Geçmiş

(bir şeyle) çalışmak

"(bir şeyle) çalışmak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 2 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Phrasals
1	Öbek Fiiller	(bir şeyle) çalışmak	train on (something) f.
2	Öbek Fiiller	(bir şeyle) çalışmak	run on (something) f.

"(bir şeyle) çalışmak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 37 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Phrasals
1	Öbek Fiiller	bir şeyle birinin/bir şeyin ismini karalamaya çalışmak	smear someone or something with something f.
2	Öbek Fiiller	(biriyle/bir şeyle bir şey) için çalışmak	join (someone or something) to (something) f.
3	Öbek Fiiller	(biriyle/bir şeyle bir şey) yapmak için çalışmak	join (someone or something) to (something) f.
4	Öbek Fiiller	(biriyle/bir şeyle) başa çıkmaya çalışmak	jostle with (someone or something) f.
5	Öbek Fiiller	bir şeyle/grupla/kuruluşla ortak çalışmak	attach oneself to something f.
6	Öbek Fiiller	(biriyle/ bir şeyle) ortak çalışmak	collaborate with (someone or something) f.
7	Öbek Fiiller	(biriyle/bir şeyle) beraber çalışmak	collaborate with (someone or something) f.
8	Öbek Fiiller	(biriyle/bir şeyle) birlikte hareket etmek/çalışmak	confederate with (someone or something) f.
9	Öbek Fiiller	(biriyle/bir şeyle bir şey) üstünde beraber çalışmak	cooperate on (something) with (someone or something) f.
10	Öbek Fiiller	(biriyle/bir şeyle bir şey) üstünde ortak çalışmak	cooperate on (something) with (someone or something) f.
11	Öbek Fiiller	(biriyle/bir şeyle) beraber çalışmak	cooperate with (someone or something) f.
12	Öbek Fiiller	(biriyle/bir şeyle) ortak çalışmak	cooperate with (someone or something) f.
13	Öbek Fiiller	(biriyle/bir şeyle bir şey) üstünde beraber çalışmak	cooperate with (someone or something) on (something) f.
14	Öbek Fiiller	(biriyle/bir şeyle bir şey) üstünde ortak çalışmak	cooperate with (someone or something) on (something) f.
15	Öbek Fiiller	(biriyle/bir şeyle) sıkı fıkı olmaya çalışmak	cozy up (to someone or something) f.
16	Öbek Fiiller	(birini bir şeyle) kandırmaya çalışmak	dangle (something) in front of (one) f.
17	Öbek Fiiller	etrafta dolanarak/yürüyerek (bir şeyle) baş etmeye/(bir şeyi) yatıştırmaya çalışmak	pace (something) out f.
18	Öbek Fiiller	(biriyle/bir şeyle) senkronize işlemek/ilerlemek/çalışmak	synchronize with (someone or something) f.
19	Öbek Fiiller	(biriyle/bir şeyle) uyumlu/birlikte çalışmak	synchronize with (someone or something) f.
20	Öbek Fiiller	(bir şeyle/malzemeyle) çalışmak	work with (something) f.
Idioms
21	Deyim	istediğini yaptırmak için (bir şeyle) ikna etmeye çalışmak	use (something) as a carrot f.
22	Deyim	bir şeyle dokunarak anlamaya çalışmak	feel something with something f.
23	Deyim	bir uğurda (biriyle/bir şeyle) birlikte çalışmak	make common cause with (someone or something) f.
24	Deyim	(biriyle/bir şeyle) yakın temas içerisinde çalışmak	work hand and glove with (someone or something) f.
25	Deyim	(biriyle/bir şeyle) yakın iş birliği içerisinde çalışmak	work hand and glove with (someone or something) f.
26	Deyim	(biriyle/bir şeyle) dirsek temasında olmak/çalışmak	work hand and glove with (someone or something) f.
27	Deyim	(biriyle/bir şeyle) sırt sırta çalışmak	work hand and glove with (someone or something) f.
28	Deyim	(biriyle/bir şeyle) yan yana/omuz omuza çalışmak	work hand and glove with (someone or something) f.
29	Deyim	(biriyle/bir şeyle) ortaklaşa çalışmak	work hand and glove with (someone or something) f.
30	Deyim	(biriyle/bir şeyle) bir arada çalışmak	work hand and glove with (someone or something) f.
31	Deyim	(biriyle/bir şeyle) yakın temas içerisinde çalışmak	work hand in glove with (someone or something) f.
32	Deyim	(biriyle/bir şeyle) yakın iş birliği içerisinde çalışmak	work hand in glove with (someone or something) f.
33	Deyim	(biriyle/bir şeyle) dirsek temasında olmak/çalışmak	work hand in glove with (someone or something) f.
34	Deyim	(biriyle/bir şeyle) sırt sırta çalışmak	work hand in glove with (someone or something) f.
35	Deyim	(biriyle/bir şeyle) yan yana/omuz omuza çalışmak	work hand in glove with (someone or something) f.
36	Deyim	(biriyle/bir şeyle) ortaklaşa çalışmak	work hand in glove with (someone or something) f.
37	Deyim	(biriyle/bir şeyle) bir arada çalışmak	work hand in glove with (someone or something) f.