|
- Tom said that he couldn't remember his French teacher's name.
- Tom Fransızca öğretmeninin adını hatırlayamadığını söyledi.
- Tom is a French teacher in Boston.
- Tom, Boston'da bir Fransızca öğretmeniydi.
- I like our new French teacher.
- Yeni Fransızca öğretmenimizi beğeniyorum.
- You know who Tom's French teacher is, don't you?
- Tom'un Fransızca öğretmeninin kim olduğunu biliyorsun, değil mi?
- Tom Jackson is our French teacher.
- Tom Jackson bizim Fransızca öğretmenimiz.
- I like our new French teacher.
- Yeni Fransızca öğretmenimizi sevdim.
- I was Tom's first French teacher.
- Tom'un ilk Fransızca öğretmeniydim.
- That's our French teacher.
- O bizim Fransızca öğretmenimiz.
- Tom applied for a job as a French teacher.
- Tom Fransızca öğretmeni olarak iş başvurusunda bulundu.
- What's your French teacher's name?
- Fransızca öğretmeninin adı ne?
- The French teacher was stumped by her student's question.
- Fransızca öğretmeni öğrencisinin sorusu karşısında afallamıştı.
- My French teacher told to rewrite my essay.
- Fransızca öğretmenim kompozisyonumu yeniden yazmamı söyledi.
- Tom isn't a French teacher.
- Tom Fransızca öğretmeni değil.
- I was surprised when I found out that Tom used to be a French teacher.
- Tom'un eskiden Fransızca öğretmeni olduğunu öğrendiğimde çok şaşırdım.
- That's our French teacher.
- Bu bizim Fransızca öğretmenimiz.
- Tom wants to become a French teacher.
- Tom bir Fransızca öğretmeni olmak istiyor.
- How long have you been a French teacher?
- Ne kadar süredir bir Fransızca öğretmenisin?
- Tom was your French teacher, wasn't he?
- Tom senin Fransızca öğretmenindi, değil mi?
- My French teacher tells me that I seldom make mistakes when writing in French.
- Fransızca öğretmenim bana Fransızca olarak yazarken nadiren hata yaptığımı söyler.
- I went to the university only to see my former French teacher again.
- Üniversiteye sadece eski Fransızca öğretmenimi tekrar görmek için gittim.
- Tom asked Mary who her French teacher was.
- Tom, Mary'ye Fransızca öğretmeninin kim olduğunu sordu.
- I'm a French teacher.
- Bir Fransızca öğretmeniyim.
- We need to hire another French teacher.
- Başka bir Fransızca öğretmeni işe almamız gerekiyor.
- Who was your first French teacher?
- İlk Fransızca öğretmeniniz kimdi?
- I'd like to become a French teacher.
- Bir Fransızca öğretmeni olmak isterim.
- Tom is the best French teacher that I know.
- Tom bildiğim en iyi Fransızca öğretmenidir.
- Tom asked me who my French teacher was.
- Tom bana Fransızca öğretmenimin kim olduğunu sordu.
- I want to be a French teacher.
- Ben bir Fransızca öğretmeni olmak istiyorum.
- Tom isn't a very good French teacher.
- Tom çok iyi bir Fransızca öğretmeni değil.
- Tom didn't tell me who his French teacher was.
- Tom bana Fransızca öğretmeninin kim olduğunu söylemedi.
- I thought you were a French teacher.
- Fransızca öğretmeni olduğunu sanıyordum.
- My first French teacher's name was Tom Jackson.
- İlk Fransızca öğretmenimin adı Tom Jackson'dı.
- I want to study with the same French teacher that Tom is studying with.
- Tom'un çalıştığı Fransızca öğretmeniyle çalışmak istiyorum.
- Tom doesn't want to be a French teacher.
- Tom Fransızca öğretmeni olmak istemiyor.
- Tom isn't really a French teacher, is he?
- Tom gerçekten bir Fransızca öğretmeni değil, değil mi?
- Tom is married to a French teacher.
- Tom bir Fransızca öğretmeniyle evli.
- Tom became a French teacher.
- Tom bir Fransızca öğretmeni oldu.
- My first French teacher was Tom.
- İlk Fransızca öğretmenim Tom'du.
- I want to talk to Tom's French teacher.
- Tom'un Fransızca öğretmeniyle konuşmak istiyorum.
- My high school French teacher wasn't a native speaker.
- Lisedeki Fransızca öğretmenim Fransızca'yı anadili olarak konuşan biri değildi.
- Tom isn't Mary's current French teacher.
- Tom, Mary'nin şu anki Fransızca öğretmeni değil.
- I'm still a French teacher.
- Ben hâlâ bir Fransızca öğretmeniyim.
- I don't like our French teacher.
