birini dinlemek - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

birini dinlemek



"birini dinlemek" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç

Türkçe İngilizce
Phrasals
birini dinlemek attend to someone f.

"birini dinlemek" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 35 sonuç

Türkçe İngilizce
General
birini gizlice dinlemek eavesdrop on someone f.
Phrasals
(birini/bir şeyi) gizlice dinlemek eavesdrop on (someone or something) f.
(birini) dinlemek hark at (someone) f.
birini sonuna kadar dinlemek hear someone out f.
(birini/bir şeyi) dışarıdan dinlemek listen in (on someone or something) f.
(birini/bir şeyi) misafir olarak dinlemek listen in (on someone or something) f.
(birini/bir şeyi) gizlice dinlemek listen in (on someone or something) f.
Colloquial
(birini bir şeyi) dinlemek zorunda bırakmamak spare (one) (something) f.
Idioms
(birini/bir şeyi) yarım dinlemek listen (to someone or something) with half an ear f.
(birini/bir şeyi) yarım kulak dinlemek listen (to someone or something) with half an ear f.
(birini/bir şeyi) kesik kesik dinlemek listen (to someone or something) with half an ear f.
(birini/bir şeyi) yarım yarım dinlemek listen (to someone or something) with half an ear f.
(birini/bir şeyi) ara ara dinlemek listen (to someone or something) with half an ear f.
(birini/bir şeyi) pür dikkat dinlemek cock an ear at (someone or something) f.
(birini/bir şeyi) dinlemek get a load of (someone or something) f.
bir şeyi/birini dinlemek get a load of something/someone f.
birini/bir şeyi dinlemek give (an) ear to someone or something f.
birini/bir şeyi dinlemek give one's ear to someone or something f.
(birini) dinlemek give an ear (to one) f.
(birini/bir şeyi) dinlemek give ear to (someone or something) f.
(birini/bir şeyi) dikkatle dinlemek give/pay heed (to somebody/something) f.
(birini/bir şeyi) dikkatle dinlemek take heed (of somebody/something) f.
(birini) can kulağıyla dinlemek hang on (one's) every word f.
(birini) kulağını dört açıp dinlemek hang on (one's) every word f.
birini can kulağıyla dinlemek hang on somebody's words f.
birini kulağını dört açıp dinlemek hang on somebody's words f.
birini can kulağıyla dinlemek hang on somebody's every word f.
birini kulağını dört açıp dinlemek hang on somebody's every word f.
birini can kulağıyla dinlemek hang on someone's words f.
birini kulağını dört açıp dinlemek hang on someone's words f.
(birini/bir şeyi) dikkatlice dinlemek lend (one's) ear (to someone or something) f.
(birini/bir şeyi) can kulağıyla dinlemek lend (one's) ear (to someone or something) f.
(birini) dikkatlice dinlemek lend (someone) (one's) ear f.
(birini) can kulağıyla dinlemek lend (someone) (one's) ear f.
(birini) dinlemek lend an ear (to one) f.