zorlanmak - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

zorlanmak



Sens de "zorlanmak" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 20 résultat(s)

Turc Anglais
General
zorlanmak slog on v.
zorlanmak sweat v.
zorlanmak slog away v.
zorlanmak eat crow v.
zorlanmak slog v.
zorlanmak seil v.
zorlanmak stew v.
zorlanmak stick v.
zorlanmak stiver [dialect] v.
Phrasals
zorlanmak foul up v.
Colloquial
zorlanmak be put to it v.
zorlanmak put to it v.
Idioms
zorlanmak have a bumpy ride v.
zorlanmak have a bumpy ride v.
zorlanmak be hard put to do something v.
zorlanmak be put to it v.
zorlanmak go out of one's depth v.
zorlanmak be in a spot of bother v.
zorlanmak be hard put v.
zorlanmak be hard put to v.

Sens de "zorlanmak" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 51 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
gerilerek zorlanmak (kaslar) strain v.
General
anlamakta zorlanmak have difficulty to understand v.
ayakta durmakta zorlanmak have difficulty in standing v.
istifaya zorlanmak be forced to resign v.
çok zorlanmak have great difficulty in v.
(bir şeyi yapmada) zorlanmak have difficulty in v.
rekabete zorlanmak be forced to compete v.
karar vermekte zorlanmak have difficulty in deciding v.
bir şey yapmaya zorlanmak be forced into doing something v.
varlığını sürdürmekte zorlanmak totter v.
virajda zorlanmak understeer v.
gereksiz zorlanmak overstretch v.
Phrasals
ağırlığını taşımakta zorlanmak groan under v.
(bir şeyde) zorlanmak struggle with (something) v.
(bir şeyi) anlamakta zorlanmak/zorluk çekmek struggle with (something) v.
(bir şeyi) düzgün söylemekte zorlanmak trip over (something) v.
Colloquial
(bir şeyi) yapmakta zorlanmak have a job v.
(bir şeyi) yapmakta zorlanmak have a (hard/difficult) job doing/to do something v.
(bir şey) bulmakta zorlanmak be stuck for (something) v.
(bir şeyde) zorlanmak/tıkanmak be stuck for (something) v.
-i bulmakta zorlanmak be stuck for v.
'-de zorlanmak/tıkanmak be stuck for v.
(bir şey yapmakta) zorlanmak struggle to (do something) v.
yapmakta zorlanmak struggle to do v.
aşırı zorlanmak drown v.
Idioms
istifaya zorlanmak get the boot v.
ayık kalmakta giderek zorlanmak fade fast v.
bilincini açık tutmakta giderek zorlanmak fade fast v.
maddi açıdan zorlanmak feel the crunch v.
dışkısını yapmada zorlanmak strain at (one's) stool v.
dışkısını yapmada zorlanmak strain at stool v.
kötü hava koşullarında zorlanmak make bad weather of it v.
(bir şeyin) ağırlığını taşımakta zorlanmak groan under (someone or something) v.
bir şeyin ağırlığını taşımakta zorlanmak groan under the weight of something v.
istemediğin bir şeyi yapmaya zorlanmak have a gun to your head v.
bir yeri terk etmeye zorlanmak run out of town v.
emekli olmaya zorlanmak be put out to grass v.
seçim yapmakta zorlanmak be spoilt for choice v.
çok sayıda olumlu seçenek arasından seçmekte zorlanmak be spoilt for choice v.
seçim yapmakta zorlanmak be spoiled for choice v.
çok sayıda olumlu seçenek arasından seçmekte zorlanmak be spoiled for choice v.
(bir şeyi yapmakta) zorlanmak be hard-pressed v.
birini zorlamak/zorlanmak give somebody a bumpy ride v.
birini zorlamak/zorlanmak have a bumpy ride v.
(bir şeyi) yapmakta zorlanmak have a job doing/to do something v.
telaffuz etmekte zorlanmak trip over (one's) tongue v.
devam etmekte zorlanmak miss a beat v.
Trade/Economic
rekabette zorlanmak have difficulty competing against v.
pazar bulmakta zorlanmak have difficulty in finding a market v.
Slang
vazgeçmeye zorlanmak kiss off v.
kayıp olarak görmeye zorlanmak kiss off v.