Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Geçmiş
bir şeyin altında
"bir şeyin altında"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Colloquial
1
Konuşma Dili
bir şeyin altında
beneath something
expr.
"bir şeyin altında"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 109 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
(bir şeyin) altında çıkıntı yapmış şey
underlap
i.
2
Genel
bir şeyin altında yatan amaç
meaning
i.
3
Genel
(bir şeyin) altında büyümek
undergrow
f.
4
Genel
(bir şeyin) altında çıkıntı yapmak
underlap
f.
5
Genel
(bir şeyin) yüzeyinin altında oyuk açmak
mine
f.
6
Genel
(birinin/bir şeyin) düzeyinin altında
below (someone or something)
s.
7
Genel
bir şeyin ağırlığı altında ezilmiş
inundated
s.
8
Genel
(birinin/bir şeyin) altında
below (someone or something)
zf.
Phrasals
9
Öbek Fiiller
(bir şeyin) altına/altında saklamak
bury under (something)
f.
10
Öbek Fiiller
(bir şeyin) altına/altında gizlemek
bury under (something)
f.
11
Öbek Fiiller
bir şeyin altına/altında uzanmak/yatmak
lie down under something
f.
12
Öbek Fiiller
bir şeyin egemenliği altında olmak
come under
f.
13
Öbek Fiiller
bir şeyin altına/altında uzanmak/yatmak
lie down beneath something
f.
14
Öbek Fiiller
(bir şeyi başka bir şeyin) altında değerlendirmek
rate something below something else
f.
15
Öbek Fiiller
bir şeyin yoğunluğu altında ezilmek/boğulmak
drown in (something)
f.
16
Öbek Fiiller
yeri bir şeyin altında olmak
go under
f.
17
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi birinin/bir şeyin altında hareketsiz bırakmak
pin someone or something under someone or something
f.
18
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi birinin/bir şeyin altında kapana kıstırmak
pin someone or something under someone or something
f.
19
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi birinin/bir şeyin altında bırakmak
pin someone or something under someone or something
f.
20
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi birinin/bir şeyin) altında hareketsiz bırakmak
pin (someone or something) underneath (someone or something)
f.
21
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi birinin/bir şeyin) altında kapana kıstırmak
pin (someone or something) underneath (someone or something)
f.
22
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi birinin/bir şeyin) altında bırakmak
pin (someone or something) underneath (someone or something)
f.
23
Öbek Fiiller
değeri (birinin/bir şeyin) altında sayılmak
rank below (someone or something)
f.
24
Öbek Fiiller
sıralamada (birinin/bir şeyin) altında kabul edilmek
rank below (someone or something)
f.
25
Öbek Fiiller
değerini (birinin/bir şeyin) altında görmek
rank below (someone or something)
f.
26
Öbek Fiiller
sıralamada (birinin/bir şeyin) altında değerlendirmek
rank below (someone or something)
f.
27
Öbek Fiiller
(bir şeyin) altında kalmak
keep under (something)
f.
28
Öbek Fiiller
(bir şeyin) altında durmaya/gizlenmeye devam etmek
keep under (something)
f.
29
Öbek Fiiller
(bir şeyin) altında durmak/gizlenmek
keep under (something)
f.
30
Öbek Fiiller
(bir şeyin) altında tutmak
keep under (something)
f.
31
Öbek Fiiller
(bir şeyin) altında saklamak
keep under (something)
f.
32
Öbek Fiiller
(bir şeyin) altında biriktirmek
keep under (something)
f.
33
Öbek Fiiller
(bir şeyin) altında tutmaya devam etmek
keep under (something)
f.
34
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi bir şeyin altında tutmak
keep someone or something under something
f.
35
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi bir şeyin altında saklamak
keep someone or something under something
f.
36
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi bir şeyin altında depolamak
keep someone or something under something
f.
37
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi bir şeyin altında bulundurmak
keep someone or something under something
f.
38
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi bir şeyin altında muhafaza etmek
keep someone or something under something
f.
39
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi bir şeyin altında gizlemek
keep someone or something under something
f.
40
Öbek Fiiller
bir şeyin altında durmak/kalmak
keep under something
f.
41
Öbek Fiiller
bir şeyin altında durmaya/kalmaya devam etmek
keep under something
f.
42
Öbek Fiiller
birinin/bir şeyin altında çalışmak
report to someone or something
f.
43
Öbek Fiiller
bir duyguyu bir şeyin altında bastırmak
push (someone or something) under (something)
f.
44
Öbek Fiiller
bir duyguyu bir şeyin altında gizlemek/baskılamak
push (someone or something) under (something)
f.
45
Öbek Fiiller
aniden bir şeyin altında kaybolmak
bob (under)
f.
46
Öbek Fiiller
aniden bir şeyin altında kaybolmak
bob (below)
f.
47
Öbek Fiiller
(bir şeyin altında) dayanmak
bear up (under something)
f.
48
Öbek Fiiller
(bir şeyin) altında) ayakta kalmak
bear up (under something)
f.
49
Öbek Fiiller
(bir şeyin) altında sağlam durmak/kalmak
bear up (under something)
f.
50
Öbek Fiiller
(bir şeyin ağırlığı altında) dayanmak/sağlam kalmak
bear up (under something)
f.
51
Öbek Fiiller
(bir şeyin yükü/baskısı altında) sağlam kalmak
bear up (under something)
f.
52
Öbek Fiiller
bir şeyin altında yıkılmak
buckle under something
f.
53
Öbek Fiiller
bir şeyin altında çökmek/göçmek
buckle under something
f.
54
Öbek Fiiller
bir şeyin altında paramparça olmak
buckle under something
f.
