|
- By the way, according to the participants, last night's sitting was of extremely high quality.
- Bu arada, katılımcılara göre dün geceki oturum son derece kaliteli geçti.
- Although the outbreak was debated in the plenary last night there will be no resolution on the subject.
- Salgın dün gece genel kurulda tartışılmış olmasına rağmen bu konuda bir karar alınmayacaktır.
- The proposed amendment arrived very late last night.
- Önerilen değişiklik dün gece çok geç saatlerde elimize ulaştı.
- However, it was withdrawn from the Committee on Budgets last night without being discussed or voted on.
- Ancak bu tasarı dün gece görüşülmeden ve oylanmadan Bütçe Komisyonundan geri çekildi.
- We debated such an issue in this House only last night, that of female genital mutilation.
- Daha dün gece bu Mecliste böyle bir konuyu, kadın sünnetini tartıştık.
- I note the point you made last night and again just now.
- Dün gece ve şimdi tekrar dile getirdiğiniz hususları not ediyorum.
- Mr Muis did not attend last night.
- Sayın Muis dün gece toplantıya katılmadı.
- Last night I had a dream.
- Dün gece bir rüya gördüm.
- We touched upon this briefly last night.
- Dün gece bu konuya kısaca değinmiştik.
- Last night I heard his statement on Chechnya on German television.
- Dün gece Alman televizyonunda Çeçenistan ile ilgili açıklamasını dinledim.
- Mr Fatuzzo, last night I, too, had a dream.
- Bay Fatuzzo, dün gece ben de bir rüya gördüm.
- We only heard last night that this was about to happen when it was too late for us to do anything about it.
- Bunun gerçekleşmek üzere olduğunu ancak dün gece duyduk ve bu konuda bir şey yapmamız için artık çok geçti.
- Yes, but following last night's discussion I have understood what that meant and I accept the term.
- Evet, ancak dün geceki tartışmanın ardından bunun ne anlama geldiğini anladım ve terimi kabul ediyorum.
- I note the point you made last night and again just now.
- Dün gece ve şimdi tekrar belirttiğiniz hususu not ediyorum.
- I slept extremely badly last night and had a real nightmare.
- Dün gece çok kötü uyudum ve gerçek bir kabus gördüm.
- I note the point you made last night and again just now.
- Dün gece ve şimdi tekrar dile getirdiğiniz hususu not ediyorum.
- I arrived back in Strasbourg last night directly from visiting Israel.
- İsrail'i ziyaret ettikten sonra dün gece doğrudan Strazburg'a döndüm.
- Well, I had another dream last night.
- Dün gece bir rüya daha gördüm.
- Last night, the Council held a trialogue meeting.
- Dün gece Konsey bir deneme toplantısı düzenledi.
- I wanted to ask you about the decision of the Bureau that was taken last night on the issue of a Staff Regulation.
- Büro'nun dün gece Personel Yönetmeliği konusunda aldığı kararı sormak istiyorum.
- Surprisingly, her story checks out, she really was at the library until midnight last night.
- Şaşırtıcı bir şekilde, hikayesi doğru çıktı, gerçekten de dün gece yarısına kadar kütüphanedeymiş.
- I ate a whole coffee cake last night.
- Dün gece bir kahveli keki tamamen yedim.
- And he ate a whole family of koalas last night.
- Ve dün gece bütün bir koala ailesini yedi.
- It was hard to get the chains underneath her last night.
- Dün gece, zincirleri alttan dolaması zor oldu.
- Sources confirm Russia dispatched another convoy over the border last night.
- Kaynaklar, Rusya'nın dün gece sınıra başka bir konvoy gönderdiğini doğruluyor.
- Sources confirm Russia dispatched another convoy over the border last night.
- Kaynaklar Rusya'nın dün gece sınıra bir konvoy daha sevk ettiğini doğruluyor.
- Boss, Hitch has got a perfect alibi for last night.
- Patron, Hitch'in dün gece için mükemmel bir mazereti var.
- I ate a whole coffee cake last night.
- Dün gece koca bir kahveli kek yedim.
- He liked it so much that he slept with it last night.
- O kadar çok sevdi ki dün gece onunla uyudu.
- It was hard to get the chains underneath her last night.
- Dün gece zincirleri alttan dolamak zor oldu.
- She just gave him the flash drive that she used last night.
- Dün gece kullandığı flaş belleği ona verdi.
- Sources confirm Russia dispatched another convoy over the border last night.
- Kaynaklar Rusya'nın dün gece sınıra bir konvoy daha gönderdiğini doğrulamaktadır.
- And he ate a whole family of koalas last night.
- Dün gece de koca bir koala ailesini yedi.
- It was unusually cold last night.
- Dün gece alışılmadık derecede soğuktu.
- Did you sleep much last night?
- Dün gece çok uyudun mu?
- Did you enjoy watching the night game last night?
- Dün gece maçı izlemek hoşuna gitti mi?
- I heard that you went to see Tom last night.
- Dün gece Tom'u görmeye gittiğini duydum.
- I wasn't able to thank you last night.
- Dün gece sana teşekkür edemedim.
- The chief of police told reporters that both a member of the public and a police officer had been injured in last night's altercation.
- Polis şefi muhabirlere verdiği demeçte, dün gece çıkan kavgada hem bir vatandaş hem de bir polis memuru yaralandığını söyledi.
- Do you know how cold it got last night?
- Dün gece ne kadar soğuktu biliyor musun?
- The bananas you brought to me last night were all bad.
- Dün gece bana getirdiğin muzların hepsi kötüydü.
- Tom told me he was home last night.
- Tom dün gece evde olduğunu söyledi.
- Tom partied with his friends last night.
- Tom dün gece arkadaşları ile parti yaptı.
- Tom and the others arrived late last night.
- Dün gece Tom ve diğerleri geç geldi.
- You were supposed to call me last night.
- Dün gece beni araman gerekiyordu.
- What did you do last night?
- Dün gece ne yaptın?
- Apparently, Tom was on television last night.
- Görünüşe göre Tom dün gece televizyondaymış.
- I wonder what happened here last night.
- Dün gece burada ne olduğunu merak ediyorum.
- Our car broke down last night.
- Bizim araba dün gece bozuldu.
- Tell us what happened last night.
- Dün gece ne olduğunu bize anlat.
- I met her last night.
- Dün gece onunla tanıştım.
- I finished reading that book last night.
- Dün gece o kitabı okumayı bitirdim.
- She seems to have slept badly last night.
- Dün gece çok kötü uyumuş gibi görünüyor.
- Tom never made it home last night.
- Tom dün gece hiç eve gitmedi.
- Last night I chundered.
- Dün gece kustum.
- He came back about nine last night.
- Dün gece dokuz gibi döndü.
- Can anyone vouch for your whereabouts last night?
- Dün gece nerede olduğuna dair kefil olabilecek biri var mı?
- My father got home late last night.
- Babam dün gece eve geç geldi.
- I studied last night.
- Dün gece ders çalıştım.
- This is the book I was telling you about last night.
- Dün gece sana bahsettiğim kitap bu.
- It rained last night.
- Dün gece yağmur yağdı.
- I thought you would be there last night.
- Senin dün gece orada olacağını düşünmüştüm.
- Is that what you were talking about last night?
- Dün gece bundan mı bahsediyordun?
- I saw her last night.
- Dün gece onu gördüm.
- His father passed away last night in the hospital.
- Babası, dün gece hastanede vefat etti.
- Did you sleep well last night, Steve?
- Dün gece iyi uyudun mu, Steve?
- Tom spoke to me last night.
- Tom dün gece benimle konuştu.
- By chance, I met my professor at a restaurant last night.
- Şans eseri dün gece bir restoranda profesörüme rastladım.
- I wasn't here last night.
- Dün gece burada değildim.
- We had a good time at the theater last night.
- Biz dün gece tiyatroda iyi bir zaman geçirdik.
- Tom probably slept well last night.
- Tom muhtemelen dün gece iyi uyudu.
- I really enjoyed last night.
- Dün gece çok eğlendim.
- Tom was definitely drunk last night.
- Tom dün gece kesinlikle sarhoştu.
- We had a very good time last night.
- Dün gece çok iyi zaman geçirdik.
- What did you eat last night?
- Dün gece ne yedin?
- I did that last night.
- Onu dün gece yaptım.
- I ran into my friend at the theater last night.
- Dün gece sinemada bir arkadaşıma rastladım.
- Tom said he didn't sleep a wink last night.
- Tom dün gece gözünü bile kırpmadığını söyledi.
- Last night I did not feel like going out and I stayed home watching a movie.
- Dün gece kendimi dışarı çıkacak gibi hissetmedim ve bir film izleyerek evde kaldım.
- A fire broke out last night.
- Dün gece bir yangın çıktı.
- She caught a cold last night.
- O, dün gece soğuk aldı.
- Tom wrote this letter last night.
- Tom dün gece bu mektubu yazdı.
- I was home last night.
- Dün gece evdeydim.
- I enjoyed myself last night.
- Dün gece çok eğlendim.
- I slept well last night.
- Dün gece iyi uyudum.
- How did last night go?
- Dün gece nasıl geçti?
- There was an attack on a worker last night.
- Dün gece bir işçiye saldırı oldu.
- Tom was drunk last night when I saw him.
- Onu gördüğümde Tom dün gece sarhoştu.
- I had a horrible dream last night.
- Dün gece berbat bir rüya gördüm.
- I had a funny dream last night.
- Dün gece komik bir rüya gördüm.
- You heard what Tom said last night, didn't you?
- Tom'un dün gece ne dediğini duydun, değil mi?
- I had dinner with a friend last night.
- Dün gece bir arkadaşımla yemek yedim.
- The thermometer registered minus ten last night.
- Dün gece termometre eksi on derece kaydetti.
- Tom appeared on television last night.
- Tom dün gece televizyona çıktı.
- I don't think Tom got much sleep last night.
- Tom'un dün gece pek uyuduğunu sanmıyorum.
- Did you sleep a lot last night?
- Dün gece çok uyudun mu?
- I saw him last night.
- Dün gece onu gördüm.
- The buildings were damaged by the storm last night.
- Binalar dün geceki fırtınadan zarar gördü.
- Tom said that he didn't sleep well last night.
- Tom dün gece iyi uyumadığını söyledi.
- I had my watch stolen last night.
- Dün gece saatimi çaldırdım.
- It looks like you slept in your clothes last night.
- Görünüşe bakılırsa dün gece kıyafetlerinle uyumuşsun.
- They went to the movies last night.
- Dün gece sinemaya gittiler.
- Last night he came to the party with Jane.
- Dün gece Jane ile partiye geldi.
- Did you see him last night?
- Dün gece onu gördün mü?
- Tom should've won last night.
- Tom dün gece kazanmalıydı.
- I got back from Boston just last night.
- Boston'dan daha dün gece döndüm.
- I suppose you want to ask me who I was with last night.
- Sanırım dün gece kiminle olduğumu sormak istiyorsunuz.
- He died from the cold last night.
- Dün gece soğuktan öldü.
- Tom should've called Mary last night.
- Tom dün gece Mary'i aramalıydı.
- I didn't eat dinner last night.
- Dün gece akşam yemeği yemedim.
- Tom drank too much at the party last night.
- Tom dün geceki partide çok fazla içti.
- We watched the baseball game on TV last night.
- Dün gece televizyonda beyzbol maçı izledik.
- I looked you up on the internet last night.
- Dün gece seni internetten araştırdım.
- She wishes she had gone to the theater last night.
- Keşke dün gece tiyatroya gitseydim diyor.
- Tom drank too much beer last night.
- Tom dün gece çok fazla bira içti.
- Was your father reading a book last night?
- Dün gece baban bir kitap okuyor muydu?
- I wish she had come last night.
- Keşke dün gece gelseydi.
- We arrived in Boston last night.
- Boston'a dün gece geldik.
- He appeared on television last night.
- Dün gece televizyona çıktı.
- Tom said he slept well last night.
- Tom dün gece iyi uyuduğunu söyledi.
- I called you last night to give you the good news.
- Sana iyi haber vermek için dün gece seni aradım.
- I could not sleep well last night, because it was so hot.
- Dün gece iyi uyuyamadım, çünkü hava çok sıcaktı.
- Did you take photos last night?
- Dün gece fotoğraf çektin mi?
- I got back to Boston last night.
- Dün gece Boston'a döndüm.
- Last night an explosion took place at a fireworks factory.
- Dün gece havai fişek fabrikasında bir patlama meydana geldi.
- She cooked vegetable soup last night.
- O dün gece sebze çorbası pişirdi.
- Last night was very hot and muggy, so I didn't sleep so well.
- Dün gece çok sıcak ve bunaltıcıydı, bu yüzden pek iyi uyuyamadım.
- Tom didn't make it home last night.
- Tom dün gece eve gelmedi.
- I ate two green apples and a bowl of green grapes last night.
- Dün gece iki yeşil elma ve bir kase yeşil üzüm yedim.
- I couldn't sleep well last night because there were lots of things on my mind.
- Dün gece iyi uyuyamadım çünkü aklımda bir sürü şey vardı.
- I saw a wonderful movie last night.
- Dün gece harika bir film seyrettim.
- I was expecting you last night.
- Dün gece seni bekliyordum.
- She cooked vegetable soup last night.
- Dün gece sebze çorbası pişirdi.
- What time did you get to bed last night?
- Dün gece kaçta yattın?
- Why did you text me last night?
- Dün gece bana neden mesaj attın?
- I didn't fall asleep until two o'clock last night.
- Dün gece saat ikiye kadar uyuyamadım.
- You were talking in your sleep last night.
- Dün gece uykunuzda konuşuyordunuz.
- I spoke to Tom last night.
- Dün gece Tom'la konuştum.
- Tom definitely was here last night.
- Tom dün gece kesinlikle buradaydı.
- I liked the third song you sang last night.
- Dün gece söylediğin üçüncü şarkıyı beğendim.
- Somebody broke in here last night.
- Dün gece biri zorla girmiş.
- Maybe I shouldn't have stayed up so late last night.
- Belki de dün gece bu kadar geç saate kadar kalmamalıydım.
- You weren't home last night when I came to visit.
- Ziyaret etmeye geldiğimde dün gece evde yoktun.
- She dreamed a happy dream last night.
- O dün gece mutlu bir rüya gördü.
- Tom drank too much last night.
- Tom dün gece çok içti.
- He went to bed at eleven last night.
- Dün gece on birde yattı.
- Tom has already finished the book he started reading last night.
- Tom dün gece okumaya başladığı kitabı çoktan bitirdi.
- I didn't get any sleep last night.
- Dün gece hiç uyumadım.
- I thought that you'd be there last night.
- Dün gece orada olacağını sanıyordum.
- Mary came home drunk last night.
- Mary dün gece eve sarhoş geldi.
- A fire broke out last night and three houses were burnt down.
- Dün gece bir yangın çıktı ve üç ev tamamen yandı.
- It has been snowing off and on since last night.
- Dün geceden beri aralıklarla kar yağıyor.
- There was a fire in this city last night.
- Dün gece, bu şehirde bir yangın çıktı.
- How was last night?
- Dün gece nasıldı?
- You should have seen that movie last night.
- Dün gece o filmi görmeliydin.
- What did you watch on TV last night?
- Dün gece televizyonda ne izledin?
- You should have seen the movie last night.
- Filmi dün gece izlemeliydin.
- We were over at Tom's place last night playing cards.
- Dün gece Tom'un evinde kart oynuyorduk.
- I saw you last night.
- Seni dün gece gördüm.
- The winning numbers in last night's lottery draw were 7, 18, 3, 41, and 6 in that order.
- Dün geceki piyango çekilişinde kazanan rakamlar sırayla 7, 18, 3, 41 ve 6 idi.
- What kept you up last night?
- Dün gece seni ne ayakta tuttu?
- He appeared on TV last night.
- Dün gece televizyona çıktı.
- Did you really think I wouldn't find out that you went there last night?
- Dün gece oraya gittiğini öğrenmeyeceğimi mi sandın?
- Last night there was a fire in the neighborhood.
- Dün gece mahallede bir yangın çıkmıştı.
- Tom drank a lot last night and is a bit hung over this morning.
- Tom dün gece çok içti ve bu sabah biraz akşamdan kalma.
- Did you get any sleep at all last night?
- Dün gece hiç uyuyabildin mi?
- Did you see them last night?
- Dün gece onları gördün mü?
- Tom told me he was home last night.
- Tom bana dün gece evde olduğunu söyledi.
- Tom slept like a log last night.
- Tom dün gece kütük gibi uyudu.
- Sami read the book last night.
- Sami dün gece kitabı okudu.
- Last night, he told me everything.
- Dün gece bana her şeyi anlattı.
- Did you score last night?
- Dün gece sayı yaptın mı?
- It has been raining on and off since last night.
- Dün geceden beri aralıklarla yağmur yağıyor.
- Tell me where you were last night at the time of the murder.
- Dün gece cinayet sırasında nerede olduğunu söyle.
- Would you like to know who was here last night?
- Dün gece burada kim vardı, bilmek ister misin?
- Tom seemed to enjoy himself at the party last night.
- Tom dün geceki partide eğleniyor gibiydi.
- We watched TV last night.
- Dün gece TV izledik.
- Let's discuss what happened last night.
- Dün gece olanları tartışalım.
- It may have rained a little last night.
- Dün gece biraz yağmur yağmış olabilir.
- I'll bet you didn't sleep a wink last night.
- Dün gece göz kırpmadan uyumadığına bahse girerim.
- I want to apologize for the way I acted last night.
- Dün geceki davranma tarzım için özür dilemek istiyorum.
- Last night, he saw a UFO in the sky.
- Dün gece gökyüzünde bir UFO görmüş.
- This is the book which I read last night.
- Bu dün gece okuduğum kitap.
- Mary stayed up late last night.
- Mary, dün gece geç saate kadar ayakta kaldı.
- Last night I was at home.
- Dün gece evdeydim.
- Tom wasn't watching TV last night.
- Tom dün gece televizyon izlemedi.
- Tom arrived here last night.
- Tom dün gece buraya vardı.
- Did you sleep on the couch again last night?
- Dün gece yine kanepede mi uyudun?
- I went to see Tom last night.
- Ben dün gece Tom'u görmeye gittim.
- I spoke to her last night.
- Dün gece onunla konuştum.
- Naoko wrote this letter last night.
- Naoko bu mektubu dün gece yazdı.
- Where did Tom sleep last night?
- Tom dün gece nerede uyudu?
- I dreamt of you last night.
- Dün gece rüyamda seni gördüm.
- He came home fairly late last night.
- Dün gece eve oldukça geç geldi.
- I got here last night.
- Buraya dün gece geldim.
- Tom called me last night.
- Tom dün gece beni aradı.
- Tom didn't get much sleep last night.
- Tom dün gece fazla uyuyamadı.
- Where were you last night?
- Dün gece neredeydin?
- I thought that you were going to come over last night.
- Dün gece geleceğini sanıyordum.
- Last night was particularly hot.
- Dün gece özellikle sıcaktı.
- The temperature fell below zero last night.
- Sıcaklık dün gece sıfırın altına düştü.
- I was studying late last night.
- Dün gece geç saatlere kadar ders çalıştım.
- I saw the match last night.
- Dün gece maçı izledim.
- I was with her last night.
- Dün gece onunla birlikteydim.
- Mary didn't come home last night.
- Mary dün gece eve gelmedi.
- According to the newspaper, there was a big fire last night.
- Gazeteye göre dün gece büyük bir yangın çıkmış.
- You heard what Tom said last night, didn't you?
- Dün gece Tom'un ne dediğini duydun, değil mi?
- I slept badly last night.
- Dün gece çok kötü uyudum.
- Did you get enough sleep last night?
- Dün gece yeterince uyudun mu?
- Tom's house was broken into last night.
- Dün gece Tom'un evine zorla girilmiş.
- She promised to meet him last night.
- Dün gece onunla buluşacağına söz verdi.
- Tom must've driven Mary's car last night.
- Dün gece Mary'nin arabasını Tom kullanmış olmalı.
- It was cold last night, yet he didn't wear a coat.
- Dün gece hava soğuktu ama o mont giymedi.
- We had a lively party last night.
- Dün gece hareketli bir parti vardı.
- I got a call from a man named Tom Jackson last night.
- Dün gece Tom Jackson adındaki bir adamdan bir telefon aldım.
- Where did you say you slept last night?
- Dün gece nerede uyuduğunu söyledin?
- Tom snuck out of the house last night.
- Tom dün gece gizlice evden çıktı.
- Who was there last night?
- Dün gece kim oradaydı?
- What were you studying last night?
- Dün gece ne çalışıyordun.
- A man called on you last night.
- Dün gece bir adam seni aradı.
- A fire broke out in the supermarket last night.
- Dün gece süpermarkette bir yangın patlak verdi.
- How was your date with Mary last night?
- Dün gece Mary ile buluşman nasıldı?
- Last night, we watched the stars from the rooftop.
