|
- It is precisely those people that we need to take out of their Learning isolation.
- Öğrenim izolasyonundan çıkarmamız gerekenler tam da bu insanlardır.
- We take out millions of tonnes of sand eels and scour the sea beds, and the cod eat sand eels.
- Milyonlarca ton kum yılan balığı çıkarıp deniz yataklarını tarıyoruz ve morinalar kum yılan balıklarını yiyor.
- Tom took out his camera.
- Tom fotoğraf makinesini çıkardı.
- Tom took out his driver's license and handed it to the police officer.
- Tom ehliyetini çıkardı ve polis memuruna uzattı.
- Tom opened the oven and took out the cake.
- Tom fırını açtı ve keki çıkardı.
- Tom opened the drawer and took out a pencil.
- Tom çekmeceyi açtı ve bir kurşun kalem çıkardı.
- Tom took out his phone and called Mary.
- Tom telefonunu çıkardı ve Mary'yi aradı.
- I'm supposed to take out the trash tonight.
- Bu gece çöpü dışarı çıkarmam gerekiyor.
- Tom took out some coins and gave them to the old man.
- Tom birkaç bozuk para çıkarıp yaşlı adama verdi.
- Tom took out three eggs.
- Tom üç tane yumurta çıkardı.
- Tom opened the box and took out a beautiful ring.
- Tom kutuyu açtı ve güzel bir yüzük çıkardı.
- Can you take out the trash?
- Çöpü çıkarır mısın?
- I took out the bullets.
- Kurşunları çıkardım.
- When was the last time you took out the garbage?
- En son ne zaman çöpü dışarı çıkardın?
- Tom asked me to take out the garbage.
- Tom çöpü dışarı çıkarmamı istedi.
- Tom took out a notepad.
- Tom bir not defteri çıkardı.
- Tom took out his passport.
- Tom pasaportunu çıkardı.
- Tom took out his gun.
- Tom silahını çıkardı.
- Tom took out his wallet and paid the bill.
- Tom cüzdanını çıkardı ve faturayı ödedi.
- I'm not the one who takes out the garbage.
- Çöpü çıkaran ben değilim.
- He opened the drawer, and took out a letter.
- O, çekmeceyi açtı ve bir mektup çıkardı.
- He took out the wallet from his inside jacket pocket.
- O iç ceket cebinden cüzdanını çıkardı.
- He took out a dollar from his wallet.
- Cüzdanından bir dolar çıkardı.
- Tom took out the trash.
- Tom çöpü dışarı çıkardı.
- Tom opened the shoebox and took out the shoes.
- Tom ayakkabı kutusunu açtı ve ayakkabıları çıkardı.
- Tom opened the boot to take out the spare wheel.
- Tom yedek lastiği çıkarmak için bagajı açtı.
- This is the bullet that the doctor took out of Tom.
- Bu, doktorun Tom'dan çıkardığı kurşun.
- He took out a book about the history of coins.
- O, madeni paraların tarihi hakkında bir kitap çıkardı.
- He took out a notebook.
- O bir defter çıkardı.
- Tom took out a bag of marshmallows.
- Tom bir torba şekerleme çıkardı.
- Take out your books and open them at page 42.
- Kitaplarınızı çıkarın ve 42. sayfayı açın.
- Tom opened the trunk and took out the spare tire.
- Tom bagajı açtı ve yedek lastiği çıkardı.
- Tom took out his gun and shot Mary.
- Tom silahını çıkardı ve Mary'yi vurdu.
- How many books can I take out at one time?
- Bir seferde kaç kitap çıkarabilirim?
- Tom took out his cell phone so that he could take a selfie.
- Tom bir özçekim çekebilmek için cep telefonunu çıkardı.
- He took out one egg.
- O, bir yumurta çıkardı.
- Tom took out a pen and a notepad.
- Tom bir kalem ve not defteri çıkardı.
- Didn't I tell you to take out the garbage?
- Sana çöpü çıkar demedim mi?
- Tom took out a magazine and began to read it.
- Tom bir dergi çıkardı ve okumaya başladı.
- Tom opened the refrigerator and took out one of the bottles.
- Tom buzdolabını açtı ve şişelerden birini çıkardı.