- Fransızca öğretmenimizden hoşlanmıyorum.
- I don't like our French teacher.
- Fransızca öğretmenimizi sevmiyorum.
- Didn't you know Tom used to be a French teacher?
- Tom'un eskiden Fransızca öğretmeni olduğunu bilmiyor muydun?
- I'm a French teacher.
- Ben bir Fransızca öğretmeniyim.
- My first French teacher's name was Tom Jackson.
- Benim ilk Fransızca öğretmenimin adı Tom Jackson'du.
- Does your French teacher speak English well?
- Fransızca öğretmeniniz iyi derecede İngilizce konuşuyor mu?
- How do you like your new French teacher?
- Yeni Fransızca öğretmeninizi nasıl buldunuz?
- Tom will be Mary's French teacher next year.
- Tom, önümüzdeki yıl Mary'nin Fransızca öğretmeni olacak.
- My high school French teacher was a native speaker.
- Lisedeki Fransızca öğretmenimin anadili Fransızca'ydı.
- Tom was my French teacher.
- Tom benim Fransızca öğretmenimdi.
- Tom's school is looking for a new French teacher.
- Tom'un okulu yeni bir Fransızca öğretmeni arıyor.
- Tom is still a French teacher.
- Tom hâlâ bir Fransızca öğretmenidir.
- Tom isn't a French teacher anymore.
- Tom artık Fransızca öğretmeni değil.
- Tom is talking to the French teacher right now.
- Tom şu an Fransızca öğretmeni ile konuşuyor.
- Tom was formerly a French teacher.
- Tom eskiden bir Fransızca öğretmeniydi.
- Tom is a French teacher and so is Mary.
- Tom bir Fransızca öğretmeni ve Mary de öyle.
- I want to talk to Tom's French teacher.
- Tom'un Fransızca öğretmeni ile konuşmak istiyorum.
- Tom asked Mary who her French teacher was.
- Tom Mary'ye Fransızca öğretmeninin kim olduğunu sordu.
- I've just spoken to your French teacher and he says you're doing well in his class.
- Az önce Fransızca öğretmeninle konuştum ve derslerinde çok başarılı olduğunu söyledi.
- My French teacher isn't a Canadian.
- Fransızca öğretmenim Kanadalı değil.
- Is Tom really a French teacher?
- Tom gerçekten Fransızca öğretmeni mi?
- My high school French teacher wasn't a native speaker.
- Lisedeki Fransızca öğretmenimin anadili Fransızca değildi.
- We need to hire another French teacher.
- Başka bir Fransızca öğretmenini işe almamız gerek.
- My French teacher tells me that I seldom make mistakes when writing in French.
- Fransızca öğretmenim bana Fransızca yazarken nadiren hata yaptığımı söylüyor.
- Have you ever met Tom's French teacher?
- Tom'un Fransızca öğretmeniyle hiç tanıştın mı?
- Does your French teacher speak English well?
- Fransızca öğretmeniniz iyi İngilizce konuşuyor mu?
- I'm a French teacher.
- Ben Fransızca öğretmeniyim.
- You do know who Tom's French teacher is, don't you?
- Tom'un Fransızca öğretmeninin kim olduğunu biliyorsun, değil mi?
- Tom became a French teacher.
- Tom Fransızca öğretmeni oldu.
- Tom was Mary's French teacher.
- Tom, Mary'nin Fransızca öğretmeniydi.
- Tom wants to be a French teacher.
- Tom bir Fransızca öğretmeni olmak istiyor.
- I'm not a French teacher.
- Ben Fransızca öğretmeni değilim.
- Tom was formerly a French teacher.
- Tom eskiden Fransızca öğretmeniydi.
- I was surprised when I found out that Tom used to be a French teacher.
- Tom'un eskiden bir Fransızca öğretmeni olduğunu öğrendiğimde şaşırdım.
- I was Tom's French teacher.
- Ben Tom'un Fransızca öğretmeniydim.
- I'm a French teacher now.
- Artık Fransızca öğretmeniyim.
- I wrote to my French teacher in French.
- Fransızca öğretmenime Fransızca yazdım.
- Tom became a French teacher three years ago.
- Tom üç yıl önce bir Fransızca öğretmeni oldu.
- Tom is a very good French teacher.
- Tom çok iyi bir Fransızca öğretmeni.
- Have you told Tom who your French teacher is?
- Fransızca öğretmeninin kim olduğunu Tom'a söyledin mi?
- I'm studying French so I can become a French teacher.
- Fransızca öğretmeni olabilmek için Fransızca öğreniyorum.
- I've found Tom a French teacher.
- Tom'a bir Fransızca öğretmeni buldum.
- Do you remember the name of your first French teacher?
- İlk Fransızca öğretmeninin adını hatırlıyor musun?
