Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
radiomagnetic indicator
göçebe kuşlar
Geçmiş
İngilizce
Türkçe
1
be restricted
kısıtlanmak
v.
Immigration
is restricted.
Göçmenlik
kısıtlanmıştır.
Freedom of speech
is restricted
in some countries.
Bazı ülkelerde konuşma özgürlüğü
kısıtlanmıştır.
Immigration
is restricted.
Göç
kısıtlanmıştır.
Show More (0)
2
be restricted
sınırlandırılmak
v.
Entrance
is restricted
to those above 18.
Giriş 18 yaş üstü olanlara
sınırlandırılmıştır.
Show More (-2)