(birini) cezalandırmak - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

(birini) cezalandırmak



"(birini) cezalandırmak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 10 sonuç

Türkçe İngilizce
Colloquial
(birini) cezalandırmak give (one) a hammering f.
(birini) cezalandırmak give (one) a pasting f.
Idioms
(birini) cezalandırmak put (one) through the mangle f.
(birini) cezalandırmak take (someone) to the woodshed f.
(birini) cezalandırmak give (one) (the) what for f.
(birini) cezalandırmak have (one's) hide f.
Slang
(birini) cezalandırmak bite (someone) in the arse f.
(birini) cezalandırmak bite (one) in the arse f.
(birini) cezalandırmak bite (one) in the ass f.
(birini) cezalandırmak stick it to (one) f.

"(birini) cezalandırmak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 39 sonuç

Türkçe İngilizce
General
birini ibret olsun diye cezalandırmak make an example of someone f.
Phrasals
(birini bir şeyle) cezalandırmak condemn (someone) to (something) f.
birini bir şeyle cezalandırmak condemn someone to something f.
birini/bir şeyi bir şeyle cezalandırmak charge someone or something (with) something f.
(birini bir şey) için cezalandırmak discipline (one) for (something) f.
(birini/bir şeyi bir şeyden) dolayı cezalandırmak penalize (someone or something) for (something) f.
(birini/kendini bir şey yaparak) cezalandırmak punish (someone or oneself) by (doing something) f.
(birini/kendini bir şeyden) dolayı cezalandırmak punish (someone or oneself) for (something) f.
(birini/kendini bir şey) için cezalandırmak punish (someone or oneself) for (something) f.
Colloquial
birini cezalandırmak give a hammering f.
birini cezalandırmak give a pasting f.
birini sert/ağır bir şekilde cezalandırmak give it to somebody [uk] f.
Idioms
birinin üstüne gitmek/birini cezalandırmak için bulunan açık a rod to beat somebody with i.
birinin üstüne gitmek/birini cezalandırmak için bulunan açık a stick to beat somebody with i.
(birini) büyük bir gizlilikle cezalandırmak take (one) behind the woodshed f.
birini cezalandırmak have someone's hide f.
birini cezalandırmak give someone what for f.
birini cezalandırmak tan someone's hide f.
birini tokat atarak cezalandırmak give somebody a thick ear [uk] f.
birini cezalandırmak pin someone's ears back f.
(birini) hafif cezalandırmak let (one) off easy f.
birini cezalandırmak give someone what for f.
(birini) sözlü veya fiziksel olarak cezalandırmak give it to (one) f.
birini cezalandırmak hang, draw, and quarter f.
(birini/bir şeyi) cezalandırmak lower the boom (on someone or something) f.
(birini) gizli bir şekilde/göstermeden cezalandırmak take (one) to the woodshed f.
birini gizli bir şekilde/göstermeden cezalandırmak take someone to the woodshed f.
birini cezalandırmak bring someone to book f.
(birini/bir şeyi) ağır biçimde cezalandırmak/eleştirmek come down (hard) (on someone or something) f.
(birini/bir şeyi) acımasızca cezalandırmak/eleştirmek come down (hard) (on someone or something) f.
(birini) ibret olsun diye cezalandırmak make an example (out) of (one) f.
(birini) başkalarına ibret olsun diye cezalandırmak make an example (out) of (one) f.
(birini) ibret-i alem olsun diye cezalandırmak make an example (out) of (one) f.
(birini) ibreti alem için cezalandırmak make an example (out) of (one) f.
(birini) ağır biçimde cezalandırmak nail (one) to a cross f.
(birini) ağır biçimde cezalandırmak nail (one) to the wall f.
(birini) ağır biçimde cezalandırmak nail (one's) hide to the wall f.
(birini) dizine yatırıp dövmek/cezalandırmak/tokatlamak put (someone) over (one's) knee f.
Military
(birini) bedenen yorarak cezalandırmak beast [uk] f.