| 1 |
be trapped |
tuzağa düşürülmek |
v. |
|
- The crocodile trapped the gnu as it tried to cross the river.
- Timsah, nehri geçmeye çalışan gnu'yu tuzağa düşürdü.
- Tom is trapped.
- Tom tuzağa düştü.
- Layla was trapped.
- Leyla tuzağa düşürüldü.
- Tom has been trapped.
- Tom tuzağa düşürüldü.
- We were trapped.
- Tuzağa düşürüldük.
- They trapped the fox.
- Onlar tilkiyi tuzağa düşürdüler.
- Tom was trapped, but Mary wasn't.
- Tom tuzağa düşürüldü ama Mary düşürülmedi.
- They trapped the fox.
- Tilkiyi tuzağa düşürdüler.
- They're trapped.
- Onlar tuzağa düşürülmüş.
- The crocodile trapped the gnu as it tried to cross the river.
- Timsah antilopu nehri geçerken tuzağa düşürdü.
- Tom was trapped.
- Tom tuzağa düşürüldü.
- Tom wasn't trapped, but Mary was.
- Tom tuzağa düşürülmedi ama Mary düşürüldü.
- People hate feeling trapped.
- İnsanlar tuzağa düşürülmüş gibi hissetmekten nefret ederler.
- Sami trapped Layla.
- Sami, Layla'yı tuzağa düşürdü.
- She has been trapped an hour already.
- Zaten bir saat tuzağa düşürüldü.
- I trapped Tom.
- Tom'u tuzağa düşürdüm.
Show More (13)
|
| 2 |
be trapped |
tuzağa düşmek |
v. |
|
- Tom's trapped.
- Tom tuzağa düşmüş.
- We're trapped!
- Tuzağa düştük!
- You're trapped.
- Sen tuzağa düştün.
- Layla felt completely trapped.
- Leyla kendini tamamen tuzağa düşmüş hissetti.
- Tom realized he was trapped.
- Tom tuzağa düştüğünü fark etti.
- I'm trapped.
- Ben tuzağa düştüm.
Show More (3)
|
| 3 |
be trapped |
kapana kısılmak |
v. |
|
- Tom was trapped.
- Tom kapana kısılmıştı.
- He was trapped in a dead-end job.
- Çıkmaz bir işte kapana kısılmıştı.
- We were trapped.
- Kapana kısılmıştık.
- Layla was trapped.
- Layla kapana kısılmıştı.
- I was trapped.
- Kapana kısılmıştım.
Show More (2)
|
