Geçmiş

bir şeye bel bağlamak

"bir şeye bel bağlamak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 2 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Phrasals
1	Öbek Fiiller	bir şeye bel bağlamak	bank on something f.
Idioms
2	Deyim	bir şeye bel bağlamak	hang one's hat on something f.

"bir şeye bel bağlamak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 25 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Phrasals
1	Öbek Fiiller	(bir şey) için (birine/bir şeye) bel bağlamak	look to (someone or something) for (something) f.
2	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) bel bağlamak	repose on (someone or something) f.
3	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) bel bağlamak	repose upon (someone or something) f.
4	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) bel bağlamak	repose in (someone or something) f.
5	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) bel bağlamak	count on (someone or something) f.
6	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) bel bağlamak	count upon (someone or something) f.
7	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) bel bağlamak	depend upon (someone or something) f.
8	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) bel bağlamak	depend on (someone or something) f.
9	Öbek Fiiller	(yedekte tutulan birine/bir şeye) bel bağlamak	fall back on (someone or something) f.
10	Öbek Fiiller	(yedekte tutulan birine/bir şeye) bel bağlamak	fall back upon (someone or something) f.
11	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) bel bağlamak	figure on (someone or something) f.
12	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) bel bağlamak	look to (someone or something) f.
13	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) bel bağlamak	reckon on (someone or something) f.
14	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) bel bağlamak	reckon upon (someone or something) f.
15	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) bel bağlamak	rely upon (someone or something) f.
16	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) bel bağlamak	trust in (someone or something) f.
Idioms
17	Deyim	tek bir şeye bel bağlamak	put all your eggs in one basket f.
18	Deyim	(birine/bir şeye) bel bağlamak	hitch (one's) wagon to (someone or something) f.
19	Deyim	birine/bir şeye bel bağlamak	hitch your wagon to someone/something f.
20	Deyim	(birine/bir şeye) bel bağlamak	pin (one's) faith on (someone or something) f.
21	Deyim	(birine/bir şeye) bel bağlamak	pin (one's) hopes on (someone or something) f.
22	Deyim	birine/bir şeye bel bağlamak	pin your faith on somebody/something f.
23	Deyim	birine/bir şeye bel bağlamak	pin your hopes on somebody/something f.
24	Deyim	tek bir şeye bel bağlamak	put all your eggs into one basket f.
25	Deyim	(birine/bir şeye) bel bağlamak	set (one's) hopes on (someone or something) f.