- Dün gece çatıdan yıldızları seyrettik.
- Tom and his friends drank a lot of beer last night.
- Tom ve arkadaşları dün gece çok bira içtiler.
- She died last night.
- Dün gece öldü.
- The movie we watched last night was in black and white.
- Dün gece izlediğimiz film siyah beyazdı.
- I was talking to Tom about what happened last night.
- Dün gece olanlar hakkında Tom'la konuşuyordum.
- How was your date with Mary last night?
- Dün gece Mary ile randevun nasıldı?
- Last night Takashi came to me in a dream.
- Dün gece Takashi rüyama girdi.
- I had to talk to Tom last night.
- Dün gece Tom'la konuşmak zorundaydım.
- I'm sorry I didn't come by last night.
- Dün gece gelemediğim için üzgünüm.
- The buildings were damaged by the storm last night.
- Binalar dün gece fırtınadan zarar gördü.
- Were you here last night?
- Dün gece burada mıydın?
- Tom had a weird dream last night.
- Tom dün gece garip bir rüya gördü.
- I ate dinner last night, but I don't think Tom did.
- Dün gece ben yemek yedim ama Tom'un yediğini sanmıyorum.
- Why were you up so late last night?
- Neden dün gece geç saatlere kadar ayaktaydın?
- Why were Tom and Mary at your house last night?
- Tom ve Mary neden dün gece senin evindeydiler?
- I tried to call you last night, but you didn't answer.
- Dün gece seni aramaya çalıştım ama cevap vermedin.
- Did you hear about what happened last night?
- Dün gece ne olduğunu duydun mu?
- Tom was interviewed on TV last night.
- Dün gece televizyonda Tom'la röportaj yapıldı.
- I wish Tom had come to our party last night.
- Keşke Tom dün geceki partimize gelseydi.
- I told you everything I knew last night.
- Dün gece bildiğim her şeyi sana söyledim.
- Mary looked beautiful last night.
- Mary dün gece çok güzel görünüyordu.
- Why didn't you text me last night?
- Neden dün gece bana mesaj atmadın?
- I spent last night at Tom's.
- Dün geceyi Tom'da geçirdim.
- Last night I stayed home to be able to receive your phone call.
- Dün gece aramana cevap verebilmek için evde kaldım.
- Tom got mugged last night.
- Tom dün gece soyuldu.
- My grandmother passed away peacefully last night.
- Büyükannem dün gece huzur içinde vefat etti.
- I came by last night, but you weren't here.
- Ben dün gece geldim ama sen burada değildin.
- I was with him last night.
- Dün gece onunla birlikteydim.
- What were you doing last night?
- Dün gece ne yapıyordun?
- Where'd you get to last night?
- Dün gece nereye gittin?
- Tom arrived here last night.
- Tom buraya dün gece geldi.
- Last night, his grandfather passed away in the hospital.
- Dün gece büyükbabası hastanede vefat etmiş.
- Tom arrived in Boston last night.
- Tom Boston'a dün gece geldi.
- We saw him last night.
- Onu dün gece gördük.
- My car was stolen last night.
- Dün gece arabam çalındı.
- We had a nice time last night.
- Dün gece güzel vakit geçirdik.
- I went to a party last night.
- Dün gece bir partiye gittim.
- She was robbed of her jewels last night.
- Dün gece onun mücevherleri soyulmuştu.
- Tom has a terrible headache because he drank too much last night.
- Dün gece çok içtiği için Tom'un başı çok ağrıyor.
- This vending machine was destroyed by hoodlums last night.
- Bu satış makinesi dün gece serseriler tarafından tahrip edildi.
- I ate last night's leftovers for lunch.
- Öğle yemeğinde dün geceden kalanları yedim.
- I heard a crash at about ten o'clock last night.
- Dün gece saat on civarında bir gürültü duydum.
- Tom doesn't remember what happened last night.
- Tom dün gece ne olduğunu hatırlamıyor.
- He asked after you last night.
- Dün gece senin hatrını sordu.
- Tom partied with his friends last night.
- Tom dün gece arkadaşlarıyla parti yaptı.
- Tom was on the news last night.
- Tom dün gece haberlere çıktı.
- I wrote a love letter last night.
- Dün gece bir aşk mektubu yazdım.
- Tom drank three bottles of wine last night.
- Tom dün gece üç şişe şarap içti.
- Tell me where you were last night.
- Bana dün gece nerede olduğunu söyle.
- What happened when you got home last night?
- Dün gece eve gidince ne oldu?
- I wonder why Tom didn't show up last night.
- Tom'un dün gece neden gelmediğini merak ediyorum.
- What were you studying last night?
- Dün gece ne çalışıyordun?
- About eighty thousand spectators packed into the stadium last night.
- Dün gece stadyuma yaklaşık seksen bin seyirci doldu.
- I came by last night, but you weren't here.
- Dün gece geldim ama sen yoktun.
- We talked about this last night.
- Dün gece bunun hakkında konuştuk.
- Tell me where you were last night at the time of the murder.
- Dün gece cinayet zamanında nerede olduğunu bana anlat.
- Despite the rain I slept well last night.
- Yağmura rağmen dün gece iyi uyudum.
- Last night was very hot and muggy and it was difficult to sleep.
- Dün gece çok sıcak ve bunaltıcıydı ve uyumak zordu.
- You did that last night, didn't you?
- Bunu dün gece yaptın, değil mi?
- Aren't you still mad about last night?
- Dün gece hakkında hâlâ kızgın değil misin?
- I had that weird dream again last night.
- Dün gece yine o garip rüyayı gördüm.
- I got five hours sleep last night.
- Dün gece beş saat uyudum.
- Some kind of party upstairs kept me up till one last night.
- Dün gece üst kattaki bir tür parti saat bire kadar beni uyutmadı.
- The hour-long concert at the Kennedy Center was broadcast live on TV last night.
- Kennedy Center'daki bir saatlik konser dün gece televizyonda canlı yayınlandı.
- I didn't watch TV last night.
- Dün gece televizyon izlemedim.
- Last night, I barely made the last train.
- Dün gece, son trene güçlükle yetiştim.
- I spent two hours reading a book last night.
- Dün gece iki saati kitap okuyarak geçirdim.
- Where was Tom last night?
- Dün gece Tom neredeydi?
- I'm sorry about last night.
- Dün gece için kusura bakma.
- Last night my house was robbed while I was still awake.
- Dün gece, ben hâlâ uyanıkken, evim soyuldu.
- Did you feel the earthquake last night?
- Dün gece depremi hissettin mi?
- Last night, she told me everything.
- Dün gece, o bana her şeyi söyledi.
- Tom asked me if I had slept at all last night.
- Tom bana dün gece hiç uyuyup uyumadığımı sordu.
- Tom wasn't at the party last night.
- Tom dün gece partide değildi.
- Things went great last night.
- Dün gece işler harika gitti.
- Tom and I weren't here last night.
- Tom ve ben dün gece burada değildik.
- She promised to meet him last night, but she never showed up.
- Dün gece onunla buluşacağına söz verdi ama gelmedi.
- I was really drunk last night.
- Dün gece gerçekten sarhoştum.
- Tom was at the party last night.
- Tom dün gece partideydi.
- What were you and Tom talking about last night?
- Sen ve Tom dün gece ne hakkında konuşuyordunuz?
- I drank way too much last night.
- Dün gece içkiyi fazla kaçırdım.
- I ran into my professor at a restaurant last night.
- Dün gece bir restoranda profesörüme rastladım.
- I did that last night.
- Dün gece ben yaptım.
- How much did you have to drink last night?
- Dün gece ne kadar içtin?
- This vending machine was destroyed by hoodlums last night.
- Bu otomat dün gece serseriler tarafından tahrip edildi.
- Last night, I read a book.
- Dün gece bir kitap okudum.
- Did you sleep enough last night?
- Dün gece iyi uyudun mu?
- Nobody was arrested last night.
- Dün gece kimse tutuklanmadı.
- Did you watch TV last night?
- Dün gece televizyon izledin mi?
- Last night, I went to sleep with the lights on.
- Dün gece ışıklar açıkken uyudum.
- I only slept for three hours last night.
- Dün gece sadece üç saat uyudum.
- Last night, there was thunder and lightning.
- Dün gece gök gürültüsü ve şimşek vardı.
- I got mugged on my way home last night.
- Dün gece eve dönerken soyuldum.
- Tom moved out last night.
- Tom dün gece taşındı.
- She was crying last night.
- O, dün gece ağlıyordu.
- Weren't you at home last night?
- Dün gece evde değil miydin?
- I slept for 11 hours last night.
- Dün gece 11 saat uyudum.
- Tom has been sick since last night.
- Tom dün geceden beri hasta.
- I had fun last night.
- Dün gece eğlendim.
- Tell me how your date went last night.
- Bana dün geceki randevunun nasıl geçtiğini anlat.
- She was working last night.
- O, dün gece çalışıyordu.
- The baby did nothing but cry all last night.
- Dün gece bebek ağlamaktan başka bir şey yapmadı.
- How did you like the restaurant that you ate at last night?
- Dün gece yediğiniz restoranı nasıl buldunuz?
- Don't you regret what happened last night?
- Dün gece olanlar için pişman mısın?
- We ate way too much last night.
- Dün gece çok fazla yedik.
- I was up late last night.
- Dün gece geç saatlere kadar yatmadım.
- Tom called me very late last night.
- Tom dün gece çok geç saatlerde beni aradı.
- I didn't sleep much last night.
- Dün gece pek uyumadım.
- We met last night.
- Dün gece tanıştık.
- I tried to call you last night, but you didn't answer.
- Dün gece seni aramaya çalıştım, fakat cevap vermedin.
- Last night, Tom cooked dinner.
- Dün gece Tom akşam yemeği hazırladı.
- He was up late last night studying.
- Dün gece geç saatlere kadar uyumayıp ders çalıştı.
- Tom was killed in a car accident last night.
- Tom dün gece bir araba kazasında öldü.
- You did that last night, didn't you?
- Bunu dün gece yaptın değil mi?
- I forgot to do my homework last night.
- Dün gece ödevimi yapmayı unuttum.
- A fire broke out in this neighborhood last night.
- Dün gece bu mahallede bir yangın başladı.
- Tom hasn't had anything but water since last night.
- Tom dün geceden beri sudan başka bir şey içmedi.
- Last night, I listened to radio.
- Dün gece, radyo dinledim.
- Last night I began to nod off in front of the TV.
- Dün gece TV'nin önünde uyuklamaya başladım.
- It was hot last night.
- Dün gece sıcaktı.
- There was a fire near the train station last night.
- Dün gece tren istasyonunun yakınında bir yangın çıktı.
- I couldn't sleep last night.
- Dün gece uyuyamadım.
- That's not what you said last night.
- Dün gece söylediğin bu değildi.
- Tom proposed to Mary last night.
- Tom dün gece Mary'ye evlenme teklif etti.
- Can we talk about what happened last night?
- Dün gece olanlar hakkında konuşabilir miyiz?
- I might've had too much to drink last night.
- Dün gece çok fazla içmiş olabilirim.
- I dreamt a dream last night, about silk and fine cloth or about equality and fair trial.
- Dün gece ipek ve ince kumaş hakkında ya da eşitlik ve adil yargılama hakkında bir rüya gördüm.
- I shouldn't have drunk so much beer last night.
- Dün gece o kadar çok bira içmemeliydim.
- Was it you that left the door open last night?
- Dün gece kapıyı açık bırakan sen miydin?
- It rained last night, didn't it?
- Dün gece yağmur yağdı, değil mi?
- Last night, we watched the stars from the rooftop.
- Dün gece, çatıdan yıldızları izledik.
- Were you watching TV last night at nine o'clock?
- Dün gece saat dokuzda televizyon izliyor muydunuz?
- Tom is going to be grumpy all day, since he didn't get much sleep last night.
- Tom dün gece fazla uyuyamadığı için bütün gün huysuz olacak.
- I need to know what happened last night.
- Dün gece ne olduğunu bilmem gerek.
- Last night, Tom went to bed before midnight.
- Dün gece, Tom gece yarısından önce yattı.
- According to the newspaper, there was a big fire last night.
- Gazeteye göre, dün gece büyük bir yangın çıkmış.
- Tom told me that he had a dream about Mary last night.
- Tom bana dün gece Mary hakkında bir rüya gördüğünü söyledi.
- Did you see her last night?
- Dün gece onu gördün mü?
- I had a good time last night.
- Dün gece iyi vakit geçirdim.
- I was stopped by a police car last night.
- Dün gece bir polis arabası tarafından durduruldum.
- I think it happened last night.
- Sanırım dün gece oldu.
- Last night we worked until 10 p.m.
- Dün gece saat 10:00 kadar çalıştık.
- She had a pleasant dream last night.
- Dün gece hoş bir rüya gördü.
- Did you feel the earth shake last night?
- Dün gece dünyanın sallandığını hissettin mi?
- Part of our roof was blown off in last night's storm.
- Dün gece fırtınada çatımızın bir kısmı havaya savruldu.
- I hung the laundry out to dry last night and by morning it had frozen hard as a rock.
- Dün gece çamaşırları kuruması için astım ve sabaha kadar taş gibi donmuştu.
- She was a bundle of nerves last night.
- O dün gece sinir küpüydü.
- When I told Tom of the dream I had last night, he went Joseph on me and interpreted it.
- Tom'a dün gece gördüğüm rüyayı anlattığımda, o da bana Hz. Yusuf gibi davranıp rüyamı yorumladı.
- You left me last night.
- Sen dün gece beni terk ettin.
- Tom left town last night.
- Tom dün gece şehri terk etti.
- Why were you up so late last night?
- Neden dün gece geç saatlere kadar yatmadın?
- I didn't see you at Tom's party last night.
- Dün gece seni Tom'un partisinde görmedim.
- I was working last night.
- Dün gece çalışıyordum.
- Tom worked until late last night.
- Tom dün gece geç saatlere kadar çalıştı.
- I was out last night with him.
- Dün gece onunla birlikte dışarıdaydım.
- He came back last night around nine.
- Dün gece dokuz gibi döndü.
- Did Tom sing well last night?
- Tom dün gece iyi şarkı söyledi mi?
- I dreamed about Tom last night.
- Dün gece Tom hakkında rüya gördüm.
- Last night, I dreamed about you.
- Dün gece, seni rüyamda gördüm.
- I got pregnant from the Finnish harpist that I told you about last night.
- Dün gece sana bahsettiğim Finli arpçıdan hamile kaldım.
- Last night was very hot and muggy and I didn't sleep very well.
- Dün gece çok sıcak ve bunaltıcıydı ve çok iyi uyumadım.
- He asked after you last night.
- Dün gece seni sordu.
- Three patients died last night.
- Üç hasta dün gece öldü.
- I went by there last night.
- Dün gece oraya gittim.
- Did you get enough sleep last night?
- Dün gece yeterli uyku aldın mı?
- My father took me to a movie last night.
- Babam dün gece beni bir sinemaya götürdü.
- He dropped in at my house last night.
- Dün gece evime uğradı.
- There was a storm last night.
- Dün gece fırtına vardı.
- Tom promised Mary that he'd meet her last night, but he never showed up.
- Tom Mary'ye dün gece onunla buluşacağına söz verdi, ama gelmedi.
- He asked me whether I had slept well last night.
- O bana dün gece iyi uyuyup uyumadığımı sordu.
- I cried myself to sleep last night.
- Dün gece ağlaya ağlaya uyudum.
- Where did Tom sleep last night?
- Tom dün gece nerede nerede uyudu?
- I could hardly sleep last night.
- Dün gece zor uyudum.
- He came to the party last night with Jane.
- Dün gece partiye Jane ile geldi.
- There was a big fire near my house last night.
- Dün gece evimin yakınında büyük bir yangın çıktı.
- This letter was written by Naoko last night.
- Bu mektup dün gece Naoko tarafından yazıldı.
- The snow started last night.
- Dün gece kar başladı.
- Was your father wearing a sweater last night?
- Baban dün gece kazak mı giyiyordu?
- I didn't get much sleep last night so I was nodding off all day at work.
- Dün gece fazla uyuyamadım, bu yüzden bütün gün işte uyukladım.
- I didn't think it would rain last night.
- Dün gece yağmur yağacağını düşünmedim.
- We arrived in Boston last night.
- Dün gece Boston'a vardık.
- Tom stayed out late last night.
- Tom dün gece geç saatlere kadar dışarıda kaldı.
- I thought that you were going to come over last night.
- Dün gece ziyaret edeceğini düşünmüştüm.
- Tom must have driven Mary's car last night.
- Dün gece Mary'nin arabasını Tom sürmüş olmalı.
- She passed away peacefully last night.
- Dün gece huzur içinde öldü.
- I slept better than I did last night.
- Dün geceden daha iyi uyudum.
- I can't remember anything from last night.
- Dün geceden bir şey hatırlayamıyorum.
- This is the doctor whom I spoke of last night.
- Bu, dün gece konuştuğum doktordur.
- I got in a fight with Tom last night.
- Dün gece Tom'la kavga ettim.
- I had my bicycle stolen last night.
- Dün gece bisikletimi çaldırdım.
- My neighbors complained about the noise we made last night.
- Komşularım dün gece yaptığımız gürültü için şikayetçi oldu.
- You didn't sleep well last night, did you?
- Dün gece iyi uyuyamadın, değil mi?
- Tom had a fever last night.
- Tom'un dün gece ateşi vardı.
- Tom spoke with Mary last night.
- Tom dün gece Mary ile konuştu.
- Tom and Mary ate snails at the restaurant last night.
- Tom ve Mary dün gece restoranda salyangoz yediler.
- I saw Tom last night.
- Dün gece Tom'u gördüm.
- According to the newspaper, there was a big fire last night.
- Gazeteye göre dün gece büyük bir yangın vardı.
- I saw Tom and Mary making out in the movie theater last night.
- Dün gece sinemada Tom ve Mary'yi öpüşürken gördüm.
- Three people were stabbed on Park Street last night.
- Dün gece Park Caddesi'nde üç kişi bıçaklandı.
- I knew what you were doing last night.
- Dün gece ne yaptığını biliyordum.
- What time did you get home last night?
- Dün gece eve kaçta geldin?
- My sister was robbed of her bag on her way home last night.
- Dün gece eve giderken kız kardeşimin çantası çalındı.
- Let me tell you about the dream I had last night.
- Sana dün gece gördüğüm rüyayı anlatayım.
- Do you remember what the girl who was with me last night was wearing?
- Dün gece benimle olan kızın ne giydiğini hatırlıyor musun?
- Did you feel an earthquake last night?
- Dün gece bir deprem hissettin mi?
- There was thunder and lightning last night.
- Dün gece gök gürültüsü ve şimşek vardı.
- I spoke to Tom last night and he told me that he likes you.
- Dün gece Tom'la konuştum ve bana senden hoşlandığını söyledi.
- Last night was very hot and muggy, so I didn't sleep so well.
- Dün gece çok sıcak ve bunaltıcı idi, bu yüzden çok iyi uyumadım.
- Someone broke into my apartment last night.
- Dün gece daireme biri girmiş.
- She was working last night.
- Dün gece çalışıyordu.
- Last night he came to the party with Jane.
- Dün gece o, Jane ile partiye geldi.
- Tom got drunk last night.
- Tom dün gece sarhoş oldu.
- I left my watch on the counter last night.
- Dün gece saatimi tezgahın üzerinde unutmuşum.
- You left me last night.
- Dün gece beni terk ettin.
- We saw him last night.
- Dün gece onu gördük.
- Tom came home very late last night.
- Tom dün gece eve çok geç geldi.
- Tom said he was sorry for last night.
- Tom dün gece için üzgün olduğunu söyledi.
- Tom didn't come home again last night.
- Tom dün gece yine eve gelmedi.
- Tom slept very little last night.
- Tom dün gece çok az uyudu.
- I talked to Tom last night.
- Dün gece Tom'la konuştum.
- Last night, the temperature went down to ten degrees below zero.
- Dün gece sıcaklık sıfırın altında 10 dereceye kadar düştü.
- I actually slept quite well last night.
- Aslında dün gece oldukça iyi uyudum.
- A man called on you last night.
- Dün gece bir adam seni ziyaret etti.
- Tom looked pretty healthy last night.
- Tom dün gece oldukça sağlıklı görünüyordu.
- I didn't recognize you from last night.
- Seni dün geceden tanıyamadım.
- Tom slept at our place last night.
- Tom dün gece bizim evde uyudu.
- I studied French for three hours last night.
- Dün gece üç saat Fransızca çalıştım.
- This poem was written last night.
- Bu şiir dün gece yazıldı.
- Tom couldn't get to sleep till after three last night.
- Tom dün gece saat üçe kadar uyuyamadı.
- I was held up last night.
- Dün gece beni soydular.
- Last night I wrote three letters.
- Dün gece üç mektup yazdım.
- I met my teacher by chance at the restaurant last night.
- Dün gece restoranda tesadüfen öğretmenimle karşılaştım.
