Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
Geçmiş
İngilizce
Türkçe
1
luminous
karanlıkta ışık saçan (fosforlu boya gibi)
adj.
His smartwatch was
luminous
while he was cycling in the dark.
Karanlıkta bisiklet sürerken akıllı saati
karanlıkta ışık saçıyordu.
Show More (-2)
2
luminous
parlak
adj.
The organizers decorated the ballroom with
luminous
red and blue LEDs.
Organizatörler, balo salonunu karanlıkta
parlak
kırmızı ve mavi ledlerle süsledi.
Show More (-2)