Cyprus in one of the tables.
Kıbrıs'ı da tablolardan birine dahil ettiğimizi belirtmek isterim.

More Sentences
Marine
tables n. derinliklerde kalınacak süreleri gerekli dekompresyon duraklarıyla birlikte gösteren grafik tablo
tables n. dalış cetveli

Sens de "tables" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 86 résultat(s)

Anglais Turc
General
waiting tables n. garsonluk
Waiting tables in Boston can be lucrative.
Boston'da garsonluk kârlı olabilir.

More Sentences
wait tables v. garsonluk yapmak
Waiting tables in Boston can be very lucrative.
Boston'da garsonluk yapmak çok kazançlı olabilir.

More Sentences
turn the tables v. durumu tersine çevirmek
Sami turned the tables.
Sami durumu tersine çevirdi.

More Sentences
Computer
no tables expr. tablo yok
There are no tables in the room.
Odada hiç tablo yok.

More Sentences
General
rates and tables n. oranlar ve tablolar
decision logic tables n. karar mantık tabloları
relevant tables n. ilgili tablolar
pool tables n. bilardo masaları
free tables n. boş masalar
turn the tables on v. durumu tersine çevirmek
wait tables v. lokantada müşterilere yemek servisi yapmak
Idioms
serve tables v. fakirlerin ihtiyaçlarını karşılamak
turn the tables v. şans yüzüne gülmek
serve tables v. muhtaçlara yardım etmek
turn the tables v. akıntıyı tersine çevirmek
turn the tables on someone v. ayağını kaydırmak
turn the tables on someone v. durumu birinin aleyhine çevirmek
turn the tables v. durumu tersine çevirmek
wait on tables v. garsonluk yapmak
wait on tables v. lokantada müşterilere yemek servisi yapmak
turn the tables v. olayların akışını tersine çevirmek
turn the tables on someone v. (birine karşı) avantajı kendi lehine çevirmek
if the tables were turned expr. roller değişirse
the tables are turned expr. işler tersine döndü
the tables are turned expr. durum tersine döndü
the tables are turned expr. roller değişti
Trade/Economic
financial tables n. hesap durum belgesi
Law
twelve tables n. bilinen en eski roma medeni, ceza ve din hukuku
Insurance
mortality tables n. mortalite tabloları
Tourism
clothing tables n. masa örtülerinin serilmesi/yerleştirilmesi
Technical
wear tables n. aşınma cetvelleri
alcohol tables n. alkol tabloları
safety of operating tables n. ameliyat masalarının güvenliği
steam tables n. buhar tabloları
tables of standard tolerance grades and limit deviations for holes and shafts n. delikler ve miller için esas tolerans nitelikleri ve sınır sapmalarına ait çizelgeler
image quality values and image quality tables n. görüntü kalite değerleri ve görüntü kalite çizelgeleri
comparison tables n. karşılaştırma çizelgeleri
random number tables n. rasgele sayı tabloları
Computer
some tables n. bazı tablolar
linked whole tables n. bağlantılı tüm tablolar
block device tables n. blok aygıt tabloları
cycle tables n. çevrim tabloları
conflict tables n. çakışan tablolar
index and tables n. dizin ve tablolar
tables included in geoset n. haritanın içerdiği tablolar
tables to add to geoset n. haritaya eklenecek tablolar
any tables n. herhangi bir tablo
related tables n. ilişkili tablolar
sample tables n. örnek tablolar
system tables n. sistem tabloları
system tables n. sistem tabloları
tables/queries n. tablolar/sorgular
tables/views n. tablolar/görünümler
number of tables n. tablo sayısı
whole tables n. tüm tablolar
list of tables n. tablo listesi
all tables n. tüm tablolar
default tables n. varsayılan tablolar
data tables n. veri tabloları
only the tables n. yalnızca tablolar
as tables expr. tablo olarak
arrange tables expr. tabloları düzenle
show tables expr. tabloları göster
view tables expr. tablo görüntüle
automatic except tables expr. tablolar hariç otomatik
attach tables expr. tablo iliştir
link tables expr. tabloları bağla
join tables expr. tabloları birleştir
export tables expr. tablo ver
Furniture
office work tables and desks n. büro çalışma masaları ve sıraları
office tables and desks n. büro masaları ve sıraları
work tables and desks n. çalışma masa ve sıraları
Aeronautic
azimuth tables n. azimut çizelgeleri
Marine
decompression tables n. dekompresyon sürecinin güvenle gerçekleşmesi için dalgıcın çeşitli derinliklerde durup dinlenme aşam
decompression tables n. dekompresyon tablosu
Biology
determinative tables n. (minerallerin, bitkilerin) özel yapılarını göstererek numunelerin hangi türe ait olduklarının saptanmasına yardımcı olan tablolar
Astronomy
alphonsine tables n. kastilya kralı alphonso'nun himayesinde hazırlanan astronomik tablolar
lunar tables n. ay takvimi
lunar tables n. ay çizelgesi
lunar tables n. ayın hareketlerini gösteren şema
lunar tables n. gözlemlenen ay uzaklığının düzeltilmesi için hazırlanan şema
Social Sciences
demography and life tables n. demografi ve hayat tabloları
Religious
fence the tables v. aşai rabbani ayinine katılmayı hak edenlere ciddiyetle hitap ederek katılamayanları dışarıda bırakmak
Environment
list of tables n. tablolar listesi
Military
experience tables n. harp tecrübe kayıtları
quantity and distance tables n. miktar ve mesafe çizelgeleri