nut - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
nut fındık n.
  • The Commission's communication was also accompanied by detailed reports on rice, nuts and milk.
  • Komisyon'un bildirimine pirinç, fındık ve sütle ilgili ayrıntılı raporlar da eşlik etmiştir.
  • Thirdly, should the EU continue to invest in maintaining nut production?
  • Üçüncü olarak, AB fındık üretimini sürdürmek için yatırım yapmaya devam etmeli midir?
  • The Commission's communication was also accompanied by detailed reports on rice, nuts and milk.
  • Komisyon'un bildirimine pirinç, fındık ve süt ile ilgili ayrıntılı raporlar da eşlik etmektedir.
Show More (50)
nut somun n.
  • Would it not be prudent to see how it works before we use a sledgehammer to crack a nut?
  • Bir somunu kırmak için balyoz kullanmadan önce nasıl çalıştığını görmek akıllıca olmaz mı?
  • Don't crack a nut with a sledgehammer.
  • Bir somunu balyozla kırma.
  • Before you screw on the nut, put a washer on it.
  • Somunu vidalamadan önce ona bir pul koyun.
Show More (2)
nut kafa n.
  • Tom has always been a health nut.
  • Tom oldum olası sağlıklı yaşam konusuna kafayı takmıştır.
  • The world has gone nuts.
  • Dünya kafayı yedi.
  • Have you gone nuts?
  • Kafayı mı yedin sen?
Show More (2)
nut deli n.
  • Tom is a health nut.
  • Tom bir sağlık delisi.
  • Tom is a nut.
  • Tom bir deli.
  • Tom has always been a health nut.
  • Tom her zaman bir sağlık delisi olmuştur.
Show More (0)
nut kabuklu yemiş n.
  • Secondly, do nuts fulfil a multifunctional role?
  • İkinci olarak, kabuklu yemişler çok işlevli bir role sahip midir?
  • Squirrels eat seeds and nuts, as well as insects and mushrooms.
  • Sincaplar tohum ve kabuklu yemişlerin yanı sıra böcek ve mantar da yerler.
Show More (-1)
nut çılgın n.
  • Tom is a nut.
  • Tom bir çılgın.
Show More (-2)
nut kaçık n.
  • Tom is a religious nut.
  • Tom dindar bir kaçık.
Show More (-2)