|
- It seems that every year yet more agencies are added.
- Görünüşe göre her yıl yeni kurumlar ekleniyor.
- It seems that the Erika was not enough but the Prestige must be enough for this type of thing never to happen again.
- Görünüşe göre Erika yeterli değildi ama bu tür şeylerin bir daha asla yaşanmaması için Prestij yeterli olmalı.
- It seems that it has basically decided to participate in overfishing.
- Görünüşe göre temelde aşırı avlanmaya katılmaya karar vermiştir.
- It seems that there is now widespread agreement on the levels of the targets.
- Görünüşe göre hedeflerin seviyeleri konusunda artık yaygın bir mutabakat var.
- Now it seems that after the Court has ruled there is an appeal, so it will still be sub judice.
- Görünüşe göre Mahkeme kararını verdikten sonra temyize gidilecek, dolayısıyla konu hala yargı aşamasında.
- It seems that the Erika was not enough but the Prestige must be enough for this type of thing never to happen again!
- Görünüşe göre Erika yeterli değildi ama Prestij bu tür şeylerin bir daha asla yaşanmaması için yeterli olmalı!
- Now it seems that after the Court has ruled there is an appeal, so it will still be sub judice.
- Görünüşe göre Mahkeme kararını verdikten sonra temyize gidilecek, yani hala sub judice olacak.
- Well, it seems that not everybody enjoys this freedom.
- Görünüşe göre herkes bu özgürlüğe sahip değil.
- It seems that it has basically decided to participate in the overfishing.
- Görünüşe göre temelde aşırı avlanmaya katılmaya karar vermiştir.
- It seems that nothing can be found at this location.
- Görünüşe göre bu yerde hiçbir şey bulunamıyor.
- It seems that nothing can be found at this location.
- Görünüşe göre bu konumda hiçbir şey bulunamıyor.
- It seems that you're not having a good time here.
- Görünüşe göre burada iyi vakit geçirmiyorsun.
- It seems that she is ill.
- Görünüşe göre hasta.
- It seems that he's happy.
- Görünüşe göre mutlu.
- It seems that he is very busy today.
- Görünüşe göre bugün çok meşgul.
- It seems that there is no way out of our difficulty.
- Görünüşe göre bu zorluktan kurtulmanın bir yolu yok.
- It seemed that no one was in the village.
- Görünüşe göre köyde kimse yoktu.
- It seems that Tom and Mary are annoyed.
- Görünüşe göre Tom ve Mary sinirlenmişler.
- It seems that Tom is unable to solve the problem.
- Görünüşe göre, Tom sorunu çözemiyor.
- It seems that everyone's having fun.
- Görünüşe göre herkes eğleniyor.
- It seems that everybody likes golf.
- Görünüşe göre herkes golfü seviyor.
- It seems that he is fine.
- Görünüşe göre iyi.
- It seems that Tom is lying.
- Görünüşe göre Tom yalan söylüyor.
- It seems that this time, he's telling the truth.
- Görünüşe göre bu sefer doğruyu söylüyor.
- It seems that summer is finally here.
- Görünüşe göre yaz sonunda geldi.
- It seems that his sister is a good cook.
- Görünüşe göre kız kardeşi iyi bir aşçı.
- It seems that the origin of the mutations is in the consumption of contaminated water.
- Görünüşe göre mutasyonların kaynağı kirli su tüketimi.
- It seems that you're not having fun in here.
- Görünüşe göre burada eğlenmiyorsunuz.
- It seems those two are made for each other.
- Görünüşe göre bu ikisi birbirleri için yaratılmış.
- It seems that the computer was infected by a virus.
- Görünüşe göre bilgisayara bir virüs bulaşmış.
- It seems that your dog has taken quite a liking to Tom.
- Görünüşe göre köpeğiniz Tom'dan oldukça hoşlanmış.
- It seems that he is happy with his new job.
- Görünüşe göre yeni işinden memnun.
- It seems that I've lost my keys.
- Görünüşe göre anahtarlarımı kaybettim.
- It seems that I have forgotten something.
- Görünüşe göre bir şey unutmuşum.
- It seems that Taro doesn't have any girlfriends.
- Görünüşe göre Taro'nun hiç kız arkadaşı yok.
- It seems that she is not pleased with the job.
- Görünüşe göre işten memnun değil.