- My mother was up late last night.
- Annem dün gece geç saate kadar ayaktaydı.
- Tom drank three bottles of wine by himself last night.
- Tom dün gece kendi başına üç şişe şarap içti.
- They seemed to enjoy themselves at the party last night.
- Dün geceki partide eğleniyor gibiydiler.
- Did you sleep well last night?
- Dün gece iyi uyudun mu?
- I understand you and Tom were together last night.
- Anladığım kadarıyla dün gece sen ve Tom birlikteymişsiniz.
- Last night's storm washed out the road.
- Dün geceki fırtına yolu kapattı.
- I could not sleep much last night.
- Dün gece pek uyuyamadım.
- I read the book last night.
- Dün gece kitabı okudum.
- I was up for hours last night thinking about Tom.
- Dün gece Tom'u düşünerek saatlerce uyumadım.
- Last night's game was exciting.
- Dün geceki oyun heyecan vericiydi.
- I talked to him last night.
- Dün gece onunla konuştum.
- I saw an amusing comedy last night.
- Dün gece eğlenceli bir komedi izledim.
- My bike was stolen last night.
- Dün gece bisikletim çalındı.
- Tom didn't go home last night.
- Tom dün gece eve gitmedi.
- I got home late last night.
- Dün gece eve geç döndüm.
- Tom canceled our date last night.
- Tom dün geceki randevumuzu iptal etti.
- He asked me whether I had slept well last night.
- Dün gece iyi uyuyup uyumadığımı sordu.
- Mary gave me the ax last night.
- Mary dün gece bana baltayı verdi.
- The stew that Tom made last night tasted horrible.
- Tom'un dün gece yaptığı yahninin tadı berbattı.
- How long did you stay at the party last night?
- Dün gece partide ne kadar kaldın?
- Tom slept under a bridge last night.
- Tom dün gece bir köprünün altında uyudu.
- I did not sleep well last night.
- Dün gece iyi uyuyamadım.
- A young man broke into my house last night.
- Dün gece bir genç adam zorla evime girdi.
- My house was broken into last night.
- Dün gece evime hırsız girdi.
- I ate dinner last night, but I don't think Tom did.
- Dün gece yemek yedim ama Tom'un yediğini sanmıyorum.
- Tom never came home last night.
- Tom dün gece hiç eve gelmedi.
- Why were you up so late last night?
- Dün gece neden geç saate kadar ayaktaydın?
- Maybe we shouldn't have gone to Tom's party last night.
- Belki de dün gece Tom'un partisine gitmemeliydik.
- Tom had a large audience at his concert last night.
- Tom'un dün geceki konserinde büyük bir dinleyici kitlesi vardı.
- Let's forget about last night.
- Dün geceyi unutalım.
- Part of our roof was blown off in last night's storm.
- Dün geceki fırtınada çatımızın bir kısmı uçtu.
- I ran into my professor at a restaurant last night.
- Dün gece bir restoranda profesörümle karşılaştım.
- Were you home last night?
- Dün gece evde miydin?
- I spoke to Mary last night and she told me that she doesn't like you.
- Dün gece Mary ile konuştum ve o bana seni sevmediğini söyledi.
- I went to Tom and Mary's last night.
- Dün gece Tom ve Mary'lere gittim.
- She read a cookbook last night.
- Dün gece yemek kitabı okudu.
- Tom should've called Mary last night.
- Tom dün gece Mary'yi aramış olmalıydı.
- There was a heavy rain last night.
- Dün gece şiddetli bir yağmur vardı.
- It snowed all last night.
- Dün gece kar yağdı.
- Where'd you get to last night?
- Dün gece nereye gidecektin?
- Did you go anywhere last night?
- Dün gece bir yere gittin mi?
- I'd like to sing a song for you that I wrote last night.
- Dün gece yazdığım bir şarkıyı söylemek istiyorum.
- You should've been at our party last night.
- Dün gece bizim partide olmalıydın.
- Last night, we celebrated a friend's birthday with cases of Champagne, we ended up completely wasted.
- Dün gece bir arkadaşımızın doğum gününü şampanya kutularıyla kutladık, tamamen sarhoş olduk.
- If something had happened last night, I think I would have heard it.
- Dün gece bir şey olmuş olsaydı, sanırım duyardım.
- I left the lights on all night last night.
- Dün gece bütün gece boyunca ışıkları açık bıraktım.
- I worked late last night.
- Dün gece geç saatlere kadar çalıştım.
- Paul was reading a short story last night.
- Paul dün gece bir kısa hikaye okuyordu.
- I bought it last night.
- Dün gece satın aldım.
- He has been sick since last night.
- Dün geceden beri hasta.
- Last night was unusually cold.
- Dün gece alışılmadık derecede soğuktu.
- What did you have for supper last night?
- Dün gece akşam yemeği için ne yedin?
- Was Tom at home last night?
- Tom dün gece evde miydi?
- My little brother says that he had a dreadful dream last night.
- Küçük erkek kardeşim dün gece korkunç bir rüya gördüğünü söylüyor.
- Were you at the library last night?
- Dün gece kütüphanede miydin?
- Tom came close dying twice last night.
- Tom dün gece iki kez ölümle burun buruna geldi.
- You should've let me drive you home last night.
- Dün gece seni eve götürmeme izin vermeliydin.
- My little brother says that he had a dreadful dream last night.
- Küçük kardeşim dün gece korkunç bir rüya gördüğünü söylüyor.
- What happened last night?
- Dün gece ne oldu?
- Last night, he saw a UFO in the sky.
- O dün gece gökyüzünde bir UFO gördü.
- Tom had a bad dream last night.
- Tom dün gece kötü bir rüya gördü.
- Last night my house was robbed while I was still awake.
- Dün gece, ben uyanıkken evim soyuldu.
- He slept well last night.
- Dün gece iyi uyudu.
- He stayed up late last night.
- Dün gece geç saate kadar ayakta kaldı.
- Did you see anyone else other than Tom last night?
- Dün gece Tom'dan başka birini gördün mü?
- He did not show up at the party last night.
- Dün gece partiye gelmedi.
- She wishes she had gone to the theater last night.
- Dün gece tiyatroya gitmiş olmayı dilerdi.
- Last night I dreamt I was eating bees.
- Dün gece rüyamda arı yediğimi gördüm.
- We got robbed last night.
- Dün gece soyulduk.
- He caught a nasty cold because he stayed up late last night.
- Dün gece geç saate kadar ayakta kaldığı için kötü bir soğuk algınlığına yakalandı.
- Three people were stabbed on Park Street last night.
- Dün gece üç kişi Park Caddesi üzerinde bıçaklandı.
- Did you work last night?
- Dün gece çalıştın mı?
- It has been raining on and off since last night.
- Dün geceden beri ara sıra yağmur yağıyor.
- There was a big earthquake last night.
- Dün gece büyük bir deprem oldu.
- I remember what you said last night.
- Dün gece senin ne söylediğini hatırlıyorum.
- I didn't get to sleep at all last night.
- Dün gece hiç uyku tutmadı.
- I drank more than Tom did last night.
- Dün gece Tom'un içtiğinden daha fazla içtim.
- What were you and Tom talking about last night?
- Dün gece Tom'la ne konuşuyordunuz?
- I had too much to drink last night.
- Dün gece çok içtim.
- I saw Tom last night.
- Tom'u dün gece gördüm.
- I'm sorry I couldn't make it to your party last night.
- Dün gece partine gelemediğim için üzgünüm.
- I ate too much at the party last night.
- Dün gece partide çok fazla yedim.
- Tom died last night.
- Tom dün gece öldü.
- Somebody broke into Tom's house last night.
- Birisi dün gece Tom'un evine girdi.
- Last night, she told me everything.
- Dün gece, o bana her şeyi anlattı.
- How long did you sleep last night?
- Dün gece ne kadar uyudun?
- Where did you stay last night?
- Dün gece nerede kaldın?
- Tom was working late last night.
- Tom dün gece geç saate kadar çalıştı.
- He saw a UFO flying last night.
- Dün gece uçan bir UFO görmüş.
- Last night we worked until 10 p.m.
- Dün gece saat 10'a kadar çalıştık.
- I was out late last night.
- Dün gece geç saate kadar dışarıdaydım.
- I could hardly get a wink of sleep last night.
- Dün gece neredeyse hiç uyuyamadım.
- I spoke to them last night.
- Dün gece onlarla konuştum.
- Tom did that last night.
- Tom bunu dün gece yaptı.
- I expected to see you there last night.
- Dün gece seni orada görmeyi umdum.
- It happened again last night.
- Dün gece yine oldu.
- What happened when you got home last night?
- Dün gece eve geldiğinde ne oldu?
- Last night, I listened to radio.
- Dün gece radyo dinledim.
- He watched a basketball game on TV last night.
- Dün gece televizyonda bir basketbol maçı izledi.
- I wrote a letter to my mother last night.
- Dün gece anneme bir mektup yazdım.
- She tried to kill herself last night.
- Dün gece kendini öldürmeye çalıştı.
- Tom, what happened last night?
- Tom, dün gece ne oldu?
- I don't remember that being there last night.
- Dün gece orada olduğumu hatırlamıyorum.
- He caught a nasty cold because he stayed up late last night.
- Dün gece geç saatlere kadar yatmadığı için kötü üşüttü.
- Tom said that he didn't sleep well last night.
- Tom dün gece iyi uyuyamadığını söyledi.
- I see you had to work late again last night.
- Dün gece yine geç saate kadar çalışmak zorunda kaldığını görüyorum.
- Maybe I shouldn't have stayed up so late last night.
- Belki de dün gece o kadar geç saate kadar oturmamalıydım.
- I dreamed about Tom last night.
- Dün gece rüyamda Tom'u gördüm.
- You had dinner with Tom last night, didn't you?
- Dün gece Tom'la akşam yemeği yedin, değil mi?
- I was up for hours last night thinking about what I should do.
- Ne yapmam gerektiğini düşünerek dün gece saatlerce uyumadım.
- Tom was alone last night at the bar.
- Tom dün gece barda yalnızdı.
- Tom must've drunk too much last night.
- Tom dün gece çok içmiş olmalı.
- She was a bundle of nerves last night.
- Dün gece çok sinirliydi.
- I slept very well last night.
- Dün gece çok iyi uyudum.
- There was a full moon last night.
- Dün gece dolunay vardı.
- Last night went great.
- Dün gece harika geçti.
- It was nice of you to let me stay here last night.
- Dün gece burada kalmama izin vermeniz çok hoştu.
- I hung the laundry out to dry last night and by morning it had frozen hard as a rock.
- Dün gece kurutmak için çamaşırı dışarı astım ve sabaha kadar kaya gibi donmuştu.
- I am sorry to have missed the TV program last night.
- Dün geceki TV programını kaçırdığım için üzgünüm.
- I saw her again last night.
- Dün gece onu tekrar gördüm.
- Tom couldn't sleep well last night because it was noisy outside his room.
- Tom dün gece iyi uyuyamadı çünkü odasının dışı çok gürültülüydü.
- I met Tom last night.
- Tom'la dün gece tanıştım.
- Tom kissed Mary last night.
- Tom dün gece Mary'yi öptü.
- What time did you go to bed last night?
- Dün gece kaçta yattın?
- Tom was up late last night studying.
- Tom dün gece geç saatlere kadar ders çalışmıştı.
- We had an earthquake last night.
- Dün gece bizde bir deprem oldu.
- Did you see him last night?
- Onu dün gece gördün mü?
- I went to bed early last night because I was really tired.
- Dün gece erken yatmaya gittim çünkü gerçekten çok yorgundum.
- Who were you with last night?
- Dün gece kiminle birlikteydin?
- You should've seen that movie last night.
- Dün gece o filmi görmeliydin.
- I didn't drink any beer last night.
- Dün gece hiç bira içmedim.
- My little sister has been suffering from a toothache since last night.
- Küçük kız kardeşim dün geceden beri diş ağrısı çekiyor.
- It was around eight last night when the meeting broke up.
- Dün gece toplantı sona erdiğinde saat sekiz civarındaydı.
- Tom was on television last night.
- Tom dün gece televizyondaydı.
- I didn't sleep well last night, so I don't have much energy today.
- Dün gece iyi uyuyamadım, bu yüzden bugün fazla enerjim yok.
- She forgot that she had promised to call him last night.
- Dün gece onu arayacağına söz verdiğini unuttu.
- Did you call me last night?
- Dün gece beni aradın mı?
- My head is throbbing because of all the vodka I had last night.
- Dün gece içtiğim votka yüzünden başım zonkluyor.
- Last night, he studied all night long.
- Dün gece, bütün gece çalıştı.
- There was a rerun of the episode last night.
- Dün gece dizinin tekrarı oynuyordu.
- I had a slight headache last night.
- Dün gece hafif bir baş ağrım vardı.
- I know what you did last night.
- Dün gece ne yaptığını biliyorum.
- Did Tom tell you where he was last night?
- Tom sana dün gece nerede olduğunu söyledi mi?
- Tom stayed up late last night.
- Tom dün gece geç saate kadar ayakta kaldı.
- I was both tired and hungry when I got home last night.
- Dün gece eve geldiğimde hem yorgun hem de açtım.
- I sat up last night until two o'clock watching the Olympic Games on TV.
- Dün gece saat ikiye kadar oturup televizyonda Olimpiyat Oyunlarını izledim.
- Why don't you tell us what happened last night?
- Neden bize dün gece ne olduğunu anlatmıyorsun?
- Mary stayed up late last night.
- Mary, dün gece geç saatlere kadar yatmadı.
- There was a fire in this city last night.
- Dün gece, bu şehirde bir yangın vardı.
- Both Tom and Mary were at home last night.
- Hem Tom hem de Mary dün gece evdeydi.
- It snowed last night.
- Dün gece kar yağdı.
- It was too muggy for me to get to sleep last night.
- Dün gece hava uyuyamayacağım kadar çok nemliydi.
- Did you see anyone else other than Tom last night?
- Dün gece Tom'dan başka biriyle görüştünüz mü?
- I wish I could take back all those terrible things I said about you last night.
- Keşke dün gece senin hakkında söylediğim bütün o berbat şeyleri geri alabilsem.
- I thought Tom had a party last night.
- Tom'un dün gece bir parti verdiğini sanıyordum.
- I called you last night to give you the good news.
- Dün gece iyi haberi vermek için seni aradım.
- Tom came over to my house last night.
- Tom dün gece benim evime uğradı.
- Tom wasn't watching TV last night.
- Tom dün gece televizyon izlemiyordu.
- You should've let me drive you home last night.
- Dün gece seni eve bırakmama izin vermeliydin.
- I can't remember anything from last night.
- Dün geceden hiçbir şey hatırlamıyorum.
- Last night I saw the match.
- Dün gece maçı izledim.
- Tom stayed up late last night.
- Tom dün gece geç saatlere kadar yatmadı.
- Tom and John went to the bar last night to pick up some girls.
- Tom ve John dün gece birkaç kız tavlamak için bara gittiler.
- I had a date last night.
- Dün gece bir randevum vardı.
- Last night I had a strange dream.
- Dün gece garip bir rüya gördüm.
- She went to bed late last night.
- O dün gece geç yattı.
- Where did you eat last night?
- Dün gece nerede yedin?
- Why didn't you call me last night?
- Dün gece niçin beni aramadın?
- I had a date with Tom last night.
- Dün gece Tom ile bir randevum vardı.
- I found out what Tom was doing last night.
- Tom'un dün gece ne yaptığını öğrendim.
- I wonder how many people were here last night.
- Acaba dün gece burada kaç kişi vardı?
- A fire broke out in my neighborhood last night.
- Dün gece mahallemde bir yangın patlak verdi.
- What did you see last night?
- Dün gece ne gördün?
- Remember what we talked about last night?
- Dün gece ne hakkında konuştuğumuzu unutma.
- How did it go last night?
- Dün gece nasıl geçti?
- The thermometer fell to zero last night.
- Termometre dün gece sıfıra düştü.
- Last night was very cold.
- Dün gece çok soğuktu.
- A man came to visit you last night.
- Dün gece bir adam seni ziyarete geldi.
- Tom tried to hit me last night.
- Tom dün gece bana vurmaya çalıştı.
- I was so drunk last night.
- Ben dün gece çok sarhoştum.
- He had his car stolen last night.
- Dün gece arabasını çaldırdı.
- Is there any chance that Tom might have gone to Mary's house last night?
- Tom'un dün gece Mary'nin evine gitmiş olma ihtimali var mı?
- Did you see Tom last night?
- Dün gece Tom'u gördün mü?
- She seems to have slept badly last night.
- Dün gece kötü uymuş gibi görünüyor.
- Tom went for a swim last night.
- Tom dün gece yüzmeye gitti.
- Last night a fire broke out in the house next door.
- Dün gece yandaki evde bir yangın çıktı.
- Last night you were talking to someone at the party.
- Dün gece partide biriyle konuşuyordun.
- The temperature fell below zero last night.
- Dün gece sıcaklık sıfırın altına düştü.
- You looked drunk last night.
- Dün gece sarhoş görünüyordun.
- We enjoyed the quiz show on television last night.
- Dün gece televizyondaki yarışma programını beğendik.
- I spent two hours watching television last night.
- Dün gece iki saati televizyon izleyerek geçirdim.
- You should have watched the movie last night.
- Dün gece filmi izlemeliydin.
- When did you go to bed last night?
- Dün gece saat kaçta yatmaya gittin?
- He watched a basketball game on TV last night.
- Dün gece televizyonda bir basketbol oyunu izledi.
- You were very loud last night and woke me up.
- Dün gece çok gürültü yaptın ve beni uyandırdın.
- I was there last night.
- Dün gece de oradaydım.
- I forgot to put my phone on the charger last night.
- Dün gece telefonumu şarja takmayı unuttum.
- My watch was stolen last night.
- Dün gece saatim çalındı.
- For some reason she didn't come home last night.
- Bazı nedenlerden dolayı dün gece eve gelmedi.
- Tom performed last night.
- Tom dün gece sahne aldı.
- I got home a little late last night.
- Dün gece eve biraz geç geldim.
- He arrived here last night.
- O, buraya dün gece geldi.
- I need to know where Tom was last night.
- Tom'un dün gece nerede olduğunu bilmem gerekiyor.
- I slept on a cot in Tom's basement last night.
- Dün gece Tom'un bodrum katında bir bebek karyolasında yattım.
- We stayed at home last night.
- Biz dün gece evde kaldık.
- I thought you were going to call last night.
- Dün gece arayacağını sanıyordum.
- I saw the match last night.
- Dün gece maçı seyrettim.
- By chance, I met my professor at a restaurant last night.
- Şans eseri, dün gece profesörümle bir restoranda karşılaştım.
- Did you sleep enough last night?
- Dün gece yeterince uyudun mu?
- I got acquainted with him last night.
- Dün gece onunla tanıştım.
- I think that Tom and I overdid it a little last night.
- Sanırım Tom ve ben dün gece biraz abarttık.
- I should've done that last night.
- Bunu dün gece yapmalıydım.
- Did you see what happened last night?
- Dün gece ne olduğunu gördün mü?
- Were you at home last night?
- Dün gece evde miydin?
- We saw you last night.
- Seni dün gece gördük.
- Last night, we looked at the stars from the rooftop.
- Dün gece, çatıdan yıldızlara baktık.
- A burglar broke into the shop last night.
- Dün gece bir hırsız dükkâna zorla girdi.
- How did it go last night?
- Dün gece nasıl gitti?
- Last night a fire broke out in the house next door.
- Dün gece yandaki evde yangın çıktı.
- Last night I did not feel like going out and I stayed home watching a movie.
- Dün gece canım dışarı çıkmak istemedi ve evde oturup film izledim.
- They arrested Tom last night.
- Dün gece Tom'u tutukladılar.
- We had no choice but to call the police last night.
- Dün gece polisi aramaktan başka seçeneğimiz yoktu.
- My grandmother passed away peacefully last night.
- Büyükannem dün gece huzur içinde öldü.
- What was Tom doing last night?
- Tom dün gece ne yapıyordu?
- I got cold last night.
- Dün gece üşütmüşüm.
- The news finally reached me last night.
- Haberler nihayet dün gece bana ulaştı.
- A fire broke out last night.
- Dün gece bir yangın patlak verdi.
- I thought we settled that matter last night.
- Dün gece bu konuyu hallettik sanıyordum.
- I had a very bad dream last night.
- Dün gece çok kötü bir rüya gördüm.
- Tom went out last night, but Mary stayed home.
- Tom dün gece dışarı çıktı ama Mary evde kaldı.
- I got cold last night.
- Dün gece üşüdüm.
- Tell Tom what you saw last night.
- Tom'a dün gece ne gördüğünü söyle.
- I noticed you weren't at home last night.
- Dün gece evde olmadığını fark ettim.
- A young man broke into my house last night.
- Dün gece genç bir adam evime girdi.
- Until last night, I had never sung in French.
