Geçmiş

away (from someone or something)

"away (from someone or something)" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 2 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	away (from someone or something) zf.	(birinden/bir şeyden) uzak
2	Genel	away (from someone or something) zf.	(birinden/bir şeyden) uzakta

"away (from someone or something)" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 235 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Phrasals
1	Öbek Fiiller	avert something (away) from someone or something i.	(dikkatleri/gözleri birinden veya bir şeyden) başka yere çekmek
2	Öbek Fiiller	avert something (away) from someone or something i.	(dikkatleri/gözleri birinden veya bir şeyden) uzaklaştırmak
3	Öbek Fiiller	avert something (away) from someone or something i.	(birinden veya bir şeyden) gözlerini kaçırmak
4	Öbek Fiiller	tear (oneself) away (from someone or something) f.	bir yerden zorla/istemeyerek ayrılmak
5	Öbek Fiiller	steer away from (someone or something) f.	(bir şeye) çarpmamak için direksiyonu kırmak
6	Öbek Fiiller	steer away from (someone or something) f.	(birinden) uzak durmak
7	Öbek Fiiller	steer away from (someone or something) f.	(birinin) yoluna çıkmamak
8	Öbek Fiiller	steer away from (someone or something) f.	(bir şeyden) kaçınmak
9	Öbek Fiiller	steer away from (someone or something) f.	(bir şeyden) uzak durmak
10	Öbek Fiiller	steer away from (someone or something) f.	(bir şeyden) kaçınmak
11	Öbek Fiiller	steer away from (someone or something) f.	(bir şeyi) kullanmamaya çalışmak
12	Öbek Fiiller	steer away from (someone or something) f.	uzak tutmaya çalışmak
13	Öbek Fiiller	steer away from (someone or something) f.	uzak durması için uyarmak
14	Öbek Fiiller	steer away from (someone or something) f.	kullanmaması için ikna etmeye çalışmak
15	Öbek Fiiller	cower (away) from someone or something f.	(birinden ya da bir şeyden) korkup kaçmak
16	Öbek Fiiller	cower (away) from someone or something f.	korkup uzaklaşmak
17	Öbek Fiiller	cower (away) from someone or something f.	tırsıp kaçmak
18	Öbek Fiiller	cower (away) from someone or something f.	tüymek
19	Öbek Fiiller	keep away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) uzak durmak
20	Öbek Fiiller	keep away (from someone or something) f.	(biriyle/bir şeyle) fiziksel mesafeyi korumak
21	Öbek Fiiller	keep away (from someone or something) f.	(biriyle/bir şeyle) mesafeli durmak
22	Öbek Fiiller	keep away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) uzak tutmak
23	Öbek Fiiller	keep away (from someone or something) f.	(biriyle/bir şeyle) fiziksel mesafesini korumak
24	Öbek Fiiller	keep away (from someone or something) f.	(biriyle/bir şeyle) mesafeli durdurmak
25	Öbek Fiiller	keep away (from someone or something) f.	(bir şeyden) uzak durmak
26	Öbek Fiiller	keep away (from someone or something) f.	(bir şeyden) kaçınmak
27	Öbek Fiiller	keep away (from someone or something) f.	(bir şeye) engel olmak
28	Öbek Fiiller	keep away (from someone or something) f.	(bir şeyin) yapılmasını engellemek
29	Öbek Fiiller	pull away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) geri çekilmek
30	Öbek Fiiller	pull away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) uzaklaşmak
31	Öbek Fiiller	pull away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) kendini geri çekmek
32	Öbek Fiiller	pull away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) sıdkı sıyrılmak
33	Öbek Fiiller	pull away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) soğumak
34	Öbek Fiiller	pull away from (someone or something) f.	(bir şeyden) sıyrılmak
35	Öbek Fiiller	pull away from (someone or something) f.	(birini/bir şeyi, bir şeyden/birinden) uzaklaştırmak
36	Öbek Fiiller	pull away from (someone or something) f.	(birini/bir şeyi, bir şeyden/birinden) geri çekmek
37	Öbek Fiiller	pull away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) uzaklaşıp gitmek (bir araçla)
38	Öbek Fiiller	pull away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) ayrılıp gitmek
39	Öbek Fiiller	pull away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) kopup gitmek
40	Öbek Fiiller	pull away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) üstün pozisyona/konuma geçmek