- It seems that he was late for the meeting yesterday.
- Görünüşe göre, dünkü toplantıya geç kalmış.
- It seems that Tom and Mary have been busy.
- Görünüşe göre Tom ve Mary meşgulmüş.
- It seems that Tom is disappointed.
- Görünüşe göre Tom hayal kırıklığına uğramış.
- It seems that he took me for my sister.
- Görünüşe göre beni kız kardeşim sanmış.
- It seems that he was badly scolded.
- Görünüşe göre çok kötü azarlanmış.
- It seems that no one knows the truth.
- Görünüşe göre kimse gerçeği bilmiyor.
- It seems that the rainy season is finally over.
- Görünüşe göre yağmur mevsimi sonunda bitti.
- It seems that the news was false.
- Görünüşe göre haber yanlıştı.
- It seems that she is keeping that secret.
- Görünüşe göre bu sırrı saklıyor.
- It seems that he mistook me for my sister.
- Görünüşe göre beni kız kardeşimle karıştırdı.
- It seems that Tom made no effort to find Mary.
- Görünüşe göre Tom, Mary'yi bulmak için hiç çaba göstermedi.
- It seems that Tom made no effort to find Mary.
- Görünüşe göre Tom, Mary'yi bulmak için hiç çaba göstermemiş.
- It seems that Tom is busy with his new job.
- Görünüşe göre Tom yeni işiyle meşgul.
- It seems that Jack is sick.
- Görünüşe göre Jack hasta.
- It seems that they have quarreled.
- Görünüşe göre tartışmışlar.
- It seemed that her family had moved to Hokkaido.
- Görünüşe göre ailesi Hokkaido'ya taşınmış.
- It seems that Tom knows nothing about this matter.
- Görünüşe göre Tom bu konu hakkında hiçbir şey bilmiyor.
- It seems that the war is not over yet.
- Görünüşe göre savaş henüz bitmemiş.
- It seems that you aren't having a good time here.
- Görünüşe göre burada iyi vakit geçirmiyorsun.
- It seems that he knows the truth.
- Görünüşe göre gerçeği biliyordu.
- It seems that we need to buy tickets.
- Görünüşe göre bilet almamız gerekiyor.
- It seems that he likes collecting stamps.
- Görünüşe göre pul toplamayı seviyor.
- It seems that nothing has happened.
- Görünüşe göre hiçbir şey olmamış.
- It seemed that Tom and Mary were furious.
- Görünüşe göre Tom ve Mary öfkeliydi.
- It seems that we've lost our way.
- Görünüşe göre yolumuzu kaybettik.
- It seems that someone has smoked in here.
- Görünüşe göre biri burada sigara içmiş.
- It seems that you know the answer.
- Görünüşe göre cevabı biliyorsun.
- It seems that you don't want to do it.
- Görünüşe göre bunu yapmak istemiyorsun.
- It seems that Tom is busy.
- Görünüşe göre Tom meşgul.
- We tried to determine his location, but it seems that he's not in the city.
- Yerini tespit etmeye çalıştık ama görünüşe göre şehirde değil.
- It seems that you don't like Tom either.
- Görünüşe göre sen de Tom'dan hoşlanmıyorsun.
- It seems that we have lost our way.
- Görünüşe göre yolumuzu kaybettik.
- It seems that Cathy likes music.
- Görünüşe göre Cathy müzikten hoşlanıyor.
- It seems that Tony bought an expensive car.
- Görünüşe göre Tony pahalı bir araba almış.
- It seems that something is wrong with the computer.
- Görünüşe göre, bilgisayarda bir sorun var.
- It seemed that Tom and Mary were impatient.
- Görünüşe göre Tom ve Mary sabırsızdı.
- It seems that you don't want to do it.
- Görünüşe göre yapmak istemiyorsun.
- It seems that the war is not over yet.
- Görünüşe göre savaş hala bitmemiş.
- It seems that the store is closed today.
- Görünüşe göre mağaza bugün kapalı.
- It seemed that Tom wanted to attend the party.
- Görünüşe göre Tom partiye katılmak istemiş.
- It seems that something is bothering him.
- Görünüşe göre bir şey onu rahatsız ediyor.
- It seemed that the bus had been late.
- Görünüşe göre otobüs geç kalmıştı.
- It seems that the diamond is real.
- Görünüşe göre elmas gerçek.