- Dün geceye kadar hiç Fransızca şarkı söylememiştim.
- We talked about it last night.
- Dün gece bunu konuştuk.
- What did you wear last night?
- Dün gece ne giydin?
- Tom is usually the last to leave, but last night Mary left after he did.
- Tom genellikle işten en son çıkar ama dün gece Mary ondan sonra çıktı.
- Tom had a terrible dream last night.
- Tom dün gece korkunç bir rüya gördü.
- Why didn't you show up at the party last night?
- Dün gece partiye niçin gelmedin?
- He stayed up late last night.
- O, dün gece geç saatlere kadar uyumadı.
- We had a heavy rainfall last night.
- Dün gece şiddetli bir yağış vardı.
- We enjoyed playing chess last night.
- Dün gece satranç oynamaktan keyif aldık.
- What were you doing at 9 o'clock last night?
- Dün gece saat dokuzda ne yapıyordun?
- Tom came home fairly late last night.
- Tom dün gece eve oldukça geç geldi.
- Tom was here last night.
- Tom dün gece buradaydı.
- Let's discuss what happened last night.
- Dün gece ne olduğunu tartışalım.
- Tom said Mary sang very well last night.
- Tom, Mary'nin dün gece çok iyi şarkı söylediğini söyledi.
- Tom had a strange dream last night.
- Tom dün gece garip bir rüya gördü.
- I saw Tom last night in the library.
- Tom'u dün gece kütüphanede gördüm.
- Could we talk about last night?
- Dün gece hakkında konuşabilir miyiz?
- I went to see Tom last night.
- Dün gece Tom'u görmeye gittim.
- Let me tell you what happened to me last night.
- Dün gece bana ne olduğunu anlatayım.
- Bill called me last night.
- Bill dün gece beni aradı.
- I left my umbrella here last night.
- Dün gece şemsiyemi burada bıraktım.
- How drunk were you last night?
- Dün gece ne kadar sarhoştunuz?
- Her condition got worse last night.
- Dün gece durumu daha da kötüleşti.
- I heard gunshots last night.
- Dün gece silah sesleri duydum.
- Tom spoke to me last night, too.
- Dün gece Tom da benimle konuştu.
- I dreamt of you last night.
- Dün gece seni gördüm rüyamda.
- We spoke last night.
- Dün gece konuştuk.
- I asked you last night.
- Dün gece istedim.
- Did you enjoy the performance last night?
- Dün geceki performanstan keyif aldın mı?
- Tom called me very late last night.
- Tom beni dün gece çok geç aradı.
- I was awake most of last night.
- Dün gecenin çoğunda uyanıktım.
- I wasn't at home last night.
- Dün gece evde değildim.
- Last night there was a fire and I couldn't sleep.
- Dün gece bir yangın çıktı ve uyuyamadım.
- I heard there was some trouble at Tom's house last night.
- Dün gece Tom'un evinde bir sorun olduğunu duydum.
- I told you everything I knew last night.
- Dün gece sana bildiğim her şeyi anlattım.
- I didn't sleep at all last night.
- Dün gece de hiç uyumadım.
- Tom and I went to a party last night.
- Tom ve ben dün gece bir partiye gittik.
- Where did you say you slept last night?
- Dün gece nerede uyudum demiştin?
- Tom cooked dinner for us last night.
- Tom dün gece bizim için akşam yemeği pişirdi.
- I drank way too much last night.
- Dün gece haddinden fazla içmişim.
- We enjoyed the quiz show on television last night.
- Dün gece televizyondaki bilgi yarışmasından keyif aldık.
- Tom made a fool of himself when he was drunk last night.
- Tom dün gece sarhoşken kendini rezil rüsva etti.
- I didn't have a good time last night.
- Dün gece iyi vakit geçirmedim.
- Last night, we attended a classical music concert.
- Dün gece bir klasik müzik konserine katıldık.
- I'm sorry I canceled our date last night.
- Dün geceki randevumuzu iptal ettiğim için özür dilerim.
- I had a date with Tom last night.
- Dün gece Tom'la randevum vardı.
- I didn't sleep last night.
- Dün gece uyumadım.
- Tom proposed to Mary just last night.
- Tom dün gece Mary'ye evlenme teklif etti.
- The baby did nothing but cry all last night.
- Bebek dün gece boyunca ağlamaktan başka bir şey yapmadı.
- He saw a film last night.
- Dün gece bir film izledi.
- He dropped in at my house last night.
- O, dün gece benim evime uğradı.
- I enjoyed myself last night.
- Dün gece eğlendim.
- It rained hard last night.
- Dün gece çok yağmur yağdı.
- Tom called Mary last night and encouraged her to join the team.
- Tom dün gece Mary'yi aradı ve onu takıma katılması için cesaretlendirdi.
- Was it cold last night?
- Dün gece soğuk muydu?
- With all that noise, I couldn't sleep last night.
- Bütün o gürültü yüzünden dün gece uyuyamadım.
- Last night, we looked at the stars from the rooftop.
- Dün gece çatıdan yıldızlara baktık.
- I left the lights on all night last night.
- Dün gece bütün gece lambaları açık unutmuşum.
- I enjoyed myself very much last night.
- Dün gece çok eğlendim.
- We discussed it last night.
- Dün gece bunun üzerine konuştuk.
- I need to know what happened last night.
- Dün gece ne olduğunu bilmem gerekiyor.
- I want to apologize for last night.
- Dün gece için özür dilemek istiyorum.
- Tom was cranky last night.
- Tom dün gece huysuzdu.
- The murderer was finally caught last night.
- Katil nihayet dün gece yakalandı.
- Did you see or hear anything unusual last night?
- Dün gece olağandışı bir şey gördün ya da duydun mu?
- I ate late last night.
- Dün gece geç yedim.
- Tom made a fool of himself when he was drunk last night.
- Tom dün gece sarhoşken kendini aptal durumuna düşürdü.
- Tom wasn't working last night.
- Tom dün gece çalışmıyordu.
- Last night, I didn't sleep.
- Dün gece uyumadım.
- Last night I arrived late.
- Dün gece geç geldim.
- Tom made about a dozen phone calls last night.
- Tom dün gece yaklaşık bir düzine telefon görüşmesi yaptı.
- I heard you playing music last night.
- Dün gece müzik çaldığını duydum.
- Did you dream about me last night?
- Dün gece rüyanda beni mi gördün?
- A strange thing happened last night.
- Dün gece, garip bir şey oldu.
- I had my watch stolen last night.
- Dün gece saatim çalındı.
- Tom helped Mary last night.
- Tom dün gece Mary'ye yardım etti.
- According to the paper, there was an earthquake last night.
- Gazeteye göre, dün gece bir deprem olmuş.
- I cooked dinner last night.
- Dün gece akşam yemeği pişirdim.
- Someone broke into Tom's house last night.
- Birisi dün gece Tom'un evine girdi.
- Tom is very sleepy, because he didn't sleep well last night.
- Tom çok uykulu çünkü dün gece iyi uyumadı.
- I saw her again last night.
- Onu dün gece tekrar gördüm.
- I met them last night.
- Dün gece onlarla tanıştım.
- What time did Tom go to bed last night?
- Tom dün gece kaçta yattı?
- Were you up late working last night?
- Dün gece geç saate kadar çalıştınız mı?
- He came back last night around nine.
- O dün gece saat dokuz civarında geri geldi.
- I spent two hours reading a book last night.
- Dün gece iki saatimi kitap okuyarak geçirdim.
- I met my teacher by chance at a restaurant last night.
- Dün gece bir restoranda tesadüfen öğretmenimle karşılaştım.
- I wish I'd slept last night.
- Keşke dün gece uyusaydım.
- I watched this movie last night and I really liked it.
- Dün gece bu filmi izledim ve gerçekten beğendim.
- I might've had too much to drink last night.
- Dün gece çok içmiş olabilirim.
- I wish I could take back all those terrible things I said about you last night.
- Keşke dün gece senin hakkında söylediğim tüm o korkunç şeyleri geri alabilseydim.
- This package was delivered last night.
- Bu paket dün gece teslim edildi.
- Last night there was a fire in the neighborhood.
- Dün gece mahallede bir yangın vardı.
- How was your date with Tom last night?
- Dün gece Tom'la randevun nasıldı?
- It was unusually cold last night.
- Dün gece aşırı derecede soğuktu.
- I'd rather have gone to the concert last night.
- Dün gece konsere gitmeyi tercih ederdim.
- I can't forget what you said to me last night.
- Dün gece bana söylediklerini unutamıyorum.
- Somebody broke into Tom's house last night.
- Biri dün gece Tom'un evine girdi.
- Tom said he heard gunshots last night.
- Tom dün gece silah sesleri duyduğunu söyledi.
- That's the woman I talked to you about last night.
- Bu dün gece sana bahsettiğim kadın.
- Did you forget to lock the door last night?
- Dün gece kapıyı kilitlemeyi unuttunuz mu?
- Last night Takashi came to me in a dream.
- Takashi dün gece rüyama girdi.
- Were any of you here last night?
- Dün gece sizden biri burada mıydı?
- Tom was quite talkative last night.
- Dün gece Tom'un çenesi epey düşmüştü.
- Did you sleep on the couch again last night?
- Dün gece tekrar kanepede uyudun mu?
- Tom said that he hated the last song we sang last night.
- Tom dün gece söylediğimiz son şarkıdan nefret ettiğini söyledi.
- Last night, we went to the theater.
- Dün gece, biz tiyatroya gittik.
- Last night he went to sleep at 11 o' clock.
- Dün gece saat 11'de uyumaya gitti.
- I forgot to lock the front door last night.
- Dün gece ön kapıyı kilitlemeyi unuttum.
- He doesn't even remember what happened last night.
- O dün gece ne olduğunu bile hatırlamıyor.
- I thought you were going to call last night.
- Dün gece arayacağını düşündüm.
- Her condition grew worse last night.
- Durumu dün gece daha da kötüleşti.
- I was so messed up last night.
- Dün gece çok kötüydüm.
- Tom had the time of his life at the party last night.
- Tom dün geceki partide hayatının en güzel zamanını geçirdi.
- What time did Tom go to bed last night?
- Dün gece Tom ne zaman yatmaya gitti?
- How come you didn't call me last night?
- Dün gece beni neden aramadın?
- Did you have fun at the party last night?
- Dün geceki partide eğlendin mi?
- There was a party last night.
- Dün gece bir parti vardı.
- He must have drunk too much last night.
- O, dün gece çok fazla içmiş olmalı.
- Last night, Tom cooked dinner.
- Dün gece Tom yemek pişirdi.
- I forgot to call her last night.
- Dün gece onu aramayı unuttum.
- Yumi studied English last night.
- Yumi dün gece İngilizce çalıştı.
- Last night I had a strange dream.
- Dün gece tuhaf bir rüya gördüm.
- Were you up late working last night?
- Dün gece geç saatlere kadar çalışıyor muydun?
- How late did you stay at the party last night?
- Dün gece saat kaça kadar partide kaldın?
- I rolled out of bed last night.
- Dün gece yataktan yuvarlandım.
- Speaking of last night, what time did you get home?
- Dün geceden bahsetmişken, sen eve kaçta geldin?
- We saw them last night.
- Dün gece onları gördük.
- I didn't fall asleep until two o'clock last night.
- Dün gece ikiye kadar uyumadım.
- Her condition got worse last night.
- Durumu dün gece daha kötüleşti.
- He didn't show up at the party last night.
- Dün gece partide görünmedi.
- I rode home with Tom last night.
- Dün gece Tom ile eve gittim.
- I couldn't sleep at all last night.
- Dün gece hiç uyuyamadım.
- I was very tired last night.
- Dün gece çok yorgundum.
- Did Tom call you last night?
- Dün gece Tom seni aradı mı?
- Tom certainly wasn't making much noise last night when we passed his house.
- Biz dün gece onun evini geçerken Tom kesinlikle fazla gürültü yapmıyordu.
- I got drunk last night and did something stupid.
- Dün gece sarhoş oldum ve aptalca bir şey yaptım.
- I cried myself to sleep last night.
- Dün gece uyuyuncaya kadar ağladım.
- Maybe I shouldn't have stayed up so late last night.
- Belki de dün gece geç saate kadar ayakta kalmamalıydım.
- Tom says he saw a UFO last night.
- Tom dün gece bir UFO gördüğünü söylüyor.
- I told Tom about the nightmare I had last night.
- Tom'a dün gece gördüğüm kabusu anlattım.
- Where on earth did you go last night?
- Dün gece nereye gittin sen yahu?
- We enjoyed playing chess last night.
- Dün gece satranç oynarken eğlendik.
- What time did you get home last night?
- Dün gece ne zaman eve gittin?
- I had a really bad nightmare last night.
- Dün gece gerçekten kötü bir kabus gördüm.
- I had a marvelous time last night.
- Dün gece harikulade bir vakit geçirdim.
- Tom got back to Boston last night.
- Tom dün gece Boston'a döndü.
- You didn't sleep well last night, did you?
- Dün gece iyi uyumadınız, değil mi?
- I'm sorry about the way I acted last night.
- Dün geceki davranışım için üzgünüm.
- It was Tom who drove us home last night.
- Dün gece bizi eve bırakan Tom'du.
- I arrived last night.
- Dün gece vardım.
- I did not watch TV but studied English last night.
- Ben dün gece televizyon izlemedim ama İngilizce çalıştım.
- She called me up very late last night.
- Dün gece çok geç saatlerde beni aradı.
- I had a marvelous time last night.
- Dün gece harika vakit geçirdim.
- Tom and I both had the same dream last night.
- Tom ve ben dün gece aynı rüyayı gördük.
- I didn't sleep well last night.
- Dün gece iyi uyuyamadım.
- I was studying French last night.
- Dün gece Fransızca çalışıyordum.
- I want to know where you were last night.
- Dün gece nerede olduğunu bilmek istiyorum.
- Last night, me and Tom dreamt the same dream.
- Dün gece ben ve Tom aynı rüyayı gördük.
- I think I saw a UFO last night.
- Dün gece bir UFO gördüğümü düşünüyorum.
- I left my watch on the counter last night.
- Dün gece saatimi tezgahta bıraktım.
- Tom didn't sleep at all last night.
- Tom dün gece hiç uyumadı.
- Tom and I ate dinner together last night.
- Tom ve ben dün gece birlikte akşam yemeği yedik.
- I was expecting you last night.
- Seni, dün gece bekliyordum.
- Tom says Mary never came home last night.
- Tom, Mary'nin dün gece eve gelmediğini söyledi.
- Tom talked to Mary last night.
- Tom dün gece Mary'yle konuştu.
- Did you watch the game last night?
- Dün geceki maçı izledin mi?
- I didn't think it would rain last night.
- Dün gece yağmur yağacağını sanmıyordum.
- We went to the movies last night.
- Dün gece sinemaya gittik.
- I have no idea where Tom was last night.
- Tom'un dün gece nerede olduğu hakkında hiçbir fikrim yok.
- I wish Tom had come last night.
- Keşke Tom dün gece gelseydi.
- Did Tom call you last night?
- Tom dün gece seni aradı mı?
- There was a heavy rain last night.
- Dün gece şiddetli yağmur vardı.
- Did you call me up last night?
- Dün gece beni aradın mı?
- I got home late last night.
- Dün gece eve geç geldim.
- Could I get a copy of the picture you took of me last night?
- Dün gece benimle ilgili çektiğin resmin bir kopyasını alabilir miyim?
- Last night was fun.
- Dün gece eğlenceliydi.
- Tom got home pretty late last night.
- Tom dün gece eve oldukça geç geldi.
- I was really drunk last night.
- Dün gece çok sarhoştum.
- I drank too much coffee last night and I couldn't get to sleep.
- Dün gece çok fazla kahve içtim ve uyuyamadım.
- I had a headache last night.
- Dün gece başım ağrıdı.
- We had some uninvited guests last night.
- Dün gece davetsiz misafirlerimiz vardı.
- I have had a slight headache since last night.
- Dün geceden beri hafif bir baş ağrım var.
- Tom was quite talkative last night.
- Tom dün gece oldukça konuşkandı.
- I saw them again last night.
- Dün gece onları tekrar gördüm.
- I kissed Mary last night.
- Dün gece Mary'yi öptüm.
- Sami was with Layla last night.
- Sami dün gece Layla ile birlikteydi.
- He doesn't even remember what happened last night.
- Dün gece ne olduğunu bile hatırlamıyor.
- According to the newspaper, there was a big fire last night.
- Gazeteye göre, dün gece büyük bir yangın vardı.
- More than half of my books were destroyed by the fire last night.
- Dün gece çıkan yangında kitaplarımın yarısından fazlası yok oldu.
- The temperature went down to minus ten degrees centigrade last night.
- Dün gece sıcaklık eksi on dereceye kadar düştü.
- I heard what happened last night.
- Dün gece olanları duydum.
- I didn't have a good time last night.
- Dün gece eğlenmedim.
- Where was Tom last night?
- Tom dün gece neredeydi?
- I didn't sleep at all last night.
- Ben dün gece hiç uyuyamadım.
- He gave her an engagement ring last night.
- Dün gece ona bir nişan yüzüğü verdi.
- I saw Tom last night in the library.
- Dün gece Tom'u kütüphanede gördüm.
- Did you have a good time last night?
- Dün gece iyi vakit geçirdin mi?
- It has been snowing off and on since last night.
- Dün geceden beri ara sıra kar yağıyor.
- Last night I prayed to the porcelain god.
- Dün gece porselen tanrıya dua ettim.
- Did something happen last night?
- Dün gece bir şey mi oldu?
- A fire broke out last night and three houses were burnt down.
- Dün gece bir yangın çıktı ve üç ev yandı.
- Did someone sleep here last night?
- Dün gece burada biri uyudu mu?
- Tom didn't come home last night.
- Tom dün gece eve gelmedi.
- Tom scored three touchdowns in last night's game.
- Tom dün geceki maçta üç gol attı.
- I thought you were going to be at the party last night.
- Dün geceki partide olacağını düşünmüştüm.
- I spent two hours watching television last night.
- Dün gece iki saatimi televizyon izleyerek geçirdim.
- Where did the cat and the dog go last night?
- Kedi ve köpek dün gece nereye gitti?
- Don't you regret what happened last night?
- Dün gece olanlar için pişman değil misin?
- They left last night.
- Dün gece gittiler.
- Tom drank way too much last night.
- Tom dün gece oldukça çok fazla içti.
- He arrived here last night.
- Buraya dün gece geldi.
- It was cold last night.
- Dün gece hava soğuktu.
- Tom did that last night.
- Tom onu dün gece yaptı.
- Why couldn't you sleep last night?
- Neden dün gece uyuyamadın?
- Tom said that he couldn't sleep at all last night.
- Tom dün gece hiç uyuyamadığını söyledi.
- Her condition grew worse last night.
- Onun durumu dün gece daha da kötüleşti.
- What happened to you last night?
- Dün gece sana ne oldu?
- Who were you with last night?
- Dün gece kiminleydin?
- Last night was really awesome.
- Dün gece gerçekten harikaydı.
- I got back from Scotland last night.
- Dün gece İskoçya'dan döndüm.
- I expected to see you there last night.
- Dün gece seni orada görmeyi umuyordum.
- I watched a Swedish movie last night.
- Dün gece bir İsveç filmi izledim.
- Last night was great, wasn't it?
- Dün gece harikaydı, değil mi?
- Tom was very talkative last night.
- Tom dün gece çok konuşkandı.
- I was up for hours last night thinking about what I should do.
- Dün gece saatlerce ne yapmam gerektiğini düşündüm.
- Tom says Mary is lying about where she was last night.
- Tom Mary'nin dün gece nerede olduğu hakkında yalan söylediğini söylüyor.
- Tom never came home last night.
- Tom dün gece eve hiç gelmedi.
- Tom didn't take a bath last night.
- Tom dün gece banyo yapmadı.
- There was a big fire last night.
- Dün gece büyük bir yangın çıktı.
- He worked last night without taking a break.
- Dün gece ara vermeden çalıştı.
- He only slept for three hours last night.
- Dün gece sadece üç saat uyudu.
- Paul was reading a short story last night.
- Paul dün gece kısa bir hikaye okuyordu.
- I did not watch TV but studied English last night.
- Dün gece televizyon izlemedim ama İngilizce çalıştım.
- With all that noise, I couldn't sleep last night.
- Tüm o gürültü yüzünden dün gece uyuyamadım.
- I saw a funny comedy last night.
- Dün gece komik bir komedi izledim.
- There was a storm last night.
- Dün gece bir fırtına vardı.
- Tom was babysitting last night.
- Tom dün gece bebek bakıcılığı yapıyordu.
- Aren't you still mad about last night?
- Dün gece için hala kızgın değil misin?
- My little sister has been suffering with a toothache since last night.
- Küçük kız kardeşim dün geceden beri diş ağrısı çekiyor.
- Can anyone vouch for your whereabouts last night?