41	Öbek Fiiller	pull away from (someone or something) f.	(birinin/bir şeyin) önüne geçmek
42	Öbek Fiiller	pull away from (someone or something) f.	(biriyle/bir şeyle) arayı açmak
43	Öbek Fiiller	pull away from (someone or something) f.	(birinden) sosyal/duygusal olarak soğumak
44	Öbek Fiiller	pull away from (someone or something) f.	(birinden) sosyal/duygusal olarak kendini geri çekmek
45	Öbek Fiiller	thrust away from (someone or something) f.	(bir şeyden/birinden) iterek uzaklaşmak
46	Öbek Fiiller	thrust away from (someone or something) f.	(bir şeyden/birinden) hızla uzaklaşmak
47	Öbek Fiiller	thrust away from (someone or something) f.	(birini/bir şeyi) iterek uzaklaştırmak
48	Öbek Fiiller	thrust away from (someone or something) f.	(birini/bir şeyi) ite kaka uzaklaştırmak
49	Öbek Fiiller	thrust away from (someone or something) f.	aklından bir düşünceyi çıkarmak/defetmek
50	Öbek Fiiller	thrust away from (someone or something) f.	aklındaki bir düşünce yokmuş gibi davranmak
51	Öbek Fiiller	thrust away from (someone or something) f.	aklındaki bir düşünceyi ötelemek
52	Öbek Fiiller	veer away from (someone or something) f.	(birini/bir şeyi) teğet geçmek
53	Öbek Fiiller	veer away from (someone or something) f.	(birine/bir şeye) çarpmaktan son anda kurtulmak
54	Öbek Fiiller	veer away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) son anda uzaklaşmak
55	Öbek Fiiller	veer away from (someone or something) f.	aniden rota değiştirmek
56	Öbek Fiiller	veer away from (someone or something) f.	birden yön değiştirmek
57	Öbek Fiiller	veer away from (someone or something) f.	anında yolundan dönmek
58	Öbek Fiiller	veer away from (someone or something) f.	aniden vazgeçmek
59	Öbek Fiiller	wrestle (someone or something) (away) from (someone or something) f.	(birini/bir şeyi) zor kullanarak (birinden/bir şeyden) almak
60	Öbek Fiiller	wrestle (someone or something) (away) from (someone or something) f.	(birini/bir şeyi) zor kullanarak (birinin) elinden almak
61	Öbek Fiiller	wrestle (someone or something) (away) from (someone or something) f.	(birini/bir şeyi) şiddet uygulayarak (birinin) elinden almak
62	Öbek Fiiller	wrestle (someone or something) (away) from (someone or something) f.	(birini/bir şeyi) zar zor (birinden/bir şeyden) ayırmak
63	Öbek Fiiller	wrestle (someone or something) (away) from (someone or something) f.	(birini/bir şeyi) bir mücadeleyle (birinden/bir şeyden) almak
64	Öbek Fiiller	wrestle (someone or something) (away) from (someone or something) f.	(birini/bir şeyi) bir mücadeleyle elde etmek
65	Öbek Fiiller	wrestle (someone or something) (away) from (someone or something) f.	(birini/bir şeyi) savaşarak (birinin) elinden almak
66	Öbek Fiiller	wrestle (someone or something) (away) from (someone or something) f.	(birini/bir şeyi) bir çekişmeyle (birinden/bir şeyden) ayırmak
67	Öbek Fiiller	wrestle (someone or something) (away) from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) zorla bilgi almak
68	Öbek Fiiller	wrestle (someone or something) (away) from (someone or something) f.	(birinden) zorla laf almak
69	Öbek Fiiller	wrestle (someone or something) (away) from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) zorla bilgi koparmak
70	Öbek Fiiller	cower (away) from (someone or something) f.	(birinden veya bir şeyden) korkarak kaçmak
71	Öbek Fiiller	cower (away) from (someone or something) f.	(birinden veya bir şeyden) korkuyla uzaklaşmak
72	Öbek Fiiller	cower (away) from (someone or something) f.	(birinden veya bir şeyden) çekinerek geri çekilmek
73	Öbek Fiiller	hurl away (from someone or something) f.	(birinden veya bir şeyden) uzağa atmak
74	Öbek Fiiller	hurl away (from someone or something) f.	(birinden veya bir şeyden) uzağa fırlatmak
75	Öbek Fiiller	hurl away (from someone or something) f.	(birinden veya bir şeyden) uzağa savurmak
76	Öbek Fiiller	hurl something away (from someone or something) f.	(bir şeyi birinden veya bir şeyden) uzağa atmak
77	Öbek Fiiller	hurl something away (from someone or something) f.	(bir şeyi birinden veya bir şeyden) uzağa fırlatmak
78	Öbek Fiiller	hurl something away (from someone or something) f.	(bir şeyi birinden veya bir şeyden) uzağa savurmak
79	Öbek Fiiller	stretch away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) uzaklaşmak
