ventilator - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

ventilator

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Sens de "ventilator" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 16 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
ventilator n. havalandırma aygıtı
ventilator n. vantilatör
General
ventilator n. nefeslik
ventilator n. fırıldak
ventilator n. fan
ventilator n. yelvuran
ventilator n. üfleç
ventilator n. aspiratör
ventilator n. yelletke
Technical
ventilator n. fan
ventilator n. havalandıran bir şey
ventilator n. vantilatör
ventilator n. üfleç
Medical
ventilator n. solunum cihazı
ventilator n. suni solunum cihazı
ventilator n. suni teneffüs cihazı

Sens de "ventilator" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 65 résultat(s)

Anglais Turc
General
main ventilator n. ana vantilatör
ventilator without shutter n. kapaksız aspiratör
ventilator cowling n. havalandırma kafesi
ventilator and shutter n. havalandırma tertibatı
ventilator with shutter n. kapaklı aspiratör
ventilator top rail n. havalandırma çerçevesi
ventilator shutter n. yükleme-havalandırma sürgü kapağı
Technical
main ventilator n. ana vantilatör
main ventilator n. ana yelvuran
roof ventilator n. çatı vantılatörü
natural smoke and heat exhaust ventilator n. doğal duman ve ısı boşaltma vantilatörü
wall ventilator n. duvar vantılatörü
natural smoke and heat exhaust ventilator n. doğal duman ve ısı boşaltma havalandırıcısı
air suction ventilator n. emmeli vantilatör
axial ventilator n. eksenel vantilatör
gas-powered ventilator n. gaz ile çalışan ventilatör
ventilator cowling n. havalandırma kafesi
ventilator top rail n. havalandırma çerçevesi
ventilator and shutter n. havalandırma tertibatı
heat exhaust ventilator n. ısı boşaltma vantilatörü
crankcase ventilator n. karter havalandırıcısı
cab ventilator n. kabin fanı
ventilator without shutter n. kapaksız aspiratör
ventilator with shutter n. kapaklı aspiratör
goose-neck ventilator n. kaz boyunlu vantilatör
mechanical ventilator n. mekanik vantilatör
positive pressure ventilator (ppv) n. pozitif basınçlı vantilatör
fixed ventilator n. sabit aspiratör
roof ventilator n. tavan vantilatörü
ridge ventilator n. tavan vantilatörü
ceiling ventilator n. tavan vantılatörü
fresh air ventilator n. taze hava vantilatörü
ventilator plate n. vantilatör plakası
ventilator hub n. vantilatör göbeği
ventilator protecting sheet n. vantilatör koruma sacı
power of a ventilator n. vantilatör gücü
ventilator guard plate n. vantilatör koruma sacı
outside ventilator frame n. yükleme çerçevesi
Construction
roof ventilator n. çatı fanı
roof ventilator n. çatı üfleci
roof ventilator n. çatı vantilatörü
wall ventilator n. duvar vantilatörü
ceiling ventilator n. hava emmeli tavan lambası
louvered ventilator n. panjurlu üfleç
window with sliding ventilator n. sürme pencere
ceiling ventilator n. tavan üfleci
ceiling ventilator n. tavan vantilatörü
Automotive
crankcase ventilator n. karter havalandırıcısı
burnt gas ventilator n. yanmış gaz vantilatörü
Medical
lung ventilator n. akciğer vantilatörü
home care ventilator n. evde hasta bakımına yönelik vantilatör
patient-ventilator asynchrony problem n. hasta-ventilatör uyumsuzluğu sorunu
patient-ventilator interaction n. hasta-vantilatör uyumu
patient-ventilator dyssynchrony n. hasta-vantilatör uyumsuzluğu
patient-ventilator interaction n. hasta-ventilatör uyumu
ventilator bundle n. solunum desteği (ünitesi)
ventilator associated pneumonia n. ventilatörle ilişkili pnömoni
triggering of the ventilator n. vantilatörün tetiklemesi
ventilator associated lung injury n. ventilasyonun oluşturduğu akciğer hasarı
ventilator-associated pneumonia n. ventilatörle ilişkili pnömoni
triggering of the ventilator n. ventilatörün tetiklemesi
ventilator-dependent patient n. vantilatöre bağımlı hasta
ventilator-associated pneumonia n. ventilatör ilişkili pnömoni
put the patient on ventilator v. hastayı entübe etmek
Printery
pocket ventilator n. cep ventilatörü