implement - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
implement uygulamak v.
  • Bernie Sanders plans to implement healthcare for all if he is elected President of the United States.
  • Bernie Sanders, Amerika Birleşik Devletleri Başkanı seçilmesi halinde herkesi kapsayacak bir sağlık hizmeti uygulamayı planlıyor.
  • The IMO has no intention of granting more time in which to implement these measures.
  • IMO'nun bu tedbirlerin uygulanması için daha fazla zaman tanımaya niyeti yoktur.
  • The FVO reports highlight the considerable efforts made by Member States to implement the rules.
  • FVO raporları, Üye Devletler tarafından kuralların uygulanması için sarf edilen kayda değer çabaları vurgulamaktadır.
Show More (178)
implement yerine getirmek (plan vb'ni) v.
  • The rapid reaction force is intended to implement the Petersberg tasks.
  • Hızlı tepki gücünün Petersberg görevlerini yerine getirmesi amaçlanmaktadır.
  • We now stand here having implemented frontloading which gives us the opportunity to comply with what we promised.
  • Şimdi burada, bize söz verdiklerimizi yerine getirme fırsatı veren önden yüklemeyi uygulamış olarak duruyoruz.
  • Other programmes are geared towards helping China to implement specific WTO obligations.
  • Diğer programlar ise Çin'in belirli DTÖ yükümlülüklerini yerine getirmesine yardımcı olmaya yöneliktir.
Show More (2)
implement alet n.
  • More than 2 000 implements were confiscated.
  • 2 000'den fazla alete el konuldu.
  • More than 2 000 implements were confiscated.
  • 2 000'den fazla tarım aletine el konuldu.
  • These implements are in common use.
  • Bu aletler ortak kullanıma açıktır.
Show More (0)
implement hayata geçirmek v.
  • So we should implement more quickly the proposals Parliament has made.
  • Dolayısıyla Parlamento'nun yaptığı önerileri daha hızlı bir şekilde hayata geçirmeliyiz.
Show More (-2)
implement araç teşkil etmek v.
  • The Pact constitutes an essential means of implementing that policy.
  • Pakt bu politikanın uygulanmasında önemli bir araç teşkil etmektedir.
Show More (-2)
implement yürütmek v.
  • In the work implementing Tampere we have five outstanding directives on the table?
  • Tampere'de yürütülen çalışmalarda masada bekleyen beş direktifimiz var.
Show More (-2)
implement gerçekleştirmek v.
  • What is crucial is to implement reforms in people's daily lives.
  • Önemli olan, insanların günlük yaşamlarında reformlar gerçekleştirmektir.
Show More (-2)
implement araç n.
  • These implements are in common use.
  • Bu araçlar ortak kullanımdadır.
Show More (-2)