İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
Phrases | ||||
İfadeler | against the light expr. | ışığa karşı | ||
Tom raised his glass of wine to watch the beautiful red color against the light. Tom ışığa karşı güzel kırmızı rengi izlemek için şarap kadehini kaldırdı. More Sentences |