pastime - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
pastime eğlence n.
  • This was practised more, however, as a costly and fashionable pastime than as an economic activity.
  • Ancak bu, ekonomik bir faaliyetten ziyade masraflı ve moda bir eğlence olarak uygulanıyordu.
  • This was practised more, however, as a costly and fashionable pastime than as an economic activity.
  • Ancak bu, ekonomik bir faaliyetten ziyade masraflı ve moda bir eğlence olarak uygulanmıştır.
  • What is your favorite pastime?
  • En sevdiğin eğlence nedir?
Show More (15)
pastime hobi n.
  • Playing cards is a pastime.
  • Kartpostal oynamak bir hobidir.
  • What's your favourite pastime?
  • En sevdiğiniz hobiniz nedir?
Show More (-1)
pastime uğraş n.
  • In my opinion, Tatoeba is a pleasant and instructive pastime.
  • Bence Tatoeba hoş ve eğitici bir uğraştır.
Show More (-2)
pastime meşgale n.
  • What are your favorite pastimes?
  • En sevdiğin meşgaleler nelerdir?
Show More (-2)