- It seems that everything works.
- Görünüşe göre her şey işe yarıyor.
- It seems that there are people in Japan who keep penguins as pets.
- Görünüşe göre Japonya'da penguenleri evcil hayvan olarak besleyen insanlar var.
- It seems that Mr Tanaka has passed the exam.
- Görünüşe göre Bay Tanaka sınavı geçmiş.
- It seems that he is interested in astronomy.
- Görünüşe göre astronomi ile ilgileniyor.
- It seems that he likes his present job.
- Görünüşe göre şu anki işini seviyor.
- It seems that they're bored of married life.
- Görünüşe göre evlilik hayatından sıkılmışlar.
- It seems that Tom had planned to give Mary the loan she had been looking for.
- Görünüşe göre Tom, Mary'ye aradığı krediyi vermeyi planlamıştı.
- It seems that he took me for my sister.
- Görünüşe göre beni kız kardeşimle karıştırdı.
- It seems that Mr Hatoyama is living in company housing.
- Görünüşe göre Bay Hatoyama şirket konutlarında yaşıyor.
- It seems that he is unable to solve the problem.
- Görünüşe göre sorunu çözemiyor.
- It seems that the rainy season is over at last.
- Görünüşe göre, yağmur mevsimi sonunda bitti.
- It seems that Tom wants to go.
- Görünüşe göre Tom gitmek istiyor.
- It seems that Tom isn't here today.
- Görünüşe göre Tom bugün burada değil.
- It seems that he is unable to swim.
- Görünüşe göre yüzemiyor.
- It seems that I'm not lucky today.
- Görünüşe göre bugün şanslı değilim.
- It seems that the rainy season is finally over.
- Görünüşe göre yağışlı mevsim sonunda bitti.
- It seems that they took the wrong train.
- Görünüşe göre yanlış trene binmişler.
- It seems that he's a student.
- Görünüşe göre o bir öğrenci.
- It seems that the burglar broke in through an upstairs window.
- Görünüşe göre hırsız üst kattaki bir pencereden içeri girmiş.
- It seems that the children will have to sleep on the floor.
- Görünüşe göre çocuklar yerde uyumak zorunda kalacaklar.
- It seems that he is wrong.
- Görünüşe göre yanılıyor.
- It seems that Tom has been here.
- Görünüşe göre Tom buradaymış.
- It seems that he is unable to solve the problem.
- Görünüşe göre problemi çözemiyor.
- It seems that he knows something about that incident.
- Görünüşe göre bu olay hakkında bir şeyler biliyor.
- It seems that everybody's having fun.
- Görünüşe göre herkes eğleniyor.
- It seemed that Jim had missed the seven o'clock train.
- Görünüşe göre Jim saat yedi trenini kaçırmıştı.
- It seems that Tom can still do that.
- Görünüşe göre Tom bunu hala yapabiliyor.
- It seems that Tom is upset about something.
- Görünüşe göre Tom bir şeye üzülmüş.
- It seems that the computer was infected by a virus.
- Görünüşe göre bilgisayara virüs bulaşmış.
- It seems that everybody is an American.
- Görünüşe göre herkes Amerikalı.
- It seems that you're very happy today.
- Görünüşe göre bugün çok mutlusun.
- It seems that there is something wrong with the telephone.
- Görünüşe göre telefonda bir sorun var.
- It seemed that Tom was hiding something.
- Görünüşe göre Tom bir şeyler saklıyordu.
- It seems that the policeman in this TV series is a dirty cop who abuses his authority.
- Görünüşe göre bu dizideki polis, otoritesini kötüye kullanan kirli bir polis.
- It seems that he is aware of the fact.
- Görünüşe göre gerçeğin farkında.
- It seems that something funny is going on.
- Görünüşe göre komik bir şeyler oluyor.
- It seems that you don't want me to succeed.
- Görünüşe göre başarılı olmamı istemiyorsun.
- It seems that Tom has no idea where Mary is.
- Görünüşe göre Tom'un Mary'nin nerede olduğuna dair hiçbir fikri yok.
- It seems that my little sister got her wallet stolen at school.
- Görünüşe göre küçük kız kardeşim okulda cüzdanını çaldırmış.
- It seems that there was a misunderstanding.
- Görünüşe göre bir yanlış anlaşılma olmuş.
- It seems that Tom knows the secret.
