|
- She is still under house arrest in Burma.
- Burma'da hala ev hapsinde tutuluyor.
- She has been kept under house arrest since September 2000 and has not been allowed to move about freely for 13 years.
- Eylül 2000'den bu yana ev hapsinde tutuluyor ve 13 yıldır serbestçe dolaşmasına izin verilmiyor.
- She is still under house arrest in Burma.
- Kendisi halen Burma'da ev hapsinde tutulmaktadır.
- The opposition leader Aung San Suu Kyi has spent half of the past 14 years under house arrest.
- Muhalefet lideri Aung San Suu Kyi son 14 yılın yarısını ev hapsinde geçirdi.
- Today Aung San Suu Kyi is now under de facto house arrest.
- Bugün Aung San Suu Kyi artık fiilen ev hapsinde tutulmaktadır.
- To place Arafat, a democratically elected president, under house arrest is wholly unacceptable.
- Demokratik yollarla seçilmiş bir başkan olan Arafat'ın ev hapsinde tutulması kesinlikle kabul edilemez.
- On various occasions, she has been kept isolated, and now she has been under house arrest for a whole year.
- Çeşitli vesilelerle tecrit altında tutuldu ve şimdi de bir yıldır ev hapsinde tutuluyor.
- Fadil was sentenced to 5 years house arrest.
- Fadıl 5 yıl ev hapsine mahkûm edildi.
- The FBI had Layla under house arrest for fraud.
- FBI, dolandırıcılık yüzünden Leyla'yı ev hapsinde tuttu.
- Tom was placed under house arrest.
- Tom ev hapsine alındı.
- Sami spent six months on house arrest.
- Sami altı ay ev hapsinde kaldı.
- Tom is under house arrest.
- Tom ev hapsinde.
- Senator Tom Jackson was put under house arrest.
- Senatör Tom Jackson ev hapsine alındı.
- Tom remains under house arrest.
- Tom ev hapsinde tutuluyor.
- Layla was under house arrest and couldn't leave her residence without permission.
- Leyla ev hapsindeydi ve evini izinsiz terk edemezdi.
- Fadil was sentenced to 5 years house arrest.
- Fadıl 5 yıl ev hapsi cezasına çarptırıldı.
- Layla was placed under house arrest.
- Layla ev hapsine alındı.
- The FBI had Layla under house arrest for fraud.
- FBI Layla'yı dolandırıcılıktan ev hapsine aldı.
- He's already been under house arrest for two years.
- Zaten iki yıldır ev hapsinde.
- Layla was placed under house arrest.
- Leyla ev hapsinde tutuldu.
- Layla was under house arrest and couldn't leave her residence without permission.
- Layla ev hapsindeydi ve evinden izinsiz ayrılamıyordu.
Show More (18)
|
