Tureng - dispose of - İngilizce Türkçe Cümleler

Geçmiş

	İngilizce	Türkçe
1	dispose of	imha etmek	v.
	Old ships are to be taken out of service, and must be safely disposed of. Eski gemiler hizmet dışı bırakılmalı ve güvenli bir şekilde imha edilmelidir. The explosive ordnance disposal unit safely disposed of the unexploded bomb. Patlayıcı madde imha ünitesi patlamamış bombayı güvenli bir şekilde imha etti. The explosive ordnance disposal unit safely disposed of the unexploded bomb. Patlayıcı mühimmat imha birimi patlamamış bombayı güvenli bir şekilde imha etti. All unclaimed property will be disposed of at midday tomorrow. Tüm sahipsiz mallar yarın öğlen imha edilecek. Ukraine shouldn't have disposed of its nuclear weapons. Ukrayna nükleer silahlarını imha etmemeliydi. I disposed of all the books. Tüm kitapları imha ettim. Please take your rubbish with you and dispose of it thoughtfully. Lütfen çöplerinizi yanınıza alın ve bilinçli bir şekilde imha edin. Show More (4)
2	dispose of	elden çıkarmak	v.
	These smaller companies either dispose of their cargo or mix it with other cargo, which causes problems. Bu küçük şirketler yüklerini ya elden çıkarmakta ya da diğer yüklerle karıştırarak sorunlara yol açmaktadır. I want to dispose of the land. Araziyi elden çıkarmak istiyorum. He wants to dispose of his land. Arazisini elden çıkarmak istiyor. He wants to dispose of his land. O, arazisini elden çıkarmak istiyor. He wants to dispose of his books. O kitaplarını elden çıkarmak istiyor. He disposed of his old house. Eski evini elden çıkardı. I disposed of my old coat. Benim eski paltoyu elden çıkardım. Show More (4)
3	dispose of	kurtulmak	v.
	He disposed of the trash. Çöplerden kurtuldu. Fadil forced Layla to help dispose of Rami's body. Fadıl, Leyla'yı Rami'nin cesedinden kurtulmasına yardım etmeye zorladı. He wants to dispose of his books. Kitaplarından kurtulmak istiyor. Fadil tried to dispose of the body. Fadıl cesetten kurtulmaya çalıştı. Fadil hoped that the coyotes and other animals would dispose of Layla's body. Fadıl çakalların ve diğer hayvanların Layla'nın cesedinden kurtulacağını umuyordu. How will you dispose of this problem? Bu sorundan nasıl kurtulacaksın? How will you dispose of this problem? Bu sorundan nasıl kurtulacaksınız? Show More (4)
4	dispose of	atmak	v.
	Where should we dispose of the waste? Atıkları nereye atmalıyız? Tom knew how to properly dispose of motor oil and never dumped it down the storm drain. Tom motor yağını nasıl düzgün bir şekilde atacağını ve asla rögara atmadığını biliyordu. I disposed of my old coat. Eski paltomu attım. Where should we dispose of the waste? Çöpü nereye atmamız gerekir? I disposed of all the books. Bütün kitapları attım. After you dispose of the diaper, you will need to properly wipe the baby's bottom with a wipe or damp cloth. Bebek bezini attıktan sonra, bebeğin altını bir mendil veya nemli bir bezle düzgün bir şekilde silmeniz gerekecektir. Please take your rubbish with you and dispose of it thoughtfully. Lütfen çöpünü yanına al ve onu özenli bir şekilde at. Show More (4)
5	dispose of	bertaraf etmek	v.
	This systematic destruction also disposes of healthy carriers of the disease. Bu sistematik imha, hastalığın sağlıklı taşıyıcılarını da bertaraf etmektedir. Your main argument for relaxing the feed ban is the cost of disposing of animal by-products. Yem yasağının gevşetilmesine yönelik temel argümanınız hayvansal yan ürünlerin bertaraf edilmesinin maliyetidir. The directive is also right to mention the role that consumers must also play in disposing of electrical waste. Direktif ayrıca elektrikli atıkların bertaraf edilmesinde tüketicilerin de oynaması gereken rolden bahsetmekte haklıdır. I shall now discuss the precautionary principle, which Members from the right, furthermore, wanted to dispose of. Şimdi ihtiyatlılık ilkesini tartışacağım, ki sağdan gelen Üyeler de bu ilkeyi bertaraf etmek istediler. How will you dispose of this problem? Bu sorunu nasıl bertaraf edeceksin? Show More (2)
6	dispose of	satmak	v.
	He wants to dispose of his books. O, kitaplarını satmak istiyor. He disposed of his old house. O eski evini sattı. I want to dispose of the land. Ben arazimi satmak istiyorum. Show More (0)
7	dispose of	tamamlamak	v.
	The judge disposed of the case in short order. Hakim kısa sürede davayı tamamladı. Show More (-2)
8	dispose of	ortadan kaldırmak	v.
	Fadil tried to dispose of the body. Fadıl cesedi ortadan kaldırmaya çalıştı. Show More (-2)
9	dispose of	bırakmak	v.
	Ukraine shouldn't have disposed of its nuclear weapons. Ukrayna nükleer silahlarını devre dışı bırakmamalıydı. Show More (-2)
10	dispose of	yok etmek	v.
	How will you dispose of this problem? Bu sorunu nasıl yok edeceksin? Show More (-2)