- Görünüşe göre Tom sırrı biliyor.
- It seems that she's happy.
- Görünüşe göre mutlu.
- It seems that you are very happy today.
- Görünüşe göre bugün çok mutlusunuz.
- It seems that she was ill.
- Görünüşe göre hastaydı.
- It seems that his secretary knows a truth.
- Görünüşe göre sekreteri bir gerçeği biliyor.
- It seems that this is not painted by a painter.
- Görünüşe göre bu bir ressam tarafından yapılmamış.
- It seems that Tom can still do that.
- Görünüşe göre Tom hâlâ bunu yapabilir.
- It seems that Tatoeba is working properly again.
- Görünüşe göre Tatoeba tekrar düzgün çalışıyor.
- It seems that Tom and Miriam's relationship is having trouble, but we really hope they work it out.
- Görünüşe göre Tom ve Miriam'ın ilişkisinde sorunlar var, ama gerçekten çözmelerini umuyoruz.
- It seems that he is telling a lie.
- Görünüşe göre yalan konuşuyor.
- It seems that our sense of direction is not always reliable.
- Görünüşe göre yön duygumuz her zaman güvenilir değil.
- It seems that no one knew the truth.
- Görünüşe göre kimse gerçeği bilmiyordu.
- It seems that certain operations cannot take place.
- Görünüşe göre bazı işlemler gerçekleşemiyor.
- It seems that Tom has been very busy.
- Görünüşe göre Tom çok meşgulmüş.
- It seems that he used to be a great athlete.
- Görünüşe göre eskiden harika bir sporcuymuş.
- It seems that he is unable to swim.
- Görünüşe göre o yüzemiyor.
- It seems that Tom can't swim.
- Görünüşe göre Tom yüzme bilmiyor.
- It seems that he was a great athlete.
- Görünüşe göre harika bir atletmiş.
- It seems that you are not having a good time here.
- Görünüşe göre burada iyi vakit geçirmiyorsun.
- It seemed that Tom and Mary were nervous.
- Görünüşe göre Tom ve Mary gergindi.
- It seems that the rich part of humanity doesn't care much for the problems of the poor part.
- Görünüşe göre insanlığın zengin kesimi fakir kesiminin sorunlarını pek umursamıyor.
- It seems that my son is now at a rebellious age and recklessly opposes us.
- Görünüşe göre oğlum artık asi bir yaşta ve pervasızca bize karşı çıkıyor.
- It seems that Tom likes classical music.
- Görünüşe göre Tom klasik müzikten hoşlanıyor.
Show More (139)
|
|
- Now it seems that Spain is the culprit once more.
- Görünen o ki İspanya bir kez daha suçlu.
- Well, it seems that not everybody enjoys this freedom.
- Görünen o ki herkes bu özgürlüğe sahip değil.
- It seems that it was agricultural subsidies in the EU that yet again broke one of the deals on the table.
- Görünen o ki masadaki anlaşmalardan birini bozan yine AB'deki tarımsal sübvansiyonlar oldu.
- It seems that fresh food and safe food do not always go hand in hand.
- Görünen o ki taze gıda ve güvenli gıda her zaman el ele gitmiyor.
- It seems that many of us have a very short memory.
- Görünen o ki birçoğumuz çok kısa bir hafızaya sahibiz.
- However, it seems that none of the Member States meets this figure due to a lack of inspectors.
- Ancak görünen o ki, müfettiş eksikliği nedeniyle Üye Devletlerin hiçbiri bu rakamı karşılayamamaktadır.
- It seems that many of us have a very short memory.
- Görünen o ki birçoğumuz çok kısa süreli bir hafızaya sahibiz.
- It seems that nothing can be found at this location.
- Görünen o ki bu konumda hiçbir şey bulunamıyor.
- It seems that no one knows the truth.
- Görünen o ki kimse gerçeği bilmiyor.
- It seems that she is keeping that secret.
- Görünen o ki, o sırrı saklıyor.
- It seems that Tatoeba is working properly again.
- Görünen o ki, Tatoeba yeniden uygun şekilde çalışıyor.
- Although astrology has no scientific basis, it's very popular and it seems that many people believe in it.
- Astrolojinin bilimsel bir temeli olmamasına rağmen, çok popüler ve görünen o ki birçok insan buna inanıyor.
Show More (9)
|
