Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
abapically
develop branches
Geçmiş
İngilizce
Türkçe
1
in between
arada
adv.
As for the amount of time that has passed
in between,
I shall now explain the reason for this.
Aradan
geçen süreye gelince, şimdi bunun nedenini açıklayacağım.
He went fishing
in between.
O,
arada
balığa gitti.
There's always a woman
in between.
Arada
her zaman bir kadın vardır.
There's always a woman
in between.
Arada
hep bir kadın var.
He went fishing
in between.
Arada
balık tutmaya gitti.
Show More (2)
2
in between
arasında
prep.
The common position is somewhere
in between.
Ortak görüş ikisinin
arasında
bir yerdedir.
Ireland is somewhere
in between
at EUR 11 000 per capita.
İrlanda kişi başına 11.000 avro ile bu ikisinin
arasında
bir yerde yer almaktadır.
A little village is situated
in between
both towns.
İki kasaba
arasında
küçük bir köy var.
Show More (0)