- Dün gece nerede olduğunu herhangi biri teyit edebilir mi?
- The bed I slept in last night wasn't very comfortable.
- Dün gece uyuduğum yatak pek rahat değildi.
- He appeared on TV last night.
- O, dün gece televizyonda çıktı.
- I didn't sleep well last night, so I don't have much energy today.
- Dün gece iyi uyumadım, bu yüzden bugün çok enerjim yok.
- I had trouble sleeping last night.
- Dün gece uyumakta zorlandım.
- Tom didn't get much sleep last night.
- Tom dün gece çok uyumadı.
- We spoke last night.
- Biz dün gece konuştuk.
- I saw Tom crying last night.
- Dün gece Tom'u ağlarken gördüm.
- We barbecued steaks last night.
- Dün gece barbeküde biftek pişirdik.
- We had a heavy rain last night.
- Dün gece şiddetli bir yağmur yağdı.
- Tom never made it back home last night.
- Tom dün gece eve hiç geri dönemedi.
- You should have seen the movie last night.
- Dün geceki filmi izlemen gerekirdi.
- He was so cranky last night.
- O, dün gece çok huysuzdu.
- Tom may have walked Mary home last night.
- Tom dün gece Mary'i yürüyerek eve bırakmış olabilir.
- Last night I stopped in front of a used bookstore, before I got home, and found a book that I'd been looking for for a long time.
- Dün gece eve gitmeden önce ikinci el bir kitapçının önünde durdum ve uzun zamandır aradığım bir kitabı buldum.
- Both Tom and Mary were at home last night.
- Hem Tom hem de Mary dün gece evdeydiler.
- Tom arrived in Boston last night.
- Tom dün gece Boston'a vardı.
- I shouldn't have stayed up so late last night.
- Dün gece o kadar geç saate kadar ayakta kalmamalıydım.
- I should've never sung that song last night.
- Dün gece o şarkıyı hiç söylememeliydim.
- He died last night.
- O dün gece öldü.
- I never should've let you go home alone last night.
- Dün gece eve yalnız gitmene asla izin vermemeliydim.
- Did Tom sing well last night?
- Dün gece Tom iyi şarkı söyledi mi?
- Tom was admitted to hospital last night.
- Tom dün gece hastaneye yatırıldı.
- Last night it was so hot that I couldn't sleep well.
- Dün gece hava o kadar sıcaktı ki iyi uyuyamadım.
- Last night, I didn't sleep.
- Ben dün gece hiç uyumadım.
- I bought it last night.
- Dün gece onu aldım.
- We loved what you said last night.
- Dün gece söylediklerine bayıldık.
- I need to know where Tom was last night.
- Tom'un dün gece nerede olduğunu bilmem gerek.
- Tom was clowning around at the party last night.
- Tom dün gece partide soytarılık yapıyordu.
- She was crying last night.
- Dün gece ağlıyordu.
- I hardly got any sleep last night.
- Dün gece neredeyse hiç uyumadım.
- Tom came over last night.
- Tom dün gece uğradı.
- Tom is usually the last to leave, but last night Mary left ten minutes after he did.
- Tom genellikle en son çıkar, ama dün gece Mary ondan on dakika sonra çıktı.
- Tom and the others arrived late last night.
- Tom ve diğerleri dün gece geç saatte geldiler.
- I stayed up late last night reading a novel.
- Dün gece geç saatlere kadar roman okudum.
- I enjoyed myself at the party last night.
- Dün geceki partide çok eğlendim.
- I saw Tom crying last night.
- Tom'u dün gece ağlarken gördüm.
- I spoke to him on the phone last night.
- Dün gece onunla telefonda konuştum.
- I just want to apologize for last night.
- Ben sadece dün gece için özür dilemek istiyorum.
- Tom certainly wasn't making much noise last night when we passed his house.
- Tom dün gece evinin önünden geçerken kesinlikle fazla gürültü yapmıyordu.
- There was a fire near our neighborhood last night.
- Dün gece mahallemizin yakınında bir yangın çıktı.
- The pain started last night.
- Ağrı dün gece başladı.
- You were supposed to call me last night.
- Dün gece beni aramanız gerekiyordu.
- Last night was exceptionally cold.
- Dün gece son derece soğuktu.
- I cleaned my room last night.
- Dün gece odamı temizledim.
- I'm now uploading the pictures I took last night.
- Dün gece çektiğim fotoğrafları yüklüyorum.
- How did you sleep last night?
- Dün gece nasıl uyudun?
- Although I slept uninterrupted for 12 hours last night, I still feel pretty tired.
- Dün gece 12 saat kesintisiz uyumama rağmen, hala oldukça yorgun hissediyorum.
- I drank a lot and can't remember much of what happened last night.
- Çok içtim ve dün gece olanları pek hatırlayamıyorum.
- A fire broke out in the supermarket last night.
- Dün gece süpermarkette yangın çıktı.
- Were you out last night?
- Dün gece dışarıda mıydın?
- Tom texted me last night.
- Tom dün gece bana mesaj attı.
- Last night, there was thunder and lightning.
- Dün gece gök gürültüsü ve yıldırım vardı.
- Tom said he saw a UFO last night.
- Tom dün gece bir UFO gördüğünü söyledi.
- I was with Tom last night.
- Dün gece Tom'la birlikteydim.
- Tom came to the party last night with Mary.
- Tom dün gece Mary ile partiye geldi.
- Tom regrets the decision he made late last night.
- Tom dün gece geç saatlerde verdiği karardan pişmanlık duyuyor.
- I slept for 11 hours last night.
- Dün gece 11 saat boyunca uyudum.
- This poem was written by him last night.
- Bu şiir dün gece onun tarafından yazıldı.
- Last night, me and Tom dreamt the same dream.
- Dün gece, ben ve Tom aynı rüyayı gördük.
- Tom got here last night.
- Tom buraya dün gece geldi.
- Do you know how cold it got last night?
- Dün gece hava ne kadar soğuktu biliyor musun?
- A fire broke out in my neighborhood last night.
- Dün gece mahallemde bir yangın çıktı.
- I had trouble falling asleep last night.
- Dün gece uykuya dalmakta zorlandım.
- I wish Tom had come to our party last night.
- Keşke Tom dün gece partimize gelseydi.
- I saw you last night.
- Dün gece seni gördüm.
- I ate way too much last night.
- Dün gece çok fazla yemek yedim.
- Tom doesn't even remember what happened last night.
- Tom dün gece ne olduğunu hatırlamıyor bile.
- I finally found out where you were last night.
- Dün gece nerede olduğunu sonunda öğrendim.
- It was very cold last night, so we didn't go outside, but stayed indoors.
- Dün gece hava çok soğuktu, bu yüzden dışarıya çıkmadık, evde kaldık.
- What time did you close the store last night?
- Dün gece dükkanı kaçta kapattın?
- Do you know what Tom was doing last night?
- Tom'un dün gece ne yaptığını biliyor musun?
- What time did you close the store last night?
- Dün gece mağazayı saat kaçta kapattın?
- Tom is going to be grumpy all day, since he didn't get much sleep last night.
- Tom dün gece çok uyumadığı için bütün gün huysuz olacak.
- He didn't show up at the party last night.
- Dün geceki partiye gelmedi.
- Did you go and see Tom last night?
- Dün gece Tom'u görmeye gittin mi?
- Last night I stopped in front of a used bookstore, before I got home, and found a book that I'd been looking for for a long time.
- Dün gece eve gitmeden önce bir sahafın önünde durdum ve uzun süredir aradığım bir kitabı buldum.
- Tom came home last night.
- Tom dün gece eve geldi.
- I was harried by mosquitoes last night.
- Dün gece sivrisinekler tarafından rahatsız edildim.
- How was your date last night?
- Dün geceki randevun nasıldı?
- Some burglars broke into my house last night.
- Bazı hırsızlar dün gece evime girdi.
- Tom got kicked out of the bar last night.
- Tom dün gece bardan kovuldu.
- Did you drive her home last night?
- Dün gece onu eve sen mi bıraktın?
- Were you able to watch TV last night?
- Dün gece televizyon izleyebildin mi?
- I had the strangest dream last night.
- Dün gece çok garip bir rüya gördüm.
- Tom worked late last night.
- Tom dün gece geç saate kadar çalıştı.
- Tom didn't drink much at the party last night.
- Tom dün gece partide çok içki içmedi.
- Last night someone broke into the small shop near my house.
- Dün gece biri evimin yanındaki küçük dükkana zorla girdi.
- Did you watch the Oscars last night?
- Dün gece Oscar törenini izledin mi?
- Last night, his grandfather passed away in the hospital.
- Dün gece büyük babası hastanede vefat etti.
- I actually slept quite well last night.
- Dün gece gerçekten çok iyi uyudum.
- Was that you on TV last night?
- Dün gece televizyondaki sen miydin?
- How late did you stay at the party last night?
- Dün gece partide ne kadar kaldın?
- Tom and Mary played Pictionary last night.
- Tom ve Mary dün gece Pictionary oynadılar.
- Tom lied about where he'd been last night.
- Tom dün gece nerede olduğu hakkında yalan söyledi.
- She caught a cold last night.
- Dün gece üşütmüş.
- What did Tom do last night?
- Tom dün gece ne yaptı?
- Tom was stabbed to death last night.
- Tom dün gece bıçaklanarak öldürüldü.
- Tom was watching TV last night.
- Tom dün gece TV izliyordu.
- According to today's paper, there was a fire in this town last night.
- Bugünkü gazeteye göre, dün gece bu kasabada bir yangın çıkmış.
- Was that you who called late last night?
- Dün gece geç saatlerde arayan sen miydin?
- Tom went to bed very late last night, so don't wake him up yet.
- Tom dün gece çok geç yattı, bu yüzden onu henüz uyandırma.
- I had strange dreams last night.
- Dün gece garip rüyalar gördüm.
- Tom must have drunk too much last night.
- Tom dün gece çok içmiş olmalı.
- I heard you last night, Tom.
- Dün gece seni duydum, Tom.
- Tom studied French for three hours last night.
- Tom dün gece üç saat Fransızca çalıştı.
- Did you eat Chinese food last night?
- Dün gece Çin yemeği yedin mi?
- Did Jane have fun at the concert last night?
- Jane dün geceki konserde eğlendi mi?
- Did you hear my show last night?
- Dün geceki gösterimi dinlediniz mi?
- I was up late last night.
- Dün gece geç saate kadar ayaktaydım.
- We had a very good time last night.
- Dün gece çok iyi vakit geçirdik.
- Last night went great.
- Dün gece harika gitti.
- It wasn't very hot last night.
- Dün gece çok sıcak değildi.
- Tom scored three touchdowns in last night's game.
- Tom dün geceki maçta üç tane touchdown yaptı.
- Tom was playing chess last night.
- Tom dün gece satranç oynuyordu.
- I arrived late last night.
- Dün gece geç geldim.
- I can't remember what I ate last night.
- Dün gece ne yediğimi hatırlamıyorum.
- I told Tom about the nightmare I had last night.
- Tom'a dün gece gördüğüm kâbusu anlattım.
- Last night, we went to the theater.
- Dün gece tiyatroya gittik.
- Tell me where you were last night.
- Dün gece nerede olduğunu söyle.
- Did you forget to lock the door last night?
- Dün gece kapıyı kilitlemeyi mi unuttun?
- Tom only slept for three hours last night.
- Tom dün gece sadece üç saat uyudu.
- I did that late last night.
- Dün gece geç saatte yaptım.
- Tom only slept for three hours last night.
- Dün gece Tom sadece üç saat uyudu.
- Last night there was a big fire in the neighbourhood.
- Dün gece mahallede büyük bir yangın çıktı.
- My neighbor was arrested last night.
- Komşum dün gece tutuklandı.
- I spoke to Mary last night and she told me that she doesn't like you.
- Dün gece Mary ile konuştum ve bana senden hoşlanmadığını söyledi.
- I just did that last night.
- Bunu dün gece yaptım.
- Although I came back late from the party last night, I was as fresh as a daisy in the morning.
- Dün gece partiden geç dönmeme rağmen, sabah bir papatya kadar tazeydim.
- I ate too much last night.
- Dün gece çok yemek yedim.
- Last night, we had to call the police.
- Dün gece polisi aramak zorunda kaldık.
- I heard a strange noise coming from Tom's room last night.
- Dün gece, Tom'un odasından gelen garip bir ses duydum.
- Tom slept on the sofa last night.
- Tom dün gece kanepede uyudu.
- The music we listened to last night was wonderful.
- Dün gece dinlediğimiz müzik harikaydı.
- I hadn't planned to tell you about what happened last night.
- Dün gece olanları sana anlatmayı planlamamıştım.
- Last night saw a fire in my neighborhood.
- Dün gece mahallemde bir yangın çıktı.
- She was robbed of her jewels last night.
- Dün gece mücevherleri çalındı.
- I read a book last night.
- Dün gece bir kitap okudum.
- Tom may have been at the party last night, but I didn't see him there.
- Tom dün gece partiye gelmiş olabilir ama onu orada görmedim.
- Tom seemed to enjoy himself at the party last night.
- Tom dün gece partide eğlenmiş gibi gözüküyor.
- I could hardly get a wink of sleep last night.
- Dün gece gözüme uyku girmedi.
- Tom didn't call me last night.
- Tom dün gece beni aramadı.
- Do you regret what happened last night?
- Dün gece olanlardan pişman mısın?
- We saw you last night.
- Dün gece seni gördük.
- She stayed up late last night.
- O, dün gece geç saatlere kadar yatmadı.
- Tom came home drunk last night.
- Tom, dün gece eve sarhoş geldi.
- I wish you could've seen the stars last night.
- Keşke dün gece yıldızları görebilseydin.
- Tom is very sleepy, because he didn't sleep well last night.
- Tom çok uykulu, çünkü dün gece iyi uyuyamadı.
- Last night my daughter didn't come home until half past one.
- Dün gece kızım saat bir buçuğa kadar eve gelmedi.
- Did you listen to music last night?
- Dün gece müzik dinledin mi?
- Boats were racing last night.
- Tekneler dün gece yarışıyorlardı.
- I'm pretty tired from last night.
- Dün geceden beri çok yorgunum.
- Tom was out late last night drinking.
- Tom dün gece geç saatlere kadar dışarıda içti.
- I am sorry to have missed the TV program last night.
- Dün gece TV programını kaçırdığım için üzgünüm.
- I saw them last night.
- Dün gece onları gördüm.
- I was here last night.
- Dün gece buradaydım.
- The snow started last night.
- Kar dün gece başladı.
- A strange thing happened last night.
- Dün gece, tuhaf bir şey oldu.
- Boats were racing last night.
- Dün gece tekneler yarışıyordu.
- I wrote a long letter to Tom last night.
- Dün gece Tom'a uzun bir mektup yazdım.
- Tom met a girl named Mary last night.
- Tom dün gece Mary adında bir kızla tanıştı.
- I slept on a cot in Tom's basement last night.
- Dün gece Tom'un bodrumunda bir karyolada uyudum.
- Tom and I both had the same dream last night.
- Hem Tom hem de ben dün gece aynı rüyayı gördük.
- The thief stole the jewels last night.
- Hırsız dün gece mücevherleri çaldı.
- Was that Tom I saw you with last night?
- Dün gece seni birlikte gördüğüm Tom muydu?
- Let's forget about what happened last night.
- Dün gece ne olduğunu unutalım.
- I wrote three letters last night.
- Dün gece üç mektup yazdım.
- Tom says Mary is lying about where she was last night.
- Tom, Mary'nin dün gece nerede olduğu konusunda yalan söylediğini söyledi.
- My sister was robbed of her bag on her way home last night.
- Kız kardeşimin dün gece eve dönerken çantası çalındı.
- About eighty thousand spectators packed into the stadium last night.
- Dün gece yaklaşık seksen bin seyirci stadyumu doldurdu.
- I don't know what went on last night, but they're not speaking to each other this morning.
- Dün gece ne oldu bilmiyorum ama bu sabah birbirleriyle konuşmuyorlar.
- I didn't see you at Tom's party last night.
- Dün gece Tom'un partisinde seni görmedim.
- Tom was at home with Mary last night.
- Tom dün gece Mary ile evdeydi.
- Last night, I barely made the last train.
- Dün gece, son trene zar zor yetiştim.
- Tom went to bed very late last night, so don't wake him up yet.
- Tom dün gece çok geç yatmış, bu nedenle onu daha uyandırmayın.
- I went to a big dinner party last night.
- Dün gece büyük bir akşam yemeği partisine gittim.
- I wonder whether Tom did that last night.
- Dün gece Tom'un bunu yapıp yapmadığını merak ediyorum.
- I enjoyed myself very much at the party last night.
- Dün gece partide çok eğlendim.
- Are you still mad about last night?
- Dün gece için hala kızgın mısın?
- I had a terrible dream last night.
- Dün gece korkunç bir rüya gördüm.
- A burglar broke into Tom's house last night.
- Dün gece Tom'un evine hırsız girdi.
- My house was broken into last night.
- Dün gece evime zorla girildi.
- I heard that you ate steak for dinner last night.
- Dün gece akşam yemeği için biftek yediğini duydum.
- I suppose you want to ask me why I didn't go to your party last night.
- Sanırım bana dün geceki partinize neden gitmediğimi sormak istiyorsunuz.
- She called me at an unearthly hour last night.
- Dün gece hiç beklenmedik bir saatte beni aradı.
- He dropped in on me last night.
- O dün gece bana uğradı.
- Was Tom here last night?
- Tom dün gece burada mıydı?
- Tell us what happened last night.
- Dün gece ne olduğunu anlat.
- I saw Tom at the bar last night.
- Tom'u dün gece barda gördüm.
- I saw Tom and Mary making out in the movie theater last night.
- Tom ve Mary'yi dün gece sinemada öpüşürlerken gördüm.
- We went out for a pizza last night.
- Dün gece pizza yemeye gittik.
- I ate too much at the party last night.
- Dün geceki partide çok fazla yedim.
- She read a cookbook last night.
- Dün gece bir yemek kitabı okudu.
- They made a great tumult last night.
- Dün gece büyük bir kargaşa çıkardılar.
- Were you out last night?
- Dün gece dışarıda mıydınız?
- I was up for hours last night thinking about Tom.
- Dün gece saatlerce Tom'u düşündüm.
- Your parents must've been worried when you didn't come home last night.
- Dün gece eve gelmediğinde ailen endişelenmiş olmalı.
- Tom went out drinking with his friends last night.
- Tom dün gece arkadaşlarıyla içmeye gitti.
- I saw Tom at the bar last night.
- Dün gece Tom'u barda gördüm.
- I asked you last night.
- Dün gece seni sordum.
- We talked about this last night.
- Dün gece bunu konuştuk.
- We had a lot of snow last night.
- Dün gece çok kar yağdı.
- I didn't dream last night.
- Dün gece rüya görmedim.
- Something very strange happened last night.
- Dün gece çok garip bir şey oldu.
- Why couldn't you sleep last night?
- Dün gece neden uyuyamadınız?
- Tom wasn't at home last night.
- Tom dün gece evde değildi.
- I had a very strange dream last night.
- Dün gece çok garip bir rüya gördüm.
- Tom took a bath last night.
- Tom dün gece banyo yaptı.
- Here are the pictures from last night.
- İşte dün geceden resimler.
- There were beautiful women at the club last night.
- Dün gece kulüpte güzel kadınlar vardı.
- I thought you would be there last night.
- Dün gece orada olacağını sanıyordum.
- I dreamt of you last night.
- Dün gece seni rüyamda gördüm.
- You had a big fight with Tom last night, didn't you?
- Dün gece Tom'la büyük bir kavga ettin, değil mi?
- Where did you stay last night?
- Dün gece nerede kaldınız?
- We met last night.
- Dün gece buluştuk.
- Tom lied about where he'd been last night.
- Tom dün gece nerede olduğu konusunda yalan söyledi.
- I tried talking to Tom last night.
- Dün gece Tom'la konuşmayı denedim.
- I had that dream again last night.
- Dün gece yine o rüyayı gördüm.
- I was talking to Tom about what happened last night.
- Tom'la dün gece ne olduğu hakkında konuşuyordum.
- There was an attack on a worker last night.
- Dün gece bir işçiye bir saldırı oldu.
- I had a great time last night.
- Dün gece harika zaman geçirdim.
- I slept last night more than I usually do.
- Dün gece normalde uyuduğumdan daha fazla uyudum.
- We played cards last night.
- Dün gece kart oynadık.
- I was out last night with her.
- Dün gece onunla dışarıdaydım.
- Tom certainly was drunk last night.
- Tom dün gece kesinlikle sarhoştu.
- I'd like to sing a song for you that I wrote last night.
- Dün gece senin için yazdığım bir şarkıyı söylemek istiyorum.
- Mary gave me the ax last night.
- Mary dün gece bana balta verdi.
- Was that Tom I saw you with last night?
- Dün gece seninle birlikte gördüğüm Tom muydu?
- She passed away peacefully last night.