80	Öbek Fiiller	stretch away from (someone or something) f.	(birinin/bir şeyin) önünden uzayıp gitmek
81	Öbek Fiiller	stretch away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) itibaren uzayıp gitmek
82	Öbek Fiiller	stretch away from (someone or something) f.	(birinin/bir şeyin) önünde uzanmak
83	Öbek Fiiller	stretch away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) uzaklaştırmak
84	Öbek Fiiller	stretch away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) uzağa almak
85	Öbek Fiiller	stretch away from (someone or something) f.	sedyede (birinden/bir şeyden) uzaklaştırmak
86	Öbek Fiiller	stretch away from (someone or something) f.	sedyeyle (birinden/bir şeyden) uzağa taşımak
87	Öbek Fiiller	stretch away from (someone or something) f.	sedyeyle (birinden/bir şeyden) uzaklaştırmak
88	Öbek Fiiller	stretch away from (someone or something) f.	sedyeyle (birinden/bir şeyden) uzağa götürmek
89	Öbek Fiiller	chase (someone or something) (away) from some place f.	(birini/bir şeyi) bir yerden kovalamak
90	Öbek Fiiller	chase (someone or something) (away) from some place f.	(birini/bir şeyi) bir yerden kovmak
91	Öbek Fiiller	chase (someone or something) (away) from some place f.	(birini/bir şeyi) bir yerden defetmek
92	Öbek Fiiller	chase (someone or something) (away) from some place f.	(birinin/bir şeyin) bir yerden gitmesini sağlamak
93	Öbek Fiiller	chase (someone or something) (away) from some place f.	(birini/bir şeyi) bir yerden kaçırmak
94	Öbek Fiiller	chase (someone or something) (away) from some place f.	(birini/bir şeyi) bir yerden (zorla) göndermek
95	Öbek Fiiller	come away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) uzaklaşmak
96	Öbek Fiiller	come away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) uzağa gelmek
97	Öbek Fiiller	come away (from someone or something) f.	(birinin/bir şeyin) yanından açılmak/uzaklaşmak
98	Öbek Fiiller	conduct someone away (from someone or something) f.	birini (birinden/bir şeyden) uzaklaştırmak
99	Öbek Fiiller	conduct someone away (from someone or something) f.	birini (birinden/bir şeyden) uzağa götürmek
100	Öbek Fiiller	cringe away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) ürkmek
101	Öbek Fiiller	cringe away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) korkmak
102	Öbek Fiiller	cringe away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) korkup geri çekilmek
103	Öbek Fiiller	cringe away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) korkup sinmek/pusmak
104	Öbek Fiiller	deflect (something) away from (someone or something) f.	(bir şeyi birinden/bir şeyden) başka bir yöne yönlendirmek
105	Öbek Fiiller	deflect (something) away from (someone or something) f.	(bir şeyi birinden/bir şeyden) başka yöne saptırmak
106	Öbek Fiiller	deflect (something) away from (someone or something) f.	(bir şeyi birinden/bir şeyden) uzaklaştırmak/uzak tutmak
107	Öbek Fiiller	draw away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) kendini geri çekmek
108	Öbek Fiiller	draw away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) uzaklaşmak
109	Öbek Fiiller	draw away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) geri çekilmek
110	Öbek Fiiller	draw away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) uzaklaşmak
111	Öbek Fiiller	draw away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) geri çekilmek
112	Öbek Fiiller	draw away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) uzaklaştırmak
113	Öbek Fiiller	draw away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) geri çekmek
114	Öbek Fiiller	draw away from (someone or something) f.	(birini/bir şeyi) geçmek
115	Öbek Fiiller	draw away from (someone or something) f.	(birini/bir şeyi) geride bırakmak
116	Öbek Fiiller	draw away from (someone or something) f.	ilgiyi (birinin/bir şeyin) üzerinden dağıtmak
117	Öbek Fiiller	draw away from (someone or something) f.	odağı (birinden/bir şeyden) kaydırmak
118	Öbek Fiiller	ease away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) yavaş yavaş ayrılmak
119	Öbek Fiiller	ease away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) yavaş yavaş uzaklaşmak
120	Öbek Fiiller	ease away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) sakince uzaklaşmak
