Tureng - transplant - İngilizce Türkçe Cümleler

Geçmiş

	İngilizce	Türkçe
1	transplant	nakil (doku veya organla ilgili)	adj.
	Last year nearly 400 people died in the UK waiting for a transplant. Geçen yıl Birleşik Krallık'ta yaklaşık 400 kişi nakil beklerken hayatını kaybetti. In this case, we know that many patients die waiting for a transplant. Bu durumda pek çok hastanın nakil beklerken öldüğünü biliyoruz. The other European-wide database will be of patients in need of a transplant. Avrupa çapındaki diğer veri tabanı ise nakil ihtiyacı olan hastalara ait olacak. In this case, we know that many patients die waiting for a transplant. Bu durumda, pek çok hastanın nakil beklerken öldüğünü biliyoruz. However, that does not prevent traceability, which guarantees that the quality of transplants can be controlled. Ancak bu, nakillerin kalitesinin kontrol edilebilmesini garanti eden izlenebilirliği engellemez. What we're suggesting for you, Archer, isn't a permanent transplant like that, just a temporary trade. Sana önerdiğimiz şey, Archer, böyle kalıcı bir nakil değil, sadece geçici bir değişim. What we're suggesting for you, Archer, isn't a permanent transplant like that, just a temporary trade. Archer, bizim sana önerdiğimiz şey kalıcı bir nakil değil, geçici bir değişim. Tom's body seems to be accepting the transplant. Tom'un vücudu nakli kabul ediyor gibi görünüyor. Transplants save lives. Nakiller hayat kurtarır. Transplants save lives. Nakiller hayat kurtarırlar. I need a lung transplant. Akciğer nakline ihtiyacım var. A woman had a baby after receiving a womb transplant. Bir kadın rahim nakli olduktan sonra bebek sahibi oldu. Is it really possible to do a brain transplant? Beyin nakli yapmak gerçekten mümkün mü? Fecal transplant is an effective treatment for antibiotic-associated diarrhoea. Dışkı nakli, antibiyotikle ilişkili ishal için etkili bir tedavi yöntemidir. Sami got a bone-marrow transplant. Sami'ye kemik iliği nakli yapıldı. Fecal transplant is an effective treatment for antibiotic-associated diarrhoea. Dışkı nakli, antibiyotik ile ilişkili ishal için etkili bir tedavi yöntemidir. Sami got a bone-marrow transplant. Sami kemik iliği nakli oldu. Show More (14)
2	transplant	organ nakli	n.
	Tom needs a transplant. Tom'un organ nakline ihtiyacı var. Tom got a transplant. Tom'a organ nakli yapıldı. I need a transplant. Organ nakline ihtiyacım var. I need a transplant. Bana organ nakli lazım. Show More (1)
3	transplant	nakledilmek	v.
	It is evident that our political models cannot simply be transplanted. Siyasi modellerimizin basitçe nakledilemeyeceği açıktır. Legal systems cannot, as it were, be transplanted like flowers from one pot to another. Yasal sistemler, çiçek gibi bir saksıdan diğerine nakledilemez. We passed resolutions in this House two years ago about the trade in human organs transplanted from executed people. İki yıl önce bu Mecliste idam edilen kişilerden nakledilen insan organlarının ticaretine ilişkin kararlar almıştık. Show More (0)
4	transplant	nakletmek	v.
	Mother transplanted the flowers to the garden. Annem çiçekleri bahçeye nakletti. It's difficult to transplant an old tree. Yaşlı bir ağacı nakletmek zordur. Show More (-1)