- My father took out his wallet and gave me ten dollars.
- Babam cüzdanını çıkardı ve bana on dolar verdi.
- Tom opened his desk drawer and took out a pen.
- Tom masasının çekmecesini açtı ve bir kalem çıkardı.
- He took out a piece of paper.
- O, bir parça kağıt çıkardı.
- He took out the wallet from his inside jacket pocket.
- Ceketinin iç cebinden cüzdanını çıkardı.
- He took out a pencil and started to write.
- Kurşun kalem çıkarıp yazmaya başladı.
- He took out a book about the history of coins.
- Madeni paraların tarihi hakkında bir kitap çıkardı.
- Tom took out a magazine and began to read it.
- Tom bir dergi çıkardı ve onu okumaya başladı.
- Tom took out his key and opened the door.
- Tom anahtarını çıkardı ve kapıyı açtı.
- It's your turn to take out the garbage.
- Çöpü çıkarma sırası sende.
- He took out a dollar from his wallet.
- Cüzdandan bir dolar çıkardı.
- They used a pump to take out the water.
- Suyu çıkarmak için bir pompa kullandılar.
- Tom opened the drawer again and took out a notepad.
- Tom çekmeceyi tekrar açtı ve bir not defteri çıkardı.
- Tom wanted Mary to take out the garbage.
- Tom Mary'nin çöpü çıkarmasın istedi.
- The teacher opened the box and took out a ball.
- Öğretmen kutuyu açtı ve bir top çıkardı.
- He took out a piece of paper.
- Bir kağıt parçası çıkardı.
- Tom is the one who usually takes out the garbage.
- Tom genelde çöpü çıkaran kişidir.
- Tom took out a book, opened it and started reading.
- Tom bir kitap çıkardı, açtı ve okumaya başladı.
- This is the bullet that the doctor took out of Tom.
- Bu, doktorun Tom'dan çıkardığı mermi.
- Please take out the trash.
- Lütfen çöpü dışarı çıkarın.
- He took out a piece of chalk.
- Bir parça tebeşir çıkardı.
- Take out your notebooks!
- Defterlerinizi çıkarın!
- I told Tom to take out the garbage.
- Tom'a çöpü dışarı çıkarmasını söyledim.
- It's Tom's turn to take out the garbage.
- Çöpü çıkarmak için Tom'un sırası.
- Tom opened the boot to take out the spare wheel.
- Tom stepneyi çıkarmak için bagajı açtı.
- It's my turn to take out the trash.
- Çöpü dışarı çıkarma sırası bende.
- He took out a notebook.
- Bir defter çıkardı.
- Tom took out his anger on Mary.
- Tom öfkesini Mary'den çıkardı.
- Tom took out his knife.
- Tom bıçağını çıkardı.
- He took out an egg.
- O, bir yumurta çıkardı.
- Tom is the one who usually takes out the garbage.
- Tom genellikle çöpü çıkaran kişidir.
- He took out a 1,000-yen note from his wallet.
- Cüzdanından 1000 yen çıkardı.
- Mary took out the eggs one by one.
- Mary yumurtaları tek tek çıkardı.
- I'm not the one who takes out the garbage.
- Çöpü çıkaran kişi ben değilim.
- He took out a 1,000-yen note from his wallet.
- Cüzdanından 1,000 yenlik bir banknot çıkardı.
- I want each of you to take out a piece of paper and write down what happened.
- Her birinizin bir parça kağıt çıkarıp olanları yazmasını istiyorum.
- Tom took out the garbage.
- Tom çöpü dışarı çıkardı.
- Tom opened the fridge and took out the milk.
- Tom buzdolabını açtı ve sütü çıkardı.
- Tom took out three eggs.
- Tom üç yumurta çıkardı.
- It's time to take out the garbage.
- Çöpü dışarı çıkarma zamanı.
- Looks like he forgot to take out the trash.
- Çöpleri çıkarmayı unutmuş gibi görünüyor.
- Tom took out his cell phone so that he could take a selfie.
- Tom selfie çekmek için cep telefonunu çıkardı.
- Tom took out a business card and handed it to Mary.
- Tom bir kartvizit çıkardı ve Mary'ye uzattı.
- He took out his passport.
