Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
Geçmiş
İngilizce
Türkçe
1
bray
anırmak
v.
The donkey
brayed
loudly in the field.
Eşek, tarlada yüksek sesle
anırdı.
We are
braying
like donkeys.
Eşekler gibi
anırıyoruz.
I am
braying
like a donkey.
Eşek gibi
anırıyorum.
I am
braying
like a donkey.
Ben eşek gibi
anırıyorum.
The donkey is
braying.
Eşek
anırıyor.
We are
braying
like donkeys.
Biz eşekler gibi
anırıyoruz.
Show More (3)
2
bray
anıra anıra gülmek
v.
He
brayed
with laughter at the joke.
Yapılan şakaya
anıra anıra güldü.
Show More (-2)