implications - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
implications sonuçlar n.
  • The statements issued on 14 September have important implications for the Union's foreign policy priorities.
  • 14 Eylül'de yapılan açıklamalar Birliğin dış politika öncelikleri açısından önemli sonuçlar doğurmaktadır.
  • I am very well aware of the implications of the Treaty.
  • Antlaşmanın sonuçlarının çok iyi farkındayım.
  • This also has fundamental implications for future transatlantic relations.
  • Bu aynı zamanda gelecekteki transatlantik ilişkiler için de temel sonuçlar doğuracaktır.
Show More (43)
implications etkiler n.
  • Thirdly, the implications of such systems for individuals are not clear.
  • Üçüncü olarak bu tür sistemlerin bireyler üzerindeki etkileri net değildir.
  • The implications for the environment and for the flora and fauna of the European maritime environment are enormous.
  • Çevre ve Avrupa deniz çevresinin flora ve faunası üzerindeki etkileri çok büyüktür.
  • Last but not least, media concentration has implications for our cultural diversity.
  • Son olarak, medya yoğunlaşmasının kültürel çeşitliliğimiz üzerinde etkileri vardır.
Show More (33)