an ace - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

an ace



"an ace" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 10 sonuç

İngilizce Türkçe
Idioms
an ace i. (bir şeyde) çok başarılı kimse
an ace i. (bir şeyin) ustası
an ace i. (bir şeyde) çok yetenekli kimse
an ace i. (bir şeyin) en iyisi
an ace i. (bir şeyde) çok başarılı kimse
an ace i. (bir şeyin) ustası
an ace i. (bir şeyde) çok yetenekli kimse
an ace i. (bir şeyde) uzaman
an ace i. (bir şeyin) en iyisi
an ace i. (bir şeyde) uzman

"an ace" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 43 sonuç

İngilizce Türkçe
General
an ace up your sleeve i. avantaj olarak kullanılacak bir şey
have an ace up one's sleeve f. elinde kozu olmak
have an ace in the hole f. elinde kozu olmak
within an ace of ed. az kalsın
within an ace of ed. neredeyse
within an ace of ed. eli kulağında
within an ace of ed. kılpayı
Idioms
an ace in the hole i. insanın gizli silahı
an ace in the hole i. son koz olarak saklanan as
an ace in the hole i. son koz
bate an ace [obsolete] f. en az indirimi yapmak
have an ace up one's sleeve f. gizli bir kozu olmak
be within an ace of f. ramak kalmak
come within an ace f. ramak kalmak
come within an ace of something f. 'nın eşiğine gelmek
be within an ace of (something) f. (bir şey) sınırına dayanmak
have an ace up your sleeve [uk] f. gizli silahı olmak
have an ace up your sleeve [uk] f. elinde bir kozu olmak
have an ace up your sleeve f. elinde kozu olmak
have an ace up your sleeve f. gizli bir kozu olmak
have an ace up your sleeve f. elinde avantaj olarak kullanılacak bir şey olmak
have an ace up your sleeve f. gizli silahı olmak
come within an ace of f. nın eşiğine gelmek
come within an ace of f. '-e ramak kalmak
come within an ace of f. ile burun buruna gelmek
have an ace up your sleeve f. gizli bir silahı olmak
have an ace up your sleeve f. elinde bir kozu olmak
have an ace up your sleeve f. elinde kozu olmak
have an ace up your sleeve f. gizli bir kozu olmak
have an ace up your sleeve f. elinde avantaj olarak kullanılacak bir şey olmak
have got an ace up (one's) sleeve f. elinde kozu olmak
have got an ace up (one's) sleeve f. gizli bir kozu olmak
within an ace of (doing) (something) expr. (bir şeyi yapmaya) çok yakın
within an ace of (doing) (something) expr. (bir şeyi) elde etmeye çok yaklaşmış
within an ace of (doing) (something) expr. neredeyse (bir şey yapmak)
within an ace of (doing) (something) expr. (bir şey yapmaya) ramak kalmış
within an ace of something expr. bir şeye çok yakın
within an ace of something expr. bir şeyi elde etmeye çok yaklaşmış
within an ace of something expr. neredeyse bir şey
within an ace of something expr. bir şeye ramak kalmış
Volleyball
serving an ace i. servis kullanma
serve an ace f. servis kullanmak
Slang
ace an exam f. sınavdan çok yüksek bir not almak