121	Öbek Fiiller	edge away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) yavaş yavaş uzaklaşmak
122	Öbek Fiiller	edge away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) gerisin geriye uzaklaşmak
123	Öbek Fiiller	face away (from someone or something) f.	(birine/bir şeye) arkasını dönmek
124	Öbek Fiiller	face away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) başını/yüzünü çevirmek
125	Öbek Fiiller	face away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) başka tarafa bakmak
126	Öbek Fiiller	flow away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) geri çekilmek
127	Öbek Fiiller	flow away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) uzaklaşmak
128	Öbek Fiiller	get someone or something away from someone or something f.	birini/bir şeyi birinden bir şeyden uzağa götürmek/uzaklaştırmak
129	Öbek Fiiller	get away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) uzaklaşmak
130	Öbek Fiiller	get away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) uzağa gitmek
131	Öbek Fiiller	get away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) uzaklaştırmak
132	Öbek Fiiller	get away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) uzağa götürmek
133	Öbek Fiiller	glide away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) uzağa süzülmek/kaymak
134	Öbek Fiiller	grab someone or something away (from someone or something) f.	birini/bir şeyi (birinin/bir şeyin) elinden kapmak
135	Öbek Fiiller	grab someone or something away (from someone or something) f.	birini/bir şeyi (birinin/bir şeyin) elinden hemen/zorla almak
136	Öbek Fiiller	grab someone or something away (from someone or something) f.	birini/bir şeyi (birinin/bir şeyin) elinden alıvermek/kapıvermek
137	Öbek Fiiller	grab away from (someone or something) f.	(birinin/bir şeyin) elinden kapmak
138	Öbek Fiiller	grab away from (someone or something) f.	(birinin/bir şeyin) elinden hemen/zorla almak
139	Öbek Fiiller	grab away from (someone or something) f.	(birinin/bir şeyin) elinden alıvermek/kapıvermek
140	Öbek Fiiller	grow away from (someone or something) f.	(biriyle/bir şeyle) giderek bağları kopmak
141	Öbek Fiiller	grow away from (someone or something) f.	(biriyle/bir şeyle) ilişkisi giderek bozulmak
142	Öbek Fiiller	grow away from (someone or something) f.	(biriyle/bir şeyle) duygusal bağı giderek zayıflamak/kopmak
143	Öbek Fiiller	guide someone away from someone or something f.	birine birinden/bir şeyden uzağa doğru eşlik etmek
144	Öbek Fiiller	guide someone away from someone or something f.	birini birinden/bir şeyden uzaklaştırmak
145	Öbek Fiiller	guide someone away from someone or something f.	birine birinden/bir şeyden uzaklaşması için yolu göstermek
146	Öbek Fiiller	guide away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) uzaklaştırmak
147	Öbek Fiiller	guide away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) uzağa almak/götürmek
148	Öbek Fiiller	head away from someone or something f.	birinden/bir şeyden uzaklaşmak
149	Öbek Fiiller	hire someone away (from someone or something) f.	birini (biriyle/bir şeyle) olan işinden ayırıp yanında işe almak
150	Öbek Fiiller	incline away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) meyillenmek
151	Öbek Fiiller	look away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) kafasını çevirmek
152	Öbek Fiiller	look away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) başka tarafa bakmak
153	Öbek Fiiller	look away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) bakışlarını çevirmek
154	Öbek Fiiller	look away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) bakışlarını/gözlerini kaçırmak
155	Öbek Fiiller	motion (one) away from (someone or something) f.	(birini birinden/bir şeyden) el işareti yaparak uzaklaştırmak
156	Öbek Fiiller	motion (one) away from (someone or something) f.	(birine birinden/bir şeyden) uzaklaşması için el işareti yapmak
157	Öbek Fiiller	motion (one) away from (someone or something) f.	el işareti yaparak (birini birinden/bir şeyden) uzaklaştırmak
158	Öbek Fiiller	motion (one) away from (someone or something) f.	(birine) eliyle (birinden/bir şeyden) uzaklaşmasını işaret etmek
159	Öbek Fiiller	remain away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) uzak durmak
