Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
pet sport
Geçmiş
İngilizce
Türkçe
1
transient
geçici
adj.
The life of a person is a
transient
thing.
Bir kişinin hayatı
geçici
bir şeydir.
Everything is
transient
and therefore sorrowful.
Her şey
geçici
ve bu yüzden kederli.
Love is
transient.
Aşk
geçicidir.
Everything is
transient
and therefore sorrowful.
Her şey
geçicidir
ve bu nedenle üzücüdür.
My mother's bad mood is
transient.
Annemin kötü ruh hali
geçicidir.
Show More (2)
2
transient
gelip geçici
adj.
The life of a person is a
transient
thing.
İnsan hayatı
gelip geçicidir.
Show More (-2)