|
- He owns a ranch in Arizona.
- Arizona'da bir çiftliği var.
- What kind of ranch did you grow up on?
- Ne tür bir çiftlikte büyüdün?
- Layla was the owner of the largest ranch in the area.
- Leyla bölgedeki en büyük çiftliğin sahibiydi.
- His ranch covers twenty square miles.
- Onun çiftliği yirmi mil karedir.
- Tom owned a ranch.
- Tom'un bir çiftliği vardı.
- Tom grew up on this ranch.
- Tom bu çiftlikte büyüdü.
- I have a ranch.
- Benim bir çiftliğim var.
- Tom rode a horse last week when he was at his grandfather's ranch.
- Tom büyükbabasının çiftliğindeyken geçen hafta ata bindi.
- Layla never realized there was a ranch that size.
- Layla bu büyüklükte bir çiftlik olduğunu hiç fark etmemişti.
- His ranch covers twenty square miles.
- Çiftliği 20 mil karelik bir alanı kaplıyor.
- Tom and Mary bought a small ranch outside Boston.
- Tom ve Mary, Boston'un dışında küçük bir çiftlik satın aldılar.
- My father has a ranch and breeds cattle and horses.
- Babamın bir çiftliği var ve sığır ve at yetiştiriyor.
- What kind of ranch did you grow up on?
- Ne tür bir çiftlikte yetiştin?
- Tom has a ranch.
- Tom'un bir çiftliği var.
- There are about 500 head of cattle on that ranch.
- O çiftlikte yaklaşık 500 baş sığır var.
- Sami owned a sprawling ranch in Canada.
- Sami'nin Kanada'da geniş bir çiftliği vardı.
- Layla was the owner of the largest ranch in the area.
- Layla bölgedeki en büyük çiftliğin sahibiydi.
- Tom is the owner of the biggest ranch in these parts.
- Tom, bu bölgedeki en büyük çiftliğin sahibidir.
- Tom is spending the weekend on Mary's ranch.
- Tom hafta sonunu Mary'nin çiftliğinde geçiriyor.
- Tom rode a horse last week when he was at his grandfather's ranch.
- Tom geçen hafta büyükbabasının çiftliğinde ata bindi.
- Tom is the owner of the largest ranch in these parts.
- Tom bu bölgelerdeki en büyük çiftliğin sahibidir.
- Tom is the owner of the largest ranch in the area.
- Tom, bölgedeki en büyük çiftliğin sahibidir.
- Sami owned a quiet ranch home in Texas.
- Sami'nin Teksas'ta sakin bir çiftlik evi vardı.
- My father has a ranch and breeds cattle and horses.
- Babamın bir çiftliği ve cins sığırları ve atları var.
- Tom is spending the weekend on Mary's ranch.
- Tom hafta sonunu Mary'nin çiftliğinde geçirecek.
- Tom and Mary bought a small ranch outside Boston.
- Tom ve Mary Boston dışında küçük bir çiftlik satın aldılar.
- There are about 500 head of cattle on that ranch.
- O çiftlikte yaklaşık 500 baş sığır vardır.
Show More (24)
|
