ağzı açık - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

ağzı açık



"ağzı açık" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 4 sonuç

Türkçe İngilizce
General
ağzı açık gaping s.
ağzı açık imbecile s.
ağzı açık mouthed s.
ağzı açık oscitant s.

"ağzı açık" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 83 sonuç

Türkçe İngilizce
General
ağzı açık kalma gape i.
şaşkınlıktan ağzı açık kalmış gaper i.
ağzı açık gezen gobemouche i.
ağzı açık kalma hiation i.
ağzı açık olma hiation [obsolete] i.
ağzı açık bırakan şey gapeseed i.
ağzı açık bakan kimse gapeseed i.
ağzı açık bırakan kimse gapingstock i.
ağzı hayretle açık kalma openmouthedness i.
ağzı açık kanalizasyon shore [dialect] i.
ağzı açık ayran budalası simple i.
ağzı açık ayran budalası smelt [obsolete] i.
ağzı açık dinlemek hang on somebody's words f.
ağzı açık bir şekilde seyretmek gawp at f.
ağzı bir karış açık kalmak bowl over f.
ağzı açık ayran delisi gibi bakmak stare like a stuck pig f.
ağzı açık bakmak gape f.
ağzı açık kalmak gape f.
ağzı açık bir şekilde bakmak gape f.
ağzı açık kalmak gape with astonishment f.
ağız açacağı ile ağzı açık tutmak gag f.
ağzı açık kalmak gane [obsolete] f.
ağzı açık bırakmak fascinate f.
ağzı açık bakmak gaup [dialect] f.
ağzı açık bakmak gaw [obsolete] f.
ağzı açık bırakmak transfix f.
ağzı açık kalmış agape s.
ağzı açık kalmış fascinated s.
ağzı açık kalmış floored s.
ağzı açık kalmış open-mouthed s.
ağzı açık kalmış widechapped s.
ağzı açık kalmış wondering s.
ağzı tamamen açık ringent s.
şaşkınlıktan ağzı açık kalmış openmouthed s.
ağzı sonuna kadar açık openmouthed s.
ağzı açık temsil edilen overt s.
ağzı açık çizilen overt s.
ağzı açık bir şekilde kalarak cluelessly zf.
ağzı açık bir şekilde gapingly zf.
ağzı açık bir şekilde oscitantly zf.
Phrasals
birine veya bir şeye ağzı açık bakakalmak gape at someone or something f.
birine veya bir şeye ağzı bir karış açık bakmak gape at someone or something f.
-e ağzı açık bakakalmak gape at f.
e ağzı bir karış açık bakmak gape at f.
(birine/bir şeye) bakıp ağzı açık kalmak marvel at (someone or something) f.
Colloquial
ağzı açık ayran delisi/budalası drool bucket i.
ağzı açık bakakalma drool bucket i.
Idioms
ağzı açık ayran budalası simple simon i.
ağzı açık ayran budalası nitwit i.
ağzı açık ayran budalası simpleton i.
ağzı açık ayran budalası silly-billy i.
ağzı açık kalmak your jaw drops f.
ağzı açık kalmak drop one's teeth f.
ağzı bir karış açık kalmak drop one's jaw f.
ağzı bir karış açık kalmak have one's jaw hit the floor f.
ağzı bir karış açık kalmak have one's mouth hit the floor f.
ağzı bir karış açık kalmak one's jaw drops f.
ağzı bir karış açık kalmak bowl over f.
ağzı bir karış açık kalmak have one's mouth gaped open wide f.
şaşkınlıktan ağzı açık kalmak fall off one's chair f.
şaşkınlıktan ağzı açık kalmak eyes pop out of head f.
ağzı açık bakmak gaze open-mouthed f.
ağzı açık bakakalmak gaze open-mouthed f.
ağzı açık uyumak catch flies f.
ağzı açık kalmak drop teeth f.
(birine/bir şeye) ağzı açık kalmak get an eyeful (of someone or something) f.
(biri/bir şey karşısında) ağzı açık kalmak get an eyeful (of someone or something) f.
(birine/bir şeye) ağzı açık kalmak have an eyeful (of someone or something) f.
(biri/bir şey karşısında) ağzı açık kalmak have an eyeful (of someone or something) f.
ağzı açık bırakan jaw-dropping s.
ağzı açık bir halde slack-jawed s.
ağzı bir karış açık kalmış slack-jawed s.
(şaşkınlıktan vb.) ağzı açık kalmış slack-jawed s.
ağzı açık ayran budalası gibi olmak (one's) tongue hangs out expr.
ağzı açık kalmak/kaldı (someone's) mouth fell open expr.
şaşkınlıktan ağzı açık kaldı your jaw drops expr.
Technical
açık sualma ağzı open inlet i.
Archaic
ağzı açık fıçı stand i.
ağzı açık kalmak yawn f.
Ornithology
kuşların serinlemek için ağzı açık şekilde gırtlaklarını hızla ileri geri yaparak soluması gular fluttering i.
Slang
ağzı açık ve dili (q gibi) dışarı sarkmış ölü the q-sign i.
ağzı açık ve dili (q gibi) dışarı sarkmış ölü q-sign i.
ölen kişinin açık kalan ağzı o-sign i.