Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | küçük kız | little girl i. |
Genel | küçük kız | wee lass [scottish] i. |
Genel | küçük kız | cookie i. |
Colloquial | ||
Konuşma Dili | küçük kız | cooky ünl. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | yetişkinlerin, genelde 15-19 yaş aralığında olan kendinden yaşça küçük genç kız veya erkeklere ilgi duyması | ephebophilia i. |
Genel | nikah töreninde çiçek taşıyan küçük kız | flower girl i. |
Genel | küçük yaştaki oğlan veya kız | child i. |
Genel | izci küçük kız | brownie i. |
Genel | küçük kız evlat | daughterling i. |
Genel | küçük bir kız gibi bağırmak | scream like a little girl f. |
Phrases | ||
İfadeler | bir zamanlar küçük bir kız varmış | once upon a time there was a little girl expr. |
Colloquial | ||
Konuşma Dili | küçük çinli kız | little chinese girl i. |
Idioms | ||
Deyim | (bazen alay yollu) zavallı küçük zengin kız/oğlan/çocuk | poor little rich girl/boy/kid i. |
Deyim | (bazen alay yollu) zavallı küçük zengin kız | poor little rich girl i. |
Speaking | ||
Konuşma | artık küçük bir kız değilsin | you're not a little girl anymore expr. |
Konuşma | küçük bir kız vardı | there was a little girl expr. |
Law | ||
Hukuk | küçük kız çocuğunun ırzına geçme | abuse of female child i. |