- Is Tom still a French teacher?
- Tom hala Fransızca öğretmeni mi?
- I was Tom's French teacher.
- Tom'un Fransızca öğretmeniydim.
- I'm Tom's French teacher.
- Ben Tom'un Fransızca öğretmeniyim.
- Who was your French teacher?
- Fransızca öğretmeniniz kimdi?
- I respect my French teacher.
- Fransızca öğretmenime saygı duyuyorum.
- Tom became a French teacher when he was thirty.
- Tom otuz yaşındayken Fransızca öğretmeni oldu.
- I didn't know that Tom used to be a French teacher.
- Tom'un eskiden bir Fransızca öğretmeni olduğunu bilmiyordum.
- Tom doesn't remember his first French teacher's name.
- Tom ilk Fransızca öğretmeninin adını hatırlamıyor.
- I want to become a French teacher.
- Fransızca öğretmeni olmak istiyorum.
- I used to be a French teacher.
- Eskiden Fransızca öğretmeniydim.
- Tom saw Mary talking to the French teacher.
- Tom Mary'yi Fransızca öğretmeniyle konuşurken gördü.
- My French teacher told to rewrite my essay.
- Fransızca öğretmenim denememi yeniden yazmamı söyledi.
- Our French teacher is Canadian, isn't he?
- Fransızca öğretmenimiz Kanadalı, değil mi?
- Is Tom a French teacher?
- Tom Fransızca öğretmeni mi?
- I thought you used to be a French teacher.
- Eskiden Fransızca öğretmeni olduğunu sanıyordum.
- What's your French teacher's name?
- Senin Fransızca öğretmeninin adı ne?
- The school Tom goes to is looking for a new French teacher.
- Tom'un gittiği okul yeni bir Fransızca öğretmeni arıyor.
- Tom isn't Mary's French teacher.
- Tom, Mary'nin Fransızca öğretmeni değil.
- Have you ever met Tom's French teacher?
- Hiç Tom'un Fransızca öğretmeniyle tanıştınız mı?
- Tom is Mary's French teacher.
- Tom, Mary'nin Fransızca öğretmeni.
- I didn't know that Tom used to be a French teacher.
- Tom'un eskiden Fransızca öğretmeni olduğunu bilmiyordum.
- Tom isn't a French teacher.
- Tom bir Fransızca öğretmeni değil.
- I'm still a French teacher.
- Ben hala Fransızca öğretmeniyim.
- Tom saw Mary talking to the French teacher.
- Tom, Mary'nin Fransızca öğretmeniyle konuştuğunu gördü.
- Tom is a French teacher.
- Tom Fransızca öğretmeni.
- Tom found me a French teacher.
- Tom bana bir Fransızca öğretmeni buldu.
- My French teacher is the same age as I am.
- Fransızca öğretmenim benimle aynı yaşta.
- My high school French teacher was a native speaker.
- Lisedeki Fransızca öğretmenim Fransızca'yı anadili olarak konuşan biriydi.
- Tom is a French teacher.
- Tom bir Fransızca öğretmeni.
- I'd like to be a French teacher.
- Fransızca öğretmeni olmak istiyorum.
- Tom is my French teacher.
- Tom benim Fransızca öğretmenim.
- Tom thinks he's the best French teacher here.
- Tom buradaki en iyi Fransızca öğretmeninin kendisi olduğunu sanıyor.
- Didn't you know Tom used to be a French teacher?
- Tom'un bir Fransızca öğretmeni olduğunu bilmiyor muydun?
- My French teacher is the same age as me.
- Fransızca öğretmenim benimle aynı yaşta.
- Tom's father was my French teacher.
- Tom'un babası benim Fransızca öğretmenimdi.
- Who was your first French teacher?
- İlk Fransızca öğretmenin kimdi?
- Tom thought Mary was a French teacher.
- Tom, Mary'nin Fransızca öğretmeni olduğunu sanıyordu.
- Tom is a pretty good French teacher.
- Tom oldukça iyi bir Fransızca öğretmeni.
- Tom became a French teacher three years ago.
- Tom üç yıl önce Fransızca öğretmeni oldu.
- Tom wants to be a French teacher.
- Tom Fransızca öğretmeni olmak istiyor.
- Tom wants to become a French teacher.
- Tom Fransızca öğretmeni olmak istiyor.
- I used to be a French teacher.
- Eskiden bir Fransızca öğretmeniydim.
- Guess who Tom's French teacher was?
- Bil bakalım Tom'un Fransızca öğretmeni kimdi?
- Tom will be Mary's French teacher next year.
- Tom gelecek yıl Mary'nin Fransızca öğretmeni olacak.
- Who's your French teacher?
- Fransızca öğretmeniniz kim?