- O,pasaportunu çıkardı.
- Tom opened the drawer and took out a pencil.
- Tom çekmeceyi açtı ve bir kalem çıkardı.
- He took out a coin from his pocket.
- Cebinden bir bozuk para çıkardı.
- Tom pulled out his wallet and took out his driver's license.
- Tom cüzdanını çıkardı ve sürücü ehliyetini aldı.
- Tom opened his safe, took out a wad of notes and handed them to Mary.
- Tom kasasını açtı, bir tomar banknot çıkardı ve Mary'ye uzattı.
- Tom was the one who took out the garbage this morning.
- Bu sabah çöpü çıkaran Tom'du.
- He took out a pencil and started to write.
- Bir kalem çıkardı ve yazmaya başladı.
- Tom took out a pencil and started to write.
- Tom bir kalem çıkardı ve yazmaya başladı.
- He opened the drawer, and took out a letter.
- Çekmeceyi açtı ve bir mektup çıkardı.
- Tom took out his wallet and paid the bill.
- Tom cüzdanını çıkardı ve hesabı ödedi.
- It was me who took out the garbage.
- Çöpü çıkaran bendim.
- Tom went to the refrigerator and took out a pitcher of the orange juice.
- Tom buzdolabına gitti ve bir sürahi portakal suyu çıkardı.
- You always say that you'll take out the garbage, but you never do.
- Her zaman çöpü dışarı çıkaracağını söylüyorsun ama hiç yapmıyorsun.
- Tom took out the trash.
- Tom çöpü çıkardı.
- Take out the trash.
- Çöpü dışarı çıkar.
- Tom took out his cell phone and called for help.
- Tom cep telefonunu çıkarıp yardım çağırdı.
- Tom reached into his desk drawer and took out a medicine bottle.
- Tom masasının çekmecesine uzandı ve bir ilaç şişesi çıkardı.
- Tom opened the glove compartment and took out a pair of sunglasses.
- Tom torpido gözünü açtı ve bir güneş gözlüğü çıkardı.
- Tom opened his backpack and took out his iPad.
- Tom sırt çantasını açtı ve iPad'ini çıkardı.
- It's time to take out the garbage.
- Çöpü çıkarmanın vaktidir.
- Tom opened his locker and took out his books.
- Tom dolabını açtı ve kitaplarını çıkardı.
- Tom opened his suitcase and took out a clean shirt.
- Tom bavulunu açtı ve temiz bir gömlek çıkardı.
- She took out her knife and sliced the tomato.
- Bıçağını çıkardı ve domatesi dilimledi.
- Don't take out the books on this shelf.
- Bu raftaki kitapları çıkarmayın.
- Tom wanted Mary to take out the garbage.
- Tom, Mary'den çöpü dışarı çıkarmasını istedi.
- Tom took out his cell phone and called for help.
- Tom cep telefonunu çıkardı ve yardım çağırdı.
- Tom opened the glove compartment and took out his registration.
- Tom torpido gözünü açtı ve ruhsatını çıkardı.
- Tom took out his gun and fired a shot in the air.
- Tom silahını çıkardı ve havaya bir el ateş etti.
- She opened her purse and took out her chequebook.
- Cüzdanını açtı ve çek defterini çıkardı.
- Please take out your homework.
- Lütfen ödevlerinizi çıkarın.
- He took out some coins.
- O biraz para çıkardı.
- My father took out his wallet and gave me ten dollars.
- Babam cüzdanını çıkarıp bana 10 dolar verdi.
- Don't take out anything from the bag.
- Çantadan hiçbir şey çıkarma.
- He took out his handkerchief.
- Mendilini çıkardı.
- Tom took out his key and opened the door.
- Tom anahtarını çıkarıp kapıyı açtı.
- Tom opened the fridge and took out a beer.
- Tom buzdolabını açtı ve bir bira çıkardı.
- It's Tom's turn to take out the garbage.
- Çöpü dışarı çıkarma sırası Tom'da.
- How many books can I take out at one time?
- Bir seferde dışarıya kaç kitap çıkarabilirim?
- He took out one egg.
- Bir yumurta çıkardı.
- Take out your books and open them at page 42.
- Kitaplarınızı çıkarın ve 42. sayfadan itibaren açın.