160	Öbek Fiiller	remain away (from someone or something) f.	(biriyle/bir şeyle) arasındaki mesafeyi korumak
161	Öbek Fiiller	remain away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) kaçınmak
162	Öbek Fiiller	run away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) kaçmak
163	Öbek Fiiller	run away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) kaçıp gitmek
164	Öbek Fiiller	seduce (one) (away) from (someone or something) f.	(birini birinden/bir şeyden) ayartarak uzaklaştırmak
165	Öbek Fiiller	seduce (one) (away) from (someone or something) f.	(birini birinden/bir şeyden) vazgeçirmek/caydırmak
166	Öbek Fiiller	seduce (one) (away) from (someone or something) f.	(birini birinden/bir şeyden) kandırıp uzaklaştırmak
167	Öbek Fiiller	seduce (one) (away) from (someone or something) f.	(birinin) aklını çelip (birinden/bir şeyden) uzaklaştırmak
168	Öbek Fiiller	shrink away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) geri çekilmek
169	Öbek Fiiller	shrink away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) uzak durmak
170	Öbek Fiiller	shrink away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) kaçınmak
171	Öbek Fiiller	shrink away (from someone or something) f.	(birini/bir şeyi) umursamamak/boşlamak
172	Öbek Fiiller	shy away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) kaçmak
173	Öbek Fiiller	shy away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) geri durmak
174	Öbek Fiiller	shy away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) uzak durmak
175	Öbek Fiiller	shy away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) kendini geri çekmek
176	Öbek Fiiller	shy away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) çekinmek
177	Öbek Fiiller	sidle away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) giderek/yavaş yavaş uzaklaşmak
178	Öbek Fiiller	sidle away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) sıvışmak
179	Öbek Fiiller	stay away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) uzak durmak
180	Öbek Fiiller	stay away (from someone or something) f.	(birine/bir şeye) yaklaşmamak
181	Öbek Fiiller	stay away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) uzak dur
182	Öbek Fiiller	stay away (from someone or something) f.	(birine/bir şeye) yaklaşma
183	Öbek Fiiller	stay away (from someone or something) f.	(birine/bir şeye) bulaşmamak
184	Öbek Fiiller	stay away (from someone or something) f.	(biriyle/bir şeyle) araya mesafe koymak
185	Öbek Fiiller	stay away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) kaçınmak
186	Öbek Fiiller	swerve away (from someone or something) f.	yönünü değiştirip (birinden/bir şeyden) kaçmak/uzaklaşmak/kurtarmak
187	Öbek Fiiller	swerve away (from someone or something) f.	(birine/bir şeye) çarpmadan sıyrılmak
188	Öbek Fiiller	swerve away (from someone or something) f.	(biriyle/bir şeyle) çarpışmaktan kurtulmak
189	Öbek Fiiller	swerve away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) yakayı sıyırmak
190	Öbek Fiiller	swerve away (from someone or something) f.	(birini/bir şeyi) savuşturmak
191	Öbek Fiiller	swerve away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) kaçınmak
192	Öbek Fiiller	turn (one) away from (someone or something) f.	(birinin birine/bir şeye) yüz çevirmesine neden olmak
193	Öbek Fiiller	turn (one) away from (someone or something) f.	(birinin birini/bir şeyi) bırakmasına/terk etmesine neden olmak
194	Öbek Fiiller	turn (one) away from (someone or something) f.	(birinin birinden/bir şeyden) vazgeçmesine/çark etmesine neden olmak
195	Öbek Fiiller	turn away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) yüzünü çevirmek
196	Öbek Fiiller	turn away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) başka tarafa bakmak
197	Öbek Fiiller	turn away from (someone or something) f.	(birine/bir şeye) arkasını dönmek
198	Öbek Fiiller	turn away from (someone or something) f.	(birini/bir şeyi) bırakmak/terk etmek
199	Öbek Fiiller	turn away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) vazgeçmek/çark etmek
200	Öbek Fiiller	turn away from (someone or something) f.	(birine/bir şeye) yüz çevirmek
201	Öbek Fiiller	turn away from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) uzaklaşmak
