modesty - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
modesty alçakgönüllülük n.
  • The committee's proposal also shows the modesty and respect that is required when we debate research issues.
  • Komitenin önerisi aynı zamanda araştırma konularını tartışırken gereken alçakgönüllülüğü ve saygıyı da göstermektedir.
  • In all modesty, I am thinking, for example, of the Nordic countries.
  • Tüm alçakgönüllülüğümle, örneğin İskandinav ülkelerini düşünüyorum.
  • His modesty is worth respecting.
  • Onun alçakgönüllülüğü saygı duymaya değer..
Show More (2)
modesty alçak gönüllülük n.
  • Modesty is befitting to a young girl.
  • Alçak gönüllülük genç bir kıza yakışıyor.
Show More (-2)