- Tom opened the clothes dryer and took out his clothes.
- Tom çamaşır kurutma makinesini açtı ve giysilerini çıkardı.
- Tom wants you to take out the garbage.
- Tom çöpü çıkarmanı istiyor.
- He took out his knife.
- O, bıçağını çıkardı.
- Tom wants you to take out the garbage.
- Tom çöpü dışarı çıkarmanı istiyor.
- It was Tom who took out the garbage.
- Çöpü çıkaran Tom'du.
- Tom opened the envelope and took out the letter.
- Tom zarfı açtı ve mektubu çıkardı.
- Tom took out his notebook and wrote something in it.
- Tom not defterini çıkardı ve içine bir şey yazdı.
- Tom took out his camera.
- Tom kamerasını çıkardı.
- When was the last time you took out the garbage?
- Çöpü en son ne zaman çıkardın?
- Tom takes out the trash every day at six.
- Tom her gün saat altıda çöpü dışarı çıkarır.
- It was obvious that Tom didn't want to take out the garbage.
- Tom'un çöpü çıkarmak istemediği belliydi.
- Tom says it's your turn to take out the garbage.
- Tom çöpü çıkarma sırasının sende olduğunu söyledi.
- I took out the trash.
- Çöpü dışarı çıkardım.
- She opened her purse and took out her chequebook.
- Çantasını açtı ve çek defterini çıkardı.
- What was it that Tom took out of the trunk?
- Tom'un bagajdan çıkardığı şey neydi?
- Please take out your homework.
- Lütfen ev ödevinizi çıkarın.
- Whose turn is it to take out the garbage?
- Çöpü çıkarma sırası kimde?
- He took out his pen to sign his check.
- Çeki imzalamak için kalemini çıkardı.
- Tom opened the clothes dryer and took out his clothes.
- Tom kurutucuyu açtı ve kıyafetlerini çıkardı.
- Tom opened his safe, took out a wad of notes and handed them to Mary.
- Tom kasasını açtı, bir tomar kağıt para çıkardı ve onları Mary'ye uzattı.
- He took out his handkerchief.
- O, mendilini çıkardı.
- Tom took out some coins and gave them to the old man.
- Tom biraz bozuk para çıkardı ve yaşlı adama verdi.
- Tom took out his wallet to pay the bill.
- Tom faturayı ödemek için cüzdanını çıkardı.
- Tom took out his notebook and wrote something in it.
- Tom defterini çıkardı ve içine bir şeyler yazdı.
- Take out your notebooks.
- Defterlerinizi dışarı çıkarın!
- It was me that took out the garbage.
- Çöpü çıkaran bendim.
- The student decided to abridge his paper by taking out unnecessary details.
- Öğrenci gereksiz ayrıntıları çıkararak raporunu kısaltmaya karar verdi.
- Didn't I tell you to take out the garbage?
- Çöpü dışarı çıkarmanı söylemedim mi?
- Take out your notebooks.
- Defterlerinizi çıkarın.
- He took out a coin from his pocket.
- Cebinden madeni bir para çıkardı.
- Tom opened his locker and took out his books.
- Tom kilitli dolabını açtı ve kitaplarını çıkardı.
- He took out some coins.
- Birkaç bozuk para çıkardı.
- He took out his passport.
- Pasaportunu çıkardı.
- Tom took out his handkerchief and blew his nose.
- Tom mendilini çıkardı ve burnunu sümkürdü.
- Did you tell Tom to take out the garbage?
- Tom'a çöpü çıkarmasını söyledin mi?
- Tom took out his earplugs.
- Tom kulak tıkaçlarını çıkardı.
- Tom took out his false teeth.
- Tom takma dişlerini çıkardı.
- Mary reached into her purse and took out a photo.
- Mary çantasına uzandı ve bir fotoğraf çıkardı.
- It was me who took out the garbage.
- Çöpleri dışarı çıkaran kişi bendim.
- I'm usually the one who takes out the garbage.
- Genelde çöpü çıkaran ben olurum.
- Tom opened up the crate with a crowbar and took out a stick of dynamite.
- Tom levye ile sandığı açtı ve bir dinamit lokumu çıkardı.