- I'm a French teacher now.
- Şimdi Fransızca öğretmeniyim.
- Tom hated his French teacher.
- Tom Fransızca öğretmeninden nefret ederdi.
- Tom wasn't a French teacher.
- Tom bir Fransızca öğretmeni değildi.
- Tom wanted to be a French teacher.
- Tom Fransızca öğretmeni olmak istiyordu.
- Who was your French teacher?
- Fransızca öğretmenin kimdi?
- Tom is apparently a French teacher.
- Tom görünüşe göre bir Fransızca öğretmeni.
- We're both French teachers.
- İkimiz de Fransızca öğretmeniyiz.
- Tom says he can't remember his French teacher's name.
- Tom Fransızca öğretmeninin adını hatırlayamadığını söylüyor.
- Tom is talking to the French teacher right now.
- Tom şu anda Fransızca öğretmeniyle konuşuyor.
- I thought you used to be a French teacher.
- Bir Fransızca öğretmeni olduğunu düşündüm.
- Who's Tom's French teacher?
- Tom'un Fransızca öğretmeni kim?
- Do you know who Tom's French teacher is?
- Tom'un Fransızca öğretmeninin kim olduğunu biliyor musun?
- Tom is a French teacher and so is Mary.
- Tom Fransızca öğretmeni, Mary de öyle.
- Have you told Tom who your French teacher is?
- Tom'a Fransızca öğretmeninin kim olduğunu söyledin mi?
- I thought you were a French teacher.
- Fransızca öğretmeni olduğunu düşündüm.
- Our French teacher gives us a test every Monday.
- Fransızca öğretmenimiz her pazartesi bize sınav yapıyor.
- Our French teacher only uses French in the classroom.
- Fransızca öğretmenimiz sınıfta sadece Fransızca konuşur.
- I'm not as good a French teacher as Tom.
- Ben Tom kadar iyi bir Fransızca öğretmeni değilim.
- How do you like your new French teacher?
- Yeni Fransızca öğretmenini nasıl buldun?
- Tom wasn't a French teacher.
- Tom Fransızca öğretmeni değildi.
- I'm the French teacher at Tom's school.
- Ben Tom'un okulunda Fransızca öğretmeniyim.
- Tom is still a French teacher.
- Tom hâlâ Fransızca öğretmeni.
- I want to be a French teacher.
- Fransızca öğretmeni olmak istiyorum.
- Tom is a French teacher in Boston.
- Tom Boston'da Fransızca öğretmeni.
- I was Tom's first French teacher.
- Tom'un ilk Fransızca öğretmeni bendim.
- Tom is apparently a French teacher.
- Tom görünüşe göre Fransızca öğretmeni.
- Tom is our French teacher.
- Tom bizim Fransızca öğretmenimiz.
- The French teacher was stumped by her student's question.
- Fransızca öğretmeni, öğrencisinin sorusuyla afalladı.
- Tom used to be my French teacher.
- Tom benim Fransızca öğretmenimdi.
- Tom didn't want to be a French teacher.
- Tom Fransızca öğretmeni olmak istemedi.
- Tom is Mary's former French teacher.
- Tom, Mary'nin eski Fransızca öğretmeni.
- Tom hated his French teacher.
- Tom Fransızca öğretmeninden nefret ediyordu.
- Tom is the best French teacher that I know.
- Tom tanıdığım en iyi Fransızca öğretmeni.
- Who's Tom's French teacher?
- Tom'un Fransızca öğretmeni kimdir?
- Tom isn't really a French teacher, is he?
- Tom gerçekten Fransızca öğretmeni değil, değil mi?
- I went to the university only to see my former French teacher again.
- Ben sadece eski Fransızca öğretmenimi görmek için üniversiteye gittim.
- Tom became a French teacher when he was thirty.
- Tom otuz yaşında bir Fransızca öğretmeni oldu.
- Tom isn't a French teacher anymore.
- Tom artık bir Fransızca öğretmeni değil.
- Our French teacher only uses French in the classroom.
- Fransızca öğretmenimiz sınıfta sadece Fransızca kullanıyor.
- Tom is a very good French teacher.
- Tom çok iyi bir Fransızca öğretmenidir.
- I'd like to become a French teacher.
- Fransızca öğretmeni olmak istiyorum.
- Is Tom a French teacher?
- Tom bir Fransızca öğretmeni mi?
- Tom didn't know who his French teacher was going to be.
- Tom Fransızca öğretmeninin kim olacağını bilmiyordu.
- I'm not as good a French teacher as Tom.
- Tom kadar iyi bir Fransızca öğretmeni değilim.
- How long have you been a French teacher?
- Ne zamandır Fransızca öğretmenisiniz?
Show More (172)
|