- Dün gece huzur içinde vefat etti.
- I missed you last night.
- Dün gece seni özledim.
- Tom was supposed to call Mary last night, but he forgot.
- Dün gece Tom'un Mary'yi araması gerekiyordu ama unuttu.
- I was with friends all last night.
- Dün gece arkadaşlarla birlikteydim.
- Tom sang very well last night.
- Tom dün gece çok iyi şarkı söyledi.
- It took me a long time to do my homework last night.
- Dün gece ödevimi yapmam uzun sürdü.
- Tom and Mary played The Settlers of Catan last night.
- Tom ve Mary dün gece The Settlers of Catan oynadılar.
- Tom helped Mary last night.
- Tom dün gece Mary'e yardım etti.
- I read this book last night.
- Dün gece bu kitabı okudum.
- Tom was clowning around at the party last night.
- Tom dün geceki partide soytarılık ediyordu.
- I want to talk to you about last night.
- Seninle dün gece hakkında konuşmak istiyorum.
- I saw him again last night.
- Dün gece onu tekrar gördüm.
- I stayed up late last night reading a novel.
- Dün gece bir roman okuyarak geç saatlere kadar yatmadım.
- I got mugged on my way home last night.
- Dün gece eve giderken soyuldum.
- I guess last night was full of action.
- Dün gece aksiyonlu geçti galiba.
- My father died a peaceful death last night.
- Dün gece babam huzurlu bir ölümle öldü.
- Last night was wonderful.
- Dün gece harikaydı.
- It didn't get as cold last night as I expected.
- Dün gece beklediğim kadar soğuk olmadı.
- I saw a wonderful movie last night.
- Dün gece harika bir film izledim.
- You never told me what happened last night.
- Dün gece olanları bana asla anlatmadın.
- Someone broke into Tom's house last night.
- Dün gece biri Tom'un evine girmiş.
- I had steak and potatoes last night.
- Dün gece biftek ve patates yedim.
- Was that you who called late last night?
- Dün gece geç saatte arayan sen miydin?
- Tom was at home last night.
- Tom dün gece evdeydi.
- Tom hanged himself last night.
- Tom dün gece kendini astı.
- The neighbors told us to quiet down last night or they would call the police.
- Dün gece komşular bize sessiz olmamızı yoksa polisleri arayacaklarını söylediler.
- I couldn't sleep last night, so I decided to watch a horror movie.
- Dün gece uyuyamadım, ben de korku filmi izlemeye karar verdim.
- Tom and Mary ate snails at the restaurant last night.
- Tom ve Mary dün gece restoranda salyangoz yedi.
- He was watching TV last night.
- Dün gece televizyon izliyordu.
- Tom's office was broken into last night.
- Dün gece Tom'un ofisine zorla girildi.
- The thermometer registered minus ten last night.
- Termometre dün gece eksi 10'u gösterdi.
- Tom shot himself last night.
- Tom dün gece kendini vurdu.
- Tom certainly wasn't too happy last night.
- Tom dün gece kesinlikle çok mutlu değildi.
- I saw it last night.
- Dün gece onu gördüm.
- Tom definitely looked better last night.
- Tom dün gece kesinlikle daha iyi görünüyordu.
- Tom told me he didn't sleep at all last night.
- Tom bana dün gece hiç uyumadığını söyledi.
- Last night I did not get a wink of sleep.
- Dün gece bir gıdım uyumadım.
- It was raining last night.
- Dün gece yağmur yağıyordu.
- Last night, there was a fire in the supermarket.
- Dün gece süpermarkette yangın çıktı.
- She called me up very late last night.
- Dün gece çok geç saatte beni aradı.
- Last night, Tom went to bed before midnight.
- Dün gece Tom gece yarısından önce yatağa gitti.
- They made a great tumult last night.
- Dün gece büyük bir kargaşa yaptılar.
- We saw a terrible movie last night.
- Dün gece berbat bir film izledik.
- I want to apologize for the way I acted last night.
- Dün geceki davranışım için özür dilemek istiyorum.
- I spoke to him on the phone last night.
- Dün gece telefonda onunla konuştum.
- Were any of you here last night?
- Dün gece burada olanınız var mıydı?
- Those oysters I ate last night didn't agree with me.
- Dün gece yediğim istiridyeler bana yaramadı.
- Last night, Tom passed away in the hospital.
- Tom dün gece hastanede hayata gözlerini yumdu.
- I enjoyed myself very much at the party last night.
- Dün geceki partide çok eğlendim.
- If he really liked me, he would have called me last night.
- Beni gerçekten sevse dün gece beni arardı.
- I enjoyed myself at the party last night.
- Dün gece partide eğlendim.
- We missed you last night.
- Dün gece seni özledik.
- Did you stay home last night?
- Dün gece evde mi kaldın?
- I'm sorry about last night.
- Dün gece için üzgünüm.
- I was held up last night.
- Dün gece soyuldum.
- I felt tired last night.
- Dün gece yorgun hissettim.
- It was Tom who drove us home last night.
- Dün gece bizi eve götüren Tom'du.
- I didn't get much sleep last night.
- Dün gece pek uyuyamadım.
- Dozens were arrested last night.
- Dün gece düzinelercesi tutuklandı.
- That's not where I was last night.
- Dün gece olduğum yer orası değildi.
- I slept on the couch last night.
- Dün gece kanepede uyudum.
- Last night's storm left a mess in Boston.
- Dün geceki fırtına Boston'da büyük bir karmaşa yarattı.
- Thanks for letting me sleep here last night.
- Dün gece burada uyumama izin verdiğin için teşekkürler.
- I understand you and Tom were together last night.
- Dün gece senin ve Tom'un birlikte olduğunu anlıyorum.
- It was a vase that my son broke last night.
- Oğlumun dün gece kırdığı bir vazoydu.
- A burglar broke into the shop last night.
- Dün gece bir hırsız dükkana girdi.
- I barely slept last night.
- Dün gece zar zor uyudum.
- I had a bad dream last night.
- Dün gece kötü bir rüya gördüm.
- Could I get a copy of the picture you took of me last night?
- Dün gece çektiğiniz resmin bir kopyasını alabilir miyim?
- Tom came home pretty late last night.
- Tom dün gece eve oldukça geç geldi.
- I rode home with Tom last night.
- Dün gece Tom'la eve gittim.
- I drank too much at the party last night.
- Dün geceki partide çok fazla içtim.
- She was able to be ready early this morning, because she finished packing last night.
- Dün gece toplanmayı bitirdiği için bu sabah erkenden hazır olabildi.
- I'm sorry about the way I acted last night.
- Dün geceki davranış şeklimden dolayı özür dilerim.
- Tom and his friends consumed a lot of beer last night.
- Tom ve arkadaşları dün gece çok bira içmişler.
- I couldn't sleep well last night.
- Dün gece iyi uyuyamadım.
- Did you have a good night last night?
- Dün gece iyi bir gece geçirdiniz mi?
- It took me a long time to do my homework last night.
- Dün gece ödevimi yapmam çok zamanımı aldı.
- Are you still mad about last night?
- Dün gece için hala bana kızgın mısın?
- Last night, Tom passed away in the hospital.
- Dün gece Tom hastanede vefat etti.
- Tom didn't sleep well last night.
- Tom dün gece iyi uyuyamadı.
- I ate too much last night.
- Dün gece çok fazla yedim.
- The movie we saw last night was filmed in Australia.
- Dün gece gördüğümüz film Avustralya'da çekildi.
- You got home late last night.
- Dün gece eve geç geldin.
- He was so cranky last night.
- Dün gece çok huysuzdu.
- Tom was out till midnight last night.
- Tom dün gece yarısına kadar dışarıdaydı.
- I dreamed about you last night.
- Dün gece rüyamda seni gördüm.
- Some kind of party upstairs kept me up until one last night.
- Üst kattaki bir tür parti beni dün gece bire kadar uyanık tuttu.
- Tom said Mary sang very well last night.
- Tom dün gece Mary'nin çok iyi şarkı söylediğini söyledi.
- I thought you were going to be at home last night.
- Dün gece evde olacağını sanıyordum.
- I wonder why Tom didn't show up last night.
- Tom'un dün gece niçin gelmediğini merak ediyorum.
- Did you get any sleep at all last night?
- Sen dün gece hiç uykunu aldın mı?
- Were you working last night?
- Dün gece çalışıyor muydun?
- When I told Tom of the dream I had last night, he went Joseph on me and interpreted it.
- Tom'a dün gece gördüğüm rüyayı anlatınca Hz. Yusuf moduna girip yorumladı.
- It was very cold last night, so we didn't go outside, but stayed indoors.
- Dün gece hava çok soğuktu, bu yüzden dışarı çıkmadık, içeride kaldık.
- I was out last night with Tom.
- Dün gece Tom'la dışarıdaydık.
- Tom didn't sleep a wink last night.
- Tom dün gece gözünü kırpmadı.
- I was tired last night.
- Dün gece yorgundum.
- What did Tom say last night?
- Tom dün gece ne dedi?
- Tom left me a message last night.
- Dün gece Tom bana bir mesaj bıraktı.
- Tom has been working since late last night.
- Tom dün gece geç saatlerden beri çalışıyor.
- My mother made me study for three hours last night.
- Annem dün gece beni üç saat ders çalışmaya zorladı.
- I was dog-tired when I got home last night.
- Dün gece eve geldiğimde çok yorgundum.
- I got home pretty late last night.
- Dün gece eve oldukça geç geldim.
- Tom didn't sleep very well last night.
- Tom dün gece iyi uyumadı.
- I had to talk to Tom last night.
- Dün gece Tom'la konuşmak zorunda kaldım.
- I dreamt a dream last night, about silk and fine cloth or about equality and fair trial.
- Dün gece bir rüya gördüm, ipek ve ince kumaş hakkında ya da eşitlik ve adil yargılanma hakkında.
- I had a dream about Tom last night.
- Dün gece Tom'la ilgili bir rüya gördüm.
- It was hot last night.
- Dün gece hava çok sıcaktı.
- They seemed to enjoy themselves at the party last night.
- Dün geceki partide eğleniyor gibi görünüyorlardı.
- Did you see the cowboy movie on TV last night?
- Dün gece televizyondaki kovboy filmini izledin mi?
- A burglar broke into the bank last night.
- Bir soyguncu dün gece bankaya girdi.
- Tom was out late last night drinking.
- Tom dün gece geç saatlere kadar dışarıda içki içiyordu.
- By the way, where were you last night?
- Sırası gelmişken, dün gece neredeydin?
- Last night, he asked if you were well.
- Dün gece iyi olup olmadığını sordu.
- I had a nightmare last night.
- Dün gece bir kabus gördüm.
- Tom died in his sleep last night.
- Tom dün gece uykusunda öldü.
- With so much noise I couldn't sleep last night.
- Dün gece o kadar gürültüden uyuyamadım.
- I wasn't drinking last night.
- Dün gece içmiyordum.
- With so much noise I couldn't sleep last night.
- Çok fazla gürültüden dolayı dün gece uyuyamadım.
- Would you tell me what happened last night?
- Bana dün gece ne olduğunu anlatır mısın?
- I studied last night.
- Ben dün gece çalıştım.
- The stew that Tom made last night tasted horrible.
- Tom'un dün gece yaptığı güveç iğrençti.
- Last night, I went to sleep with the lights on.
- Dün gece ışıklar açık uyudum.
- I almost stepped on a skunk last night.
- Dün gece neredeyse bir kokarcanın üstüne basıyordum.
- I took a sleeping pill last night.
- Dün gece uyku hapı aldım.
- You never told me what happened last night.
- Dün gece ne olduğunu bana hiç anlatmadın.
- Tom couldn't sleep a wink last night.
- Tom dün gece gözünü bile kırpamadı.
- We had a good time at the theater last night.
- Dün gece tiyatroda iyi vakit geçirdik.
- I heard what happened last night.
- Dün gece ne olduğunu duydum.
- Tom performed last night.
- Tom dün gece sahneye çıktı.
- Tom had a bad headache last night.
- Tom'un dün gece kötü bir baş ağrısı vardı.
- Tom went out drinking with his friends last night.
- Tom dün gece arkadaşlarıyla içmeye çıktı.
- There were beautiful women at the club last night.
- Dün gece kulüpte çok güzel kadınlar vardı.
- Tom forgot to feed his dog last night.
- Tom dün gece köpeğini beslemeyi unuttu.
- Tom was watching TV last night.
- Tom dün gece televizyon izliyordu.
- We went out for a pizza last night.
- Dün gece bir pizza için dışarı çıktık.
- Tom shot himself in the head last night.
- Tom dün gece kendini başından vurdu.
- Tom is usually the last to leave, but last night Mary left after he did.
- Tom genellikle giden son kişidir ama dün gece Mary ondan sonra gitti.
- Did you enjoy watching the night game last night?
- Dün gece gece maçını izlemekten hoşlandın mı?
- I guess last night was full of action.
- Sanırım dün gece aksiyon doluydu.
- I'll bet you didn't sleep a wink last night.
- Eminim dün gece gözünü bile kırpmamışsındır.
- Tom came over to my house last night.
- Tom dün gece evime geldi.
- The next song I'm going to sing is one I wrote just last night.
- Şimdi söyleyeceğim şarkı daha dün gece yazdığım bir şarkı.
- Who do you think was watching TV in this room last night?
- Dün gece bu odada kimin televizyon izlediğini düşünüyorsun?
- I saw Tom crying last night.
- Tom'un ağladığını gördüm dün gece.
- Tom couldn't get to sleep last night.
- Tom dün gece uyuyamadı.
- Did you do anything special last night?
- Dün gece özel bir şey yaptın mı?
- There was a rerun of the episode last night.
- Dün gece bölümün tekrarı vardı.
- Tom caused a commotion at the dinner last night.
- Tom dün geceki yemekte bir kargaşaya neden oldu.
- Three patients died last night.
- Dün gece üç hasta öldü.
- Although I slept uninterrupted for 12 hours last night, I still feel pretty tired.
- Dün gece on iki saat kesintisiz uyumama rağmen hala oldukça yorgun hissediyorum.
- Tom met us last night.
- Tom dün gece bizimle buluştu.
- We had a good time last night.
- Dün gece güzel vakit geçirdik.
- I guess I can't blame you after last night.
- Sanırım dün geceden sonra seni suçlayamam.
- If you didn't get enough sleep last night, you should take a nap.
- Dün gece yeterince uyuyamadıysan, biraz kestirmelisin.
- Here are the pictures from last night.
- İşte dün gecenin resimleri.
- Was your dinner last night delicious?
- Dün geceki akşam yemeğin lezzetli miydi?
- Tom didn't drink much at the party last night.
- Tom dün geceki partide fazla içmedi.
- I'm sorry I didn't call last night.
- Dün gece aramadığım için üzüldüm.
- I arrived last night.
- Dün gece geldim.
- Did you feel the earthquake last night?
- Dün geceki depremi hissettin mi?
- Tom was interviewed on TV last night.
- Tom dün gece televizyona röportaj verdi.
- I talked to my fiance last night.
- Dün gece nişanlımla konuştum.
- Last night, I saw something.
- Dün gece bir şey gördüm.
- Why were Tom and Mary at your house last night?
- Tom ve Mary dün gece neden senin evindeydi?
- I happened to run into my teacher at a restaurant last night.
- Öğretmenimle dün gece bir restoranda tesadüfen karşılaştım.
- How drunk were you last night?
- Dün gece ne kadar da sarhoştun?
- Let's forget about what happened last night.
- Dün gece olanları unutalım.
- A fire broke out in this neighborhood last night.
- Dün gece bu mahallede bir yangın çıktı.
- How was last night's party?
- Dün geceki parti nasıldı?
- Why didn't you show up at the party last night?
- Dün geceki partiye neden gelmedin?
- I called Tom last night around midnight.
- Dün gece yarısı Tom'u aradım.
- What time did you get to bed last night?
- Dün gece ne zaman yatmaya gittin?
- I was up for hours last night thinking about that problem.
- O sorun hakkında düşünerek dün gece saatlerce uyumadım.
- I ate way too much last night.
- Dün gece çok fazla yedim.
- Did you drive her home last night?
- Dün gece onu eve götürdün mü?
- We ate curry rice last night.
- Dün gece körili pilav yedik.
- Last night, he told me everything.
- Dün gece o bana her şeyi anlattı.
- He must have drunk too much last night.
- Dün gece çok içmiş olmalı.
- I had a wonderful time last night.
- Dün gece harika vakit geçirdim.
- Last night's concert was disappointing.
- Dün geceki konser hayal kırıklığıydı.
- Tom was in a fight last night.
- Tom dün gece bir kavgaya karıştı.
- Tom came home late last night.
- Tom dün gece eve geç geldi.
- Were you tired last night?
- Dün gece yorgun muydun?
- I went to bed early last night.
- Dün gece yatağa erken gittim.
- I didn't sleep much last night.
- Dün gece pek uyuyamadım.
- Last night, we saw a touching film at the movies.
- Dün gece sinemada dokunaklı bir film izledik.
- She looked after my children last night.
- Dün gece çocuklarıma o baktı.
- Thanks for last night.
- Dün gece için teşekkürler.
- Tom didn't sleep well last night.
- Tom dün gece iyi uyumadı.
- There were five fires last night.
- Dün gece, beş yangın çıktı.
- Did you sleep in your office again last night?
- Dün gece yine ofisinde mi uyudun?
- Tom wasn't with us last night.
- Tom dün gece bizimle değildi.
- I talked to them last night.
- Dün gece onlarla konuştum.
- Last night I threw up.
- Dün gece kustum.
- Tom was with Mary last night.
- Tom dün gece Mary ile birlikteydi.
- Tom never showed up last night.
- Tom dün gece gelmedi.
- Last night there was still snow on the ground, but this morning it's all melted.
- Dün gece yerde hala kar vardı ama bu sabah hepsi erimiş.
- Tom never said who he was with last night.
- Tom dün gece kiminle olduğunu hiç söylemedi.
- Tom slept in the living room last night.
- Tom dün gece oturma odasında uyudu.
- Tom spoke to me last night, too.
- Tom dün gece benimle de konuştu.
- What were you doing at 9 o'clock last night?
- Dün gece saat 9'da ne yapıyordun?
- I was with them last night.
- Dün gece onlarla birlikteydim.
- I went to Tom and Mary's last night.
- Dün gece Tom ve Mary'nin evine gittim.
- Did something happen last night?
- Dün gece bir şey oldu mu?
- We saw Tom last night.
- Dün gece Tom'u gördük.
- Did you enjoy the performance last night?
- Dün geceki gösteriyi beğendin mi?
- Tom got home late last night.
- Tom dün gece eve geç geldi.
- Tom called Mary last night and encouraged her to join the team.
- Tom dün gece Mary'yi aradı ve takıma katılması için onu teşvik etti.
- Tom wrote this letter last night.
- Tom bu mektubu dün gece yazdı.
- What did you eat for dinner last night?
- Dün gece akşam yemeği için ne yediniz?
- I thought we settled that matter last night.
- Dün gece bu meseleyi hallettiğimizi sanıyordum.
- Wasn't it supposed to snow last night?
- Dün gece kar yağması gerekmiyor muydu?
- Why don't you tell me what happened last night?
- Neden dün gece neler olduğunu bana söylemiyorsun?
- If I had gone to that restaurant last night, I would have eaten a steak.
- Dün gece o restorana gitseydim bir biftek yerdim.
- It was a vase that my son broke last night.
- Dün gece oğlum bir vazo kırdı.
- I had a good sleep last night.
- Dün gece iyi bir uyku çektim.
- Didn't you enjoy dinner last night?
- Dün gece akşam yemeğinden hoşlanmadınız mı?
- I wonder whether Tom did that last night.
- Tom'un dün gece bunu yapıp yapmadığını merak ediyorum.
- I had a pleasant dream last night.
- Dün gece güzel bir rüya gördüm.
- He died last night.
- Dün gece öldü.
- I'd like to know who was here last night.
- Dün gece burada kimin olduğunu bilmek isterdim.
- I never made it home last night.
- Dün gece eve hiç gitmedim.
- Tom met a girl named Mary last night.
- Tom dün gece Mary adlı bir kızla tanıştı.
- Tom probably slept well last night.
- Tom muhtemelen dün gece iyi uyumuştur.
- What did you watch on television last night?
- Dün gece televizyonda ne izledin?
- When did you go to bed last night?
- Dün gece ne zaman yattın?
- I looked you up on the internet last night.
- Dün gece internette seni aradım.
- Things went great last night.
- İşler dün gece harika gitti.
- There was a sudden drop in the temperature last night.
- Dün gece sıcaklıkta ani bir düşüş oldu.
- We didn't go out last night.
- Dün gece dışarı çıkmadık.
- Last night, we watched television together.
- Dün gece beraber televizyon seyrettik.
- You were very ugly last night.
- Dün gece çok çirkindin.
- Tom passed away last night.
- Tom dün gece vefat etti.
