|
- The wording on the outside belies the actual contents of these documents.
- Dışarıdaki ifadeler bu belgelerin gerçek içeriğini yalanlamaktadır.
- The generation of independence fighters have belied their own nature.
- Bağımsızlık savaşçıları kuşağı kendi doğalarını yalanladılar.
- The theory is now belied by the facts.
- Teori artık gerçekler tarafından yalanlanıyor.
- This policy belies all the United States' talk over the years about a trade-oriented agenda.
- Bu politika, Amerika Birleşik Devletleri'nin yıllardır ticaret odaklı bir gündemden söz etmesini yalanlamaktadır.
- His trembling hands belied his calm attitude.
- Titreyen elleri sakin tavrını yalanlıyordu.
Show More (2)
|