|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
Phrasals |
|
1 |
Öbek Fiiller |
(bir yerden/şeyden) çıkmak/inmek istemek |
want off (something) f.
|
|
2 |
Öbek Fiiller |
(bir yerden/şeyden) çıkmak/inmek istemek |
want off of something f.
|
|
3 |
Öbek Fiiller |
bir yerden/bir şeyden açığa çıkmak |
erupt from something f.
|
|
4 |
Öbek Fiiller |
bir yerden/bir şeyden çıkmak |
erupt from something f.
|
|
5 |
Öbek Fiiller |
bir gruptan, yerden, şeyden bir şey saçılmak/çıkmak |
rise from (something) f.
|
|
6 |
Öbek Fiiller |
kayarak (bir şeyden/yerden) çıkmak |
slide out of (something or some place) f.
|
|
7 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyden/yerden) belli etmeden/görünmeden çıkmak |
slide out of (something or some place) f.
|
|
8 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyden/yerden/kalabalığın arasından) büzüşerek çıkmak |
squeeze out (of something) f.
|
|
9 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyden/dar bir yerden yerden) eğilerek çıkmak |
squeeze out (of something) f.
|
|
10 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyden/yerden) hızla çıkmak |
surge out of (someone, something, or some place) f.
|
|
11 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyden/yerden) birden çıkmak |
surge out of (someone, something, or some place) f.
|
|
12 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyden/yerden) aniden çıkmak |
surge out of (someone, something, or some place) f.
|
|
13 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyden/yerden) bir hışımla çıkmak |
surge out of (someone, something, or some place) f.
|
|
14 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyden/yerden) bir anda çıkmak |
surge out of (someone, something, or some place) f.
|
|
15 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyden/yerden) akın akın çıkmak |
swarm out (of something or some place) f.
|
|
16 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyden/yerden) sürü halinde çıkmak |
swarm out (of something or some place) f.
|
|
17 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyden/yerden) bir anda kalabalık bir şekilde çıkmak |
swarm out (of something or some place) f.
|
|
18 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyden/yerden) toplu halde çıkmak/dağılmak |
swarm out (of something or some place) f.
|
|
19 |
Öbek Fiiller |
sel (birini bir şeyden/yerden) çıkmak zorunda bırakmak |
wash (someone) out of (something or some place) f.
|
|
|
20 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyden/yerden) sıyrılarak çıkmak |
worm out of (something or some place) f.
|
|
21 |
Öbek Fiiller |
(dar bir şeyden/yerden) kıvrılarak çıkmak |
worm out of (something or some place) f.
|
|
22 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyden/yerden) sürünerek çıkmak |
worm out of (something or some place) f.
|
|
23 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyden/yerden) sıkışarak çıkmak, (bir şeyden/yerden) zar zor çıkmak |
worm out of (something or some place) f.
|
|
24 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyden/yerden) güç bela çıkmak |
worm out of (something or some place) f.
|
|
25 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyden/bir yerden) bir anda ortaya çıkmak |
burst out of (somewhere or something) f.
|
|
26 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyden/bir yerden) hızla dışarı çıkmak |
burst out of (somewhere or something) f.
|
|
27 |
Öbek Fiiller |
(bir yerden/şeyden) sakince çıkmak |
ease out of (something) f.
|
|
28 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyden/yerden) çıkmak |
get out of (something) f.
|
|
29 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyden/bir yerden) çıkmak |
issue (forth) from (some thing or place) f.
|
|
30 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyden/yerden) çıkmak |
let out of (something or some place) f.
|
|
31 |
Öbek Fiiller |
(bir yerden/bir şeyden) çıkmak |
originate in (some place or something) f.
|
|
32 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyden/bir yerden) koşarak kaçmak/çıkmak |
run out of (something or some place) f.
|
|
33 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyden/bir yerden) fırlayıp çıkmak |
rush out of (something or some place) f.
|
|
34 |
Öbek Fiiller |
(birinden/bir şeyden/bir yerden) meydana çıkmak |
spring from (someone, something, or some place) f.
|
|
35 |
Öbek Fiiller |
(birini bir şeyden/bir yerden) çıkmak zorunda kalana kadar aç bırakmak |
starve (one) out of (something or some place) f.
|
|
36 |
Öbek Fiiller |
(buharlı bir araç bir şeyden/bir yerden) uzaklaşmak/yola çıkmak/ayrılmak |
steam out of (something or some place) f.
|
|
37 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyden/bir yerden) dışarı doğru uzanmak/çıkmak |
thrust out of (something or some place) f.
|
|
38 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyden/bir yerden) yavaşça çıkmak |
trickle out (of something or some place) f.
|
|
39 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyden/bir yerden) birer ikişer çıkmak/ayrılmak |
trickle out (of something or some place) f.
|
|
|
40 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyden/bir yerden) hızla dışarı çıkmak |
tumble out (of something or some place) f.
|
|
Colloquial |
|
41 |
Konuşma Dili |
(bir şeyden/yerden) çıkmak |
get outta (something) f.
|
|