55
Öbek Fiiller
bir şeyin altında dağılmak
buckle under something
f.
56
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) sorumluluğu altında olmak
come under (someone or something)
f.
57
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) egemenliği altında olmak
come under (someone or something)
f.
58
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) nüfuzu altında olmak
come under (someone or something)
f.
59
Öbek Fiiller
düşüp birinin/bir şeyin altında kalmak
fall under someone or something
f.
60
Öbek Fiiller
(bir şeyin) altında yatan neden/sebep olmak
lay behind (something)
f.
61
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) yönetimi altında yaşamak
live under
f.
62
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) kontrolü altında yaşamak
live under
f.
63
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) dayatması/kuralları altında yaşamak
live under
f.
64
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi birinin/bir şeyin) altında mahsur bırakmak
pin (someone or something) beneath (someone or something)
f.
65
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi birinin/bir şeyin) altında hareketsiz bırakmak
pin (someone or something) beneath (someone or something)
f.
66
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi birinin/bir şeyin) altında kapana kıstırmak
pin (someone or something) beneath (someone or something)
f.
67
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi birinin/bir şeyin) altında bırakmak
pin (someone or something) beneath (someone or something)
f.
68
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) altında değerlendirilmek
rate below (someone or something)
f.
69
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) altında değerlendirmek
rate below (someone or something)
f.
70
Öbek Fiiller
(bir şeyin) altında yatan anlamı bulmaya çalışmak
read into (something)
f.
71
Öbek Fiiller
(bir şeyin) altında kalmak
remain under (something)
f.
72
Öbek Fiiller
(bir şeyin) altında durmaya devam etmek
remain under (something)
f.
73
Öbek Fiiller
(bir şeyin ağırlığı/baskısı) altında sendelemek/yalpalamak
stagger under (something)
f.
74
Öbek Fiiller
(bir şeyin) altında kalmak/kalmaya devam etmek
stay under (something)
f.
75
Öbek Fiiller
(bir şeyin) altında/içinde gizlenmek
stay under (something)
f.
76
Öbek Fiiller
(birini bir şeyin) altında ezmek
submerge (someone) under (something)
f.
77
Öbek Fiiller
(bir şeyin) altına/altında tünel kazmak
tunnel under (something)
f.
78
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) altında çalışmak (fiziksel olarak)
work beneath (someone or something)
f.
79
Öbek Fiiller
(bir şeyin) altında/alt kısmında çalışmak
work beneath (something)
f.
80
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) altında çalışmak (fiziksel olarak)
work under (someone or something)
f.
81
Öbek Fiiller
(bir şeyin) altında/alt kısmında çalışmak
work under (something)
f.
Phrases
82
İfadeler
(bir şeyin) korkusu, kaygısı, acı hatırası altında
in the shadow of (someone or something)
expr.
Colloquial
83
Konuşma Dili
birinin/bir şeyin altında bir pozisyonda/konumda
below someone or something
s.
84
Konuşma Dili
birinin/bir şeyin altında/aşağısında
below someone or something
s.
85
Konuşma Dili
(birinin/bir şeyin) düzeyinin altında
beneath (someone or something)
s.
86
Konuşma Dili
(birinin/bir şeyin) emri/kontrolü altında
subordinate to (someone or something)
s.
87
Konuşma Dili
(birinin/bir şeyin) altında
beneath (someone or something)
zf.
88
Konuşma Dili
(bir şeyin) biraz altında
shy of (something)
expr.
Idioms
89
Deyim
(birinin ya da bir şeyin) altında kalmak
collapse under the weight of (someone or something)
f.
90
Deyim
her şeyin altında bir bit yeniği aramak
not take anything for granted
f.
91
Deyim
(bir şeyin yapılacağı) tehdidi altında tutmak
hold somebody to ransom
f.
92
Deyim
(bir şeyin) altında yatanları araştırmak/anlamak
fathom the depths of (something)
f.
93
Deyim
bir şeyin altında durmak/kalmak
keep under cover
f.
94
Deyim
(bir şeyin) aşırı derecede etkisi altında olmak
be a slave of (something)
f.
95
Deyim
(bir şeyin) aşırı derecede etkisi altında olmak
be a slave to (something)
f.
96
Deyim
bir şeyin aşırı derecede etkisi altında olmak
be a slave to/of something
f.
97
Deyim
birinin/bir şeyin altında kalmak
be no match for somebody/something
f.
98
Deyim
zor/sıkıntılı (bir şeyin) altında ezilmiş
knee-high in (something)
s.
99
Deyim
(birinin/bir şeyin) gözetimi altında
in custody (of someone or something)
s.
100
Deyim
(birinin/bir şeyin) gözetimi altında
in someone's or something's custody
s.
101
Deyim
(birinin/bir şeyin) yükü altında
under the shadow of (someone or something)
expr.
102
Deyim
(birinin/bir şeyin) korkusu altında
under the shadow of (someone or something)
expr.
103
Deyim
(birinin/bir şeyin) korkunç/acı hatırası altında
under the shadow of (someone or something)
expr.
104
Deyim
(birinin/bir şeyin) hükmü altında/altına
before (someone or something)
expr.
105
Deyim
(birinin/bir şeyin) yargısı altında/altına
before (someone or something)
expr.
106
Deyim
(bir şeyin) altında
at the bottom of (something)
expr.
107
Deyim
(birinin/bir şeyin) himayesi altında
under the auspices of (someone or something)
expr.
108
Deyim
(birinin/bir şeyin) koruması altında
under the auspices of (someone or something)
expr.
109
Deyim
(birinin/bir şeyin) gözetimi altında
under the auspices of (someone or something)
expr.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of bir şeyin altında
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy