work through - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

work through

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Sens de "work through" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 18 résultat(s)

Anglais Turc
General
work through v. detaylı biçimde ele almak
work through v. uzun uzadıya incelemek
work through v. detaylı incelemek
work through v. üzerinde ayrıntılı biçimde çalışma yapmak
work through v. etraflıca ele almak
work through v. üzerinde kafa yormak
Phrasals
work through v. bir süreçten/durumdan geçirmeye uğraşmak
work through v. bir sürecin/durumun içinden geçirmeye çalışmak
work through v. bir şeyin içinden geçirmeye uğraşmak/çalışmak
work through v. çabalayıp çözmek
work through v. uğraşıp halletmek
work through v. zar zor bir yerden geçirmek
work through v. güç bela bir yerden geçirmek
work through v. bir yerden güçlükle/zorlukla geçirmek
work through v. bir şeylerin içinden arasından güçlükle geçirmek
work through v. bir yerden/bir yerin içinden zar zor ilerlemek
work through v. bir şeylerin arasından güç bela ilerlemek
work through v. yavaş yavaş ilerlemek

Sens de "work through" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 37 résultat(s)

Anglais Turc
Phrasals
work something through (something) v. bir şeyi bir şeyin/yerin içinden geçirmeye uğraşmak
work something through (something) v. bir şeyi bir şeyden/engelden geçirmeye çalışmak
work something through (something) v. bir şeyi (yasa, teklif, öneri) bir kuruldan geçirmeye çalışmak
work something through (something) v. bir şeyin (yasa, teklif, öneri) bir kuruldan geçmesine öncülük etmek
work something through (something) v. bir şeyi (yasa, teklif, öneri) ne yapıp edip bir kuruldan geçirmek
Idioms
work (one's) way through (school) v. okul harcını karşılayabilmek için yarım ya da tam mesai çalışmak
work (one's) way through (school) v. okul parasını çıkarmak
work (one's) way through (school) v. çalışarak okumak
work through channels v. oyunu kuralına göre oynamak
work through channels v. yol yordamına göre yapmak
work one's way through v. yavaş yavaş ilerleme kat etmek
work through channels v. yol yordamına uygun yapmak
work (one's) way through (school) v. hem çalışıp hem okumak
work (one's) way through (school) v. çalışarak okul masraflarını karşılamak
work (one's) way through (school) v. okurken çalışmak
work (one's) way through (school) v. hem çalışıp hem okumak
work (one's) way through (school) v. çalışarak okul masraflarını karşılamak
work (one's) way through (school) v. okurken çalışmak
work (one's) way through (something) v. (bir şeyi) bırakmadan devam etmek
work (one's) way through (something) v. (bir şeyi) sonuna kadar yapmak/bitirmek
work (one's) way through (something) v. (bir işin, görevin) sonunu getirene kadar bırakmamak/yapmak
work (one's) way through (something) v. okul harcını karşılayabilmek için yarım ya da tam mesai çalışmak
work (one's) way through (something) v. okul parasını çıkarmak
work (one's) way through (something) v. çalışarak okumak
work (one's) way through (something) v. hem çalışıp hem okumak
work (one's) way through (something) v. çalışarak okul masraflarını karşılamak
work (one's) way through (something) v. okurken çalışmak
work your way through college v. okul harcını karşılayabilmek için yarım ya da tam mesai çalışmak
work your way through college v. okul parasını çıkarmak
work your way through college v. çalışarak okumak
work your way through college v. hem çalışıp hem okumak
work your way through college v. çalışarak okul masraflarını karşılamak
work your way through college v. okurken çalışmak
work your way through something v. bir şeyi bırakmadan devam etmek
work your way through something v. bir şeyi sonuna kadar yapmak/bitirmek
work your way through something v. bir işin, görevin sonunu getirene kadar bırakmamak/yapmak
work your way through something v. bir şeyi baştan sona yapmak/okumak