|
- Tom put two slices of bread into the toaster and pushed down on the lever.
- Tom tost makinesine iki dilim ekmek koydu ve kolu aşağı itti.
- Tom plans to throw away his old toaster.
- Tom eski tost makinesini atmayı planlıyor.
- There is a one-year guarantee on this toaster.
- Bu tost makinesinin bir yıl garantisi var.
- The toaster was useful during busy mornings.
- Tost makinesi yoğun sabahlarda işe yarıyordu.
- She has broken the toaster again.
- O, tost makinesini tekrar bozdu.
- I bought the same toaster that Tom bought.
- Tom'un aldığı tost makinesinin aynısını aldım.
- I have a toaster.
- Bir tost makinem var.
- I had to fix the toaster.
- Tost makinesini tamir etmem gerekti.
- I had to fix the toaster.
- Ben, tost makinesini tamir etmek zorunda kaldım.
- She has broken the toaster again.
- Yine tost makinesini kırdı.
- Tom found a half-eaten apple behind the toaster.
- Tom tost makinesinin arkasında yarısı yenmiş bir elma buldu.
- She bought a toaster, a coffeemaker, an egg cooker and a hand mixer.
- Bir tost makinesi, bir kahve makinesi, bir yumurta pişirici ve bir el mikseri aldı.
- She bought a toaster, a coffeemaker, an egg cooker and a hand mixer.
- O bir tost makinesi, bir kahve makinesi, bir yumurta pişirici ve bir el mikseri satın aldı.
- Tom put a couple of slices of bread into the toaster.
- Tom tost makinesine birkaç dilim ekmek koydu.
Show More (11)
|