- I thought you were going to be at the party last night.
- Dün geceki partiye gideceğini sanıyordum.
- A strong earthquake happened last night.
- Dün gece şiddetli bir deprem oldu.
- I think I'm still drunk from last night.
- Sanırım dün geceden beri hala sarhoşum.
- Tom left town last night.
- Tom dün gece kasabadan ayrıldı.
- I want to talk to you about last night.
- Dün gece hakkında seninle konuşmak istiyorum.
- How did you know that Tom was planning to eat at that restaurant last night?
- Tom'un dün gece o restoranda yemek yemeyi planladığını nereden biliyordunuz?
- He dressed himself like a hermit for the party last night.
- Dün geceki parti için münzevi gibi giyinmiş.
- I was out last night with them.
- Dün gece onlarla birlikte dışarıdaydım.
- Tom was on TV last night.
- Tom dün gece televizyondaydı.
- Did you eat something last night?
- Dün gece bir şeyler yediniz mi?
- Tom didn't sleep very well last night.
- Tom dün gece pek iyi uyuyamadı.
- Tom drank too much at the party last night.
- Tom dün geceki partide çok içti.
- Tom drank a lot of beer last night.
- Tom dün gece çok bira içti.
- He only slept for three hours last night.
- Dün gece sadece üç saat uyumuş.
- It's been raining since last night.
- Dün geceden beri yağmur yağıyor.
- Tom had very little sleep last night.
- Tom dün gece çok az uyudu.
- Were you watching TV last night at nine o'clock?
- Dün gece saat dokuzda televizyon izliyor muydun?
- Tom was working last night.
- Tom dün gece çalışıyordu.
- Last night was unusually cold.
- Dün gece alışılmadık biçimde soğuktu.
- I got back to Boston last night.
- Dün gece Boston'a geri döndüm.
- Your parents must've been worried when you didn't come home last night.
- Dün gece eve gelmeyince annenle baban endişelenmiş olmalı.
- The neighbors told us to quiet down last night or they would call the police.
- Komşular dün gece sessiz olmamızı yoksa polis çağıracaklarını söylediler.
- I had a dreadful dream last night.
- Dün gece korkunç bir rüya gördüm.
- Do you regret what happened last night?
- Dün gece olanlar için pişmanlık duyuyor musun?
- I had a good sleep last night.
- Dün gece iyi uyudum.
- They left last night.
- Onlar dün gece ayrıldılar.
- I was so drunk last night.
- Dün gece çok sarhoştum.
- I wonder if Tom really kissed Mary last night.
- Acaba Tom dün gece Mary'yi gerçekten öptü mü?
- I thought you were going to be at home last night.
- Dün gece evde olacağınızı düşündüm.
- Tom was crying last night.
- Tom dün gece ağlıyordu.
- I'm sorry I acted like a child last night.
- Dün gece bir çocuk gibi davrandığım için özür dilerim.
- She was able to be ready early this morning, because she finished packing last night.
- O dün gece valizini hazırlamayı bitirdiğinden dolayı bu sabah erken hazırlanabildi.
- I was out last night with them.
- Dün gece onlarla dışarıdaydım.
- Tom had a weird dream last night.
- Tom dün gece tuhaf bir rüya gördü.
- Tom called me late last night.
- Tom dün gece geç saatlerde beni aradı.
- How much did you drink last night?
- Dün gece ne kadar içtin?
- Last night, I dreamed about you.
- Dün gece rüyamda seni gördüm.
- I was out last night with her.
- Dün gece onunla birlikte dışarıdaydım.
- Tom had a bad night last night.
- Tom dün gece kötü bir gece geçirdi.
- Tom spoke to Mary last night.
- Tom dün gece Mary ile konuştu.
- I was exhausted when I got home last night.
- Dün gece eve ulaştığımda çok yorgundum.
- I got together with some old friends last night.
- Dün gece bazı eski arkadaşlarımla bir araya geldim.
- You weren't home last night when I came to visit.
- Dün gece ziyarete geldiğimde evde değildin.
- I didn't get to sleep at all last night.
- Dün gece hiç uyuyamadım.
- I didn't sleep at all last night.
- Dün gece hiç uyumadım.
- They arrested Tom last night.
- Onlar dün gece Tom'u tutukladılar.
- Did you sleep in your office again last night?
- Dün gece ofisinde tekrar uyudun mu?
- I had a headache last night.
- Dün gece başım ağrıyordu.
- That's the woman I talked to you about last night.
- Dün gece sana bahsettiğim kadın bu.
- It may have rained last night.
- Dün gece yağmur yağmış olabilir.
- You should've been at our party last night.
- Dün geceki partimize gelmeliydin.
- I'm sorry I didn't come by last night.
- Dün gece uğramadığım için üzgünüm.
- She stayed up late last night.
- Dün gece geç saate kadar uyumadı.
- Why did you not come home last night?
- Dün gece neden eve gelmedin?
- Tom stayed out late last night.
- Tom dün gece geç saate kadar dışarıda kaldı.
- We barbecued steaks last night.
- Biz dün gece mangalda biftek ızgara yaptık.
- I really enjoyed last night.
- Gerçekten dün gece eğlendim.
- My mother was up late last night.
- Annem dün gece geç saatlere kadar ayaktaydı.
- Tom called me late last night.
- Tom dün gece beni geç saatte aradı.
- We had an argument about it last night.
- Dün gece bu konuda tartıştık.
- I dreamt of you last night.
- Dün gece seni düşledim.
- Somebody broke in here last night.
- Dün gece biri buraya hırsızlık yapmak için girdi.
- Did you hear about what happened last night?
- Dün gece olanları duydunuz mu?
- You were drunk last night, weren't you?
- Dün gece sarhoştun, değil mi?
- Last night there was a big fire in the neighbourhood.
- Dün gece mahallede büyük bir yangın vardı.
- Tom couldn't sleep at all last night.
- Tom dün gece hiç uyuyamadı.
- I tried talking to Tom last night.
- Dün gece Tom'la konuşmaya çalıştım.
- The committee stayed up late last night trying to work out measures that would please everyone.
- Komite, dün gece geç saatlere kadar herkesi memnun edecek önlemler üzerinde çalıştı.
- We know what you did last night.
- Biz senin dün gece ne yaptığını biliyoruz.
- Did Tom come home last night?
- Tom dün gece eve geldi mi?
- I took a sleeping pill last night.
- Dün gece bir uyku hapı aldım.
- Last night's game was exciting.
- Dün geceki maç heyecan vericiydi.
- I got home a little late last night.
- Dün gece eve biraz geç vardım.
- What was the name of the movie we saw last night?
- Dün gece seyrettiğimiz filmin adı neydi?
- You should've seen that movie last night.
- Dün gece o filmi izlemeliydin.
- Tom cancelled our date last night.
- Tom dün geceki randevumuzu iptal etti.
- I wrote a letter last night.
- Dün gece bir mektup yazdım.
- Did you enjoy the movie you saw last night?
- Dün gece izlediğiniz film hoşunuza gitti mi?
- I was with friends all last night.
- Dün gece arkadaşlarımla birlikteydim.
- I thought I was going to die last night.
- Dün gece öleceğimi sandım.
- I couldn't sleep last night, so I decided to watch a horror movie.
- Dün gece uyuyamadım, bu yüzden bir korku filmi izlemeye karar verdim.
- Tom slept at our place last night.
- Tom dün gece bizim evimizde uyudu.
- Would you tell me what happened last night?
- Dün gece ne olduğunu bana söyler misin?
- Tom must've driven Mary's car last night.
- Dün gece Mary'nin arabasını Tom sürmüş olmalı.
- I know what you did last night.
- Dün gece ne yaptığınızı biliyorum.
- Thank you very much for the wonderful dinner last night.
- Dün geceki harika akşam yemeği için sana çok teşekkür ederim.
- I ate late last night.
- Dün gece geç yemek yedim.
- He came to the party last night with Jane.
- Jane ile dün gece partiye geldi.
- Tom hung out with his friends last night.
- Tom dün gece arkadaşlarıyla takıldı.
- She went to bed late last night.
- Dün gece geç yattı.
- Tom came over last night.
- Tom dün gece geldi.
- I was exhausted when I got home last night.
- Dün gece eve ulaştığımda yorgunluktan ölüyordum.
- Last night there was still snow on the ground, but this morning it's all melted.
- Dün gece hâlâ yerde kar vardı, ama bu sabah hepsi eridi.
- It was cold last night, yet he didn't wear a coat.
- Dün gece hava soğuktu, ama o ceket giymedi.
- You two had a big fight last night, didn't you?
- İkiniz dün gece büyük bir kavga ettiniz, değil mi?
- I left my coat here last night.
- Dün gece ceketimi burada bıraktım.
- My father took me to a movie last night.
- Babam dün gece beni sinemaya götürdü.
- I was out last night with him.
- Dün gece onunla dışarıdaydım.
- Tom's office was broken into last night.
- Tom'un ofisine dün gece zorla girilmiş.
- We saw them last night.
- Onları dün gece gördük.
- Did you listen to music last night?
- Dün gece müzik dinlediniz mi?
- Tom drank a lot last night.
- Tom dün gece çok içti.
- I ran into my friend at the theater last night.
- Dün gece tiyatroda arkadaşıma rastladım.
- Tom wrote the song that Mary sang last night at the pub.
- Tom, Mary'nin dün gece barda söylediği şarkıyı yazdı.
- He dressed himself like a hermit for the party last night.
- O dün geceki parti için bir keşiş gibi giyinmiş.
- While I was reading in bed last night, I fell asleep with the light on.
- Dün gece yatakta kitap okurken, ışık açıkken uyuyakalmışım.
- I can't tell you what we did last night.
- Dün gece ne yaptığımızı sana söyleyemem.
- How was your date with Tom last night?
- Dün gece Tom'la buluşman nasıldı?
- Did you enjoy yourself at the party last night?
- Dün geceki partide eğlendin mi?
- I couldn't sleep well last night, because it was so hot.
- Dün gece iyi uyuyamadım, çünkü hava çok sıcaktı.
- I met him last night.
- Onunla dün gece tanıştım.
- I didn't eat dinner last night.
- Dün gece yemek yemedim.
- Last night, we saw a touching film at the movies.
- Dün gece sinemada acıklı bir film izledik.
- Tom and Mary said that they talked about that last night.
- Tom ve Mary dün gece bu konuyu konuştuklarını söylediler.
- I went drinking last night with Tom.
- Dün gece Tom'la içmeye gittim.
- She went to bed late last night.
- O dün gece yatağa geç gitti.
- I need you to tell me what happened last night.
- Dün gece ne olduğunu anlatmanı istiyorum.
- Were you and Tom kissing in front of the house last night?
- Dün gece sen ve Tom evin önünde öpüşüyor muydunuz?
- I'm sorry I couldn't make it to your party last night.
- Dün geceki partinize gelemediğim için üzgünüm.
- Does your mom know where you were last night?
- Annen dün gece nerede olduğunu biliyor mu?
- I was exhausted when I got home last night.
- Dün gece eve geldiğimde çok yorgundum.
- I had that weird dream again last night.
- O tuhaf rüyayı dün gece yine gördüm.
- Tom was supposed to call me last night, but he didn't.
- Tom'un dün gece beni araması gerekiyordu ama aramadı.
- An 18-year-old male is in hospital after an altercation at a party last night.
- 18 yaşında bir erkek dün gece bir partide çıkan tartışmanın ardından hastaneye kaldırıldı.
- I'd like to know who was here last night.
- Dün gece burada kim olduğunu bilmek istiyorum.
- Did you do anything special last night?
- Dün gece özel bir şey yaptınız mı?
- She had a strange dream last night.
- Dün gece garip bir rüya gördü.
- What's the name of the joint we went to last night?
- Dün gece gittiğimiz mekanın adı neydi?
- Last night I did not get a wink of sleep.
- Dün gece gözüme uyku girmedi.
- Did you sleep here last night?
- Dün gece burada mı uyudun?
- Those oysters I ate last night didn't agree with me.
- Dün gece yediğim istiridyeler bana iyi gelmedi.
- How come you didn't call me last night?
- Niçin dün gece bana telefon etmediniz?
- Who was there last night?
- Dün gece orada kim vardı?
- Tom didn't speak to Mary at all last night.
- Tom dün gece Mary ile hiç konuşmadı.
- Tom was really drunk last night.
- Tom dün gece gerçekten sarhoştu.
- I think Tom went out last night.
- Sanırım Tom dün gece dışarı çıktı.
- Tom has been working since late last night.
- Tom dün gece geç saatten beri çalışıyordu.
- I'm pretty tired from last night.
- Dün geceden oldukça yorgunum.
- Tom and his friends consumed a lot of beer last night.
- Tom ve arkadaşları dün gece çok bira tükettiler.
- Tom met us last night.
- Tom dün gece bizi karşıladı.
- Would you like to know who was here last night?
- Dün gece kimin burada olduğunu bilmek ister misin?
- Tom drank way too much last night.
- Tom dün gece çok fazla içti.
- Tom came home very drunk last night.
- Tom dün gece eve çok sarhoş geldi.
- Why don't you tell me what happened last night?
- Neden bana dün gece ne olduğunu anlatmıyorsun?
- Last night, I had strange dreams.
- Dün gece garip rüyalar gördüm.
- He saw a UFO flying last night.
- Dün gece uçan bir UFO gördü.
- I had read a book last night.
- Dün gece bir kitap okudum.
- Were you drunk last night?
- Dün gece sarhoş muydun?
- I had a nightmare last night.
- Dün gece kabus gördüm.
- I was out last night with Tom.
- Dün gece Tom'la dışarıdaydım.
- I met my teacher by chance at the restaurant last night.
- Öğretmenimle dün gece restoranda tesadüfen karşılaştım.
- I saw a ghost last night.
- Dün gece bir hayalet gördüm.
- Was your father wearing a sweater last night?
- Baban dün gece kazak giymiş miydi?
- Last night I saw the match.
- Dün gece, maçı izledim.
- Tom came home pretty late last night.
- Tom dün gece eve çok geç geldi.
- I didn't get any sleep last night.
- Dün gece hiç uyuyamadım.
- I spoke to Tom last night and he told me that he likes you.
- Dün gece Tom'la konuştum ve o bana seni sevdiğini söyledi.
- Last night there was a fire near here, and I couldn't sleep.
- Dün gece yakınlarda bir yangın çıktı ve ben uyuyamadım.
- Did you have a good night last night?
- Dün gece iyi bir gece geçirdin mi?
- Tom drank three bottles of wine by himself last night.
- Tom dün gece tek başına üç şişe şarap içti.
- Did you hear my show last night?
- Dün gece benim gösterimi dinledin mi?
- We saw her last night.
- Dün gece onu gördük.
- Tom and Mary were arguing last night when I passed their house.
- Dün gece evlerinin önünden geçerken Tom ve Mary tartışıyorlardı.
- Tom never made it back home last night.
- Tom dün gece hiç eve dönmedi.
- Were you working last night?
- Dün gece çalışıyor muydunuz?
- I wish you'd come last night.
- Keşke dün gece gelseydin.
- I had trouble finding my way back to my hotel last night.
- Dün gece otele dönüş yolunu bulmakta zorlandım.
- I happened to run into my teacher at a restaurant last night.
- Dün gece bir restoranda bir öğretmenime rastladım.
- I met them last night.
- Onlarla dün gece tanıştım.
- It looks like you slept in your clothes last night.
- Dün gece elbiselerinle uyumuşsun gibi görünüyor.
- He went to bed at eleven last night.
- Dün gece saat 11:00'de yatmaya gitti.
- What was the name of the movie we saw last night?
- Dün gece izlediğimiz filmin adı neydi?
- While I was reading in bed last night, I fell asleep with the light on.
- Dün gece yatakta kitap okurken, ışık açıkken uykuya dalmışım.
- I think I'm still drunk from last night.
- Dün geceden beri hâlâ sarhoş olduğumu düşünüyorum.
- Last night someone broke into the small shop near my house.
- Dün gece birisi evimin yakınındaki küçük dükkana girdi.
- My neighbors complained about the noise we made last night.
- Komşularım dün gece çıkardığımız gürültüden şikayet etti.
- Last night I saw Pulp Fiction.
- Dün gece Pulp Fiction'ı izledim.
- Did you really think I wouldn't find out that you went there last night?
- Dün gece oraya gittiğini anlamayacağımı gerçekten düşündün mü?
- I went by there last night.
- Dün gece oradan geçtim.
- The chief of police told reporters that both a member of the public and a police officer had been injured in last night's altercation.
- Emniyet müdürü gazetecilere yaptığı açıklamada dün geceki kavgada hem bir vatandaşın hem de bir polis memurunun yaralandığını söyledi.
- Last night saw a fire in my neighborhood.
- Dün gece mahallemde bir yangın gördüm.
- I had a very strange dream last night.
- Dün gece çok tuhaf bir rüya gördüm.
- I heard some weird noises last night.
- Dün gece bazı garip sesler duydum.
- I had a weird dream last night.
- Dün gece garip bir rüya gördüm.
- Tom was on television last night.
- Tom dün gece televizyona çıktı.
- We had a good time last night.
- Dün gece iyi vakit geçirdik.
- I had a strange experience last night.
- Dün gece garip bir deneyim yaşadım.
- I remember last night well.
- Dün geceyi çok iyi hatırlıyorum.
- She dreamed a happy dream last night.
- Dün gece mutlu bir rüya gördü.
- My car was stolen last night.
- Arabam dün gece çalındı.
- Did you have fun last night?
- Dün gece eğlendin mi?
- Last night, Tom went to sleep before midnight.
- Dün gece, Tom gece yarısından önce uyudu.
- I should have gone to bed earlier last night.
- Dün gece daha erken yatmaya gitmeliydim.
- Why didn't you come home last night?
- Sen neden dün gece eve gelmedin?
- I remember what you said last night.
- Dün gece ne dediğini hatırlıyorum.
- What was the name of the last song you sang last night?
- Dün gece söylediğin son şarkının adı neydi?
- Tom promised to meet me last night, but he never showed up.
- Tom dün gece benimle buluşmak için söz verdi ama gelmedi.
- I went to bed at twelve last night.
- Dün gece on ikide yattım.
- I should have gone to bed earlier last night.
- Dün gece daha erken yatmalıydım.
- There was a special sneak preview last night.
- Dün gece özel bir ön gösterim vardı.
- I don't remember that being there last night.
- Dün gece orada olduğunu hatırlamıyorum.
- I heard a strange noise coming from Tom's room last night.
- Dün gece Tom'un odasından gelen garip bir ses duydum.
- Tom made about a dozen phone calls last night.
- Tom dün gece bir düzine telefon görüşmesi yaptı.
- You had a big fight with Tom last night, didn't you?
- Dün gece Tom'la büyük bir kavga ettiniz, değil mi?
- Tom promised Mary that he'd meet her last night, but he never showed up.
- Tom, Mary'ye dün gece onunla buluşacağına söz verdi, ama gelmedi.
- You promised that you would be there last night.
- Dün gece orada olacağına söz vermiştin.
- I never made it home last night.
- Dün gece eve yetişemedim.
- The airplane took off for London last night.
- Uçak dün gece Londra'ya gitmek için havalandı.
- Mary looked beautiful last night.
- Mary dün gece güzel görünüyordu.
- Tom was supposed to call Mary last night, but he forgot.
- Tom'un dün gece Mary'yi araması gerekiyordu ama unuttu.
- You should have watched the movie last night.
- Filmi dün gece izlemeliydin.
- We had a nice time last night.
- Dün gece hoş vakit geçirdik.
- Last night, we watched television together.
- Dün gece birlikte televizyon izledik.
- Tom slept on the porch last night because he'd locked himself out of his house.
- Tom dün gece verandada uyudu çünkü kendini evin dışında kilitlemişti.
- Our house was broken into by burglars last night.
- Dün gece bizim evimize hırsızlar tarafından zorla girilmiş.
- I worked late last night.
- Dün gece geç saate kadar çalıştım.
- I had a horrible dream last night.
- Dün gece korkunç bir rüya gördüm.
- Her condition took a turn for the worse last night.
- Dün gece durumu daha da kötüye gitti.
- It didn't get as cold last night as I expected.
- Dün gece hava beklediğim kadar soğuk değildi.
- We watched TV last night.
- Dün gece televizyon izledik.
- We had a great time last night.
- Dün gece harika vakit geçirdik.
- I saw Tom again last night.
- Dün gece Tom'u tekrar gördüm.
- I listened to the radio last night.
- Dün gece radyo dinledim.
- Somebody broke into Tom's house last night.
- Dün gece biri Tom'un evine girdi.
- I got hammered last night.
- Dün gece kafayı buldum.
- I had fun last night.
- Dün gece çok eğlendim.
- Last night, I had strange dreams.
- Dün gece, garip rüyalar gördüm.
- Last night's concert was disappointing.
- Dün geceki konser hayal kırıklığına uğrattı.
- What were you doing up so late last night?