- It was me that took out the garbage.
- Çöpleri dışarı çıkaran bendim.
- Tom opened the safe and took out his passport.
- Tom kasayı açtı ve pasaportunu çıkardı.
- He took out his pen to sign his check.
- Çekini imzalamak için bir kalem çıkardı.
- Tom is taking out the garbage.
- Tom çöpü çıkarıyor.
- Don't take out anything from the bag.
- Çantadan hiçbir şey çıkarmayın.
- I'm usually the one who takes out the garbage.
- Ben genellikle çöpü çıkaran kişiyim.
- It was obvious that Tom didn't want to take out the garbage.
- Tom'un çöpü çıkarmak istemediği açıktı.
- I want each of you to take out a piece of paper and write down what happened.
- Her birinizin bir parça kağıt çıkarmasını ve ne olduğunu yazmasını istiyorum.
- Tom opened up the crate with a crowbar and took out a stick of dynamite.
- Tom levyeyle sandığı açtı ve bir dinamit lokumu çıkardı.
- Can you take out the trash?
- Çöpü çıkarabilir misin?
- Tom took out his notebook and started writing.
- Tom defterini çıkardı ve yazmaya başladı.
- Tom took out a business card and handed it to Mary.
- Tom bir kartvizit çıkardı ve onu Mary'ye verdi.
- What was it that Tom took out of the trunk?
- Tom'un sandıktan çıkardığı neydi?
- He took out an egg.
- Bir yumurta çıkardı.
- He took out his knife.
- Bıçağını çıkardı.
- Mary took out the eggs one by one.
- Mary yumurtaları teker teker çıkardı.
- Tom took out a notebook.
- Tom bir defter çıkardı.
- I told Tom to take out the garbage.
- Tom'a çöpü çıkarmasını söyledim.
- Tom asked me to take out the garbage.
- Tom benden çöpü çıkarmamı istedi.
- He took out a piece of chalk.
- O, bir parça tebeşir çıkardı.
- Tom took out some coins and handed one to Mary.
- Tom birkaç bozuk para çıkardı ve birini Mary'ye uzattı.
- They used a pump to take out the water.
- Onlar suyu çıkarmak için bir pompa kullandı.
- She took out her knife and sliced the tomato.
- O, bıçağını çıkardı ve domatesi dilimledi.
- Tom takes out the trash every day at six.
- Tom her gün çöpü saat altıda dışarı çıkarır.
- Tom pulled out his wallet and took out his driver's license.
- Tom cüzdanını çıkardı ve ehliyetini aldı.
Show More (185)
|
|
- She took out a loan in order to buy a car.
- Araba almak için kredi çekti.
- Tom maxed out his three credit cards and had to take out a high interest loan to pay them off.
- Tom, üç kredi kartının limitini aştı ve onları ödemek için yüksek faizli bir kredi çekmek zorunda kaldı.
- I went to the bank to take out money.
- Para çekmek için bankaya gittim.
- I took out a loan in order to buy a car.
- Araba almak için kredi çektim.
- Tom took out a loan from the bank, so he could buy a house.
- Tom ev alabilmek için bankadan kredi çekti.
- Jane went to the bank to take out some money.
- Jane biraz para çekmek için bankaya gitti.
- How much money did Tom take out of the bank?
- Tom bankadan ne kadar para çekti?
- You took out a loan in order to buy a car, didn't you?
- Araba almak için kredi çektiniz, değil mi?
- Peter the Great, Czar of Russia, used to take out people's teeth for fun.
- Rus Çarı Büyük Peter eğlenmek için insanların dişini çekerdi.
- We took out a loan in order to buy a car.
- Araba almak için kredi çektik.
- He took out a loan in order to buy a car.
- Araba almak için kredi çekti.
- Tom took out a loan in order to buy a car.
- Tom bir araba almak için kredi çekti.
- Mary took out a loan in order to buy a car.
- Mary araba almak için kredi çekti.
- They took out a loan in order to buy a car.
- Araba almak için kredi çektiler.
- You can only take out 60 euros.
- Sadece 60 avro çekebilirsin.
- Tom took out a loan in order to buy a car.
- Tom bir araba satın almak için bankadan kredi çekti.
Show More (13)
|
