emotional - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

emotional

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"emotional" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 21 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
emotional s. dokunaklı
emotional s. duygusal
General
emotional s. hissi
emotional s. duyarlı
emotional s. içli
emotional s. duysal
emotional s. duyarlık
emotional s. heyecanlı
emotional s. hisli
emotional s. kolayca hislerine kapılan
emotional s. duygusal
emotional s. müteessir edici
emotional s. coşkun
emotional s. duygulu
emotional s. hassas
emotional s. duygu dolu
emotional s. duygu yüklü
emotional s. hissi
emotional s. duygulara dayanan
emotional s. hislere dayanan
Medical
emotional s. emosyonel

"emotional" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 130 sonuç

İngilizce Türkçe
General
emotional mean i. duygusal ortalama
emotional relations i. hissi münasebetler
emotional neutrality i. duygusal tarafsızlık
emotional blackmail i. duygu sömürüsü
emotional abuse i. duygu sömürüsü
emotional adaptation i. duygusal uyum
emotional relations i. duygusal ilişkiler
emotional intelligence i. duygusal zeka
emotional shortcoming i. duygusuzluk
emotional blocking i. duygusal tıkanma
emotional action i. duygusal eylem
emotional intelligence level i. duygusal zeka seviyesi
emotional quotient i. duygusal zeka
emotional exploitation i. duygu sömürüsü
emotional loneliness i. duygusal yalnızlık
emotional disturbance i. duygusal rahatsızlık
emotional calm i. iç huzur
emotional breakdown i. duygusal çöküş
financial and emotional damage i. maddi manevi hasar
emotional support i. manevi yardım
emotional support i. manevi destek
emotional tie i. duygusal bağ
emotional bond i. duygusal bağ
social-emotional leader i. sosyal-duygusal lider
emotional blunting i. duygusal körleşme
emotional blunting i. hissizleşme
a strong emotional bond i. güçlü bir duygusal bağ
emotional siege i. duygusal kuşatma
emotional sharing and intimacy i. duygusal paylaşım ve yakınlık
emotional commitment i. duygusal bağlılık
emotional intimacy i. duygusal yakınlık/yakınlaşma
emotional anxiety i. duygusal endişe
emotional cues i. duygusal ipuçları
emotional attachment i. duygusal/manevi bağlılık
emotional torture i. duygusal işkence
emotional and behavioural difficulties i. duygusal ve davranışsal zorluklar
emotional well-being i. duygusal iyi oluş
emotional emptiness i. duygusal boşluk
emotional void i. duygusal boşluk
emotional health i. ruhsal sağlık
emotional health i. duygusal sağlık
emotional life i. duygusal yaşam
emotional stability i. duygusal denge
emotional stability i. duygusal istikrar
emotional constipation i. duygusal kabızlık
emotional necessity i. duygusal gereksinim
emotional trauma i. duygusal travma
emotional reaction i. duygusal tepki
esa (emotional support animal) i. doktor veya akıl sağlığı uzmanı tarafından birinin sürekli yanında olup ona duygusal destek sağlaması için görevlendirilen resmi lisanslı hayvan
emotional person i. duygusal kimse
emotional person i. duyarlı kimse
emotional support dog/cat i. doktor veya akıl sağlığı uzmanı tarafından birinin sürekli yanında olup ona duygusal destek sağlaması için görevlendirilen resmi lisanslı kedi/köpek
emotional gap i. duygusal boşluk
be emotional f. duygusal olmak
get emotional f. duygusallaşmak
become emotional f. duygusallaşmak
be on an emotional rollercoaster f. duygusal gelgitler yaşamak
overly emotional s. aşırı duygusal
Phrases
based on the emotional state expr. ruh haline bakacak olursak
Colloquial
emotional whiplash i. duygu karmaşası
emo (emotional) kısalt. duygusal
Idioms
emotional support dog/cat i. duygusal destek amacıyla edinilen evcil hayvan
emotional support dog/cat i. depresyon vs. hastalarına doktor veya psikolog tarafından reçete edilen evcil hayvan
emotional support dog/cat i. arkadaşlık etme, rahatlatma amacıyla edinilen evcil hayvan
emotional affair i. beyniyle aldatma
emotional affair i. gönül macerası
emotional affair i. duygusal kaçamak
be tired and emotional f. sarhoş olmak
be tired and emotional f. şaşırmak
emotional cripple s. duygularını ifade edemeyen
emotional cripple s. duygularını gösteremeyen
emotional cripple s. duygularını göstermekte/ifade etmekte zorluk çeken
emotional cripple s. duygu özürlü
emotional cripple s. duygu yoksunu
beyond some emotional response zf. hissizleşmiş bir durumda
beyond some emotional response zf. robot gibi olmak
beyond some emotional response expr. hissizleşmiş
beyond some emotional response expr. duygu belirtisi göstermeyen
beyond some emotional response expr. duygusal tepki göstermeyen
Trade/Economic
emotional labor i. duygusal emek
emotional labour i. duygusal emek
Law
emotional distress i. manevi zarar
Technical
emotional labour i. kuvvetli sosyal beceri gerektiren işler
Medical
emotional eating i. duygusal yeme
emotional amenorrhea i. emosyonel amenore
emotional amenorrhea i. hislere bağlı olarak gelişen
Psychology
serious emotional disturbance i. ciddi duygusal rahatsızlık
behavioral-emotional disorder i. davranışsal-duygulanımsal bozukluk
emotional deprivation i. duygusal yoksunluk
emotional stress i. duygusal gerilim
emotional exhaustion i. duygusal tükenme
emotional outburst i. duygu patlaması
emotional stress i. duygusal stres
emotional warmth i. duygusal sıcaklık
emotional abuse i. duygusal istismar
emotional maturity i. duygusal olgunluk
emotional baggage i. duygusal yük
emotional relief i. duygusal rahatlama
emotional lability i. duygusal labilite
emotional distress i. duygusal sıkıntı
emotional contagion i. duygusal bulaşma
emotional intelligence tests i. duygusal zeka testleri
emotional problems i. duygusal sorunlar
emotional satisfaction i. duygusal doyum
emotional dysregulation i. duygusal bozukluk
emotional literacy i. duygusal okuryazarlık
emotional development i. duygusal gelişim
postpartum emotional disturbances i. doğum sonrası duygusal rahatsızlıklar
emotional pressure i. duygusal baskı
emotional intelligence i. duygusal zeka
emotional arousal i. duygusal uyarılma
emotional variations i. emosyonel değişiklikler
emotional development i. hissi tekamül
emotional dysregulation i. normal tepki gösterememe
emotional dysregulation i. normal tepki verememe bozukluğu
conditioned emotional response i. şartlı duygusal tepki
emotional correctness i. duygusal doğruculuk
emotional disorder i. duygusal bozukluk
emotional disorder i. duygulanımsal bozukluk
emotional disorder i. duygu durum bozukluğu
emotional intelligence i. kendine ve başkalarına ait duyguları anlama, yönetme ve yönlendirme yetisi
emotional literacy i. duyguları ele alma ve nedenlerini anlama becerisi
emotional state i. ruh hali
emotional state i. duygu durumu
emotional state i. duygusal durum
Mental Health
emotional burnout i. duygusal çöküntü
emotional regulation i. duygusal düzen
Education
emotional expressivity i. duyuşsal anlatımcılık
Slang
emotional rock i. emo
British Slang
tired and emotional s. sarhoş