- Dün gece geç saatlere kadar ne yapıyordun?
- How many hours did you sleep last night?
- Dün gece kaç saat uyudun?
- I worked last night.
- Dün gece çalıştım.
- Tom's dog died last night.
- Tom'un köpeği dün gece öldü.
- Tom had a date with Mary last night.
- Tom'un Mary ile dün gece bir randevusu vardı.
- Tom didn't sleep a wink last night.
- Tom dün gece gözünü bile kırpmadı.
- We discussed it last night.
- Dün gece onu tartıştık.
- Tom left me a message last night.
- Tom dün gece bana bir mesaj bırakmış.
- Last night I was at my grandma's.
- Dün gece büyükannemdeydim.
- I had a wonderful dream last night.
- Dün gece harika bir rüya gördüm.
- He came home late last night.
- O, dün gece eve geç geldi.
- Mary was supposedly on business in Boston, but Tom claimed to have seen her in New York last night.
- Mary sözde Boston'da işteydi ama Tom onu dün gece New York'ta gördüğünü iddia etti.
- He appeared on television last night.
- Dün gece televizyonda çıktı.
- He was up late last night studying.
- Dün gece geç saatlere kadar ders çalışmıştı.
- Tom never made it home last night.
- Tom dün gece eve gelemedi.
- You got in pretty late last night.
- Dün gece oldukça geç geldin.
- It snowed a good deal last night.
- Dün gece çok kar yağdı.
- Did your family eat dinner together last night?
- Dün gece aileniz birlikte yemek yedi mi?
- Tom got me drunk last night.
- Tom dün gece beni sarhoş etti.
- Something unusual happened last night.
- Dün gece olağan dışı bir şey oldu.
- Tom studied French last night.
- Tom dün gece Fransızca çalıştı.
- Tom says Mary never came home last night.
- Tom, dün gece Mary'nin eve hiç gelmediğini söylüyor.
- Guess what I did last night.
- Dün gece ne yaptığımı tahmin et.
- How did you like the restaurant that you ate at last night?
- Nasıl, dün gece yemek yediğin restoranı beğendin mi?
- Tom wrote the song that Mary sang last night at the pub.
- Mary'nin dün gece meyhanede söylediği şarkıyı Tom yazdı.
- Our car broke down last night.
- Dün gece, arabamız bozuldu.
- We know what you did last night.
- Dün gece ne yaptığını biliyoruz.
- Why didn't you come home last night?
- Dün gece neden eve gelmedin?
- Tom and Mary were paying each other out at the party last night.
- Tom ve Mary dün geceki partide birbirlerine para ödüyorlardı.
- Tom definitely looked better last night.
- Tom kesinlikle dün gece daha iyi görünüyordu.
- Tom killed himself last night.
- Tom dün gece kendini öldürdü.
- You two had a big fight last night, didn't you?
- Siz ikiniz dün gece büyük bir kavga ettiniz, değil mi?
- I was up for hours last night thinking about that problem.
- Dün gece saatlerce bu sorunu düşünüp uyuyamadım.
- I remember last night perfectly.
- Dün geceyi çok iyi hatırlıyorum.
- What were you doing up so late last night?
- Dün gece geç saate kadar ne yaptın?
- Tom proposed to Mary just last night.
- Tom daha dün gece Mary'ye evlilik teklif etti.
- I met a lot of interesting people at the party last night.
- Dün geceki partide bir sürü ilginç insanla tanıştım.
- He wishes he had gone to the theater last night.
- Keşke dün gece tiyatroya gitseydim diyor.
- We just talked last night.
- Daha dün gece konuştuk.
- Can we talk about what happened last night?
- Dün gece ne olduğu hakkında konuşabilir miyiz?
- How much money did Tom lose playing poker last night?
- Tom dün gece poker oynarken ne kadar para kaybetti?
- How much did you have to drink last night?
- Dün gece ne kadar içki içtin?
- Tom said he saw a UFO last night.
- Tom dün gece bir Uçan Daire gördüğünü söyledi.
- What does what happened last night have to do with what's happening today?
- Dün gece olanların bugün olanlarla ne ilgisi var?
- Tom hasn't had anything but water since last night.
- Tom dün geceden beri su dışında hiçbir şey yiyip içmedi.
- Were you in Tom's room last night?
- Dün gece Tom'un odasında mıydın?
- The strong winds knocked down a lot of tree branches last night.
- Şiddetli rüzgar dün gece birçok ağaç dalını devirdi.
- Last night, I went to bed without brushing my teeth.
- Dün gece dişlerimi fırçalamadan yattım.
- I finally found out where you were last night.
- Sonunda dün gece nerede olduğunu öğrendim.
- It happened again last night.
- Bu dün gece tekrar oldu.
- I went to bed early last night because I was really tired.
- Dün gece erken yattım çünkü çok yorgundum.
- I talked to her last night.
- Dün gece onunla konuştum.
- I almost died last night.
- Dün gece neredeyse ölüyordum.
- I wish I had gone to the theater last night.
- Keşke dün gece tiyatroya gitseydim.
- Were you and Tom kissing in front of the house last night?
- Dün gece Tom'la evin önünde öpüşüyor muydunuz?
- She called me at an unearthly hour last night.
- Dün gece uygunsuz bir zamanda beni aradı.
- Tom was talking in his sleep last night.
- Tom dün gece uykusunda konuşuyordu.
- Tom talked to Mary last night.
- Tom dün gece Mary ile konuştu.
- Tom couldn't sleep last night.
- Tom dün gece uyuyamadı.
- The temperature went down to minus ten degrees centigrade last night.
- Sıcaklık dün gece eksi on dereceye düştü.
- The murderer was finally caught last night.
- Katil sonunda dün gece yakalandı.
- Did you enjoy yourself at the party last night?
- Dün gece partide eğlendin mi?
- Are you sorry for what happened last night?
- Dün gece olanlar için üzgün müsün?
- My father took me to the movies last night.
- Babam dün gece beni sinemaya götürdü.
- I don't regret what happened last night.
- Dün gece olanlardan pişman değilim.
- There was a boat race last night.
- Dün gece bir tekne yarışı vardı.
- I stayed home last night to be able to receive your call.
- Çağrını alabilmek için dün gece evde kaldım.
- I wonder if Tom really kissed Mary last night.
- Tom'un dün gece Mary'yi gerçekten öpüp öpmediğini merak ediyorum.
- Do you remember what happened last night?
- Dün gece ne olduğunu hatırlıyor musun?
- Tom cooked last night.
- Tom dün gece yemek pişirdi.
- Why couldn't you sleep last night?
- Dün gece niçin uyuyamadın?
- Last night, I fell asleep while talking with Mary on the phone.
- Dün gece Mary ile telefonda konuşurken uyuyakalmışım.
- Tom never showed up last night.
- Tom dün gece hiç gelmedi.
- I can't tell you what we did last night.
- Dün gece ne yaptığımızı söyleyemem.
- Tom told Mary about last night's ordeal.
- Tom Mary'e dün geceki çileyi anlattı.
- I studied French last night.
- Dün gece Fransızca çalıştım.
- I was talking about it last night.
- Dün gece bunun hakkında konuşuyordum.
- How much beer did you drink last night?
- Dün gece ne kadar bira içtin?
- Tom had a headache last night.
- Tom'un dün gece başı ağrıyordu.
- Tom was at home with Mary last night.
- Tom dün gece Mary'le birlikte evdeydi.
- He came home late last night.
- Dün gece eve geç geldi.
- Tom came here last night.
- Tom dün gece buraya geldi.
- Tom came home drunk last night.
- Tom dün gece eve sarhoş geldi.
- I think it happened last night.
- Sanırım bu dün gece oldu.
- I think Tom went out last night.
- Tom'un dün gece dışarı gittiğini düşünüyorum.
- I had the strangest dream last night.
- Dün gece tuhaf bir rüya gördüm.
- Tom was drunk last night when I saw him.
- Tom'u dün gece gördüğümde sarhoştu.
- We had an earthquake last night.
- Dün gece bir deprem yaşadık.
- We played cards last night.
- Dün gece kart oynadım.
- How long did you stay at the party last night?
- Dün gece partide ne kadar süre kaldın?
- Tom was really drunk last night.
- Tom dün gece çok sarhoştu.
- Where were you last night?
- Dün gece neredeydiniz?
- Did you watch the Oscars last night?
- Dün gece Oskar ödüllerini izledin mi?
- I wonder how many people were here last night.
- Dün gece burada kaç kişi olduğunu merak ediyorum.
- We were there last night.
- Dün gece oradaydık.
- I had to walk home last night.
- Dün gece eve yürümek zorunda kaldım.
- Where were you guys last night?
- Dün gece neredeydiniz arkadaşlar?
- I slept on the couch last night.
- Dün gece divanda uyudum.
- Tom promised to meet me last night, but he never showed up.
- Tom dün gece benimle buluşacağına söz verdi ama gelmedi.
- If I had gone to that restaurant last night, I would have eaten a steak.
- Eğer dün gece o restorana gitseydim, biftek yerdim.
- I remember last night very well.
- Dün geceyi çok iyi hatırlıyorum.
- Tom was murdered last night.
- Tom dün gece öldürüldü.
- I think Tom might have fallen asleep at my party last night.
- Sanırım Tom dün geceki partimde uyuyakalmış olabilir.
- Did Jane pray last night?
- Jane dün gece dua etti mi?
- I haven't heard from Tom since last night.
- Dün geceden beri Tom'dan haber almadım.
- My father died a peaceful death last night.
- Babam dün gece huzurlu bir şekilde öldü.
- Last night was particularly bad.
- Dün gece özellikle kötüydü.
- I had trouble finding my way back to my hotel last night.
- Dün gece otele dönüş yolumu bulmada sıkıntı yaşadım.
- You should have seen that movie last night.
- Dün gece o filmi izlemeliydin.
- Did you go out last night?
- Dün gece dışarı çıktın mı?
- Dozens were arrested last night.
- Dün gece düzinelerce kişi tutuklandı.
- How many hours of sleep did you really get last night?
- Dün gece gerçekten kaç saat uyudun?
- Tom appeared on television last night.
- Tom dün gece televizyonda çıktı.
- He sat up late last night.
- Dün gece geç saate kadar oturdu.
- Last night, Tom cooked dinner.
- Dün gece Tom akşam yemeği pişirdi.
- Did you do anything last night?
- Dün gece bir şey yaptın mı?
- Tom didn't get home until late last night.
- Tom dün gece geç saatlere kadar eve gelmedi.
- That's why I didn't get any sleep last night.
- Dün gece bu yüzden hiç uyumadım.
- Did you enjoy the movie you saw last night?
- Dün gece izlediğin filmden hoşlandın mı?
- I saw it last night.
- Onu dün gece gördüm.
- I got a call from a man named Tom Jackson last night.
- Bana dün gece Tom Jackson adında bir adamdan arama geldi.
- Her house was broken into last night.
- Dün gece evine hırsız girmiş.
- I thought that you'd be there last night.
- Senin dün gece orada olacağını düşünmüştüm.
- I'm sorry about last night.
- Dün gece için özür dilerim.
- There was a large audience at the piano recital last night.
- Dün gece, piyano resitalinde, büyük bir dinleyici kitlesi vardı.
- The winning numbers in last night's lottery draw were 7, 18, 3, 41, and 6 in that order.
- Dün geceki piyango çekilişinde kazanan numaralar sırasıyla 7, 18, 3, 41 ve 6 idi.
- Were any of you here last night?
- Dün gece sizlerden burada olan var mıydı?
- Last night went great.
- Dün gece harikaydı.
- Our house was broken into by burglars last night.
- Dün gece evimize hırsızlar girdi.
- I had the weirdest dream last night.
- Dün gece çok garip bir rüya gördüm.
- How much sleep did you get last night?
- Dün gece ne kadar uyudun?
- What did you watch on television last night?
- Dün gece televizyonda ne izlediniz?
- I suppose you want to ask me why I didn't go to your party last night.
- Sanıyorum sen bana dün geceki partine niçin gitmediğimi sormak istiyorsun.
- Why don't you tell us what happened last night?
- Dün gece ne olduğunu neden bize anlatmıyorsun?
- I see you had to work late again last night.
- Dün gece yine geç vakte kadar çalışmak zorunda kaldığını görüyorum.
- The movie we saw last night was filmed in Australia.
- Dün gece izlediğimiz film Avustralya'da çekilmişti.
- Where on earth did you go last night?
- Allah aşkına dün gece nereye gittin?
- I bet you can't guess where I was last night!
- Eminim dün gece nerede olduğumu tahmin edemezsin!
- Tom had a headache last night.
- Tom'un dün gece baş ağrıyordu.
- I slept better than I did last night.
- Dün gece uyuduğumdan daha iyi uyudum.
- I don't know what went on last night, but they're not speaking to each other this morning.
- Dün gece neler olduğunu bilmiyorum, ama bu sabah birbirleriyle konuşmuyorlar.
- Tom didn't come home again last night.
- Tom dün gece tekrar eve gelmedi.
- You should've seen the movie last night.
- Dün gece filmi izlemeliydin.
- You were talking in your sleep last night.
- Dün gece uykunda konuşuyordun.
- This is the doctor whom I spoke of last night.
- Dün gece konuştuğum doktor bu.
- I didn't enjoy myself last night at the party.
- Dün gece partide hiç eğlenmedim.
- Why didn't you call me last night?
- Dün gece beni neden aramadın?
- Was your father reading a book last night?
- Baban dün gece kitap okuyor muydu?
- I slept soundly last night.
- Dün gece mışıl mışıl uyudum.
- The airplane took off for London last night.
- Uçak dün gece Londra'ya gitmek üzere havalandı.
- I made tea last night.
- Dün gece çay yaptım.
- Tom cooked dinner for us last night.
- Tom dün gece bizim için yemek pişirdi.
- Guess what I did last night.
- Tahmin et dün gece ne yaptım.
- We had a heavy rain last night.
- Dün gece şiddetli bir yağmur vardı.
- Last night I stayed home to be able to receive your phone call.
- Dün gece telefonunu alabilmek için evde kaldım.
- Why haven't you told Tom about what happened last night?
- Neden Tom'a dün gece olanları anlatmadın?
- Where did Tom and Mary go last night?
- Tom ve Mary dün gece nereye gittiler?
- I met my teacher by chance at a restaurant last night.
- Öğretmenimle dün gece bir restoranda tesadüfen tanıştım.
- Tom was in a fight last night and lost a few teeth.
- Tom dün gece bir kavgaya karıştı ve birkaç dişini kaybetti.
- This is the book I was telling you about last night.
- Bu dün gece sana bahsettiğim kitap.
- I spoke to him last night.
- Dün gece onunla konuştum.
- I did a stupid thing last night.
- Dün gece aptalca bir şey yaptım.
- More than half of my books were destroyed by the fire last night.
- Kitaplarımın yarısından fazlası dün geceki yangın tarafından yok edildi.
- I got in a fight with Tom last night.
- Dün gece Tom'la bir kavgaya giriştim.
- Why did you text me last night?
- Dün gece bana neden mesaj gönderdin?
- I wonder what Tom was doing last night.
- Tom'un dün gece ne yaptığını merak ediyorum.
- Tom may have been at the party last night, but I didn't see him there.
- Tom dün gece partide olabilir ama ben onu orada görmedim.
- Do you still have what we found last night?
- Dün gece bulduğumuz şey hala sende mi?
- Tom dropped in on Mary last night.
- Tom dün gece Mary'ye uğradı.
- It was very cold last night.
- Dün gece çok soğuktu.
- Tom wishes he had gone to the theater last night.
- Tom dün gece tiyatroya gitmiş olmayı dilerdi.
- We had some uninvited guests last night.
- Dün gece bazı davetsiz misafirlerimiz vardı.
- I think I saw a UFO last night.
- Sanırım dün gece bir UFO gördüm.
- They made a big racket last night.
- Dün gece çok gürültü yaptılar.
- If he really liked me, he would have called me last night.
- Eğer beni gerçekten sevseydi, dün gece arardı.
- I got home pretty late last night.
- Dün gece eve çok geç geldim.
- That's why I didn't get any sleep last night.
- Bu yüzden dün gece hiç uyuyamadım.
- Tom had a date with Mary last night.
- Tom'un dün gece Mary ile randevusu vardı.
- I saw him last night in the bar and he was really drunk.
- Dün gece onu barda gördüm ve çok sarhoştu.
- Tom has a terrible headache because he drank too much last night.
- Tom'un korkunç bir baş ağrısı var çünkü dün gece çok içti.
- I had a great time last night.
- Dün gece harika vakit geçirdim.
- I saw him last night.
- Onu dün gece gördüm.
- Last night's concert was one of the best concerts I've ever been to.
- Dün geceki konser şimdiye kadar gittiğim en iyi konserlerden biriydi.
- You had dinner with Tom last night, didn't you?
- Dün gece Tom'la yemek yedin, değil mi?
- Tom is usually the last to leave, but last night Mary left ten minutes after he did.
- Genelde en geç Tom ayrılır, ama Mary dün gece ondan 10 dakika sonra ayrıldı.
- It was nice last night.
- Dün gece güzeldi.
- Someone broke into my apartment last night.
- Dün gece biri evime girdi.
- Last night, I fell asleep while talking with Mary on the phone.
- Dün gece Mary ile telefonda konuşurken uyuyakaldım.
- I felt tired last night.
- Dün gece kendimi yorgun hissettim.
- My little sister has been suffering with a toothache since last night.
- Küçük kız kardeşim dün geceden beri bir diş ağrısı çekiyor.
- Ken studied English last night.
- Ken dün gece İngilizce çalıştı.
- I stayed home last night to be able to receive your call.
- Aramana cevap verebilmek için dün gece evde kaldım.
- How did you like the restaurant that you ate at last night?
- Dün gece yemek yediğin lokantayı nasıl buldun?
- I drank way too much last night.
- Dün gece çok fazla içtim.
- By the way, I saw Tom last night.
- Bu arada, dün gece Tom'u gördüm.
- Were you at the cinema last night?
- Dün gece sinemada mıydın?
- He slept well last night.
- O, dün gece iyi uyudu.
- She had a strange dream last night.
- O dün gece garip bir rüya gördü.
- There were five fires last night.
- Dün gece, beş yangın vardı.
- Tom cooked last night.
- Tom dün gece yemek yaptı.
- Remember what we talked about last night?
- Dün gece ne konuştuğumuzu hatırlıyor musun?
- I went to bed early last night.
- Dün gece erken yattım.
- Last night I began to nod off in front of the TV.
- Dün gece televizyonun karşısında uyuklamaya başladım.
- The movie we saw last night was in French with English subtitles.
- Dün gece izlediğimiz film Fransızca'ydı ve İngilizce altyazılıydı.
- I went to bed at twelve last night.
- Dün gece saat on ikide yatmaya gittim.
- We had a party last night.
- Dün gece bir parti verdik.
- Tom studied French last night until midnight.
- Tom dün gece yarısına kadar Fransızca çalıştı.
- A burglar broke into Tom's house last night.
- Dün gece Tom'un evine bir hırsız girdi.
- He dropped in on me last night.
- Dün gece bana uğradı.
- Tom got here last night.
- Tom dün gece buraya geldi.
- He worked last night without taking a break.
- Dün gece hiç ara vermeden çalıştı.
- Last night was the best.
- Dün gece en iyisiydi.
- Did you eat something last night?
- Dün gece bir şey yedin mi?
- I drank more than Tom did last night.
- Dün gece Tom'dan daha fazla içtim.
- We stayed at home last night.
- Dün gece evde kaldık.
- That's not what you said last night.
- Dün gece söylediğin bu değil.
- Tom told Mary about last night's ordeal.
- Tom Mary'ye dün geceki çileden bahsetti.
- How did things go last night?
- Dün gece işler nasıl gitti?
- What kept you up last night?
- Dün gece seni ne uyanık tuttu?
- Last night was very hot and muggy and I didn't sleep very well.
- Dün gece çok sıcak ve bunaltıcıydı ve pek iyi uyuyamadım.
- Last night you were talking to someone at the party.
- Dün gece partide birisiyle konuşuyordun.
- I spent last night at Tom's.
- Dün geceyi Tomlarda geçirdim.
- Last night it was so hot that I couldn't sleep well.
- Dün gece o kadar sıcaktı ki iyi uyuyamadım.
- The moon was full last night.
- Dün gece dolunay vardı.
- I saw them last night.
- Onları dün gece gördüm.
- Last night was amazing.
- Dün gece inanılmazdı.
- I drank beer last night.
- Dün gece bira içtim.
- By the way, where were you last night?
- Bu arada, dün gece neredeydiniz?
- I'm really sorry about last night.
- Dün gece için gerçekten üzgünüm.
- He sat up late last night.
- O dün gece geç saatlere kadar oturdu.
- I ate curry rice last night.
- Dün gece körili pilav yedim.
- What time did you go to bed last night?
- Dün gece ne zaman yattın?
Show More (1848)
|