202	Öbek Fiiller	walk away from (someone or something) f.	(birini/bir şeyi) terk etmek
203	Öbek Fiiller	walk away from (someone or something) f.	(birini/bir şeyi) öylece bırakıp gitmek
204	Öbek Fiiller	wander away (from someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) uzaklaşmak
205	Öbek Fiiller	wander away (from someone or something) f.	(birinin/bir şeyin) yanından ayrılmak
206	Öbek Fiiller	warn (one) away (from someone or something) f.	(birini birine/bir şeye) yaklaşmaması için uyarmak
207	Öbek Fiiller	warn (one) away (from someone or something) f.	(birini birinden/bir şeyden) uzak durması için uyarmak
208	Öbek Fiiller	win (something) away from (someone or something) f.	(birini/bir şeyi) yenip (bir şeyi) kazanmak
209	Öbek Fiiller	win (something) away from (someone or something) f.	(birini/bir şeyi) alt edip (bir şeyi) kazanmak
210	Öbek Fiiller	win (something) away from (someone or something) f.	(birini/bir şeyi) yenerek (bir şeyi) elinden almak
211	Öbek Fiiller	win (someone) away from (someone or something) f.	(birini) baştan çıkarıp (birinden/bir şeyden) uzaklaştırmak
212	Öbek Fiiller	win (someone) away from (someone or something) f.	(birini) kandırıp (birinin/bir şeyin) elinden almak
213	Öbek Fiiller	win (someone) away from (someone or something) f.	(birini) ayartıp (birinden/bir şeyden) uzaklaştırmak
214	Öbek Fiiller	win (someone) away from (someone or something) f.	(birini) ayartıp (birini/bir şeyi) bırakmasını/terk etmesini sağlamak
215	Öbek Fiiller	wrench (someone or something) (away) from (someone or something) f.	(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) çekip almak
216	Öbek Fiiller	wrench (someone or something) (away) from (someone or something) f.	(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) zorla çekip almak
217	Öbek Fiiller	wrench (something) (away) from (someone or something) f.	(bir şeyin kontrolünü birinin/bir şeyin) elinden almak
218	Öbek Fiiller	wrench (something) (away) from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) zorla (bilgi) almak
219	Öbek Fiiller	wrest (someone or something) (away) from (someone or something) f.	(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) çekip almak
220	Öbek Fiiller	wrest (someone or something) (away) from (someone or something) f.	(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) zorla çekip almak
221	Öbek Fiiller	wrest (something) (away) from (someone or something) f.	(bir şeyin kontrolünü birinin/bir şeyin) elinden almak
222	Öbek Fiiller	wrest (something) (away) from (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) zorla (bilgi) almak
Idioms
223	Deyim	drag (someone or something) away from (something) f.	(birini/bir şeyi) sürükleyerek (bir şeyden) uzaklaştırmak
224	Deyim	drag (someone or something) away from (something) f.	(birini/bir şeyi) çekerek (bir şeyden) uzaklaştırmak/çıkarmak
225	Deyim	drag (someone or something) away from (something) f.	(birini) sürükleyerek (bir yerden) götürmek/çıkarmak/uzaklaştırmak
226	Deyim	drag (someone or something) away from (something) f.	(birini) çekiştirerek (bir yerden/bir şeyden) uzaklaştırmak
227	Deyim	drag (someone or something) away from (something) f.	(birini bir yerden/aktiviteden) uzaklaştırmaya çalışmak
228	Deyim	drag (someone or something) away from (something) f.	(birini bir yerden/aktiviteden) koparmaya çalışmak
229	Deyim	drag (someone or something) away from (something) f.	(birini bir yerden/aktiviteden) ayırmaya çalışmak
230	Deyim	draw fire away from (someone or something) f.	hedefi/saldırıyı (birinden/bir şeyden) başka yöne yöneltmek
231	Deyim	draw fire away from (someone or something) f.	saldıran/ateş eden kişinin dikkatini (birinden/bir şeyden) dağıtmak/başka yöne çekmek
232	Deyim	draw fire away from (someone or something) f.	birinin sinirini (birinden/bir şeyden) başka yöne çekmek
233	Deyim	draw (someone's) fire (away) from (someone, something, or an animal) f.	hedefi/saldırıyı (birinden/bir şeyden) başka yöne yöneltmek
234	Deyim	draw (someone's) fire (away) from (someone, something, or an animal) f.	saldıran/ateş eden kişinin dikkatini (birinden/bir şeyden) dağıtmak/başka yöne çekmek
235	Deyim	draw (someone's) fire (away) from (someone, something, or an animal) f.	birinin sinirini (birinden/bir şeyden) başka yöne çekmek