öksürük - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

öksürük



"öksürük" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 9 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
öksürük cough i.
General
öksürük bark i.
öksürük coughing i.
öksürük cough i.
öksürük hoast [dialect] [uk] i.
Colloquial
öksürük hack i.
Medical
öksürük tussis i.
öksürük cough i.
Archaic
öksürük tisick i.

"öksürük" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 100 sonuç

Türkçe İngilizce
General
öksürük şurubu linctus i.
kuru öksürük dry cough i.
öksürük pastili cough drop i.
öksürük nöbeti a fit of coughing i.
kuru öksürük hack i.
öksürük nöbeti coughing spell i.
öksürük ilacı cough medicine i.
konvülsif öksürük nöbeti kink i.
kahkaha, öksürük veya ağlama sebebiyle yüksek sesli nefes alma kink i.
yapmacık ve kısa öksürük hem i.
öksürük şurubu lingence i.
öksürük otu gingerroot i.
öksürük olmak get a cough f.
öksürük krizi geçirmek have a coughing fit f.
öksürük nöbeti sırasında nefessiz kalmak kink f.
yumuşak (öksürük) loose s.
Phrasals
(münasebetsizce konuşan birini) sahte öksürük ile susturmak cough down f.
Colloquial
öksürük krizi a coughing fit i.
(öksürük ilacını) keyif için uyuşturucu olarak kullanmak skittle f.
Speaking
öksürük şurubu al take a cough syrup expr.
Medical
balgamlı öksürük productive cough i.
balgamlı öksürük phlegmy cough i.
geçmeyen öksürük yakınması complaint of chronic cough i.
gün boyu öksürük daytime cough i.
hırıltılı öksürük nagging cough i.
inatçı öksürük persistent cough i.
kuru öksürük dry cough i.
kuru öksürük ve nefes darlığı dry cough and dyspnea i.
kuru öksürük dry unproductive cough i.
kronik öksürük chronic cough i.
kötü öksürük bad cough i.
kronik öksürük şikayeti complaint of chronic cough i.
kronik öksürük yakınması complaint of chronic cough i.
kuru ve balgamsız öksürük non-productive cough i.
öksürük ilacı antitussive i.
öksürük şurubu linctus i.
öksürük ilacı linctus i.
öksürük şurubu cough syrup i.
öksürük sonrası karotid arter diseksiyonu post-cough dissection of carotid artery i.
öksürük şurubu cough mixture i.
öksürük şekeri gumdrop i.
öksürük ateş ve çarpıntı şikayeti complaints of fever cough and palpitation i.
öksürük sonucu gelişen spontan kot fraktürü spontaneous rib fracture caused by coughing i.
öksürük pastili cough drop i.
öksürük baskılayıcı cough suppressant i.
öksürük refleks duyarlılığı sensitivity of cough reflex i.
öksürük ve balgam yakınması cough and sputum complaint i.
öksürük refleksi cough reflex i.
öksürük duyarlılığı sensitivity of cough i.
öksürük ve safralı balgam cough and bilious sputum i.
öksürük ve karın şişliği cough and abdominal distention i.
öksürük tedavisi cough treatment i.
öksürük ilacı cough medicine i.
ruhsal gerginliğe bağlı sinirsel öksürük nervous cough i.
rahatsız edici öksürük nagging cough i.
tedaviye dirençli kuru öksürük persistent dry cough i.
ciğerden gelen öksürük chesty cough i.
balgamlı öksürük wet cough i.
kuru öksürük hacking cough i.
öksürük provokasyon testi cough provocation test i.
öksürük dindiren antitussive s.
öksürük geçiren antitussive s.
öksürük kesen antitussive s.
öksürük kesici antitussive s.
öksürük geçirici antitussive s.
balgamlı (öksürük) loose s.
öksürük şikayetiyle with complaints of cough expr.
öksürük şikayeti ile with complaints of cough expr.
Pathology
kuru öksürük dry cough i.
akciğer iltihabı sonucu ciğerlerde sertleşme ve öksürük ile karakterize edilen akut akciğer hasarı white lung i.
akciğer iltihabı sonucu ciğerlerde sertleşme ve öksürük ile karakterize edilen akut akciğer hasarı wet lung i.
akciğer iltihabı sonucu ciğerlerde sertleşme ve öksürük ile karakterize edilen akut akciğer hasarı adult respiratory distress syndrome i.
yüksek ateş ve öksürük ile kendini gösteren bir akut solunum yolu hastalığı atypical pneumonia i.
her kış tekrarlayan öksürük ile karakterize bir tür kronik bronşit winter cough i.
kuru öksürük hacking i.
kuru öksürük hacking cough i.
inatçı öksürük brassy cough i.
kuru (öksürük) nonproductive s.
balgamsız (öksürük) nonproductive s.
balgamlı (öksürük) chesty s.
kuru ve sarsıntılı (öksürük) hacking s.
ateş, öksürük ve nefes darlığı şeklinde kendini gösteren, ilerlemesi durumunda zatürreye çevirerek akut solunum yetersizliğine ve organ yetmezliğine sebep olan ciddi bir viral solunum hastalığı mers (middle east respiratory syndrome) kısalt.
Pharmaceutics
antitümör ve öksürük önleyici olarak kullanılan, narkotik olmayan bir alkaloid noscapine i.
öksürük kesici ilaç antitussive i.
öksürük kesici ilaçlar antitussives i.
bir öksürük ilacı çeşidi eclegm i.
öksürük ve boğaz ağrısını iyileştirmesi için alınan şurup şeklindeki ilaç linctus i.
afyonla yapılıp öksürük ilacı olarak kullanılan bir ilaç codeia i.
Chemistry
opyumda çok az miktarda bulunan ve öksürük ilacı olarak kullanılan bir alkaloit opianine i.
Botanic
öksürük otu coltsfoot i.
öksürük otu petasites vulgaris i.
öksürük otu bog rhubarb i.
öksürük otu petasites hybridus i.
öksürük otu butterbur i.
öksürük otu petasites i.
karadermeden elde edilen, öksürük ve soğuk algınlığına iyi gelen kokulu nane marvel i.
öksürük otu horsefoot i.
öksürük otu butterbur coltsfoot i.
öksürük otu butterdock i.
öksürük otu foalfoot i.